( MANTUK )

YBA
Hızlı ANLAM SÜRÜCÜNE VE kolay ANLATIM AYGITINA
ilişkin
İÇERİKSİZ BİLGİ
+++++
GELİŞTİRİLMİŞ
GÖRSEL DÜŞÜNCE VE METODİK DÜŞÜNME
+++++
BİLİM VE HUKUKTA
BİÇİMSEL TASARIM VE TASARIMSAL BİÇİMLEME
+++++
FELSEFEDE
YÖNTEMBİLİMSEL ANALİZ

+++++
HİKMET DİLİ
Felsefe ve Din için ortak dil projesi.






(KURAM)

GİRİŞ                                                                                           4

YÖNTEMBİLİM’İN ÇAĞRISI                        7                     
01.Bilgideki Çift KUTUPLULUK                                      11
02.Zaman-Mekan KADROSU                                           35
03.Meddi ve Amedi BERZAHLAR                                  58
04.Süper Simetri: DÖRT İSİM                                         73   
05.Yeni İlmi Usul; YÖNTEMBİLİM                                 93
06. YONTEMBİLİMİN OLANAKLARI                             106
YÖNTEMCİ’NİN UYARISI                                         110

E K L E R
EK A – Formlar
EK B - Levhalar
EK C - İnsan Şemaları
EK D –İlmi usul Şemaları

(UYGULAMA)




Bismillahirrahmânirrahîm.

1- Veylül li külli hümezetil lümezeh
2- Ellezıcemea malev ve addedeh
3- Yahsebü enne malehu ahledeh
4- Kella le yümbezenne fil hutameh
5- Ve ma edrake mel hutameh
6- Narullahil mukadeh
7- Elleti tettaliu alel ef'ideh
8- İnneha aleyhim mü'sadeh
9- Fi amedim mümeddedeh
ANLAMI
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle.
1- Veyl o insanları çekiştirip kaş göz işaretleriyle alay edenlerin bütününe
2- Ve bir mal (mel) toplayıp hep onu sayana!
3- Malının (melinin), kendisini ebedi yaşatacağını sanır.
4- Hayır, andolsun ki, o HUTAME'ye (cehenneme) atılacaktır!
5- Bildin mi HUTAME nedir?
6- Allah'ın, tutuşturulmuş ateşidir
7- Ki, gönüllerin ta üstüne çıkar!
8- O (ateş), onların üstüne kapatılacaktır mutlaka,
9- Uzatılmış sütunlar içinde olarak.









G İ R İ Ş

Bu yapıtın temelleri neredeyse çeyrek asır öncesinden, 27 yıl önce atıldı. Bu günde su-basman seviyesine çıktı.. us-basman seviyesine çıkmasa bile onu düze yazıya emanet edeceğim.
Çünkü yapıtımı bazıları, özellikle yakın çevrem, merak ediyorlar.. yöntembilim diye diye kendini ona feda eden Osmanziya’nın ne ile uğraştığını görsünler istedim. Burada onları minnetle anıyorum.. çünkü sonucu görmek en çok bana katlananların, eşimin, soyadını aldığımın ve onu geleceğe taşıyanlarımın   hakkıdır.
Yöntembilimi tanıyan çok az sayı da bazı okurlarım ki bir elin parmaklarını geçmez. Bunlar benim yöntembilimi öğren-i-ci (talip) adaylarımdır ki onlar öğrenmeye,   kullanmaya ve yararlanmaya çalıştıkları yöntembilimsel analizin, karmaşık ifadelerle anlatmaya çalıştığım temelinin, ne kadar yalın ve sade olduğunu anlayınca benim gibi şaşıracaklardır.
Yöntembilimsel analiz (YBA) davasını tanıyan bu okurlar dışında “YÖNTEM” isminin resmiyeti ve “BİLİM” adının ciddiyetiyle yapıtımı ve MANTUK’umu samimiyetle inceleme olanağı bulanları da iki sonuç bekliyor:
Ya mavi cevabı seçip TaRaF’ın arafında kalacaklardır.
Ya da kırmızı cevabı seçip aRa’manın tavafına başlayacaklar.
Başka bir anlatımla
Etraftan bir kısım alimler ve ariflerdir ki   zaten bildiğimiz ve öğrendiğimiz şeyler deyip irfanlarını münker bulmayıp ve malumlarını meçhul görmeyip ülfetlerini sürdüreceklerdir. Böylece mavi cevabı yeğleyip günlük yaşayışlarını sürdüreceklerdir.
Çünkü ARİFE tarif gerekmiyor.
Etraftan bir kısmı da
içlerindeki taharrinin tahrikiyle;   
gerçeğin çekiminden doğan fikr-i hararetle;
düşünce ateşine yol veren hürriyet ve ayniyetle;
alaka derininden çıkan gizli merak ve tecessüsle;
kırmızı cevabı seçecekler ve ARAYIŞ’a geçeceklerdir.

Böylece arama ve bulma arasındaki yolu tarif çabama katılacak ve yöntembilimsel analizi kurma ve kullanma uğraşıma katkıya başlayacaklardır.
Çünkü : taharriye TARİF gerekiyor.

Taraflı ve tarifli bir dünyaya doğuyoruz.. güneşin doğduğu ve battığı tarafları olan bir dünyaya.. doğruların ve yanlışların tarif edildiği bir dünyaya. Beyin kürelerinin sol ve sağ tarafımızı idare ettiği bir dünyaya.. senden yana ya da sana karşı olanların olduğu bir dünyaya… Burada “taraf” derken akıl “yönünden” olduğu kadar ahlak yönünü de söz konusu ediyoruz. Bilim “açısından” olduğu kadar hukuk da açısından bahsediyoruz.. açıları ve yönleri taharri ediyoruz.. acımız ve açlığımız bunun için.
Taraf AÇI’sından en yaygın ve en bilinen taraf ; SOL ve SAĞ yanların ayırımıdır. İnsan bilinenin aksine doğuştan sol görü’lüdür. Sonra içinde gizli sağ duyu’sunu dahi kazanır.
İşte bu “görü”den veya   “duyu” duyumsamalarından   BİR’si bir süre sonra iş ve ilişkilerimize yerleşir ve böylece sol görüş-lü ya da sağ duyuş-lu oluruz. Sonra bu yerleşen görüş ve duyuş alışkınlık ya da alışkanlıklarının zamanla cılkı çıkar bu görüş ve duyuşlar değişmez inanç ve sürekli YÖN haline gelip YAN olmaktan çıkarlar. Ortaya sağ duyusuz sol-culuk ve sol görüsüz sağ-cılık, kısaca HOŞGÖRÜSÜZLÜK çıkar.
Artık sadece gözüyle yaşamaya alışan ve onunla da işitmeye çalışan sağırlar (solcular) işitselin MANEVİ dünyasını yadsırlar.. öbür taraftan sadece kulağıyla yaşamaya alışan ve onunla da bakmaya uğraşanlar körler (sağcılar) görselin MADDİ dünyasını inkar ederler. Haliyle bu körler ve sağırlar.. yabancısı oldukları maddi ve manevi dünya hakkında, birbirlerini anlayamaz hale gelirler. Hatta bu tek taraflılığı da “taraf-sız olan ber-taraf olur” tümcesiyle meşrulaştırırlar.
Madem böyle bir tarafı seçmek hakk’tır öyle ise “Etraf"tan bir tarafı seçenin, karşı tarafla olan iletişiminde, taraflara değil aramaya dayanak olacak TARAF-SIZ ortak bir MARİFET platformu aramak gereği ve bulmak lüzumu var.
Bu ortak platformla; yön bulmak, yanları kullanmak ve bunlarla gidiş ve yürüyüşümüzü ilerletmek gerekiyor.
Böylece bir yandan   işitmeyen sol görüş’ün MADDİYAT sarhoşluğuna ve örtüsüne kapılmadan..   diğer yandan görmeyen sağ duyuş’un MANEVİYAT tuzağına ve örgüsüne katılmadan..    yani sağa sağırlık ve sola körlük engeline takılmadan.. HAKİKATI arama ve hakkı bulma ve soğanın cücüğüne erişmeyi   sürdürmek gerekiyor.
Kısaca arayışta   sağlam bir yöntem kurmayı diliyor ve tarayışta sağlıklı bir yol açmak istiyoruz.

Bu yol, yan ve yön tarayış ve arayışını vurgulamada yine The Matrix kültündeki bir metafordan yararlanmak istiyorum:   Doğum ve ölüm arası bir dünyada bizler bir PLATFORM üzerindeyiz. Bu platform aklın yürütüldüğü “analitik düzlem”in boş zeminidir.
Bu boş zemini ve ham düzlüğü;
Ya cesaretimiz ve cesasetimizle kendimiz inşa edeceğiz.
Ya da başkalarının inşa ettiği hazır yollarını kullanacağız.
Şimdi The Matrix filmi ile küresel uygarlığımız evrensel bir arayışa başladı ve en yakın tehlikenin makineler olduğunu öngördü.. hürriyetimizi inşa etmeye çağırdı, görüntü ve gerçek arasındaki perdeyi yedinci san’at olan sinema diliyle araladı.. sonsuzluk ve özgürlük sorununu ölüm ve benlik sorunsalına bağladı…
Bu filim bana ilmin arkasındaki   HAYALİ “kendiliğimizin” taharrisini hatırlattı ve   iradenin gerisindeki VEHMİ “benliğimizin” arayışını anlattı.. bana kırmızı hapı uzattı..
Ben de KIRMIZI hapı alarak ve bu ZOR işe giriştim. Belki de insanlık iştah ve iştiyak ayaklarının daha iyi çalışmasını.. zikir ve fikir kanatlarının daha kolay açılmasını temin edecek yeni bir dil arıyor ve bende onu YÖNTEM BİLİMSEL ANALİZ ile terennüm ediyorum.
YÖNTEMBİLİMSEL analiz, düşün-Me-nin yürüyüşünde hangi yönlerin sağlam.. düşün-Ce-nin duruşunda hangi yanların sağlıklı.. duyu ve görünün ilerleyişinde hangi yolların düzgün.. olduğunu gösteren bir bilimdir.
Yer yüzünde maddi gidiş gibi düşüncenin DELALETİNİN ilerleyişinde ve dilin İŞARETİNİN yürüyüşünde de manevi yolları, yönleri ve yanları gösterecek bir PUSULA gerekiyor. Bu HİDAYET ve yol göstericilikte en başat kıstas, herkesin bildiği gibi akıl-ı salih ve onu konuşturan mizan-ı mantıktır.
İnşaallah gelecekte bir ekiple yöntembilimsel analizle bu akıl ve mizanı görsel ve metodik hale getirmeye çalışacağız. Düşüncemiz dil olacak.   Bu dil oluşturması çalışmasında herkesin çabası kadar onuru vardır.
Yöntembilimsel analiz dediğim yeni anlam sürücü ve anlatım aygıtının inşasına katılacak ve onun onurunu paylaşacak taliplerime bu yapıtla KURAMSAL bir taban hazırlamak istedim.       
Konak 16.07.2019
Gayret bizden, inayet Allah’tandır.
OSMANZİYA