GEBZE                                                                                                                   20.04.2016


Her canlı gözü aynı nesneyi görmez.. çünkü duyarlığı farklıdır.. biz beşer aynı zamanda bir canlı hayvan ve organizma olarak dış beş duyu ile bakarız.. bazı canlıların gözü bazılarının kulağı yoktur.. bazılarının derisi bazılarının da burnu yoktur.. sanırım ağzı olmak ve anüsü bulunmak haysiyetiyle ve tüm canlıların bir BORU olmaları mahiyetiyle .. beslenmeden doğan ortak özelliğimizdir ağzı olmak ve tatmak.. hatta canlı BİRİMİ olan HÜCRE'lerin bile golgi cihazı denilen artık ve atık atomlarını ve zerrelerini atma cihazı vardır..

İç beş duyuyu hesaba kattığımızda hasıl olan ALGIDA SEÇİCİLİK nedeniyle dış beş duyusu ile her bir beşer de aynı nesneyi görmez.. sonuçta görmelerimizin bir örme olduğu ortaya çıkar.. lakin burada örme aletlerimizin bir BORU şeklinde olduğunu dikkat çekmek istedin.. malum dürbünün objektifinden bakarsan küçültür yani uzaklaştırır. oysa okülerinden bakıldığında yaklaştırır ve büyültür..

işte buna benzer bir çok dürbünümüz var:

Sevdiğin nesneyi ve kimseyi büyültürsün.. sevmediğin nesneyi ve kimseyi küçültürsün..

Sevgi yerine saygıya koyabilir ve tüm duyguları buna kıyas edebilirsin..

Başka bir dürbün.. önem (ehemmiyet) verdiğin şeylerin değeri düşerken.. değer (kıymet) verdiğin nesnelerin önemi düşer.. çünkü önem geçici iken değer kalıcıdır.

Bu noktanın külli hali.. dünya ve ahirettir.. dünyadaki nesnelerin ahirette değeri yok.. ahiret nesnelerinin de dünyada önemi yoktur.. mal ve para dünyanın önemli emtia iken emel ve amel ise ahiretin önemli bir metaıdır. Bunu zaman zaman nakit, vakit, sıhhat ve salah merdiveni olarak dile getiririm. Nakit önemi vardır değeri yoktur.. salahın değeri vardır önemi yoktur bu dünyada…

Bu noktadan şuraya gidiyoruz.. aklın nesneleri ile kalbin nesneleri de böyledir..

Ancak hak ve hakikat maslahat ve menfeat.. hasenet ve hayrat.. bu sayılanları dengeli ve yararlı ve verimli bir şekilde elde etmek için.. ORTA ve KISA yol olan istikametli kararlar ve adaletli uygulamalar yapmalıyız. Bu yanlardan birine AŞIRI yüklenmek.. yüklenileni önemsiz ve değersiz hale getirir. Burada şunu hemen belirtevereyim; Hedefin önemi vardır gayenin değeri bulunur.. çünkü hacatı ve naksı itmam etmek ehemmiyetlidir ve fakat harratı ve kasrı ikmal etmek kıymetlidir. Büyük bir olasılıkla dediğimi anlamadınız.. çünkü insan iki nesne bilir onu da karıştırır, böyle de nakıslar ve nakışlar karışır.. kasrlar ve kasırlar karışır.. bize de karıştırmamak için karşılaştırmak düşer..

Fakat bazan karşılaştırma bile yapamazsın.. Astronomi ilminde uzak olduğu için bizi yıldız görünen güneşler ile yakın olduğu için bize güneş görünen yıldızı karşılaştırabiliyoruz.. hatta güneşimizin uzaklık ve büyüklüğünü birim olarak kullanabiliyoruz.. fakat bu KARŞILAŞTIRMA işini yıldız ya da güneş gördüğümüz İmamı NURSİ ve Mustafa KEMAL hakkında yapamıyoruz.. çünkü yıldızlar nesnedir oysa kimseler nesne değildir.   

ve sonuçta bizler diri ve canlı DÜRBİN oluruz.. anladığımız nesneye yaklaşır ve anlamadığımız nesneden uzaklaşırız..

Anlamadığınız için ben sizden uzağım ve küçüğüm.. anlayana, çıkarsa, ona yakın olacağım ve büyüyeceğim..


l7.28                                    OZ   

Düzenleyen osmanziya - 20-Nisan-2016 Saat 17:54