Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Din
 YöntemBilim Forumu | Diğer | Din
Mesaj icon Konu: gerçak, çakma gerçek... Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 3453

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: gerçak, çakma gerçek...
    Gönderim Zamanı: 19-Haziran-2014 Saat 23:12
gerçek



Neaksiyonerler.. aksiyonerler.. reaksiyonerler.. aksiyondan etkilenenler.. ancak aksiyon nedir ? ha bir de aksiyom var.. bir de akson var.. bir de reaksiyon var.. yani bu gavurca sözcükler kullanıyorum.. artık kafirler kendilerine gavur demekten gocunmuyorlar ama biz de bu yabancı ve batı dillerinden dilimize yerleşmiş sözcüklerden gocunmuyoruz... çünkü biz ilim sahibi iken bizim sözcüklerimiz nasıl onların dillerine yerlermişse, örneğin onların earth dedikleri bizim kelime-i Kur'aniye'miz olan kürre-i arzdır, onlar ilim sahibi iken de onların sözcükleri doğal olarak bizim dilimize buyur etmeden yerleşecektir. REAKSİYON kimyasal tepkime fizik alemde.. bu AKS bizim manevi aleme giderse AKSİYOM olur zihinde ve enede.. madde aleme gelirse AKSON olur hücre ve sinirde.. sosyal alem gelindiğinde enelerden mürekkeb zümredeler olan biten işlerin bir galibi vardır bir de mağlubu.. ibni halduldan beri biliyoruz ki mağlub milletler galib milletleri takdir ederler, taklid ederler ve onları tekrar ederler.. bu zümredeki olaylardan biri baskın taraf olur olayları aktive eder ki bu etkin oluşun adı AKSİYONER olmadır.. bu aksiyonda bazılarının hoşunu gider ya da hoşuna gitmeyerek bu etkiye tepki veren "reaksiyoner" olurlar.. kaldırmaya gücü yetmiyorsa yakınırlar.. asabı bozuksa kızarlar.. dilini tutamasa söverler.. eli yetse döverler.. yahu bütün kullanımda geçen "AKS" bizim "aks"ımız değil mi ? in'ikas eden yani yansıyan aynadaki YANSIMA değil mi ? Bak nasılda ters kepçe yaptım.. aksetme ya düz olur ya da ters.. aynalarda yansıma ters olur.. senin sağ elin aynadaki suretinin sol eli olur.. sen sağ elini kaldırırsan o da sol elini kaldırır ama sen aynı elini kaldırdığını sanırsın ve aldanırsın. Bu biir.
Yarım yüzyılı on yıl geçtim.. bu yaşıma kadar Yahudi ve mason düşmanlığıyla büyüdüm.. Yahudi ve mason düşmanlığıyla öleceğim.. Bu reaksiyonur düşmanlık edebiyatından başka aksiyoner bir hareket görmedim desem yalan olur. Olmasın oluyor da onların çapı bir ülkenin sınırını aşamıyor.. amma reaksiyonerlik dünya çapında. Yani sorunundan yakınan çok.. ama sorunu çözüm yolunda fazla bir ses yok.. reaksiyonun dünya çapında olması aksiyonun dünya çapında olmasından kaynaklanır. Yoksa reaksiyonun kendi eni boyu değil.. yahudilerden mamelekinden büyük bir mal varlığı edinmedikçe.. masonluğun aksiyomunu ve aksiyonunu aşan bir çözüm getirmedikçe.. tüm reaksiyonumuz zalimler.. tüm yakınmamız güçlülür.. tüm karşı koymaz.. Allah belanızı versin.. den başka bir şey olmayacaktır. İyi de çözüm nerede ? Ya bu dünyada bu adamların para ve güçleriyle birlikte karı ve fikirleriyle dünyaya ele geçirdiklerini bilmeyen var mı ? Arkadaş paraya para ile mukabele edebilirim. Fikire fikir ile mücadele edebilirim.. silah ve gücü silah ile mukabele edebilirim.. fakat "karı"ya gelince yapacak fazla bir şeyimiz olmuyor. Bu yüzden bu devirde bizim mücadelemizde hanımlarımız, kızlarımız ve bayanlarımız birinci derecede AKTÖRLER ön safta yerini almadıkça diğer üç faktörün fazla bir kıymeti harbiyesi yoktur. Bu da ikiii
Yani şu başlığın başında simge olarak konulan GÖZ var ya.. özellikle gö.e duyarlı göz.. özellikle görmeye meftun basar ve göstermeye mübtela nazar.. buna karşı yapacak fazla bir şeyimiz yok.. kadın der ki sen gözüne sahipsen bende g.üme sahib.. ben de g.üme sahibim ve dilediğim gibi kullanırım sen gözüne sahib ol der.. çünkü yaşam ikisine de eşit haklar vermiştir.. canlı popülasyonun geleceği için bu iki ERİL görme ve DİŞİL gösterme istinkti.. güdüsü.. sevk-i tabisi.. cinsellikle popülasyonun devamı ve türün bekası için konulan cinsellik ve türsellik çalışacak.. kuvve-i gadabiye ve kuvve-i akliye gibi kuvve-i şeheviyeye de doğuştan sınır ve yaratılıştan hadd konulmamıştır.. o canı nasıl isterse çalışacaktır.. ancak toplumsal yasa ile ahlak ile sorumluluk ile İRADİ bir sınır konulmuş, kural belirlenmiş ve yaptırımı getirilmiştir. Moda yasak değildir ama porno yasaktır.. milliyetçilik yasak değildir ama şovenizm yasaklanmıştır.. din yasak değildir ama şeriat yasaklanmıştır.. Bazılarımız şeriatı porno gibi güzel görür.. bazılarımız pornoyu şeriat gibi çirkin görür. Bazılarımız için şovenizm şeriat ve porno kadar iyi iken bazılarımız için ırkçılık şeriat ve porno gibi kötüdür.. böylece körler ve sağırlar kavgası başlar.. bende diyorum ki bu kavgadan önce.. iyi nedir.. kötü nedir.. güzel nedir.. çirkin nedir.. bunları tartışalım. Hadi buyrukları tartışıyorsunuz.. bundan önce de bilgileri de tartışın.. gerçek nedir ne değildir.. doğru nedir ne değildir... Eğer bunları tartışacak bir dil ararsanız.. sağlam ve sağlıklı bir şekilde eleştirebilecek bir yöntem bulursanız.. bu masonluğun aksiyomundan büyük bir aksiyom olur.. bu aksiyon ile kazanılacak para da Yahudi parasından daha çok para kazandırır.. gülüyorsunuz değil mi ? Peşin parayı gördünüz de nasıl mutlusunuz yaa.. bu da üççç
Başka bir yazımda belirttim.. insanın iktidarı kadar değil İTİYADI kadar iş görür ve etkindir.. insan ihtiyarı kadar değil İTİMADI kadar seçer ve eyler. Bu bakımdan doğuştan gelen kuvvelerin ve yaratılışında bulunan latifelerinin önüne açtığı istidat kapısından girer san'at kapısından çıkar.. yapabileceği güçler ve başarabileceği işler.. itiyadını ve alışkanlıklarını fazla aşamaz.. itimad ve güvenilirliğini yanıltamaz.. kendisinden beklenilenden fazlasını yapamaz.. bir de bundan başka şu var: EL ne der.. ALEM beni ayıplar mı.. Alem buysa kral benim deyinceye kadar TOPLUM nasılsa o da öyle olur.. Bir varsayımsal örnek vereyim.. farzı muhal üstsüzler toplumunda bir kadın bir dereceye kadar örtünür.. ama zaman geçince o da üstünü açar.. çıplaklar dünyasında bir adam.. bir süreye kadar don gömlek dolaşır ama bir süre sonra anadan üryan olmak zorunda kalır.. bu çıplak adamı ve kadını.. bu sefer tam tersine giyinikler toplumuna götürürsek.. giyinerlerin bu çıplaklığa tahammül ettiğini varsayalım.. aslında çıplaklar içlerinde bir giyinire tahammül edemezler di… bir süre sonra bu çıplak bay ve bayanın artık örtük dolaşmaya başladığını görürsünüz.. bunun böyle olacağını.. eğer kobay bay ve bayanımıza koyacak bir ağır KİMLİK sorunu yoksa kişiliklerini bulundukları topluma göre ayarlayacak ve ADET'lerine uyacaktır. Şimdi açık bayanların.. çıplak kadınların.. başkalarına özellikle de KADINLARA güzellikleri gösterme ve onlarla yarışma DOĞAL güdüsünden başka alışkanlıklarını bırakamama gibi zorlayıcı koşullarına bir de kendilerini bulundukları dünyaya göre konumunu ayarlama ve yaşadıkları aleme göre kendini uyarlama baskısını eklersek.. tamamen bize göre masum olmasalar da kendilerine göre kamilen mazurdurlar. Öyle ise benim gibi, inşallah MÜSLÜMAN, erkeklere düşen iş.. başkasının g.ne sahib olmasını istemekten daha çok daha ÖNCE gözüne sahip olmaktan başka çıkar yol yoktur.. bu da dört...
Beşer ferden, kavmen, milleten ve ümmeten farklı farklı istidat ve kabiliyet donatımları yazılmış ve bunları açığı çıkaracak yazılım ve meharet ve san’at yazılımlarıyla donatılmıştır.. bu durumda “insan” tabiatın makinalarından bir makina ve tarihin programlarından bir program görünüyor. Yazılım tarafını bir yana koyarsak donanım olarak beşer iki parçadan ve bir çift yarımdan müteşekkil: birbirini yar eden eril ve dişil.. bu noktada para ve kârı de bun yansıması oluyor ve bende bu yansıması tersine çevirerek PARA ve KARI diyorum.. Müslümanların yakınmalarında yahu-dinin parası önce çıkıyorsa da aslında sorun Müslü-man’ların karısında.. bunun böyle olduğunu yukarıda üç dört noktada açıklamaya çalıştım.. anlatabildiysem.. anlatamadıysam nette kadın erkek demeyip önüne ne gelirse ERKEK gibi döven bir BAYAN üzerine yazdığım yazıyı deneyeyim:
“Dövmek gibi sevmekte bir san'at pardon dövmek gibi sövmekte bir san'at.. sevmek gibi saymakta bir san'at.. buradan ilgilenmekten bilgilenmeye kadar tüm etkinliklerimizin bir hikmet kadar bir san'at, meharet, kabiliyet ve istidat istediğini de böylece görmüş oluyoruz.. hadi bakalım kim geçici kim kalıcı san'atlar ortaya koyacak.. hadi dövüşelim pardon yarışalım.. demek YARIŞMAK dahi bir doğal san'at (DOĞAÇLAMA) işte bunun da okulu yoktur vesselam”
Sonuçta şu ortaya çıktı.. dünya sınavında insanlık sınıfından İslamlık sınıfına geçeme ve hayat yarışında önce geçme çalışma.. yarış.. başarma.. bunun için gereken bireysel ve toplumsal birliktelikleri sağlama .. bunun için gereken ve ilmi içeren hilm.. vahdet.. hak.. kuvvet gibi aşamaları gerçekleştirme (bu konuda da bir yazı olmasa da saygıdeğer eniştemle yaptığım çalışmaları özetleyen bayağı dolu bir şema hazır) ve bu tahakkuk ve temini n faktörleri olan; para.. oy.. diploma üç belgeye göre çalışan banka, parti ve bilim.. bu faktör ve belgeleri politize eden BASIN.. şimdi medya diyorlar.
İşte bu bir görme ve gösterme KURUMU olan me.dya; banka, parti ve bilimden daha etkili olarak   yahu-din’in ve müslü-man’ın kısaca insanın.. “dini PARA imanı KARI” felsefesini güçlü bir şekilde yerleştiriyordu.. buna sosyal paylaşım siteleri de katıldı.. “paranın ve karının” kontrolü siz buna kadının ve erkeğin murakabesi de diyebilirsiniz ve başka biri kendinin ve eşinin eğitimi ve yönetimi adı dahi verebilir ve isimlerin değişmesiyle “gerçek” değişmez.. ha sahi.. “gerçek” ne dir ? Ya da birisinin “gerçek” dediği ne kadar gerçek.. ister gel çek.. ister gelme ger çek.. ister çakma gerçek.. “gerçak”tan gerçeğini arayanlar kadar gerçeğe yaklaşacağız.. benimkisi lafı dolaştırma.. ve buna da mecburum çünkü ister işaret olsun ister delalet.. bütün bilgilerimiz iş’ar delelatiyle ve delil işaretiyle yani GÖRÜNGÜ dolayısıyla ve GÖSTERGE aracılığıyla GERÇEKLEŞTİRİLEBİLİYOR. Doğrudan bilemiyoruz ve öğrenemiyoruz…   Örüyor musunuz..   gerçakten de gerçek kadar kadın ve erkek kadar içinden çıkamadığımız bir döngü yok…   


osmanziya

Düzenleyen osmanziya - 19-Haziran-2014 Saat 23:14
IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk