Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Din
 YöntemBilim Forumu | Diğer | Din
Mesaj icon Konu: tarih ve harita Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 3401

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: tarih ve harita
    Gönderim Zamanı: 22-Ekim-2021 Saat 17:13









ÖGRENMENİN KEYFİ


“Herkes birbirine bu kadar benzerken bazıları ben daha iyiyim, faziletliyim, güzelim diyerek yaygara koparıyor.”

dedi Saygıdeğer RecepBAYHAN


dedim ki:

“Barış kadar savaş.. sınav kadar yarış.. eşitlilik kadar çeşitlilik.. birlik kadar teklik.. bulunur ve böylece bir iyilik ve guzellik ve yetkinlik ve erdem bin olur.”


“Bazıları seçkin olur.”
dedi Sevgideğer Recep BAYHAN

Dedim ki:

“Doğal daha doğru doğal ve dönel seçilim.. evrende ve toplumda bulunuyor.. kimileri servette ve şöhrette kimi de fazilet ve kemalatta köşeler dönüyorlar.. önemli olan kişinin kendini tanımak, insanı bilmek ve islamı sevmekte nereye kadar ilerlediğidir.

Bu gidişatında mal ve hizmet sunumu ile kimlik ve kişilik seriminde onurlu bir başarıyı yakalamaktır.

Malum "polindrom" denilen simetrik bir gizem bulunuyor.. BUL {SU ten ZMN [tEnEt] NMZ tin US } ARA.. dün akşam 21.10.21 de TENET filmini seyrettim.. bu denkleme eriştim. Bu yatay çizginin bir de NiZaM ve MiZaN'a ilişkin dikeyi olmalı..

SEÇKİNLİK.. esrarı şeriyet olan risalet ve rububiyet ile ubuduyet ve velayat gizemi olarak görünüyor.. SIRADANLIK ise onun bir bilinmezi..

evrim ve devrim.. yaratılış ve buyruluş.. deneyim ve dayatım.. yazgı ve yargı gibi sıradanlık ve seçkinlik yukarıda sıraladığım sekizlik ile birlikte başka bir sekizlik oluşturuyor.

Tüm bunlarla normal hafıza ve zeka ile değil YBA ile başa çıkabiliyorsunuz.”

Şimdi de sözlere diyorum:


ÖĞRENMENİN KEYFİ


Öğrenmenin keyfi.. düşünmenin zevki.. yeniliğin sürüru ve özgünlüğün lezzetini almak bir süreçtir.. eskiler terki dünya terki ukba terki hesti terki terk diyerek bilimden ve kuvvetten ve dünyadan UZAK bir hayatla bizi bu günkü duruma düşürmüşler bizde kuvvesizlikten başımıza çullanan kafirlere kızmışız ve masonları suçlamışız ve marksistleri ayıplamışız.. ve bu arada bize bir yenilik gelmiş ve demiş ki bırakın bu TERK'leri gelin bu TALK'lara ; aczi mutlak, fakrı mutlak, şükrü mutlak ve şevki mutlak.. fakat ne yazık ki 1000 yıllık gelenek kolay kolay değişmiyor.. gelenekçi feto ve yenilikçi feto.. bir şeyleri yanlış yapmışlar ki kapışmışlar.. peki nerede yanlış yapmışlar ? Hiç düşündünüz mü ? düşünemezsiniz ki.. zikir ve fikir arasında bir denge kuramazsınız ki.. çünkü öğrenmenin keyfini düşünmenin zevkini.. yeniliğin sürürünu ve özgünlüğün LEZZETİNİ tatmadınız.. öğrenmeyi ve düşünmeyi tutmak.. yeniliği ve özgünlüğü tatmak mı istiyorsunuz... öyle ise günlük dilin düz yazısı ve dümdüz sesini bırakın.. bu tablolarda çizilen HARİTALARA bakın.. haritalardaki dağları ve ovaları görün.. nehirleri ve gölleri seyredin.. eğer buna niyet etmezseniz harita size sadece ÇİZGİ ve RENK'ten oluşan bir biçimden başkasını vermeyecektir.. sonuçta siber ortamda face internette whatsApp da kısac sosyal medya da paylaşılan bir BİLGİ'yi;
anlıyorsanız eleştirecekseniz..
anlamıyorsanız soracaksınız..
yararlanmışsanız teşekkür edeceksiniz..
başarılı bulmaşsanız tebrik edeceksiniz..
okunduğunu belli etmek için beğeneceksiniz..
ancak asla hakaret edip alaya almayacaksınız..
elbette bu son söylediklerimden sizi tenzih ederim.. ancak çoğunuz geri kalanların hiç birini yapmıyorsunuz....


Osmanziya 22.10.2021 Üçyol-İZMİR
IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 3401

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: 22-Ekim-2021 Saat 17:27

 

DEĞERLİ BİR KARDEŞİME dedim ki:

 

Maşallah Güzel ve Yakışıklı YÜZLÜ kardeşim.. ancak unutma ki yüzümüzde yüreğimiz ve beynimiz gibi bir aygıt.. elimiz ve ayağımız bir bir araç.. biz bu surat alet ve vecih cihazı bizi sadece diğer başkalarından SİMA olarak ayırmaya yarar.. asıl olan aklımızda ve kalbimizde.. ruhumuzda ve nefsimizi hasıl ettiğimi yapılanmalar, değişimler ve dönüşümlerdir. ve biz bunları da dilimiz ve düşüncelerimiz ile yaparız.. dile getirmelerimizi ve düşü götürmelerimizi de burada SÖZ'lerimiz paylaşıyoruz.. ancak yaşam sözden başka işlem ve işletim.. eylem ve etkinlik.. hareket ve bereket demektir.. sözümüzü de mal ve hizmet sunumunda ya da kimlik ve kişilik seriminde uygulamalı ve gereğini uymalıyız. Umarım yaşlılığıma bağışlar zati alinize bu ögüdümü çok görmezsiniz.

 



Düzenleyen osmanziya - 22-Ekim-2021 Saat 17:27
IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 3401

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: 24-Ekim-2021 Saat 19:34



DÜZELTİLMİŞ:
harita ve tarih

İlginç bir polindrom HRT ve TRH
tarih deyince tabiattan söz etmiş olursunuz..
zaman deyince mekandan söz ettiğiniz gibi..
yer deyince yılın da aklınıza geldiği gibi..


Bu uzam ve süre.. yapı ve işlev.. madde ve hareket.. siklet ve sür'at.. gibi uzar gider "uzam" bunun için bilimsel dilinin matematiğinde CONTINUUM olarak zaman-mekan süreklisinden söz edilir.. bu konuyu YBA ete kemiğe büründürdüğüm çalışmada yapabildiğim dile getirdim.

BuradaTarihselci Ankara Okulu'nda bu konuyu bir parça dile getirmiştim.. ses getirmedi…

Peyzaj olarak mekan düzenlemesi yapanların bir platformu TARH etmeleri gibi zaman üzerinde taharriyat yapan uygarlıkların ortaya koyduğu manzaraya TARİH denilebilir ki ancak bu da beşeriyetin ve medeniyetin uygarlığın ve insanlığın usturesi (historiası) olabilir.. sonuçta bu depo ve store ve mağazada bulunanların bir zaman mağarasın da olduğu ortaya çıkar ve böylece Platon'un ünlü mağra istiaresine geliriz.

Bu alaca karanlıkta bundan a'la bir benzetme yoktur der Bertrand RUSSELL.. biz de başka bir benzetme ile katkıda bulunduk YBA ile.. tarh edilen mekana benzeyen zaman.. ancak bu cisimlerin tarhının remzinden.. zihinlerin resminin tarhına geçtiğinizde ortaya çıkaracağınız şey HARİTA olacaktır.. bu zihin haritacılığına 1990 da başlamıştım.. sonra öğrendim ki bu iş Tony BUZAN tarafından 1960 larda başlatmış.. fakat onun yaptığı beynin MUAZZAM sinaplarının muhteşem bir doğaçlaması.. benimkisi YBA başlı başına bir dil olmaya aday yöntemin tekniği..

Bugün sayfamda bir yazımda şöyle dedim:

Sol "Ust".. sol varsa sağ da vardır.. üst varsa altta olacaktır.. böylece dört tane köşe olur.. sol üstte NEFS varsa sağ altta da AKIL olacaktır.. sağ üstte RUH var sa sol atta da KALB bulunacaktır. Bunların hepsi SIRR'dan istahale ile hal hal ortaya çıktığında latife-i Rabbani olan SIRR-I İNSANî hepsinin ortasında olacaktır. Olacaktır.. bulacaktır.. ancak bunların var oluşu bir imkandır, vucud ve varlık değil.
Bir olanak olarak bizler her ne kadar vardır, yoktur demeye meraklı isek bu kendimizden haberimiz olmayışımızdan ve kökümüzden uzak bulunuşumuzdandır.

Sanırım otuz yıl önce bir DAİRE çizmiş.. bunun ortasına imtinayı.. çevresine imanı ve icabı koymuş arasına da nokta nokta nokta bir çember çizmiş ve buna İMKAN adını vermiştim.. istila eden ile ihata eden arasında bulunan bu nokta nokta çizgili DAİRE vucud ve vucub arasında olanaklardı.. biz de onlardan biri idik.


Şimdi bu daireden bir YAYLIK parça alıp ve aşağıya bindireceğim.. yani resmi upload edip yapıştıracağım:

Gördüğünüz gibi resim bir ÜÇGEN.. bu üçgenin simetriğini yerleştirirseniz ortaya SİYON yıldızı denilen MÜHR-Ü SÜLEYMAN çıkar.. gerçi müslümanlar bunu tutmaz.. üçgen yıldız yerine KARE YILDIZ yaparlar.. benim için fark etmez ikisini de kullanırım.


KUTSAL Kur'an'ın tarihselliğinden bahsedenler YARATILIŞ yanında EVRİM'den de bahsetmiş olurlar ki bu sağlıklı bir tutumdur. Çünkü evrim yanında devrimde olur.. yaratılış yanında buyruluşta bulunur.. dürülüş yanında dirilişte olur.. EVRİMDE değişim yanında dönüşümde bulunur.. YARATILIŞDA yar'dan atılış yanında yar'e adanışta olur.. o zaman O'nun YARATAN yanında bir YARADAN adı olmalıdır.. sonuçta insan ESMA kainat HÜSNA ise kainatın tarih ve tabiatı yanında insanın da aklı ve kalbi olmalıdır.. tabiat ve tarihin mekanı ve zamanı oluyorsa.. aklın ve kalbin manası ve gayesi de bulunmalıdır.. dikkat ederseniz vardır ya da yoktur demiyorum.. oluyor ve bulunuyor diyorum.. o da ararsan.. aramazsan sana ne öğretmişlerse.. var saydıklarına vardır.. yok sandıklarına yoktur.. dersin...


Yazım biraz ağır oldu.. belki GÖSTERMEK.. belki de TARİHSELCİ okul başlıklı bu guruba tarih YORUMU konusunda iki isim olan HALDUN ve HEGEL'i hatırlatmak olsun.. zaten ikisi de önce başlat sonra bitir yasası olan FENA'yı içerikli bir surette dillendirdiler.. organizma yapılanışla ve tez-anti-sentez adımlarıyla YÜRÜYÜŞLE... böylece "rabbülâlemîn" ve "maliki yevmiddin" ayetine bir açıklama getirdiler.

Bilgi, saygı, sevgi ve sağlıcakla kalınız.
Osmanziya 24.10.2021 Üçyol-İZMİR


IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk