Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta | |
Aktif Kullanıcılar Aktif Konular Üye Listesi Takvim Arama Yardım Skins Kayıt Ol Giriş |
Dünya | |
YöntemBilim Forumu | Genel | Dünya |
Konu: ahlak nedir ? | |
Yazar | Mesaj |
osmanziya
Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3444 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
Konu: ahlak nedir ? Gönderim Zamanı: 17-Haziran-2016 Saat 17:10 |
AHLAK NEDİR…
Ahlak hilkatten gelir.. Kalem suresinde Tanrı son elçisi için “Sen hulk-i Azim üzerindesin” sözünden çıkmıştır.. Hilkat.. fıtrat.. HALIK yaratan ve FATIR yaradan diye karşılarım.. mesela fıtır sadakası var.. fıtratı İNSAN'ın yaratalışı.. hilkatı KAİNAT'ın yaratılışı olarak alırım.. insanda esma vardır.. kainatta hüsnâ.. tabi bunlar benim bilgiyi kurma ve gerçeği örme noktasındaki yaklaşımlarım.. VARLIK sun'.. yapma.. OLAY say'.. etme.. keza ibda suretiyle.. icad suretiyle.. izin suretiyle.. inşa suretiyle.. imar suretiyle.. telif suretiyle.. ihtira suretiyle çeşitli yaratılışlar dahi var.. sonuçta bu KONU insanın çok yönlü ve yanalı bir alanına tekabül eder.. ancak insanlar bu konuda belli bir felsefi yaklaşım ve psikolojik kurama göre sorunları çözmeye çalışırlar.. bu konuyu yıkarıda bahsettiğim 8 altın esasa göre çözerim.. bir şükrüme bakarım bir de sabrıma.. insanlarla ve Tanrı ile ilişkimde nasıl bir tutumum var.. Örneğin doğal gaz parasını kuzu kuzu ödüyorum.. elekterik ve ışık parasını da.. gaz ve elektirik idaresine KURU bir teşekkür etmem yetmiyor.. GÜNEŞ için böyle bir ödeme ve teşekkür olmayacağını göre bu ÜCRET ve HAMDI ve TEŞEKKÜRÜ kim bi hakkın sahibi kim oluyor ? TANRI ! ve tanrı insanı bir AĞAÇ olarak yarattı ve ondan HAMD meyvesi topluyor.. tüm "esma" sını insanda topladı.. ondan çıkan "hüsna"larda ona aittir.. hamd ve yakarılar.. dua ve yalvarılar.. hayrat ve hasenatlar.. hurmet ve muhabbetler.. kemalat ve faziletler ve bu arada ŞEKAVET ve SAADETLER dahi ona aittir.. artık kim ne seçerse.. bahtına.. sonuçta içimizdeke ADALET hissini yani alınan ve verilen arasındaki eşitlik duygusunu İBADET karşılıyor. Bu yüzden insanlar bazen ineğe.. bazen güneşe.. bazen tirana.. bazen kadına.. bazen erkeğe taparlar.. Biz bu yüksek ve yüce sevgi ve saygıyı KUTSAL.. koşulsuz ve kuralsız yaratan ve tapılan ALLAH'a veriyoruz. Ahlak çok genel anlamda DİN adı verilen geniş bir etkinliğin parçasıdır: AHKAM --------------------------------- İBADET AHLAK ----------------------------------- İTİKAD Bu durumda ahlak SOL ALT köşede yer alan bir etkinliktir.. idare ile.. terbiye ile.. siyaset ile.. alakalıdır. Din adı verilen geniş etkinliği anlamak için faaliyet alanımızın bütünlüğünü bakmak lazım: FUNUN --------------------------------- HUKUK SAN’AT --------------------------------- HİKMET Bu durumda ahlak bir SAN’AT anlamına gelir.. bir yaşama san’atı.. nesneler iktisatlı kullanışında.. kimselerle adaletle davranışında.. istikralı ve inhirafsız İSTİKAMETLİ yaşantında.. fakat bu iş zor olduğu için günde KIRK KEZ ihdinâ-ESSIRAT-EL-MÜSTAKİM.. duası yaparız. Nihayet.. Dinnur YAŞAR'ın beklediğim yazısı geldi.. Ahlaklı adam.. yani ahlaklı erkek adem ile kadım adem.. ne zaman badem yese ya ahlaklı cima olur ya da ahlaksız zina.. artık gerisini sayma kendiliğinden gelir.. peki aynı iş olan cima ile zina arasındaki fark nedir ? Cima namus ve nikaha dayanarak sürekli olandır.. Zina namussuz ve nikahsız olarak geçici olandır.. Peki geçici olan sürekli hale gelirse.. işte biz buna AHLAKSIZLIK diyoruz.. ben örneği anlaşılsın EN AĞIRINDAN verdim.. siz bunu tüm küçüklerine kadar teşmil edebilir yani kapsatabilirsiniz. Peki namus nedir ? Vicdanın emri.. nikah nedir.. Allah'ın buyruğu.. Ancak bazı insanlar var ki ne vicdanın emrini dinlerler ne Yaratan'ın buyruğunu.. bakarlar ki bu işin sonucu cehennem.. cehennemin olmaması için Yaratan ve Tapılan Allah'ın bulunmamas lazım.. işte TANRI TANIMAZLIĞIN kökeni.. tabi bu bütün tanrı tanımazlar zinakar ve ahlaksız insanlardır anlamına gelmez.. çok ahlaklı ve bilgili insanlar var ki TANRI TANIMAZ'lar.. hatta Tanrı tanıyanların bir kısmı KİTABI tanımaz.. nebiyi tanıaz.. demek ki ahlak inançtan öte bir insanı fıtrattır ki buna VİCDAN adını veriyoruz. İnsanlar Tanrı tanımasa bile vicdanlarında bulunan İKTİSAT duygusu ve ADALET hissi ile rasyonel ve reel davranırlar.. Bu da gösteriyor ki DİN ve TANRI olmadan yer yüzündeki uygarlık sürebilir.. ancak böyle bir insanlığın ve uygarlığın IŞIĞI kabrin kapısına kadar.. ölüme kadar insanı götürebilir.. insanlar ölümden sonra BAKİ bir AHİRET.. cennet umudu ve cehennem korkusu ile yaşama gereksinimi duyarlar.. ancak hakiki ateist.. bu korku ve umudu dahi atlamış insanlardır.. ancak bunlar çok azdırlar.. ne yazık ki dindarların bazıları hırsızlıklarına karşı çıkan insanları ve solcuları dinsizlik ve tanrıyı tanımamazlıkla suçluyorlar.. ancak bunlar hukuku ve ahlaki bir suç değil DİN suçudur.. islam dini islam dünyasında diri ve canlı bir bilimi ve hukuku ortaya çıkardığında ve islam bir GÜÇ haline geldiğinde din suç olmaktan çıkacak.. tanrı tanımaz.. göğsünü gere gere.. utanmadan sıkılmadan korkmadan ben Tanrı'nızı tanımıyorum diyecek.. lakin kabirden sonra ne diyeceğini kendi düşünsün.. be adam hadi ölümden korkmuyorsun YOKLUKTAN'da mı korkmuyorsun ? Demek ki Allah KORKUSU.. ölüm korkusu.. yokluk korkusu.. gibi korkulardan çok çok daha yüksek bir korkudur.. Allah bize ve size bunu nasib etsin. Amin. OZ Demek ki korkular beşe ayrılıyor; polis korkusu.. ölüm korkusu.. cehennem korkusu.. yokluk korkusu.. Allah korkusu.. işte bu korkuda tüm öfke ve korkular sevgiye ve saygıya dönüşüyor.. şimdi insan olan insanın polisi vicdanında olduğu için polisten korkmaz.. tam tersine polisi dostu bilir ve ona yardımcı olmaya çalışır.. keza Allah korkusu.. da Allah'ın dostluğunu kaybetmeye dönüşüyor.. Allah'ın makamından korkmaya ta TAKVA adı veriliyor.. bu Amel-i Salih'den üstün tutuluyor. Çünkü takva, ameli salih gibi sevab işlemekten ziyade.. günahlardan kaçmaya ilişkin görüldüğü için.. daha gerekli ve zorunludur.. eğer günah işleme kapısı kapanmazsa kazanılan sevablar o delikten akar gider kaybolur.. takva bir depo ise ameli salih içine konulan bir zahiredir.. Dibi delikse tüm hasılat uçar gider. Ancak yukarıda bahsettiğim gibi Allah Korkusu ve özellik Allah Makamından havf etmek cennete koşmaktan ve cehennemden kaçmaktan.. yani sağa ve sola dönekten ziyade ileriyi gitmek ve yükseğe çıkmakla ilgilidir..diye düşünüyorum. MB |
|
Forum Atla |
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Kapalı Forumda Cevapları Silme Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Kapalı Forumda Anket Açma Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma |