Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Din
 YöntemBilim Forumu | Diğer | Din
Mesaj icon Konu: RAHMETLİ MUSTAFA SUNGUR AĞABEY Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
mustafa
Üye
Üye
Simge

Kayıt Tarihi: 27-Nisan-2010
Gönderilenler: 81

Hak Puan : 0
Kidem : 5
OrtalamaHak : % 0
Irtibar :0

Alıntı mustafa Cevaplabullet Konu: RAHMETLİ MUSTAFA SUNGUR AĞABEY
    Gönderim Zamanı: 04-Aralık-2012 Saat 03:54

El-Hamdü-Lil-Allahi  Rabbülâlemîn.

Hadsiz salat ve selam O’un Yüce Rasülüne olsun.

 

Bu yazı

Rahmetli Mustafa SUNGUR ağabeyimin hizmetine şehadet

ve O’na vesile-i rahmet olmak üzere kaleme alınmıştır.

Benim gibi gezme özürlü birisini

O’nun bu dünyadaki son yolculuğuna uğurlanmasına

katılma imkanı veren

Rabbime hadsiz şükr olsun.

Benim bu dünyada O’nunyolculuklarına

katılamama rağmen

O'nun ahiretteki yolculuklarına

Abdulkadir KOÇYİĞİT ve Nurettin YAŞAR  kardeşlerim

ve Ziyaeddin AKBULUT ağabeyimle de

katılmak nasip etsin.

Amin.

 

Mustafa SUNGUR Ağabey’in 02.12.2012 Cumartesi günü rahmetli olmasından bir gün önce, Hekimoğlu İSMAİL ağabey rahmet Bayram YÜKSEL ağabeyle ilgili olarak  yazdığı  http://beta.zaman.com.tr/columnistDetail_getNewsById.action?newsId=2023206&columnistId=1036 yazı bence gayet manidardı. Bazı duygular var.. doğumlu doğuyor.. bazı duygular var ölümle doğuyor. Örneğin Şefkat duygusunu kızım doğunca fark ettim. Oysa daha önce benim iki oğlum doğmuştu.. Elbette baba olarak onlara da müşfikim fakat ona daha muhtaç olan kız evladı olunca iyice belirginleşiyor. Bunun gibi Rahmet Mustafa Sungur Ağabey varken sanki babamız başındaymış ve Üstadımız İmamı Nursi  (R.A) yaşıyormuş gibi hissediyordum. Fakat O Hakk’a yürüyünce içime öyle bir hüzün ve öyle bir acı doğdu ki ondan ancak  mübareklerin hizmetlerini bitirip ücretlerini almaya gitmeleriyle müteselli oluyorum. Rabbim bizleri onların yolundan gitmek ve başta RASULLULLAH (S.A.V) ile  buluşturmak ve  kavuşturmak nasip etsin. Amin.

 

Rahmetli Mustafa SUNGUR ağabeyin son ziyaretçisinin Diyanet İşleri Başkası Mehmet GÖRMEZ Beyefendi olması da manidar. Bu millete ait görevin devlete teslim edilmesine işarettir. Yurt sathından dünya sathına yayılan ışık evlerinin artık Camiülezher’in kız kardeşi Medresetülzehra’nın tesis edileceğine alamettir, İnşallah.

Artık işler amatör olmaktan çıkıp profesyönel olacak,  illegal olmaktan kurtulup legal hale gelecek ve bu GLOCAL ülkede gerçekleşecek.

 

Rahmet Mustafa SUNGUR ağabeyim bir çok kez karşılaştıkmve çok kimse gibi asla eline öpemedim.  Sanırım 1977 yılında Siirt’te  iken bir gün Ali UÇAR ağabeyimle birlikte bir gün evime misafir alma onuruna erişmiş ve onlarla birlikte VAN mevlütüne gitme fırsatı bulmuştum. Derste bir ara sordu arkadaşları  bu arkadaş hoca mı dır savcı mıdır ? diye.. evet uzun süre savcılık yapamadım iki buçuk yıl sonra istifa ettim ve o günden beri profesyonel olarak hukukla uğraşsam da amatör olarak bilimle uğraşıyorum. İnsanlar da çoğu zaman mesleki kariyerimle değil HOCAM diye  hitab ediyorlar.

 

Van mevlütü yolculuğu  sırasında  rahmetli Ağabeyime RİSALET ile VELAYAT arasında fark vardır ? diye sormuştum. Cevap vermeden bakmış ve bir şey söylememişti.  Şimdi onun vefatı gününde daha iyi anlıyorum ki benim ilim hayatımın bu sırrı aramakla geçmiş ve şimdi esrar-ı şeriattan olan bu sırrı anlatmak için anlayacak kimse bulamıyorum.

Rububiyet ve Ubudiyet ile Velayet ve Risalet,  esrar-ı şeriattır.

Belki gelecekte içerikli yazılarımı anlayacak kimseler başkalarına da anlatacaklar. Çünkü onlar  dahi iyi anlayacaklar ve anlatacaklar.

 

Ne zaman rahmetli Ağabeyimle derslerde karşılaşsam.. hep MİRAÇ risalesini okutmakla meşgul görürdüm..  derse katılanların her birinin eline küçü miraç risalesini verer ve okuturdu. Esrar-ı Şeriat işte bu bahiste  (Miracın luzumu, miracın hakikati, miracın hikmeti ve miracın neticesi gibi esrar  bu 31 nci sözde)  açıklanıyor ve  anlatılıyor.

 

Yine bir gün Ankara’da bir derste ANALİTİK DÜZLEMLE hazırlanmış hatem-i nübüvvet ve hatem-i velayet tabloma dayanarak üstadımız Üstadımızı İMAMI NURSİ olarak adlandırmak gerektiğini söylediğim zaman etrafına dönerek bakın bu kardeşimiz ehl-i kalb diye iltifat etti. Oysa bu söylediğim kalbi bir ihbar değil vaki emsali bulunun bir hakikatti..   zamanında belki İmamı Rabbani'yi (R.A) ya da İmamı Gazali'yi (R.A) İMAM sıfatı ile tavsif etmiyordu ama üç ya da beş  yüz yıl geçince dinde OTORİTE oldukları ortaya çıkanca herkes rahatlıkla bu vazife ile tavsif  edip makamlarını isimlendirdiler.

 

Risalenin iki fonksiyonu vardır.. Kelamullah'a yöneltip ve Rasulüllah’a yaklaştırmak.. eğer bu yönelim ve yaklaşım sağlanmamış ve insanlar insanlar nur talebelerinden  hala  tefriki ifade eden NURCU  adlaması ya da sadece RNK ve Bediuzzaman sözlerini daha çok işitiyorlarsa onlar bu NUR'lu  eserlerle  tam tenevvür edememişler demektir.

 

Risalenin iki li strüktürü vardır.. altında yatan USUL mes’eleleri ve üstünde görünen İMAN bahisleri..  birincisi ile okuyanların akıllarına Salih Aklın formatını atar ve bunun üzerine Sahih Kitabın muhakematını yerleştirir. Böylece iman yuvasına yerleşir.  Biz ömrümüz boyunca daha çok usul mes’eleleri ile uğraştık. Ramazan hilalini ısbat, bir fende mütehassıs olanın başka fenlerde hükmünün geçmeyeceği, özel ve tikel nefiy inkarın kanıtlanabileceği fakat genel ve tümel nefiy ve inkarın isbatlanamayacağı,  Ayetelkübranın başında bahsedilen “iki vartadan çare-i necat” gibi tüm usul konular çok yerlerde tekrarlanır. “La ibrete lilihtimali gayrin naşi an delil” ya da “imkan tarafeyn-i mütesaviyendir.”  Usul ilkeleri hatırlatılır. İlim ve uUul ile İmkan ve Hudus konularında temel ve aydınlatıcı izahlar eserlerde çok yerde mükerreren sık sık yer alması  poplarize edilerek halka ve akla mal edilemeye çalışmasından ibarettir. Belki bazılarını bu gibi şekli meseleler tekrar görünür ancak bu mücerred konuların da tekrardan başka tedrisi mümkün değildir.  Örneğin altmışla yıllarda  Karl Popper’in  çağdaş yöntembilime ve mantığa  yerleşen  yanlışlanma ilkesi 1928 Risale Nur ile önceden açıklanmıştı. Bu gibi konular ilmi  bir keşif ve zihni bir  tecdiddir. Hatta Risalenin yaptığı tecdid’de ve onun  MÜKERRER metinlerinde, pek çok hakaik ve mana  gizlidir. Gelecekte açılacaktır.

 

Cenabı Hak ömrünün sonuna kadar davasında  sadık ve emin, hizmetinde halis ve  salik, imanın da sabit ve kamil Ağabeyime ve ahrete göçmüş  diğer Ağabeylerime Yüce Rabbimizden hadsiz rahmet ve mağfiretler diliyorum. Onlar gibi bizleri de üstadın cihad-ı manevi dediği kültürel savaş misyonunda yılmaz erler etsin. Hazreti Peygamberin ve Hazareti Üstadın Şefaatine mazhar etsin.  

 
  Onlar gibi bizlerinde Rasulüllahın (A.S.M) sünnetinden nasip ve feyizdar  ve İmamı Nursî’nin (R.A.)  Hakaik-i İmaniyeyi neşir, Sünnet-i Seniyeyi İhya, Hatt-ı Kur’anı Muhafaza ve on beş gün de bir İHLAS risalesini okuma görevini yaparak yukarıda belirtilen Risale-i Nur Külliyatı’ın işlevlerine mazhar olarak  akıl ve kalbimize YAKİN VE TESLİM versin, , ayniyet ve hürriyetimizi USUL ve İMAN ile terbiyeye etsin. Amin.

 

Mustafa



Düzenleyen mustafa - 04-Aralık-2012 Saat 23:31
IP
mustafa
Üye
Üye
Simge

Kayıt Tarihi: 27-Nisan-2010
Gönderilenler: 81

Hak Puan : 0
Kidem : 5
OrtalamaHak : % 0
Irtibar :0

Alıntı mustafa Cevaplabullet Gönderim Zamanı: 14-Ocak-2013 Saat 00:09

 

 

 

 

 

 

ANTROPOFORMİZM VE ANTROPOSENTRİZM

 

BRSM00 dizini içindeki dosyalar

uploads/20130114_000904_BRSM.rar

 

GÜLLER VE DİKENLER…

Hakkın gülü için halkın dikenini razı olduk..

Bu gün bir halk yolcusunun anma günü vefatının..

sanırım 40 gün geçti ki anıyoruz.

Halk içinde iken Hakkı hatırlatanın elbette iki yanı olur.

Biri kendisinin halk içindeki yeri diğeri halk katındaki yanı.

Rasuller Allah’a itaat eden ve isyan etmeyen ilk tabilerdir.

Ondan sonra  Nebiler, Şıddıklar, Şehidler ve Salihler gelir.

Bir de bunlara refakat eden hasanlar ve hüseyinler.

İster büyüğü olsun, ister küçüğü olsun, ister erkeği olsun ister kadını olsun..

Tüm “Güzellik”ler, güzelliklerini on dönürlerse alırlar aksi halde kuru bir isim, resim ve cisim kalır.

 

Hakka yönelik yürüyüşler ve hakikata dönük yollar ayırmada, anlamada ve anlatmakta bir görevli idi Mustafa Sungur ağabey.

Risalet ve velayet ayırımını öğretti.

Rububiyet ve ubudiyet inceliklerini anlattı.

Risale-i Nurdaki esrar-ı şeriatı dile getirdi.

İnsanbiçimcilik ve insanmerkezcilik suçlamasını beraat ettiren bir insandı.

Benzerlikler ve benzemezlik sırrına erdi.

 

Başta olan benzerlik ile başkasına olan benzemezlik en başta insanın, ancak iki şey bilipte onu da karıştırmasıyla, ortaya çıkan acizliğine karşı ona verilen din, dil ve dünya iki uç olarak onu beyyin ve bariz bir eksende yokluk vücudunu üstüne ciddiyet ve reddiyet  gömlekleri giydirir.

 

Bu hüccet ve bürhan üzerine hamd davasını ve hüda duasını fatiha-i şerife ile eline verir. Onunla kurtuluşa olan kapısını aralar..

 

Ölüm  güzel bir kurtuluştur, iman ölüm ise ondan daha güzel bir kurtuluş.

Kur’an zikriyle ve hizmet fikriyle ölüm bundan sonraki güzel kurtuluştur.

 

Ancak bunlarsız ölmekten korkmak lazımdır.

 

Açlık dünyanın motoru olduğu gibi korku da ahiretin tekeridir.

 

Ne mutlu korkanlara, özellikte Allah’dan korkanlara.

 

 

 

Sağlıcakla kalın.

 

OSMANZİYA

 

Sentaks / sözdizimsel / BEYANÎ eksikliklerim VE

semantik / anlambilimsel / MAANΠ yetersizliklerim

için düz yazıdan özür dilerim

 

 

http://sites.google.com/site/yontembilim/

http://sites.google.com/site/insanilim

 

http://groups.yahoo.com/group/BAKARA/

http://groups.yahoo.com/group/oku-ikra/

http://groups.yahoo.com/group/yontem-bilim/

http://groups.yahoo.com/group/insanbilim/

www.yontembilim.com

www.insan-bilim.com

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk