SÖZ
SOZ dizini içindeki dosyalar
Söz iki sözcükten ibaret bir tümce / cümle içerir içerir..
“Tümce” de de gerçek içerir.. hangi gerçekleri ?
Bilgi, buyruk, ögüt ve örnek..
BİLGİ yaptırmak, BUYRUK belirtmek, ÖGÜT vermek ve ÖRNEK önermek üzere dili kullanırız.. elbette sevgi ve saygı göstermek içinde kullanılır.. elbette müziğe beste ve ses yapmak içinde kullanılır fakat asıl olan bilgi vermek ve buyruk yaptırmak amacıyla sözler dizilir ve anlamlar bilinir.
Acaba bunlar tüm “gerçekler” mi ?
Elbette değil.. ancak bu iletinin dinindeki dosyaları incelediğinizde tüm gerçeklere yaklaşmak için bir tuzak kurulduğunu göreceksiniz.. dil terimleri ve kavramları yakalamak, saklamak ve yansıtmak için kurulmuş bir düzenektir. Ancak dilin dile getirdiği dünya ve din öylesine çok ve çeşitli ki bunları bir düzen içinde toplamak bizi gerçekleri anlamada kolaylık sağlayacaktır.
Bu iletinin dizinde bulunan tablolarda kullandığım iki uyduruk söz var.. kalem için SOS kitab için BETİK değişkenini kullandım. Betik nereden aklıma geldi bilmiyorum fakat içinde kitab sözcüğünün sesleri bulunduğundan hoşuma gitti.. Sos, her halde sosisden değil.. aslında bunlar önemli değil.. siz orada şimdilik sos’u kalem, betik’i de kitab olarak okuyun yeter.. çünkü SÖZ için dört kavram gerekir; okumak yani kıraat ve yazmak yani kitabet, kalem ve levha. İşte betik bu LEVHA’dır.
Söz şuur levhasını yazılmış bir yazıdır fakat biz onu kalemin yazması ve levhanın okuması olarak görün İNSAN unsurunu devreden çıkarmak istiyoruz.
Çünkü insan hem kıraatla okur her kitabetle yazar aynı zamandahem sos / kalemdir hem de betik / levhadır.. fakat biz onu KİMSE olarak gördüğümüzden işin NESNEL taraflarını unutuyoruz. Bu iş bilimdir.. fakat insan bilim’i aşan var oluştur. İnsanın en özel tarafı bilmektir fakat bilmenin üstünde bir “mek”tir insan. Fakat SALT değildir. Yani koşulsuz ve kuralsız TANRI değildir. İşte bu nesne’den fazla tarafına KİMSE adını veriyoruz. Ve bu “kimse”nin de iki yanı bulunuyor; kimisel ve kamusal toplumsal tarafı.. kişisel ve özel bireysel tarafı.. bunu en iyi kravatlı (ya da kavuklu) tarafımız ile kravatsız ve çıplak kafamız. İşte bu durumu nazara alınca şemalarımızı değiştirmek zorunda kalarak.. örnek ve buyruk (RESMİ) tarafını KAMUSAL’a.. öğüt ve bilgi (SİVİL) tarafını ÖZEL’e naklediyoruz. Çünkü EŞHAS.. hem umumi hem hususu dünyanın bir parçasıdır.
Bence benim bu anlaşılmadık sözlerimi okuyacağınıza ve kafanızı yoracağınıza şemaları bir inceleyin bakalım irdeleyecek ve imgeleyecek çok şeyler bulacaksınız.
Sağlıcakla kalın.
Osmanziya
DUYURU
Sentaks / sözdizimsel / BEYANÎ eksikliklerim VE
semantik / anlambilimsel / MAANÎ yetersizliklerim
için düz yazıdan özür dilerim.
UYARI
Düz yazı bahane.. şemalar şahane.. yazının dizinindeki tabloları izlediğinizde imgelemiş ve irdelemişte olacaksınız isterseniz.. böylece emellerine nail olacak ilmi AÇIKCA görmüş ve hatırınıza sail olacak iradeyi SEÇİKCE örmüş bulunacaksınız.
www.yontembilim.com
www.osmanziya.com
www.insan-bilim.com
http://groups.yahoo.com/group/BAKARA/
http://groups.yahoo.com/group/oku-ikra/
http://groups.yahoo.com/group/yontem-bilim/
http://groups.yahoo.com/group/insanbilim/
http://sites.google.com/site/yontembilim/
http://sites.google.com/site/insanilim
|