SUAL
SUAL dizini içindeki dosyalar
Sevgiliyi aramak ve anmak için ille ondört ?ubaty my beklemek lazym ? Bana sevimli bir yüz bana sordu neden hep sorudan kurtulamyyorum.. bende sevginin saygyda saygynyn de sevgide gizlendi?ini söyleyeycektim.. a?a?ydaki yazyyy hazyrladym... Diyeceksin bunun sorun sevgiyle alakasy ne ? Tam da üstüne bastyn.. kaldyr aya?yny.. sen ayakkaby de?il alakany giyiyorsun.. sevgili de giyece?in en son gömlek.. ölmeye de?il örmeye bak ve örüp giydi?in bu gömle?e dikkat et...
Konu?mak söylemek ve dinlemek demektir..
Dil ve dü?üncenin kullanylarak iki ki?inin ileti?im kurmasy konu?maktyr.
E?er hazyrda de?ilde gabiane yapylyyorsa araya söyleme ve dinleme
okuma ve yazma haline girer.
Hazyrâne konu?anlar için aracy olacak bir kitabet ve kiraat olmasy bile
Mütekellim (söyleyen) ile muhatab (dinleyen) arasynda
makam ve maksat perdeleri vardyr.
Makamlaryn farkly?y ve maksadlaryn ayryly?y anla?mazly?a neden olabilir.
Levh ve kalem e?er bir KYTABET’te meramy ve maksady iyi ibare etmi?se kyraatyn dahi güzel olacaktyr..
Böylece mana iyi bir beyanla eksiksiz bir surette nakledilmi? olacaktyr.
Mütekellim
Muhatab
Maksad
Makam
Maan
Beyan
Ybare
Yfade
Kitabat
Kyraat
Akyl
Nakil
Her ileti?imde bu ko?ullaryn hepsinin uyumlu bir ?ekilde bulunmasy hele e? zamanly gerçekle?mesi kolay de?ildir. Örne?in benim bu konu?manyn muhataby yoktur.. varsa bile görünmüyor ve ses vermiyor.. e? zamanly olarak görünmese ve ses vermese bile gelecekte OKUYUCU olarak bulunumayacak anlamyna gelmez. Bu yüzden bu tür konu?malara gerçek bir diyalog nazaryyla bakylmaz ve bunlar monolog olurlar.
Bunlary ?unun için söylüyorum konu?manyn çok çe?itli yan ve yönleri vardyr Ancak konu?manyn ?u dört amaçla yapyldy?yny da gözden kaçyrmamak gerekiyor.
Anlam-ak
Anlat-mak
Anlamlandyr-mak
Anla?yl-mak
Dün “anla?ylmak” isteyen bir yakynymla konu?tum.. dedim ki benim kitabymda bu madde yazmyyor.. oysa kendisi benim anla?ylmayy arady?ym için yazdy?ymy sanyyormu?.
Demek beni kendine “benzetmi?.” Anlamak deyince hep nesneyi “anlamak” olarak almy?ym.. kimseyi anlamak yolunda fazla bir gayret sarf etmemi?im.. sadece dini me?ruiyet ve hukuki münasebet çerçevesinde evlad, baba, e?, yolda?, meslekta? ve arkada? ili?kileriyle yol almy?ym ve bundan öte bir DOSTLUK ili?kisi kurmamy?ym..
Sanyrym dostluk kurmakta öyle kolay de?il.. bir kimsenin e?i ve arkada?y ya da ana bababys veya evlady olabilir fakat “anla?ylmak”a matuf bir “anlamak” gerçekle?tiremiyorlarsa insanlar kolayca dostluk kuramyyorlar.. kursalar bile bir kusur ya da bir çykar çerçevesinde bozulabiliyor. Oysa insan dostunu kusuruna ra?men sever ve çykaryny ona feda eder ve onu anlamasa bile anlamaya çaly?masy gerekir. Yetkini kim olsa sever, önemli olan eksikli?ine ra?men muhatabyndaki bir nitelik örne?in iman, örne?in dostluk, örne?in akrabalyk nedeniyle onu sevebilmek ARTI BYR ALAKA ni?anesidir. ?u da var ki böyle bir alaka bulamasy ve kuramasa bile her insan konu?urken yukaryda dört madde halinde sayylan ARAYI?’yn içerisindedir.. hatta bunu fark etmezse bile…
Ynsanlar hep sorarlar ve ararlar.. gereksinim yenilenince ararlar.. akyllaryna takylynca sorarlar.. insanlar bu ça?da gerek ücretli gerek ücretsiz hangi bilgiye ihtiyacy varsa onun uzmanyndan elde edebiliyorlar.. mühendise, avukata, tabibe, muhasebeciye, bazende mecburi olarak hakime ve hekime gider.. ihtiyacy olan yanyty ve çözümü bulur. Amma bir de sohbet etmek dy?ynda ki?isel konularyndan dany?manlyk yapacak ilmiyle amil faziletli insanlary ararlar.. bu ki?isel konularyn bazylary hususi ve ?ahsi de?il fikri ve nazaridir. Y?te bu noktada bu konuda yazylmy? yazarlar ve kitaplar devreye girer.. Bu ihtiyaç için ça?ymyzda anlyk görü?melerle ve sosyal sitelerde yapylan geyik muhabbetleriyle yetkisiz-belgesiz ki?ilere dany?ylmasy ve aranmasy söz konusu.. i?te bunlardan biri de benim.. amma maalesef arayany ve sorany bulamyyorum.. yetkisiz ve belgesizlikten ba?ka bunun iki nedeni var.. birincisi konularymyn genellikle çok soyut ve çok kuru olan olun üsul olmasy. ikincisi ço?unlukla edebi, çekici ve katlanylyr bir uslübumun olamamasy.. usul ve uslüb bizi yava? yava? kendi sorularyna yakla?ty?ym kadar ba?kalarynyn sorunlaryndan uzakla?tyryyor.. bizde giderek insanlardan uzakla?yyoruz.. Allah bizim ve sizin ahiret ve akibetinizi iyi ve güzel etsin. Amin.
Acaba sorusu biten insan var my ? Acaba bunlar kendini ve dünyayy anlayanlar my ? Acaba anladyklaryna inanlar my ? Ynsan bildi?i, anlady?y ve inandy?y kadar sorar. Herkes için olmasa bile ço?u kimse için gereksinim derecesinde bir arayy?, merak içinde bir soru?, alaka dolu bir sorgulayy? içinde bulundu?u da muhakkaktyr.
Çünkü insanyn eli ve aya?y gibi bir meraky, tecessüsü ve suali vardyr. Zaten ayet insan ALAK’tan yaratyldy demiyor mu ? Alaka ve ilgi olmasaydy ne bilgi olurdu ne de sevgi.. tüm nisbet ve bütün rabytalar bu alakadan çykar. Alaka ile yaratylan kabiliyetler ve edilen kabuliyetler türlenir ve çe?itlenir.. Nasyl insan maddi eli ve aya?yny kesemezse bu manevi el ve ayaklary alaka-I i?tihayy, alaka-I i?tiyaky, alaka-I a?ky ve alaka-yy MERAKI dahi kesip ortadan kaldyramaz. Ancak onlaryn el ve ayak gibi iyi ya da kötü yolda kullanymy, ya da hiç kullanylmamak gibi sorumu kylan istihdam ve istimali vardyr. Merak ilimin hocasy ise SUAL da onun asistanydyr. ?imdi bu yazyda SORU üzerinde analitik düzlem lambasyyny kullanmak ve böylece dolayly olarak ta onun reklamyny yapmak istiyorum.. soru bir karanlyk ve kapalylyk ise bunun açylmasy ve aydynlatylmasy ve yanytlanmasy yöntembilimsel analizle daha kolay, çabuk ve verimli olacaktyr.
“Sual” sözcü?ü hem bilgiye ili?kin haml ve hükme ait soru’yu hem buyru?a talep ve arzuya ili?kin dile?i ifade eden bir ibare.. sual etme kelimesi, hem dileme ve isteme hem sorma ve arama anlamyna gelir. Ayryca sorun ve sorumluluk teriminin köküdür.
Sual sözcü?ü felsefenin korunmu? kalesi “kastly fiil” denklemini kyrmama yardym eden bir kelimedir.. çünkü artyk “kastly fiil” deki fiil yerine “SAYL” sözcü?ü kullanyyorum. Kast yerinede “NAYL” kelimesini.. sail sual eden.. nail de nual eden olmaly.. SAYL.. üç harften kurulu.. sin, elif ve lam.. NAYL de ayny ?ekilde üç harfli.. nun, elif ve lam.. sâil, ya ?erre fâil olur ya da hayra kâbil olur.. nâil ya hasenata vâhib olar ya da seyyiata kâsib olur. KASTLI FYYL kesb-i ?erri te?kil ederse acaba vehb-i hayr neyi te?kil edecek ? AZM-I UMUR’u.. hayry kabul etmek ile ?erri reddetmek.. hayry reddetmek ile ?erri kabul etmek.. kafanyz my kary?ty ? Elbette kary?acak.. çünkü insan iki ?ey bilir ve zihni iki nesne ta?yr fakat onu da kary?tyryr.. bu bakymdan söylediklerimizi ayryca gözünüze de göstermeliyim.. satyrlaryn raylarynda giderken zihin gördüklerini geriye atarak yol alyr.. tüm okuduklarynyz silinir gider.. üstelik bir de terime yabancy iseniz.. artyk etrafynyzda bulutlary geride byrakarak ilerlersiniz. Terimler arapça kökenli osmanlyca kelimeler oldu?undan büyük bir olasylykla size yabancy gelebilir.. yazy edebi bir metin sergilemesi de?il ilmi mana sunu?u oldu?u anlamy özgünce ibare eden sözcü?ü kullanmak zorundmayyz.. bu konudaki zorluk için SÖZLÜKLER’den yardym almaktan ba?ka çare yoktur.. ancak söylediklerimin diyagramyny yani bütün bir resmini göstermek suretiyle konuyu anlamada size yardymcy olabilirim.
Fail SAYL Kabil
Kesb NAYL Vehb
Yukaryda diyagram diyorki.. sual edenin sol ?erre faildir, sa?y hayra kabildir.
Hasenata nail olan vehben yani Allahyn hibesiyle onu elde etmi?tir.. seyyiata nail olan kesben yani elinin kazanmasyyla ve gönlünün çaly?masyyla elde etmi?tir.
?imdi bu tabloyu kastl-I fiil ve azm-I umur ile tamamlayalym.
Fail SAYL Kabil
FYYL hal AZM
LYSAN
KAST kal UMUR
Kesb NAYL Vehb
Bu yazynyn konusu itibariyle bizi ilgilendiren SAYL olanyn sualleridir.
A?a?yda tabloya bakty?ynyzda sail çok yönle ve yanly olarak görürsünüz.
Sual ve mesail ile mes’ul ve mütesail.. sailin bilgi ve buyru?a ili?kin hareket ve amelleridir.. soru (sual) ve sorun (mesail) ile sorumlu (mes’ul) ve sorunlu (mütesail) bize bir haml ve hükm reddiyeti ile bir taleb ve arzu ciddiyeti sunar… bu anlatymyn ayryntylaryny da bu iletinin dizini içindeki tablolarda görebileceksiniz.
?imdi bu dördünden SORU üzerinde durmak istiyorum. Ki?i neden sual eder ? Derim ki merak etti?inden ya da ya da ku?ku duydu?undan ya da ihtiyacy oldu?undan sorar ve diler. Ancak sizde, neyi merak eder ve ihtiyacy nedir diye kar?y sual sorarsynyz.. i?in içinden kolayca çykamayyz. Çünkü i?tiha ve i?tiyak ile merak ve a?kyn yol açty?y gerilim ve gereksinim bitmez. Öylesine ço?alyr ve çe?itlenir ki bunlaryn özünü ararsynyz.. ki aramy?lar sormu?lar ve söylemi?ler biz de size söyeyece?iz. Dü?ünce tarihinde böyle sorularyn hangi kategoriler te?kil etti?ini tespit etmeye çaly?my?lar felsefeciler.. temel ve genel ve tümel SORU’lary kategori ba?ly?y altynda saptamy?lar.. En eski tasnif Aristo’ya ait.. yer (nerede), zaman (ne zaman) , kim-se, ne-sne, kaç (syfat) gibi dil de?i?mezlerini saptamy?.. En yeni tasnif.. bilgi kuramynyn kuruusu E.Kant’a ait.. her birinin içinde üç bölüm olan dört ba?lyk olarak saptamy?; nicelik (kemmiyet / kantite) , nitelik (keyfiyet / kalite), nisbet ve cihet’ ili?kin sorulary do?uran makulatymyz (kategorilerimiz) zihnimizin yapysyny belirler ve biz bunlara görünü dü?ünürüz ve konu?uruz, demi?.
?imdi bu iletinin dizini içindeki dosyalarynda yapty?ym zihin yolculu?unda ula?ty?ym kapynyn resmini çykararak buradan öteye yolculukta geçmi?e bir hatyra VE gelece?e bir emel byrakmak istiyorum e?er teemmül ve tahattur etmek isterseniz:
BEYAN (lisan) MAAN
ZAMAN Halk (YNSAN) Hakk NAMAZ
NYÇYN (nasil) NEDEN
Bunlar kuramsal temeller.. bunu anlamak için duru ve kuru bir zihin lazym.. böyle bir URU olmayanlar için bir de pratik d.uru.m’lara bakalym.. biz NEDEN soraryz ?
Bir kere bir sykyntymyz, bir darly?ymyz ve bir zorlu?umuz vardyr ve bunun yol açty?y sorunu gidermek için sorunu sorulara dönü?türürüz ve bundan alynan yanytlara göre de çözüme geçeriz.. bu durum sorulara yol açmanyn birinci nedenidir.
Ikincisi e?itim ve ö?retim süreci içinde müfredat içinde bizi sormayy ve yanytlamayy yani dü?ünmeyi ö?retmek için synavlara tabi tutarlar.. bu durumda da yukarydaki gibi mecburi olarak sual ederiz.
Mecburi olmayan bir neden ise.. iki kesin olarak bildi?imiz bilgi veya durum varsa bu ikisi arasynda ya da mantyksal ya da olgusal bir uyu?mazlyk varsa.. bu acib durum da bize ACABA dedirtir ? Aradaki tutarsyzlyk ve çeli?kiyi yani ?üpheyi gidermek için soraryz.
Mecburi olmayan bir sordurma hali ise.. garib bir sonuç veya ?a?ylasy bir durum ile kar?y kar?yya kaldy?ymyzda bunun nedenini ve kökenini merak ederiz.
Elbette mera ve ?üphe kökenli bu dört nedenden ba?ka nedenler ve niçinler vardyr.. ve bunlaryn hepsi soru formatlydyr.. Eden ne ? ne için ? Nasyl ? Asly nedir ? Nasyl kuruluyor, nasyl i?liyor, nasyl sürüyor ? Nerede ? Ne zaman ? Ne dir ? Kim dir ? Kaç ?
Birisi bize bir ?ey yaptyrmak isterse “Delinin zoruna bak” diye itiraz ederiz.. Demek delinin zoru varsa akyllynyn da soru’su vardyr. Akylly size zorla de?il ikna ettirerek bir ?ey yaptyryr. Sebebini ve gerekçesini gösterir. Gereklili?ini ve gerçekli?ini hissettirir. Siz de onu yaparsanyz.. i?te bunu yaparken onun akly ve sizin vicdanynyz SORU’yu kullanyr.
Insanlar naks ve kasrynyn yol açty?y hacat ve harraty için daima ARAMI?TIR, itmam etmek için, ikmal etmek için, hiss etmek için, vecd etmek için sormu?tur, sorgulamy?tyr, soru?turmu?tur.. bu etkinlikleri sonucunda arady?yny ve sordu?unu bulmaya ve bilmeye, anlamaya ve inanmaya çaly?my?tyr.
Hasyly mahiyetimiz, hakikatimiz, hüveyetimiz, ?ahsiyetimiz, mesle?imiz, me?rebimiz, kabiliyetimiz, san’atymyz ve YSMYMYZ için hepimiz araryz.. mutluluk ya da kutluluk, ba?ary ya da erdem arar ve onu buluruz.. bulmakla kalmaz buldu?umuzuda yitiririz.. kimimiz mevlasyny kimimiz belasyny.. Umaryz ve dileriz ki belasyny arayanlarda onun vasytasy ve deneme yanylmanyn vesilesi ile mevlasyny, sevgilisini, dostunu ve KENDYNY bulsunlar.. Amma ?u gerçe?i unutmamazy kendime ve size salyk veririm.
Aramakla bulunmaz.. fakat bulanlar ancak arayanlardyr….
Sa?lycakla kalyn.
OSMANZYYA
.
DUYURU
Sentaks / sözdizimsel / BEYANÎ eksikliklerim VE
semantik / anlambilimsel / MAANÎ yetersizliklerim
için düz yazydan özür dilerim.
UYARI
Düz yazy bahane.. ?emalar ?ahane.. yazynyn dizinindeki tablolary izledi?inizde imgelemi? ve irdelemi?te olacaksynyz isterseniz.. böylece emellerine nail olacak ilmi AÇIKCA görmü? ve hatyrynyza sail olacak iradeyi SEÇYKCE örmü? bulunacaksynyz.
http://sites.google.com/site/yontembilim/
http://sites.google.com/site/insanilim
http://groups.yahoo.com/group/BAKARA/
http://groups.yahoo.com/group/oku-ikra/
http://groups.yahoo.com/group/yontem-bilim/
http://groups.yahoo.com/group/insanbilim/
www.yontembilim.com
www.insan-bilim.com
|