YöntemBilim Forumu: dort bela

Kuşkusuz dünyada çeşitli katlar ve alanlar içinde bir SAVAŞ ve BARIŞ süreçleri yaşanıyor.. ancak bunun içinde bir SINAV ve YARIŞ ileçlerinin bulunduğunu muhakkak.

Süreç ve vetire SONUÇLAR ortaya çıkarır.. 

Ya ileç ve vesileler ne gibi hasılalar ortaya çıkarıyor ?

İnsanlar bilirler ki ÜRÜNLERİ kadar ONURLARI bulunur.. bu nedenle haysiyetlerini güçlendirecek hasılat peşindedirler.. bu elbette doğal ve normal bir yürüyüş.. meşru ve makul ve mümkün olduktan sonra her cemal ve kemal sahibini güzelliğini ve iyiliğini ve yetkinliğini göstermek ister ve bunun için kaliteli mal ve hizmet arzının ve karakterli fazilet ve kemalat teşhiri için çalışır.

Ancak bazı proje ve işler.. bazı çalışmalar ve üretimlerden yararlı ve verimlidir.. elbette bu yarar ve verim yargısı kişiye.. guruba.. alana ve katmana göre değişecektir. 

Ancak tüm bunları belirleyecek olan kişinin nazarı ve niyetidir.. gereksinimi ve arayışıdır.. hedefi ve gayesidir. Bir gencin istihdaf ettiği erekler ile bir yaşlının gaye edindiği amaçlar farklı olacaktır. GENÇLERİN pek  çoğu  daha çok gereksinimi olan iş ve aş ve eş peşinde koşarken YAŞLILARIN pek azı.. elinde bulunan imkan ve olanaklardan dolayı..  genç iken edindiği ARAYIŞINI sürdürecektir.

Biz burada bunu yapıyor.. projemiz olan YBA reklamın sürdürüyoruz. 

Osmanziya  11.05.2024 üçyol izmir   

"Tanrı her şeydir, ve her şey Tanrı'dır" sözü felsefede neye tekabül ediyor sizce? Derim ki ÖZDEŞLİK ilkesini sonsuzlaştırmak. Aklın ve mantığın ve matematiğin bir demeli bulunur; ayniyet ilkesi.. Dinde.. dilde.. dünyada.. bununla inşa edilir. AKLI içinde düştüğü hapishanenin kilidi yapmaktır. Bu durumda sana aykırı düşünen herkes "kafir" olur. Gel Abicim.. çık buradan.. senin rahatsız olman karşılığında herkes rahat etsin. Çünkü bu durumda her türlü bilgi inanca dönüşür. İnanç kalmaz her şey bilgi olur. Bu bir simge imgedir.. imge simgedir.. harf isimdir.. isim harfdir.. ad ardır.. ar addır.. gibi... Yani BİRLİK'i kestirmeden ve kılçıksız kurma yolu. Rahmetli H.Ziya ÜLKEN Hocanın nerede ise bütün kitaplarını okumuştum.. şansıma bak ki onun ETİKA tercümesini okumamışım.. daha sonra gördüm ki Spinoza'cılar Nuh diyorlar Peygamber demiyorlar. Eğer okumuş olsaydım.. o gençlikte bende bir Etikacı olup çıkardım. İyi ki okumamışım. Çünkü yöntemi ve zihin disiplinini severim. Bu bile yaşamımı öyle donuklaştırdı ki hâlâ ÖZGÜRLÜĞÜN tadını alamıyorum. 

Osmanziya 11.05.2024

Dinin ve dünyanın dört "bela"sı yani ibtila olduğu musibeti bulunur; dinde İbni Arabı ve Spinoza.. dünya da K. Marks ve A.Hitler.. bu öğretmen "yazarlar" HAZIR açık ve seçik SEHİL yani ANLAŞILIR yazarak insanların inşa ettikleri SARAYLARDA haps ederler. Hassan SABBAH fedaileri gibi BEN'in kafasını uçurur BİZ çukuruna atarlar. Her iyinin kriteri olan orta yoldan uzaklaşarak ben ve bizi dengelemeyi bırakırlar. Avam-ı Nası peşlerinde sürüklerler. Beni gelişmiş zihinler ve bizi genişletilmiş şuurlar bu zokayı yutmazlar. Bu öğretmen yazar olan İDEOLOGLAR.. ne yazık ki her zaman revaçtadır. Özgür bilim ve din insanları bilim ve ahlak üretir ve türetirken bunların bol lafları ve çok iknaları insanın ARAYIŞI yerine geçer ve hakk ve hakikat taharrisi yerinde sayar.. çünkü doğrular ve gerçekler bu kimseler tarafından ellerine verilmiştir. Her seker gibi bu içkilerin sarhoşluğu geçer ve insanlar özgün gerçeği ve özgü doğruyu arar ve benzersiz güzelliği ve eşsiz güzelliğin bulur. Saygı ve sevgileriyle ÖZEL BİREYLER olurlar. Benim anlaşılır olmamanın ve olamamamın sırrı da buradadır. Ayna'nın karanlık ve kapalı ve anlaşılmaz sırrı olmamın nedeni beni değil kendilerini görsünler diyedir.

MARİFET VE MUHABBET İLE HAYRET VE MAHVİYET 

Marifet ve Muhabbet ile Hayret ve Mahviyet.. dört köşeye yerleştirdik.. zaten burada olan her şey DÖRT KÖŞE.. siz onu üç köşede yapabilirsiniz beş köşede.. bu tamamen ÖRME ile ilgi bir durum.. GERÇEK ile doğrudan alakası bulunmaz. Benim dünya kurma tarzım gibi görünse bile GEOMETRİ'nin bize bir dayatmasıdır.  Hani derim ya kafamızı konulmuş bir DİL  sepeti ve başımıza geçirilen bir DÜŞ çorabı var ya.. işte bu o..  yoksa ne MARİFETİN tadını aldın ne de MUHABBETİN şarabını içtim. Ne HAYRETİN yüzünü gördüm  ne de MAHVİYETİN nefesini hissettim. Bunlardan sadece  biri olsaydı peşimde kırıklarım ve ardımda leylalarım olurdu. Garib olarak geldik İnşaallah bir ucube olarak gitmeyiz..  Hakkı razı etmek ve halkı ila yapmak için dava ucubiyetten ubudiyete giderek nefsi kurtarmak.. dua rububiyetten uluhiyete giderek ene'yi bırakmak.. selamı almak ve salata varmaktır..  deliliğimiz bize yeterli bir iltifattır. Emelimiz yükümüzü emanet etmek ve amelimizi kurtarmaktır. Saygılarımla sağlıcakla kalınız. Osmanziya 11.05.2024 üçyol izmir.

SECCADE

Fe vel  veche şatr el mescil elharam.. amma biz bunları dört köşeyec ayirip seccade yaptik.. siber mekana bindirip gelecek zamana gonderiyoruz.. size teget geçerken saklayıp kayd edebilirsini.. her şey HALKIN kuvvet ve menfeatten değil...

Bununla beraber kuvvet ve menfeat veren  bilgileriniz  düşundüğunüz ve faidelendiginiz kadar.. düşunce ve ma'na ve gaye ise  anladiginiz kadar.. anlam ve amaciniz  inancıniz kadar.. elinize geçer.  

Bununla beraber binyillar ve yuzyillar boyu terakum ve telahuk ve tekamul eden ve elimizde bulunan veriler ve bilgiler ve kazanimlar degerli bir miras olup onu yukarida bahsetti duşunce ve anlama ve inanma firsat ve imkaniyle zenginleştirerek  GELECEGE  daha iyi bir kultur.. daha guzel bir uygarlik..  daha saglam ve sağlikli insanlik ve islamlik birakmak üzere çalişmaliyiz. Saygilarimla saglicakla.. selam ve salatla kaliniz. Osmanziya 11.05.202r

Burada zip dosyasında tablolar ve düz yazılar bulunuyor.

20240511_065148_NECDET_EREM.zip

Bu paylaşımdan murad bu dosya da bulunan tabloları imgeletmek ve irdeletmek ve inceletmektir. 

Düzenleyen osmanziya - 11-Mayıs-2024 Saat 14:54

Yazar	Mesaj
osmanziya Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3406 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2	Konu: dort bela Gönderim Zamanı: 11-Mayıs-2024 Saat 06:30
	Kuşkusuz dünyada çeşitli katlar ve alanlar içinde bir SAVAŞ ve BARIŞ süreçleri yaşanıyor.. ancak bunun içinde bir SINAV ve YARIŞ ileçlerinin bulunduğunu muhakkak. Süreç ve vetire SONUÇLAR ortaya çıkarır.. Ya ileç ve vesileler ne gibi hasılalar ortaya çıkarıyor ? İnsanlar bilirler ki ÜRÜNLERİ kadar ONURLARI bulunur.. bu nedenle haysiyetlerini güçlendirecek hasılat peşindedirler.. bu elbette doğal ve normal bir yürüyüş.. meşru ve makul ve mümkün olduktan sonra her cemal ve kemal sahibini güzelliğini ve iyiliğini ve yetkinliğini göstermek ister ve bunun için kaliteli mal ve hizmet arzının ve karakterli fazilet ve kemalat teşhiri için çalışır. Ancak bazı proje ve işler.. bazı çalışmalar ve üretimlerden yararlı ve verimlidir.. elbette bu yarar ve verim yargısı kişiye.. guruba.. alana ve katmana göre değişecektir. Ancak tüm bunları belirleyecek olan kişinin nazarı ve niyetidir.. gereksinimi ve arayışıdır.. hedefi ve gayesidir. Bir gencin istihdaf ettiği erekler ile bir yaşlının gaye edindiği amaçlar farklı olacaktır. GENÇLERİN pek çoğu daha çok gereksinimi olan iş ve aş ve eş peşinde koşarken YAŞLILARIN pek azı.. elinde bulunan imkan ve olanaklardan dolayı.. genç iken edindiği ARAYIŞINI sürdürecektir. Biz burada bunu yapıyor.. projemiz olan YBA reklamın sürdürüyoruz. Osmanziya 11.05.2024 üçyol izmir "Tanrı her şeydir, ve her şey Tanrı'dır" sözü felsefede neye tekabül ediyor sizce? Derim ki ÖZDEŞLİK ilkesini sonsuzlaştırmak. Aklın ve mantığın ve matematiğin bir demeli bulunur; ayniyet ilkesi.. Dinde.. dilde.. dünyada.. bununla inşa edilir. AKLI içinde düştüğü hapishanenin kilidi yapmaktır. Bu durumda sana aykırı düşünen herkes "kafir" olur. Gel Abicim.. çık buradan.. senin rahatsız olman karşılığında herkes rahat etsin. Çünkü bu durumda her türlü bilgi inanca dönüşür. İnanç kalmaz her şey bilgi olur. Bu bir simge imgedir.. imge simgedir.. harf isimdir.. isim harfdir.. ad ardır.. ar addır.. gibi... Yani BİRLİK'i kestirmeden ve kılçıksız kurma yolu. Rahmetli H.Ziya ÜLKEN Hocanın nerede ise bütün kitaplarını okumuştum.. şansıma bak ki onun ETİKA tercümesini okumamışım.. daha sonra gördüm ki Spinoza'cılar Nuh diyorlar Peygamber demiyorlar. Eğer okumuş olsaydım.. o gençlikte bende bir Etikacı olup çıkardım. İyi ki okumamışım. Çünkü yöntemi ve zihin disiplinini severim. Bu bile yaşamımı öyle donuklaştırdı ki hâlâ ÖZGÜRLÜĞÜN tadını alamıyorum. Osmanziya 11.05.2024 Dinin ve dünyanın dört "bela"sı yani ibtila olduğu musibeti bulunur; dinde İbni Arabı ve Spinoza.. dünya da K. Marks ve A.Hitler.. bu öğretmen "yazarlar" HAZIR açık ve seçik SEHİL yani ANLAŞILIR yazarak insanların inşa ettikleri SARAYLARDA haps ederler. Hassan SABBAH fedaileri gibi BEN'in kafasını uçurur BİZ çukuruna atarlar. Her iyinin kriteri olan orta yoldan uzaklaşarak ben ve bizi dengelemeyi bırakırlar. Avam-ı Nası peşlerinde sürüklerler. Beni gelişmiş zihinler ve bizi genişletilmiş şuurlar bu zokayı yutmazlar. Bu öğretmen yazar olan İDEOLOGLAR.. ne yazık ki her zaman revaçtadır. Özgür bilim ve din insanları bilim ve ahlak üretir ve türetirken bunların bol lafları ve çok iknaları insanın ARAYIŞI yerine geçer ve hakk ve hakikat taharrisi yerinde sayar.. çünkü doğrular ve gerçekler bu kimseler tarafından ellerine verilmiştir. Her seker gibi bu içkilerin sarhoşluğu geçer ve insanlar özgün gerçeği ve özgü doğruyu arar ve benzersiz güzelliği ve eşsiz güzelliğin bulur. Saygı ve sevgileriyle ÖZEL BİREYLER olurlar. Benim anlaşılır olmamanın ve olamamamın sırrı da buradadır. Ayna'nın karanlık ve kapalı ve anlaşılmaz sırrı olmamın nedeni beni değil kendilerini görsünler diyedir. MARİFET VE MUHABBET İLE HAYRET VE MAHVİYET Marifet ve Muhabbet ile Hayret ve Mahviyet.. dört köşeye yerleştirdik.. zaten burada olan her şey DÖRT KÖŞE.. siz onu üç köşede yapabilirsiniz beş köşede.. bu tamamen ÖRME ile ilgi bir durum.. GERÇEK ile doğrudan alakası bulunmaz. Benim dünya kurma tarzım gibi görünse bile GEOMETRİ'nin bize bir dayatmasıdır. Hani derim ya kafamızı konulmuş bir DİL sepeti ve başımıza geçirilen bir DÜŞ çorabı var ya.. işte bu o.. yoksa ne MARİFETİN tadını aldın ne de MUHABBETİN şarabını içtim. Ne HAYRETİN yüzünü gördüm ne de MAHVİYETİN nefesini hissettim. Bunlardan sadece biri olsaydı peşimde kırıklarım ve ardımda leylalarım olurdu. Garib olarak geldik İnşaallah bir ucube olarak gitmeyiz.. Hakkı razı etmek ve halkı ila yapmak için dava ucubiyetten ubudiyete giderek nefsi kurtarmak.. dua rububiyetten uluhiyete giderek ene'yi bırakmak.. selamı almak ve salata varmaktır.. deliliğimiz bize yeterli bir iltifattır. Emelimiz yükümüzü emanet etmek ve amelimizi kurtarmaktır. Saygılarımla sağlıcakla kalınız. Osmanziya 11.05.2024 üçyol izmir. SECCADE Fe vel veche şatr el mescil elharam.. amma biz bunları dört köşeyec ayirip seccade yaptik.. siber mekana bindirip gelecek zamana gonderiyoruz.. size teget geçerken saklayıp kayd edebilirsini.. her şey HALKIN kuvvet ve menfeatten değil... Bununla beraber kuvvet ve menfeat veren bilgileriniz düşundüğunüz ve faidelendiginiz kadar.. düşunce ve ma'na ve gaye ise anladiginiz kadar.. anlam ve amaciniz inancıniz kadar.. elinize geçer. Bununla beraber binyillar ve yuzyillar boyu terakum ve telahuk ve tekamul eden ve elimizde bulunan veriler ve bilgiler ve kazanimlar degerli bir miras olup onu yukarida bahsetti duşunce ve anlama ve inanma firsat ve imkaniyle zenginleştirerek GELECEGE daha iyi bir kultur.. daha guzel bir uygarlik.. daha saglam ve sağlikli insanlik ve islamlik birakmak üzere çalişmaliyiz. Saygilarimla saglicakla.. selam ve salatla kaliniz. Osmanziya 11.05.202r Burada zip dosyasında tablolar ve düz yazılar bulunuyor. 20240511_065148_NECDET_EREM.zip Bu paylaşımdan murad bu dosya da bulunan tabloları imgeletmek ve irdeletmek ve inceletmektir. Düzenleyen osmanziya - 11-Mayıs-2024 Saat 14:54



osmanziya Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3406 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2	Gönderim Zamanı: 11-Mayıs-2024 Saat 06:55
	Tebrik ederim.. güzel bir konuya el atmışsınız.. virtual aküalite deneyimiyle evrende fiziksel sayısız çeşitlilik ve biolojik sınırsız türlülük içeriyor ve bunu saptayan zihnimizin virtualitesi fiziksel olabilir mi ? Zamanyolcusununusu Teşekkür ederim, evet zihnimiz bütün faaliyetleri de beyin aracılığı ile ortaya çıkan, düşük entropili (Boltzmann beyni konusunda buna değineceğim), bağlantılı bir fiziksel sistemi zorunlu kıldığı için dediğiniz gibi olabilir. Biçim ve içerek her zaman karışır bu kolaylıklar birbirine karışan bir uç.. aynen para.. güç.. bilgi gibi amaç haline getirilen araçlar gibi.. bu durumda beyan ve maan.. biçim (mahiyet) ve içerik (muhteva).. zikir ve fikir.. lafız ve ma'na.. madde ve mânâ.. harf ve isim.. hakikat ve mecaz.. gibi linguistik sorunlar fiziksel konulara indirgenmeden ele alınmalıdır.. diye düşünüyorum. Çalışmalarınızda başarılar dilerim. Saygı ve Sevgilerimle. Sağlıcakla kalınız. Bu ikiliklere mümasil olarak arş ve kalb.. üzerine bir ÇALIŞMA yapabiliriz.. DEMİŞTİM bir arkadaşıma.. bu birbirine benzer maddeler (lafızlar, terimler, değişkenler) ile kavramlar ve değerler yani mânâlar fizik değil Linguistik bir sorundur. Fakat her şeyi fizike indiren ve metafiziği reddeden FİZİKALİZM.. her ne kadar eski kaba haline yitirmişse de yine güçlü bir ideolojik gereksinim yüzünden vardığını sürdürüyor.. sonuçta fizik.. şimik..bio.. lojik..sosya ve psik çeşitliliği kaldırarak bilim DİN haline getirmek.. bulunmayan sonsuzluğu ve olmayan özgürlüğü.. var sanarak ya da sayarak.. sonuçta teknolojinin insanı doğaya yabancılaştıran ve ideolojinin insanı insandan uzaklaştıran bir zeminde ilerliyoruz.. osmanziya


osmanziya Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3406 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2	Gönderim Zamanı: 11-Mayıs-2024 Saat 14:10
	Ebubekir gibi elmaslar ve Ebucehil kimi kömürler.. sadece KARBON kimyası.. bazı karbonlar ŞARBON olup hayvanları telef ediyorlar. Şu da var ki karbonun kristal olmasının bir bedeli oluyor.. kömürden daha fazla basınca maruz kalıyorlar. Bu yetmiyor ve dediğiniz gibi bir Usta'nın eline düşmesi gerekiyor. Biz YBA ile kömürü ve ustayı birleştirdik.. kendi kendimizin HEYKEL'inin çıkarmanın kolay ve hızlı yolunu bulduk.. DALGALAR ve DALLANDIRMALAR anahatları ve ayrıntıları ile sonsuzluğu sınırlandırarak bizi yaşamın titreşimi içinde bırakırlar.. ancak insan yine de SONSUZ dinginliği arar. Buna rağmen yine dinginliğin sonsuzluğundan ve iyiliğinden bunalır yineleme ve yeniliğin değişimin ve güzelliğini arar.. hasılı İNSAN garib bir kuldur... Böyle bir yaşam dünyada aile hayatıyla başlatılır. Tapılası karılar ve kulluk edilesi kocalar haline gelinceye kadar kadınlar ve erkeklar arasındaki savaş içindeki sınav sürecek.. barış içerisindeki yarış sürdürülecektir. X ve Y ile başlayan bilinmeyen A ve B arasındaki bilinene dönüştüğünde.. süreç değişik bir ilec'e yönelir... Osmanziya Düzenleyen osmanziya - 11-Mayıs-2024 Saat 14:11


osmanziya Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3406 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2	Gönderim Zamanı: 11-Mayıs-2024 Saat 14:27
	Bey, Gözlerim yaşardı bu kadar güzel bir yalan olamaz. Ecevit zamanında bankaların içi boşaltılırken ve o zamanki sözde Ecevitin manevi oğlu Hüsamettin Özkanin apardigi paralar ve Rahşan affiyla sicili bozuk olan KK‘nin sicilinin temizlenmesi ve dolandırılan SSKnin içinin boşaltılması kimin tarafından yapıldı." diyorsunuz ama maalesef SİYASET böyle bir şey.. kötülüklerin ucunu böyle ECEVİT gibi iyi ve güzel bir ŞEY'in yerleştirilmesi gerekiyor. Bu her zaman böyle.. solun başına dinsizler.. sağın başına hırsızlar getirilir.. ta ki halk bir araya gelip hırsızlığın hesabını yukarıya sormasın.. Bu hesabın en iyisini Prof. Metin FEYZİOĞLU ÇIKIŞ YOLU kitabında yazdığı gibi.. sonunda o da soramadan İktidar'ın dümen suyuna girdi.. SÖYLEME siz konusu olduğunda bunun daha afillisini bu face de on yıldır dillendirdiğim halde bir sağcı ya da solcu eleştiri ya da soru şeklinde yansıması ve yankıması olmadı.. dil ve din ile emek ve özgürlük gibi ortak insani değerlerimizin partilere paravana ve alet.. ideolojilerine paratoner ve bayrak.. yapılması OLGUSU.. fakat çoğu kimse böyle KİŞİLERDEN ve OLAYLARDAN yukarı çıkıp.. dediğim olguyu ve fikri düşünme ve konuşma cür'et ve cesaretine sahip değil. Çünkü halk ya güçten korkar ya da gücü tapar.. ya çıkara atlar ya da benim gibi maaş çanağını yalar. Sonuçta teknolojinin doğaya yabancılaştırdığı ve ideolojinin insana insana yabancılaştırdığı topluluklar.. giderek toplum olmaktan uzaklaşıyorlar. Özetle BİLMEK yetmiyor.. yapmak için de samimi sevmek ve ciddi istemek gerekiyor ki bu işler de kolaylıkla sağlanmıyor. Laf söylemeye gelince işte hepimiz burdayız.. ya İŞ yapmaya gelince... osmanziya


osmanziya Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3406 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2	Gönderim Zamanı: 11-Mayıs-2024 Saat 14:38
	Fe vel veche şatr el mescil elharam.. amma biz bunları dört köşeyec ayirip seccade yaptik.. siber mekana bindirip gelecek zamana gonderiyoruz.. size teget geçerken saklayıp kayd edebilirsini.. her şey HALKIN kuvvet ve menfeatten değil... Bununla beraber kuvvet ve menfeat veren bilgileriniz düşundüğunüz ve faidelendiginiz kadar.. düşunce ve ma'na ve gaye ise anladiginiz kadar.. anlam ve amaciniz inancıniz kadar.. elinize geçer. Bununla beraber binyillar ve yuzyillar boyu terakum ve telahuk ve tekamul eden ve elimizde bulunan veriler ve bilgiler ve kazanimlar degerli bir miras olup onu yukarida bahsetti duşunce ve anlama ve inanma firsat ve imkaniyle zenginleştirerek GELECEGE daha iyi bir kultur.. daha guzel bir uygarlik.. daha saglam ve sağlikli insanlik ve islamlik birakmak üzere çalişmaliyiz. Saygilarimla saglicakla.. selam ve salatla kaliniz. Osmanziya 11.05.2024 "Tanrı her şeydir, ve her şey Tanrı'dır" sözü felsefede neye tekabül ediyor sizce? Derim ki ÖZDEŞLİK ilkesini sonsuzlaştırmak. Aklın ve mantığın ve matematiğin bir demeli bulunur; ayniyet ilkesi.. Dinde.. dilde.. dünyada.. bununla inşa edilir. AKLI içinde düştüğü hapishanenin kilidi yapmaktır. Bu durumda sana aykırı düşünen herkes "kafir" olur. Gel Abicim.. çık buradan.. senin rahatsız olman karşılığında herkes rahat etsin. Çünkü bu durumda her türlü bilgi inanca dönüşür. İnanç kalmaz her şey bilgi olur. Bu bir simge imgedir.. imge simgedir.. harf isimdir.. isim harfdir.. ad ardır.. ar addır.. gibi... Yani BİRLİK'i kestirmeden ve kılçıksız kurma yolu. Rahmetli H.Ziya ÜLKEN Hocanın nerede ise bütün kitaplarını okumuştum.. şansıma bak ki onun ETİKA tercümesini okumamışım.. daha sonra gördüm ki Spinoza'cılar Nuh diyorlar Peygamber demiyorlar. Eğer okumuş olsaydım.. o gençlikte bende bir Etikacı olup çıkardım. İyi ki okumamışım. Çünkü yöntemi ve zihin disiplinini severim. Bu bile yaşamımı öyle donuklaştırdı ki hâlâ ÖZGÜRLÜĞÜN tadını alamıyorum. Osmanziya 11.05.2024 [06:06, 11.05.2024] Mustafa BUGUCAM: Dinin ve dünyanın dört "bela"sı yani ibtila olduğu musibeti bulunur; dinde İbni Arabı ve Spinoza.. dünya da K. Marks ve A.Hitler.. bu öğretmen "yazarlar" HAZIR açık ve seçik SEHİL yani ANLAŞILIR yazarak insanların inşa ettikleri SARAYLARDA haps ederler. Hassan SABBAH fedaileri gibi BEN'in kafasını uçurur BİZ çukuruna atarlar. Her iyinin kriteri olan orta yoldan uzaklaşarak ben ve bizi dengelemeyi bırakırlar. Avam-ı Nası peşlerinde sürüklerler. Beni gelişmiş zihinler ve bizi genişletilmiş şuurlar bu zokayı yutmazlar. Bu öğretmen yazar olan İDEOLOGLAR.. ne yazık ki her zaman revaçtadır. Özgür bilim ve din insanları bilim ve ahlak üretir ve türetirken bunların bol lafları ve çok iknaları insanın ARAYIŞI yerine geçer ve hakk ve hakikat taharrisi yerinde sayar.. çünkü doğrular ve gerçekler bu kimseler tarafından ellerine verilmiştir. Her seker gibi bu içkilerin sarhoşluğu geçer ve insanlar özgün gerçeği ve özgü doğruyu arar ve benzersiz güzelliği ve eşsiz güzelliğin bulur. Saygı ve sevgileriyle ÖZEL BİREYLER olurlar. Benim anlaşılır olmamanın ve olamamamın sırrı da buradadır. Ayna'nın karanlık ve kapalı ve anlaşılmaz sırrı olmamın nedeni beni değil kendilerini görsünler diyedir. Osmanziya [06:23, 11.05.2024] Mustafa BUGUCAM: Marifet ve Muhabbet ile Hayret ve Mahviyet.. dört köşeye yerleştirdik.. zaten burada olan her şey DÖRT KÖŞE.. siz onu üç köşede yapabilirsiniz beş köşede.. bu tamamen ÖRME ile ilgi bir durum.. GERÇEK ile doğrudan alakası bulunmaz. Benim dünya kurma tarzım gibi görünse bile GEOMETRİ'nin bize bir dayatmasıdır. Hani derim ya kafamızı konulmuş bir DİL sepeti ve başımıza geçirilen bir DÜŞ çorabı var ya.. işte bu o.. yoksa ne MARİFETİN tadını aldın ne de MUHABBETİN şarabını içtim. Ne HAYRETİN yüzünü gördüm ne de MAHVİYETİN nefesini hissettim. Bunlardan sadece biri olsaydı peşimde kırıklarım ve ardımda leylalarım olurdu. Garib olarak geldik İnşaallah bir ucube olarak gitmeyiz.. Hakkı razı etmek ve halkı ila yapmak için dava ucubiyetten ubudiyete giderek nefsi kurtarmak.. dua rububiyetten uluhiyete giderek ene'yi bırakmak.. selamı almak ve salata varmaktır.. deliliğimiz bize yeterli bir iltifattır. Emelimiz yükümüzü emanet etmek ve amelimizi kurtarmaktır. Saygılarımla sağlıcakla kalınız. Osmanziya 11.05.2024 üçyol izmir. [12:41, 11.05.2024] Mustafa BUGUCAM: Anahatlar.. hatlar.. ayrintilar.. kilcallar ve butun bu dallanmalar bize bir AĞ verir. AÇ'ılan bu ŞECERE bize ya bir TREE verir ya da bir NET.. bu "organisazyonun"un somut örnekleri.. doğal yapılar olarak otlar.. ağaçlar.. damarlar.. sinirler.. yapay "teşkilat" halinde örnekleri yedi nida--yı nazm ve seb'a sada-i nesr yani sanat halinde şu "seslendirmeler" çıkıyor; resim.. müzik.. heykel.. öykü.. roman.. tiyatro.. oyun.. Peki bunlardan başka sekizincisi bulunuyor mu ? 7 renk ve 7 nota olarak olmuyor. Bir kaç yuzyildir ÇAĞDAS "yazma" ve "okuma" ALETLERIYLE bir biri uzerine bindirilmiş AĞ'lar söz konusu.. [13:04, 11.05.2024] Mustafa BUGUCAM: Bu mal ve mel ile emel ve amelin kalem ve kelam ile kıraat ve kitabetini ANLAMAYA ve ANLATMAYA çaliştım fakat benim gibi cahil siz âlimlere bunu sağlayamadı.. elbette bu durumda siz ok kişi değil nette ve face de on bin kişide YBA anlamadı.. ilim bir "nukta"dir onu cahiller nutka getirir.. siz âlimler degil. Çünku siz zaten biliyorsunuz. Içinizde temel terbiyeden başka bir konuda tahsil görmüs mutehassis uzmanlariniz ve profesör unvaniyla alan sahibi kimseler de bulunuyor. Sonuçta zerrelerden yapilan hücreleri kitabetinden çıkan NAR.. yani KITABI MUBİN.. enelerden yapilan zumrelerin kıraatinden çikan NUR.. yani IMAMI MUBIN.. bir-rab olarak hür-ruh projesini gerçeklestirme yolunda yuruyor.. diye öruyorum. YBA ogrenmediginizden kullanmadiginizdan yararlanmadiginizdan bu yuzden Yöntem Bilimse Analiz Dilini edinemediginizden Gösteremiyorum. Düzenleyen osmanziya - 11-Mayıs-2024 Saat 14:42


osmanziya Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3406 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2	Gönderim Zamanı: 11-Mayıs-2024 Saat 16:05
	Videoyu izleyin.. başarılı bir şekilde hazırlamışlar.. ancak hemen telaşa kapılmayın.. çünkü https://www.youtube.com/watch?v=XSt84wByH_0 Kuantum Bilgisayar Devrimi Her Şeyi Nasıl Değiştirecek? DEDİLER.. dedim: Kuantum Fiziği.. asimetrik bir fiziktir ve simetrik Einstein rölativitesine ve simetrisine karşı bir tezdir.. bu iki tezi birleştirmek için yapılan kuramsal SİCİM kuramlarında matematiksel başarı dışında deneysel sonuçları henüz bulunmuyor.. ancak bu fiziğin ve teknolojinin bu kuramsal bilgileri bakarak "deneme ve yanılmayı" aşacak laflarını söylemek insanın kendisini tanımaması anlamına geliyor.. zaten süreç öyle işliyor.. etrafı bilen ve bu bilgilerle onları kullanarak yararlanan insan kendini tanımıyor ve bilmiyor.. bu dengeyi yitirmek ona bilgi, güç ve dünya yanını tuzak haline getiriyor. osmanziya Şimdi YUKARIDAKİ gemi bir kez daha bakın.. mezarlıklarda batmış sayısız gemilere düşünün.. Sonuçta atalarımızın dediği gibi HAYAT bir gemi yoktur dümeni.. aklıma bin götüreyim seni diyorlar.. fakat biz kendi aklımızla döndürmek istiyoruz "dü-men"i.. bu iki MEN ailedir.. dişil ve eril iki insandan oluşan AİLE.. kadın ve erkek bu SYSTEM'de karı ve koca haline gelirler ve çeşitli hilelerden kurtularak hallerini daha iyiye götürürler. Teknoloji ve ideoloji ne kadar değişirse değişsin bu TEMEL değişme.. önem olan bu temeli BOZMAMAK değerli olan bu işi sürdürmek. Saygılarımla. Düzenleyen osmanziya - 11-Mayıs-2024 Saat 16:18


osmanziya Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3406 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2	Gönderim Zamanı: 14-Mayıs-2024 Saat 08:19
	Kafamızı sokacak kum bulamazsa çayıra sokarız.. demeye getirilmiş.. lakin biz bu işi biraz daha kibarca ifade ediyoruz.. Başımıza geçirilmiş DÜŞ çorabı ve onun üstünde kafamızı konulmuş DİL sepeti.. fakat bu teşbih ve benzetme ne anlama geliyor onu da anlatmak lazım.. İnşaallah bir gün onu da yaparız. Osmanziya 14.05.2024