Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Yöntembilim
 YöntemBilim Forumu | Yöntem Bilim | Yöntembilim
Mesaj icon Konu: Bay Fehmi Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 3587

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: Bay Fehmi
    Gönderim Zamanı: 02-Nisan-2013 Saat 07:56

 

 

 

 

DÜŞÜNME

 

DÜŞÜNME dizini içindeki dosyalar

uploads/20130402_075618_DUSUNME.rar

 

Düşünmeye düşkünüz.. üşenmeden düşünürüz.. düştükçe düşüyoruz düşün-me-ce’nin içine.. düşünme en azında bir bulmacadır.. bizim bulmacalarımız soruları her zaman hazırdır.. fakat tablolarımızın yatay ve dikey kutuları gazetelerin verdiklerinden biraz farklı.. hem yatay düşünürüz hem dikey düşünürüz.. hem sağdan başlayabiliriz hem soldan başlayabiliriz.. hem aşağıdan yukarı gideriz hem aşağıdan yukarı gideriz.. hem diyagonal hem ortogonal bakabiliriz..  bu arada da zaman zaman kaşınırız.. kaşınmanın en kötüsü burun kaşımadır.. annem’in sesini duyarım bu arada burnunu karıştırma MUSTAFA.. burnun içini kaşımanın adına burnu karıştırma denilir.. insan hazz’a düşkündür.. temas ve temaşa haz verir. Bir hazza alışan insan onu kolay kolay bırakmaz.. bu yüzden insanın içine düştüğü en birinci kötülük burnunu s.mektir.

 

Şimdi düşünme bize haz veriyoruz ise ve bu yüzden dimağımızı kaşıyorsak ve bunu alışkanlık haline getirip zihnimizi karıştırıyorsak ve bu karıştırmayla ortaya çıkan şeyler ne bizim ne de başkalarının işine yaramıyorsa  bu da  bir tür mastrubasyon değil mi ?

Evet zihin işaretleri mukabele (karşılama) ve delaletleri mukayase (karşılaştırma) ederken bir tür kaşıma ve karıştırma yapar.. ve sonuçta bir takım yüklemler ve yargılar elde eder, önermeler ve onamalarda bulunur.. bunuların bazıları işe yarar bazıları yaramaz.. işe yararları bir düzen haline getirir ki biz buna dile getirme ve düşe götürme ya da düşünme ve konuşma deriz ki bunlar bizim seslenmelerimizdir.. beslenmelerimizin meyvesi olan seslenmelerimiz. Ama bu işin  burada anlatılan anahatlarının kılcallarını "göstermek" düz yazıyla kolay değil..

 

Yıllardır bu tabloları kendim türetir kendim tüketirim başkasının yararlanmasına açık üretim değildirler.. ama bu şimdilik.. yarın başkaları bunları gazete sayfası gibi okuyabilecek.. işte bu bir vehimdir.. bu bir hayaldir.. ama bilirim ki zikir ve fikire giden yol bu iki kapıdan açılır.. ilim ve iradenin sütunları bu temel üzerine inşa edilir.. fakat başkasına bildiremem.. bilirim bildiremem.. başkalarına da bildirilir hale geldiğinde bu ayrık düşüncem ortak dil haline gelecektir. Çünkü dil ortak, düşünce ayrıktır. Noldu ? Mantığınızın tası mı attı bu nutuktan.. az önce beyaz dediğime şimdi siyah mı dedim ?

 

E olmaz mı canım.. aynada gördüğün suretin senin tersin değil mi ? Amma sen onu düz görüyorsun.. sen ona sağ elini uzatırsan o da sana sol elini uzatır.. yani gerçeğin sağı,  hayalin soludur. Peki gerçek ile hayali nasıl ayırırsın ? Morfeus’un dediği gibi hiç uyanamadığın bir rüya görsen onu hakikatten nasıl ayırt edeceksin ? İşte bu yüzden derim hakikati hikaye etmek kolay olmadığı gibi hayalin hakikat etmekte kolay değildir. Biz hayalimizi hakikat ederken, ayı göğe çıkarırken götümüzün çektiğini bizden başkası bilmeyecek.

 

Size bir hayalimsi bir hakikatı daha hikaye edeceğim.. vehim…

 

Siz onu Bay Fehim olarak bilirsiniz.. seksenlerde bay Fehmi’yi zevkle izliyorum.. icad çıkarma.. çok önemli çok önemli deyip duruyor.. vehim fehim oluncaya kadar geçirilen sürenin düşüncenin dil oluncaya kadar geçirilen süreden  çok çok daha kısa olmasının nedeni bilmiyorum çünkü edenini tanımıyorum.. oysa bilmek için önce tanımak gerekir.

 

Konuları anlamaktan bıkmış ve kavramları bağlamaktan usanmış insanlar arıyorum yıllardır.. bulamıyorum.. çünkü insanlar dimağını kaşımaktan ve zihnini karıştırmaktan zevk alıyorlar.. bilinç pisliklerini yuvarlamaktan öyle tatlı bir haz duyuyorlar ki onları işe yarar haplar  olarak Eczacı Binnaz’a götürmeyi bile hayal edebilir zat-ı vehimleri.

 

İnsanlar nasıl düşünür ? Bu düşünme hangi vehim tarlasında hasat edilir ve hayal fabrikasında işlenir ? Dün facebook dükkanında düşünme üzerine konuşurken damdan düşmüş birine rastladım.. onun için bu iletinin ekindeki dizin içerisinde  bazı örnek tablolar yaptım.. belki versiyon sırasıyla izlerde ördüklerimi görür.. bakarsa.. bakmazsa akmaz analitik düzlemin çizgilerinden.. bu çizgiler dışında yol mu arıyor yoksa.. yoksa sen O’ mu sun ?

 

Sağlıcakla kalın.

 

Osmanziya

 

NOT: Hadi bir daha söyleyeyim.. bu iletinin tabloları içinde edineceğiniz bilgiler bu yazının öşrü mişarı da olamaz.

 

 

 

 

 



Düzenleyen osmanziya - 02-Nisan-2013 Saat 08:43
IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk