Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Dünya
 YöntemBilim Forumu | Genel | Dünya
Mesaj icon Konu: dogrular ve degerler Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 3394

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: dogrular ve degerler
    Gönderim Zamanı: 08-Eylül-2021 Saat 19:18




DEĞERLER

Kırk sene önce Hilmi Ziya ULKEN nin BILGI ve DEGER kitabini piyasadan bulamamiş ve kutuphaneden aldigim kitabini dolma kalemle deftere geçirmiş.. yine de bilgi ve degeri ayirt edememiştim.. çok şukur bu gun bilgiyi fark ediyor ve degeri kadr ediyorum.. bu gun hanım sordu da bu tabloları yaptık..
diye paylaşmıştım Aya Sofya Kardeşim:
Abi Afedersin ama hiç anlamıyorum senin bu yazılarından inş anlarız .
demişti… dedim ki:
Geri dönüşünüz için teşekkür ederim.. zaten bu yazının anlaşılır tablolarını web sayfamda paylaşacağım ayrıca.. ancak konu ağır.. bunu demek istedim.. elli yaşına kadar bilgi ve değer ayırt etmeden yaşadığımı ve bunun üzerine yazılmış bir kitabı "yazmak" derecesinde rağmen yine anlamadığını açık ve seçik belirttim ki ANLAMAK kolay bir iş değildir.. ancak söz konusu tabloları paylaştığımda.. size haber verecem.. o zaman versiyon sırasıyla tabloları incelerseniz.. eğer anlarsanız.. kimbilir belki bir ömür anlamanıza bedel bilgi-değer ayırımı ortaya çıkacak ki.. inanın buna emek ve zaman ayırmanız buna değecek.. değer olacak.
Şimdi değeri anlatmaya sıra geldi:
Değeri tablolarla anlattım.. ancak tabloları versiyon sırasıyla yalından karmaşığa doğru izler, imgeler ve irdelerseniz.. büyük bir olasılıkla anlayacaksınız.. bunun “değer”ini versem.. yüzde altmış derir (%60) buradaki değer MATEMATİKSEL ve SAYISAL bir değerdir..
Bir sözcüğün “değişkeni” yani   terimi olduğu gibi “değeri” yani kavramı ve görüsü de olur. bu da SÖZEL ve DİLSEL değeridir. Yani her bir “ad”ın anlatımı yanında “anlam”ı da bir değerdir. Dil bakımından KÖK SESLERİN yani harflerin ve ar’ların ANLATIM değeri olduğunu gibi EK SESLERİN yani isimlerin ve adların ANLAM değeri bulunur. Ar’ların kendi başına anlamları ve değerleri yoktur lakin anlamları ve değerleri anlatmaya yararlar. Ad’ların ise tek başlarını bir anlamı ve değeri vardır. Gördüğünüz mü ? İyi bildiğiniz ar/harflerin ve ad/isimlerin bilmediğiniz ne kadar çok gizemli tarafları bulunuyormuş…
Bu değer yazısını yazmaya başlarken Yaratan’ın “değer”i sıfırlamıştım.. o da benim gibi bir sağırın ”kulak”lığının değeri sıfırladı.. çalışan kulaklığım çalışmaz hale geldi.. bana kulaklığın değeri bildirdi.. Yaratan’ın varlığının “değer”i sıfırdır.. bu yüzden kimse tanrı’yı tanımak zorunda kalmaz.. ancak yokluğunun “değer”i sonsuzdur.. bu yüzden herkes tanrıyı tanımak ve bilmek ve sevmek zorundadır. Tanrı tanımaz için tanrı’nın varlığının değeri bulunmaz.. çünkü özgürlüğünü yitirir. Fakat tanrı tanımaz O’nun yokluğunun değerini çok iyi bilir.. bilinci erişmese bile bilinç altı O olmadığında hiçbir şeyin olmayacağını hiss ve kadr eder. Tanrı’ya gereksinimi duyup öyle tanıyan ve sevenlerin.. sevgisi ne kadar samimi ve içtendir. Bir şeyi veriyor diye bir şeyi sevmek.. elbette kadir ve değer bilirlik ve ni’met görürlüktür.. Ancak bu bağlantı Tanrı için ciddiyeti ve samimiyeti göstermez.. çünkü verirken iyi de vermeyince kötü olan kimse.. nasıl fena halde kendini kullanılmış hissederse.. elbette Tanrı bu oyuna gelmez.. O’nun için nimete şükredenlerden çok nimet içinde olmadığı halde sabır içinde şükredenler daha DEĞERLİDİR. İnsanlar şükür, sabır ve sabır içinde şükür bakımından pozitif değer katmanlarında bulunurlar.. dava, şekva, şekva içinde dava bulunanlarında negatif değerleri bulunur..

Kıymetlim.. değerlim.. saydığım.. sevdiğim.. sevindiğim.. hoşnud olduğum.. hoşlandığım gibi sözlerle ifade ettiğimiz kimseler ve nesneler..   kısaca tüm bu varlığın ve oluşun.. ONTOLOJİNİN.. var oluşların yok ölüşlerin iki yüzü bulunur; BİRİ bilgi (EPİSTEMOLOJİ)   DİĞERİ değer (AKSİYOMATİK… genelde bilgi-değer denklemi kurarlar.. ben bilgi-buyruk denklemi kurarım.. fakat bu gün bu yazıyla:
DOĞRULAR ve DEĞERLER denklemi kurdum.
Doğru olmak yetmez, sağlam olması için bilginin GERÇEK olması da gerekir.
Ancak gerçek olmayan doğrularda bulunur. Örneğin: 2*2=4.
Değer olmak yetmez, sağlıklı olması için buyruğun GEREKSİNİM olması da gerekir.
Ancak gereksinim olmayan değerlerde bulunur. Örneğin: Tanrı.
Sanırım bundan sonrasına devam etmem için tabloları versiyon sırasıyla yalından karmaşığa doğru tek tek açıklamam gerekiyor ki bunu şimdiye kadar yapsaydım zaten YBA çoktan öğrenmiş, kullanmış ve yararlanmış olurlar dı ki bu öğrenme, kullanma ve yararlanmayı sizin yapmasını istiyoruz. Bunun içinde tabloları versiyon sırasıyla yalından karmaşığı doğru sizin izleminiz, imgelenemiz ve irdelemeniz gerekiyor.

Burada sadece BİLGİLERİN (doğruların)
Günlük Bilgi
Bilimsel Dil
Felsefi Bilgi
Dini dil
olarak sıralandığını BUYRUKLARIN (değerlerin)
Erotik değer
Emik buyruk
Etnik değer
Etik buyruk
olarak sıralandığını belirtmekle yetineceğim.






20210908_191817_DEGER.rar
IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk