YöntemBilim Forumu: denizler dalgalanyr

   Denizler dalgalanyr.. dünyada fyrtynalar eser.
Med ve cezir bu dalgalanmayy daha da yükseltir.. ay çeker.
Gece olur gündüz olur y?yk dalgalanyr..
Yaz olur ky?y olur ysy dalgalanyr..
Ynsan dahi dalgalanyr..
Birey olarak dalgalanyr toplum olarak dalgalanir.
Genç olur ya?ly olur kudret dalgalanyr.
Zengin olur fakir olur rahmet dalgalanyr.
Sa?lam olur hasta olur merhamet dalgalanyr.
Bary? olur sava? olur hikmet dalgalanyr.
Bizler bilim ve astronomi ile evrende daha büyük dalgalanmalary ö?rendik..
Hilkat ve yapylany? dalgalanmasyny geçirdik kyyamet ve yykyly? dalgalanmasyny bekliyoruz.. bu yapyly? ve yykyly? en buyuk YARATILI? dalgalanmasydyr.

Ve tohumun olumundan sonra bu günün dü?ününde ölüm denen dü?ümü beklemekteyiz.
DUN tohumun olumu, BU gün i?in dü?ünü, YARIN ölümün dü?ümü.. nüfus kayytlarynda üç türlü klasör vardyr: DO?UM, EVLENME, ÖLÜM. Ya?am tarihimizin ana hatlary...

Ynsan evrenin küçültülmü? bir örne?idir ve de ne var ne yoksa onlaryn toplayan bir özettir. 

Böyle cansyz ve canly tüm varlyk katmanlarynyn en üstünde duran insanyn iki haberi vardyr.

Yyi haber.. hepsinin üstünde oldu?u için tepedeki konumundan altynda ne varsa onlary görür ve bilir.

insan sadece görmez iktidari ve ihtiyary kadarda nesneleri, kimseleri ve bu arada yapabilirse kendini de?i?tirir, düzeltir ve geli?tirir 

Bunun üstüne bir de SORUMLULUK biner, ödevini yapar ücretini alyr.

Kötü haber.. altynda ne varsa her birini teker teker ba?lydyr ve ba?ymlydyr.

Bunun üstüne bir de YÜKÜMLÜLÜK eklenir, görevini yapmazsa cezasyny çeker.

TERBYYE ve YDAREDEN yakasyny kurtaramayan bir DAYRE’dir insan. 
Daireden maksadym iki kutbu olan bir eksendir. Aslynda insan ?u kutuplary içeren bir daire: istihsal ve istihlak ile terbiye ve idare. Burada e?itim ve yönetimi yazdym elbette üretim ve tüketimi de var. Yani daire bir mücerret bir bütünlü?ü, soyut bir külliyeti ifade ediyor. Top ve küre somut olan tümlük ve bütünlüktür. 

Cansyz unsurlara muhtaçtyr.
Toprak, hava, su, ysy ve y?yk olmadan ya?ayamaz.
Canly ö?elere gereksinimi vardyr.
Bitki ve hayvan ne varsa bakmak, beslemek, üretmek ve türetmek zorundadyr. 
Evren bu ko?ullaryna ba?ymly oldu?u gibi 
bir tür evi ve bir çe?it evreni olan toplumun kurallarynda ba?lyly?y vardyr.
Evrene ba?ymly ve toplumu ba?ly insan bu ba? ve ili?kilerinin 
dalgalanmasyna da katlanmalydyr. 
Ko?ullar, kurallar ve kysytlaryn dalgalanmasyny ve dalgalara dayanmasyny 
severek ve isteyerek katlananlar dertleri zevk haline getirenlerdir.
Dertler ve zevkler bir dalgalanmadyr.
Denge bozulur ve uyum biter canymyz acyr.
Denge kurulur ve uyum ba?lar tat alyryz.
Bazen güzellik yakartyr ve bazen de yücelik yalvartyr.
Ve biz bu hamd ve dua ile maddeleri manalara çeviririz.
Ve biz bu ilim ve ibadet ile daracyk yerinde evrenden öteye geni?leriz.
Gün gelecek bu manalar bize maddeler verecek ve ölümden sonraki yolculu?u 
bu araç ve gereçlerle sürdürece?iz.

Çünkü her türlü yolculuk bilet ve binek, erzak ve azyk ister. Her ?ey do?rudan gözlemle bilinmez.. Bazy konular dolayly olan çykarymlarla bilinir.. biz bilinenlerden bilinmeyenlere böyle gideriz. Maksadum ?u madem biz madde olan cansyz ?eylere dayanarak manevi ?eyler olu?turuyoruz. Mesala madde yiyoruz ve madde içiyoruz madde olmayan görme ve duyma olu?uyor. Bundan madde olmayan bilgi ve sevgi olu?uyor. Öyle bir manevi makina ki ilim ve ibadet yapyyor. Hamd ve dua yapyyor. Diyorum ki nasyl BUGÜN BURADA maddeleri mana yapyyorsak YARIN ÖTETE bu manalar da maddeye dönü?ecek.. Bu yalyn çykarsama, bana kitab ile indirilen ve bildirilen bilgilere de uyuyor. Yksini birle?tirerek inancymy olu?turuyor ve diyorum ki ölümden sonra dünya yok, devlet yok, bilim yok ve teknoloji yok ve gereksinimiz olan maddeler ki bizim maddi varly?ymyzy destekleyen maddeler, iyi ya da kötü, böyle hazyrlanyyor diye dü?ünüyorum. Elbette do?rusunu Allah bilir. 

Geçici güzelliklerden kalycy zevkler çykaran 
ye?il ve kyrmyzy ile siyah ve beyaz pencereler ediniriz.
Bedenden de?il sade nefisten, akyldan, kalbden ve ruhtan da bakaryz. 
Bu benzetme ile ?unu demek istedim insan hali hazyrda iken saydy?ym nefs-akl-kalb-ruh latifeleriyle geçmi? ve gelece?e geçebilir nasyl dy? be? duyu be? farky algy veriyorsa.. a?yziçi ortamynda tat, oda ortamynda koku, ?ehir ortamynda ses ve evren ortamynda y?yk duyumlaryny alyyoruz ve hepsini bir tek duyarlyk halinde ve maddi olarak birle?tiriyoruz. Öylede duyum, duygu, dü?ünce ve dilek olmak üzere dört farly duyumsamayy manevi olarak birle?tiriyoruz.

?imdi burada kalmaz iste?imiz.. ve bu yer ve yyl ile bitmez dile?imiz…
Dilerim ki bir denizim olsun.. mavi mavi dalgalansyn.
Sonra bykarym maviden olsun yemye?il bir deniz.
Bir süre sonra mehtap kyrmyzy deniz alevli dalgalar ate?li olsun isterim. 
Denizlere bu komutlary veren adam içindeki binlerce canlyyy da dusunmeli…
Y?te bilgilerine düzen buyruklaryna ölcü ve isteklerine ylym verebilecek adam yeti?meli..

Öyle bir yeti?meli korku ve ümit arasyndaki dalgalanma ile ilerlesin.

Rahmetli Nurbaki anlatyrty.. Ahirette cennete konulacak adam.. komut veren o.. diledi?i diledi?i anda gerçekle?tirilen adam o.. Öyle yüksek bir yapyya kavu?acak ki dünyadaki gibi orayy da kary?tyrmayacak..

Malikülmülkü yetesarrifu keyfe ma ye?âu.. Ben bu yazyyy yazmy?sam ve diledi?imi gibi de?i?itirebilir ve silebilirsem kainaty yazanda haydy haydi benden daha etkili ve yetkilidir. Ama bu yazy bana "emanet" ise ben onu de?i?tirip silemem. Bunun için benim silmem haksyzlyk olmasyna ra?men yazy sahibinin silmesi haksyzlyk olmaz. Zaten onun silmesi "yok" etmek de?il.. hikmet diyaryndan kudret diyaryna geçirir. Yoksa ilim dairesinde o varlyk vardyr, yok de?il. Ama isterse yoklu?a atabilir. Rahmetiyle yok etmiyor yine varlyk alanynda byrakarar ahiretin çöplü?üne yani cehenneme atyyor kötüleri... 

Yeti?inceye kadar dünyada de?i?tirilmeli ve ahirette düzeltilme ve kendini denetlemeli.
Onun için büyükler derler ki ana babanyn yeti?tirmedi?ini dünya düzeltir dünyada düzelmeyeni de nary cehennem o odunu perdahlar ve cennete layyk SANDALYE haline getirir. Ve bu SANDAL ile sandalye zaman denizindeki sonsuz yolculu?unu sürdürür.Bu mecaz ve te?bih ile ?unu demek istedim ya?am odununun hammaddesinden mamul maddeleri çykaryr. "Sandalye" ileri yüksek yapyly mamul madde demek.. cennette yüksek bir hayat var.. orada ta?lar burada hayvanlar gibidir.. ta?a gel desen sevdi?in bir fino gibi gelir. Orada a?açlar burada insanlar gibidir. Birlikte satranç oynayabilirsiniz. Eh insanlar ne hale gelecektir... ta?y ve topra?y ile canly, diri ve ya?amly bir dünyadan bahsediyoruz ki buradakilerin bile canly oldu?unu yukaryda konu?tuk. 

Çünkü garibim koltu?u pek sevmi?ti… Otomobilinin koltu?unu…

Ya bu koltuk meselesi kozmik tembellik yasasyna uyan insanyn bir sorunu.. 
i?inde koltu?u otururak çaly?yr.. evinde koltu?a oturur televizyon seyreder.. yolculukta koltu?a oturur araba sürer.. devim, akym, yürüyü? ve ilerleyi?e mecbur kalyrsa ba?vurur. Yani cennet deyince.. kurtulu? deyince.. mutluluk deyince.. hiç bir dalgalanmanyn olmady?y bir yer tahayyül eder. Size dört yyl önce duydu?um ?u hadise mealen söyleyerek müjde vereyim: Cennettin yüzde biri orayan giren bütün nasa verilmi?tir geri kalan yüzde doksan dokuzu AKLINI ÇALI?TIRANLARA verilecektir.
Yani oraya ilim ve iradesi ile çaly?an, dü?ünen ve arayan bir akyl sahibi olarak girmekte yarar var. 

Sa?lycakla kalyn. 

Düzenleyen mustafa - 13-Ağustos-2010 Saat 23:28

Yazar	Mesaj
mustafa Üye Kayıt Tarihi: 27-Nisan-2010 Gönderilenler: 81 Hak Puan : 0 Kidem : 5 OrtalamaHak : % 0 Irtibar :0	Konu: denizler dalgalanyr Gönderim Zamanı: 11-Ağustos-2010 Saat 19:01
	Denizler dalgalanyr.. dünyada fyrtynalar eser. Med ve cezir bu dalgalanmayy daha da yükseltir.. ay çeker. Gece olur gündüz olur y?yk dalgalanyr.. Yaz olur ky?y olur ysy dalgalanyr.. Ynsan dahi dalgalanyr.. Birey olarak dalgalanyr toplum olarak dalgalanir. Genç olur ya?ly olur kudret dalgalanyr. Zengin olur fakir olur rahmet dalgalanyr. Sa?lam olur hasta olur merhamet dalgalanyr. Bary? olur sava? olur hikmet dalgalanyr. Bizler bilim ve astronomi ile evrende daha büyük dalgalanmalary ö?rendik.. Hilkat ve yapylany? dalgalanmasyny geçirdik kyyamet ve yykyly? dalgalanmasyny bekliyoruz.. bu yapyly? ve yykyly? en buyuk YARATILI? dalgalanmasydyr. Ve tohumun olumundan sonra bu günün dü?ününde ölüm denen dü?ümü beklemekteyiz. DUN tohumun olumu, BU gün i?in dü?ünü, YARIN ölümün dü?ümü.. nüfus kayytlarynda üç türlü klasör vardyr: DO?UM, EVLENME, ÖLÜM. Ya?am tarihimizin ana hatlary... Ynsan evrenin küçültülmü? bir örne?idir ve de ne var ne yoksa onlaryn toplayan bir özettir. Böyle cansyz ve canly tüm varlyk katmanlarynyn en üstünde duran insanyn iki haberi vardyr. Yyi haber.. hepsinin üstünde oldu?u için tepedeki konumundan altynda ne varsa onlary görür ve bilir. insan sadece görmez iktidari ve ihtiyary kadarda nesneleri, kimseleri ve bu arada yapabilirse kendini de?i?tirir, düzeltir ve geli?tirir Bunun üstüne bir de SORUMLULUK biner, ödevini yapar ücretini alyr. Kötü haber.. altynda ne varsa her birini teker teker ba?lydyr ve ba?ymlydyr. Bunun üstüne bir de YÜKÜMLÜLÜK eklenir, görevini yapmazsa cezasyny çeker. TERBYYE ve YDAREDEN yakasyny kurtaramayan bir DAYRE’dir insan. Daireden maksadym iki kutbu olan bir eksendir. Aslynda insan ?u kutuplary içeren bir daire: istihsal ve istihlak ile terbiye ve idare. Burada e?itim ve yönetimi yazdym elbette üretim ve tüketimi de var. Yani daire bir mücerret bir bütünlü?ü, soyut bir külliyeti ifade ediyor. Top ve küre somut olan tümlük ve bütünlüktür. Cansyz unsurlara muhtaçtyr. Toprak, hava, su, ysy ve y?yk olmadan ya?ayamaz. Canly ö?elere gereksinimi vardyr. Bitki ve hayvan ne varsa bakmak, beslemek, üretmek ve türetmek zorundadyr. Evren bu ko?ullaryna ba?ymly oldu?u gibi bir tür evi ve bir çe?it evreni olan toplumun kurallarynda ba?lyly?y vardyr. Evrene ba?ymly ve toplumu ba?ly insan bu ba? ve ili?kilerinin dalgalanmasyna da katlanmalydyr. Ko?ullar, kurallar ve kysytlaryn dalgalanmasyny ve dalgalara dayanmasyny severek ve isteyerek katlananlar dertleri zevk haline getirenlerdir. Dertler ve zevkler bir dalgalanmadyr. Denge bozulur ve uyum biter canymyz acyr. Denge kurulur ve uyum ba?lar tat alyryz. Bazen güzellik yakartyr ve bazen de yücelik yalvartyr. Ve biz bu hamd ve dua ile maddeleri manalara çeviririz. Ve biz bu ilim ve ibadet ile daracyk yerinde evrenden öteye geni?leriz. Gün gelecek bu manalar bize maddeler verecek ve ölümden sonraki yolculu?u bu araç ve gereçlerle sürdürece?iz. Çünkü her türlü yolculuk bilet ve binek, erzak ve azyk ister. Her ?ey do?rudan gözlemle bilinmez.. Bazy konular dolayly olan çykarymlarla bilinir.. biz bilinenlerden bilinmeyenlere böyle gideriz. Maksadum ?u madem biz madde olan cansyz ?eylere dayanarak manevi ?eyler olu?turuyoruz. Mesala madde yiyoruz ve madde içiyoruz madde olmayan görme ve duyma olu?uyor. Bundan madde olmayan bilgi ve sevgi olu?uyor. Öyle bir manevi makina ki ilim ve ibadet yapyyor. Hamd ve dua yapyyor. Diyorum ki nasyl BUGÜN BURADA maddeleri mana yapyyorsak YARIN ÖTETE bu manalar da maddeye dönü?ecek.. Bu yalyn çykarsama, bana kitab ile indirilen ve bildirilen bilgilere de uyuyor. Yksini birle?tirerek inancymy olu?turuyor ve diyorum ki ölümden sonra dünya yok, devlet yok, bilim yok ve teknoloji yok ve gereksinimiz olan maddeler ki bizim maddi varly?ymyzy destekleyen maddeler, iyi ya da kötü, böyle hazyrlanyyor diye dü?ünüyorum. Elbette do?rusunu Allah bilir. Geçici güzelliklerden kalycy zevkler çykaran ye?il ve kyrmyzy ile siyah ve beyaz pencereler ediniriz. Bedenden de?il sade nefisten, akyldan, kalbden ve ruhtan da bakaryz. Bu benzetme ile ?unu demek istedim insan hali hazyrda iken saydy?ym nefs-akl-kalb-ruh latifeleriyle geçmi? ve gelece?e geçebilir nasyl dy? be? duyu be? farky algy veriyorsa.. a?yziçi ortamynda tat, oda ortamynda koku, ?ehir ortamynda ses ve evren ortamynda y?yk duyumlaryny alyyoruz ve hepsini bir tek duyarlyk halinde ve maddi olarak birle?tiriyoruz. Öylede duyum, duygu, dü?ünce ve dilek olmak üzere dört farly duyumsamayy manevi olarak birle?tiriyoruz. ?imdi burada kalmaz iste?imiz.. ve bu yer ve yyl ile bitmez dile?imiz… Dilerim ki bir denizim olsun.. mavi mavi dalgalansyn. Sonra bykarym maviden olsun yemye?il bir deniz. Bir süre sonra mehtap kyrmyzy deniz alevli dalgalar ate?li olsun isterim. Denizlere bu komutlary veren adam içindeki binlerce canlyyy da dusunmeli… Y?te bilgilerine düzen buyruklaryna ölcü ve isteklerine ylym verebilecek adam yeti?meli.. Öyle bir yeti?meli korku ve ümit arasyndaki dalgalanma ile ilerlesin. Rahmetli Nurbaki anlatyrty.. Ahirette cennete konulacak adam.. komut veren o.. diledi?i diledi?i anda gerçekle?tirilen adam o.. Öyle yüksek bir yapyya kavu?acak ki dünyadaki gibi orayy da kary?tyrmayacak.. Malikülmülkü yetesarrifu keyfe ma ye?âu.. Ben bu yazyyy yazmy?sam ve diledi?imi gibi de?i?itirebilir ve silebilirsem kainaty yazanda haydy haydi benden daha etkili ve yetkilidir. Ama bu yazy bana "emanet" ise ben onu de?i?tirip silemem. Bunun için benim silmem haksyzlyk olmasyna ra?men yazy sahibinin silmesi haksyzlyk olmaz. Zaten onun silmesi "yok" etmek de?il.. hikmet diyaryndan kudret diyaryna geçirir. Yoksa ilim dairesinde o varlyk vardyr, yok de?il. Ama isterse yoklu?a atabilir. Rahmetiyle yok etmiyor yine varlyk alanynda byrakarar ahiretin çöplü?üne yani cehenneme atyyor kötüleri... Yeti?inceye kadar dünyada de?i?tirilmeli ve ahirette düzeltilme ve kendini denetlemeli. Onun için büyükler derler ki ana babanyn yeti?tirmedi?ini dünya düzeltir dünyada düzelmeyeni de nary cehennem o odunu perdahlar ve cennete layyk SANDALYE haline getirir. Ve bu SANDAL ile sandalye zaman denizindeki sonsuz yolculu?unu sürdürür.Bu mecaz ve te?bih ile ?unu demek istedim ya?am odununun hammaddesinden mamul maddeleri çykaryr. "Sandalye" ileri yüksek yapyly mamul madde demek.. cennette yüksek bir hayat var.. orada ta?lar burada hayvanlar gibidir.. ta?a gel desen sevdi?in bir fino gibi gelir. Orada a?açlar burada insanlar gibidir. Birlikte satranç oynayabilirsiniz. Eh insanlar ne hale gelecektir... ta?y ve topra?y ile canly, diri ve ya?amly bir dünyadan bahsediyoruz ki buradakilerin bile canly oldu?unu yukaryda konu?tuk. Çünkü garibim koltu?u pek sevmi?ti… Otomobilinin koltu?unu… Ya bu koltuk meselesi kozmik tembellik yasasyna uyan insanyn bir sorunu.. i?inde koltu?u otururak çaly?yr.. evinde koltu?a oturur televizyon seyreder.. yolculukta koltu?a oturur araba sürer.. devim, akym, yürüyü? ve ilerleyi?e mecbur kalyrsa ba?vurur. Yani cennet deyince.. kurtulu? deyince.. mutluluk deyince.. hiç bir dalgalanmanyn olmady?y bir yer tahayyül eder. Size dört yyl önce duydu?um ?u hadise mealen söyleyerek müjde vereyim: Cennettin yüzde biri orayan giren bütün nasa verilmi?tir geri kalan yüzde doksan dokuzu AKLINI ÇALI?TIRANLARA verilecektir. Yani oraya ilim ve iradesi ile çaly?an, dü?ünen ve arayan bir akyl sahibi olarak girmekte yarar var. Sa?lycakla kalyn. Düzenleyen mustafa - 13-Ağustos-2010 Saat 23:28



mustafa Üye Kayıt Tarihi: 27-Nisan-2010 Gönderilenler: 81 Hak Puan : 0 Kidem : 5 OrtalamaHak : % 0 Irtibar :0	Gönderim Zamanı: 13-Ağustos-2010 Saat 12:00
	Kimin yanaca?y kimin kurtulaca?y belli de?il.. ben mi sen mi ? biz mi siz mi ? Bu öyle bir kurtulu? synavy ki namaz kylan ve oruç tutan ile içki içen ve kumar oynayan e?ittir. Yanly? söylemedim; günah i?leyenin dü?üklü?ü olmady?y gibi ne de sevab i?leyenin üstünlü?ü yoktur. Çünkü ikisi de ?u dengeyi bulmak zorundadyr: Beyn-el-havf ver-reca. Korku ve umut arasynda bulunmak. Ymandan sonra en yüksek esas bu dengedir. Kur'andaki cehennem uyarysy ve korkutmasy namaz kylan ve oruç tutanlar içindir. Kur'andaki cennet mujdesi ve özendirme içki içen ve kumar oynayan içindir. Kur'an öyle akylsyz my ki kendine ko?anlary kaçyrtsyn kendinden uzakla?anlary yakla?tyrmasyn... Ama ne yazykki günah i?leyenler kendilerini cehennemlik ve sevab i?leyenlerde cennetlik SANIR. Bu sany dünya synavynyn bir parçasydyr zaten. Kanyty i?te ?u üç tümcelik ayet (enbiya:35) “Herkes ölümü tadacaktyr. Sizi kötülük ve iyilik yary?yyla synayaca?yz. Sonunda hepiniz bize döndürüleceksiniz.” (Meal acizane ?ahsyma aittir, ba?ka meallerde bulamazsynyz Ve öyle toplayycy bir hakikat ki üstüne bir kitap yazabilirim) Ve bu ayetin istedi?i dengeye getirecek "iman" ve “küfür” konusu ise öyle kolay de?il.. Küfürden ba?layalym: Pratik küfür vardyr bu kolaydyr.. konuyla ilgilenmezsin olur biter. Teorik küfür vardyr ki bu tersine zordur. Birli?i çoklu?a vermek çoklu?u birli?e vermekten çok çok daha zordur. Hem akyl hem tecrübe buna kar?y çykar. Ymana gelince, yukaryda söyledi?im gibi, iman teoride kolaydyr. Fakat onu prati?e dökünce zorluk ba?lar. Ya?am alanyna geçirince inandyklaryny gerçekle?tirmekte zorlanyrsyn. Belli bir ba?ary elde etmekte zorlanyrsyn. Bu ba?aryyy elde ettikten sonra onu korumakta zorlanyrsyn. Özetlersem.. iman ve küfür teori ve pratikte birbirinin tersi olarak kolay ve zordur. Bu ?unu ortaya koyar: iman ve küfür seçiminde e?itlik oldu?undan herkes özgürdür. Ynsan kendisine verilen bu özgürlü?ü içten ve etkin olarak kullanarak birini seçebilir. Yki taraftan da de?erli insanlary, ba?aryly insanlary, ahlakly insanlary görebilirsiniz. Ama kim kurtulacak kim yanacak belli de?il. Yn?allah bizler ve sizler kurtulanlardan oluruz. “iman ve küfür teori ve pratikte birbirinin tersi olarak kolay ve zordur.” Bu cümle analitik düzlemle tek bir sayfada gösterilebilir. Böylecle açyk ve seçik olarak görmek imkany do?ar.?öyleki: KOLAY Pratik ZOR Küfür SEÇYM Yman ZOR Teori KOLAY Ymanyn ve küfrün her ikisinin de kolay ve zor tarafy var.. Fakat burada her iki taraftan kolay olanlary ya da zor olanlary seçip ya?ayanlaryn uyanyklyk ve aptallyklaryny bir kenara byrakyrsak gerçekçi ve akylcy olan için seçimdeki tereddüdleri giderecek irade ve azim; zaman içinde BYZLERY çocuk gibi e?itecek, geli?tirecek.. yazy gibi de?i?tirecek. düzeltecek.. kapalylly?y ve karanly?y açykly?a ve aydynly?a kavu?turacaktyr Yn?allah. Ymanyn teorisi kolay, prati?i zordur demek Allah'a inanmasy kolay ve fakat Yslamy ya?anmasy zordur, anlamyna gelir.Küfrün teorisi zor prati?i kolaydyr demek Tanrysyz bir dünyayy dü?ünmek zor ve fakat ibadetsiz bir ya?anty kolaydyr, anlamyna gelir. Bu durumda kolaylyk ve zorluklar birbirlerini nötr hale getirece?inden olu?an e?itlik iki taraftan birini özgürçe seçme imkany verir. Bu iki durumun dy?ynda ba?ka bir iki durum daha vardyr. Ymanyn ni'metini alyp ibadetin ve ahlakyn külfetini ta?ymamak. Ço?u uyanyk bu durumu seçer fakat imani yitirmek gibi bir riziko ta?yr. Çünkü iman ibadetle beslenir, güçlenir ve yerle?ir. Küfrün zahmetini alyp bir de üstelik ahlakyn me?akkatini yüklenmek durumu vardyr. Bence bu aptallyk.. bo?una bir zahmete giriyor. Yman olmady?yndan ahlakynyn uhrevi kar?yly?y olmayacak Sadece insanlar onu ahlakyyla onu sevecekler. O da onlary kendisini sevdi?i için sevecek. Ahlak ba?kasy için bir ödevi, "ahlak yasasy" için yapmaktyr fakat bu "kar?ylyklylyk" dolayysyyla i? ahlak yasasyna uymayacak. Allah için olmayacak, ahlak için olmayacak "kendi" benini tatmin için olacak. "Ben" iman ile temellenmedi?inden "bo?" ba?kasy için gerçekle?medi?inden "yalnyz" kalacak yokluk korkusu ve kimsesizlik duygusu da cabasy.. Ynsan geçici bir özgürlü?ü için neden bunca yükün altyna giriyor... Ba?ka bir yazymda bahsetti?im gibi demek özgürlük iste?i, sonsuzluk dile?i gibi güçlü talep. Bu ikisinin dengelenmesi yani iman ve küfrün e?itli?i bir SEÇYM imkany çykaryyor iste?e... Hasyly i?imiz zor.. uyanyklyk rizikolu bir öykü aptallyk ise gecici bir uykudur. Bunun için derim hep; gerçe?i öykülendirmek kolay olmady?y gibi öykünün gerçe?ini bulmak zordur. Ancak bu zorluk bir zorlu?un içine girilince zamanla aly?ylarak kolayla?yyor. ve aly?ylan eski uzun yol aly?ylmamy? yeni yola göre daha kolay oluyor. Y?te bu durumda taaa içerilerden gelen bir ses, bir sezin, bir esin bize yol gösteriyor. E?er içten ve samimi isek... Bu zor i?te Allah yar ve yardymcymyz olsun. Düzenleyen mustafa - 13-Ağustos-2010 Saat 23:33

Konu: denizler dalgalanyr( Kapalı Konu)