OLANAK

OLANAK dizini içindeki dosyalar


20141230_144702_OLANAK.rar



----------------------- AK   -------------------------

ÖL -----VAR -----    = ------ YOK----- OL

---------------------------- AN ---------------------------------

Olanak, aslında “ölanak” ta içer bir var oluştur.. bu durumda yok ölüş dahi vardır.

Olanak..   imkan teriminin de karşılığı olan   bu kavram, en çok kullandığımız amma en az anladığımız bir sözcüklerden biridir. “Ad”lar taşıdığı anlamların hepsini herkese anlatmaz. Sözler taşıdıkları bilgi ve buyrukların sadece adreslerini gösterir. Ancak adresteki binanın yapısını ve içindi ne bulunduğunu daha kapsamlı bilmek ve anlatmak için çeşitli bilgi ve uzmanlık alanları oluşturulmuştur. Bu yüzden sözcüklerin ve sözlerin sözlük anlamlarından ve genel çevirilerinden başka teknik anlamları, özel, anlamları, soyut anlamları, yorumlu anlamları, benzer anlamları, kapalı anlamları bulunur. Fakat bunlardan bazıları çoğunluk için o kadar alışık ve belli oldukları halde bu sözü edilen anlamlardan daha kapalı ve soyuttur.

İşte olanak / imkan / possible böyle bir terim ve ad ve sözcüktür.

İmamı Nursi (R.A) imkanı “tarafeyn-i mütesaviyen” olarak tanımlar. Yani olanak, eşit yanlıdır. Olabilir de olmayabilir de.. var olabilir de yok olabilirde.. işte biz bu yanlardan birini seçerek ve itibar ederek ihdas eder ve bir olay başlatır ya da bitiririz. Şimdi bu yalın görünen olayı bu dizinin tablolarında yöntembilimsel analizin “algoritma”sıyla gösterdik ve bunları versiyon sırasıyla ilerleyen tablolarda kablolar halinde örgüledik. Ancak bu tablolar nokta ve çizgiyle çiziler suretler (biçimler) değil de terim ve tümcelerle yapılan kavramsal tasarımlar (şekiller) olduğu için okunması ve görülmesi hemen olası değil. Çünkü yöntembilimsel analizin dilinin öğrenilmesini, kullanılmasını ve yararlanılmasını gerektiriyor. Yani bu tabloları örerek göreceksiniz. Bu demektir ki önce örmeyi öğreneceksiniz sonra görecekiniz. Nitekim aslında ana dilinizi kullanırken de böyle yapıyorsunuz farkında olmadan. Yöntembilimsel analizin dilini öğrenmeden sadece düz yazılarla yetinirseniz buradaki gizemli anlatımları karşılıklı okuyup yazarak keyiflenmekten ve meraklı anlamları türetmekten ve tüketmekten fazla bir sonuç alamayız.

Siz örmeden, okumadan ve anlamadan sadece tabloya bakıyorsanız; “görünmez” +, X, >, <, -,_, |, gibi dikey, yatay, çapraz, tire, çizgilerle   gelecekte okunacak yazıları görüyorsunuz.. nasıl göğe baktığınız geçmişteki yıldızları görüyorsanız. Amma bakmakla yetinmez “gör”meyi de denemek isterseniz, yalın tablodan karmaşık tabloya kadar versiyon sırasıyla izleyerek.. ikili karşılıklı terimleri içeren kabloları ve mukabil dikey, yatay, çapraz çizgileri imgeleyerek ve bağlayarak.. iki uçlu olan bu görünmez çizgi olan kabloları da birbirine bağlayıp irdeleyerek tablonun bütünü birden görür hale geleceksiniz. Elbette birden değil, elinize kağıt ve kalemi olarak bu tür tabloların basitlerini yapmaya başlayarak, zamanla anlam çerçeveleri haline gelen çalışmalarınızı ilerleterek. Tabi bu sonuç sadece izleme, imgeleme ve irdeleme ile değil en önemlisi İSTEME ile olacaktır.

Şimdi bu acaib zor ve oldukça korkunç iş.. istemeden başka cesaret dahi bekler.. suya atlayan bir insan elbette yüzme bilmiyorsa suyun dibe çekmesinden dolayı değil TELAŞINDAN dolayı düşer. Düşünmede de böyledir.. yöntembilimsel analiz bir düşünme aracıdır. Anlam sürücüsüdür. İşin zorluğunun altında yatan derinliğini göstermek için söylüyorum. Yöntembilimsel olaylar da, düşünce tarihinden biliyoruz ki yüzyılları aşan bir süreçte oluşur. Bilinen ilk yöntembilimsel bilgi 2500 yıl önce Aristo tarafından klasik mantık kitabı olan ORGANON’un yazılmasıdır. Bundan başka bu gün modern bilimin başlatan temelinde analitik düzlemin matematik kullanımı olan KARTEZYEN çözümleme 1611 yılında Dekart tarafından başlatılmıştır. Analitik düzlemin görsel, mantıksal metodik kullanımı olan yöntembilimsel analiz konusunda çeşitli çağımızda da çeşitli çalışmalar yapılmaktadır çağımızdır. Buna örnek olarak Tony BOZON, Tamer DÖVÜCÜ, gibi isimleri sayabilirim. Ancak çağımızın en belirli buluşu lojiko-matematik gerçeğin COMPUTER ile kullanılmasıdır. İşletim sistemlerinin oluşturduğu PROĞRAMLAMA DİLLERİ vasıtasıyla atomik hacim ve ışık hızı kullanan kalem ve kağıtlarla olağanüstü içerikler ortaya çıkarılıyor. Bunun dayanağı programlama mantığını oluşturan ALGORİTMALAR’dır. Yöntembilimsel analiz ise ulusumuza sunulan önemli bir anlam sürücü ve anlatım aygıtı olmasına rağmen kültürümüz ülkemizin geçmişten gelen ve geleceğe yönelen sorunlar ve sorumluluklar baş etmeye çalışmaktan bu gibi konularla fazla uğraşamamaktadır.   

http://www.yontembilim.com sayfamda bulunan yaklaşık bin düz yazı ve on bin tablo incelendiğinde çivi yazısını söken uygarlık elbette gelecekte yöntembilimsel analiz metodik kullanımını da çıkaracaktır. Biz sadece bu konuda öncülük yapıyoruz.

Her ne ise.. biz bir kardeşimin olanak konusunda yazıdığım:

“Biri olası: elma çayıra armut bayıra dikilir.. biri kesin; ata et ite ot verilmez.. birisi kuşkulu; takdirin bittiği yerde kader mi başlar yoksa kaderin bittiği yerde takdir mi başlar ? Üç tümce..her birindeki "bilgi" OL.AN.AK'lar çizgisinin bir bölümünü oluşturur.. yani kesin ve kuşkulu arasında olası yerleştirilir. Kesin an'ılan.. kuşkulu ak'an.. olası ile ölen veya olandır.”




Metin için şunun ALGORITMA’yı açar mısın sözü üzerine bu yazının dizinine ekli dosyalardaki tabloları örerek onunla bir örnek daha vermeye çalıştık.   

Sağlıcakla kalın.


OSMANZİYA


Sentaks / sözdizimsel / BEYANÎ eksikliklerim VE
semantik / anlambilimsel / MAANÎ yetersizliklerim
için düz yazıdan özür dilerim

.

NOT:
Evet, aslında benim kullandığım sistemde
cümleye, kelimeye hatta harfe de ihtiyaç yok…

http://groups.yahoo.com/group/BAKARA/
http://groups.yahoo.com/group/oku-ikra/
http://groups.yahoo.com/group/yontem-bilim/
http://groups.yahoo.com/group/insanbilim/

www.yontembilim.com
www.insan-bilim.com
www.osmanziya.com
www.mustafabugucam.com.tr



http://sites.google.com/site/yontembilim/
http://sites.google.com/site/insanilim