malum ilam edilmemeli.. meçhul ilan edilmeli..

bilinenler duyurulmamalı.. bilinmeyenler duyurulmalı.




Meçhul nasıl ilan edilebilir ? bilinenlerden çıkartılan bilinmeyen olan sual / soru / question ile..bu da neyi gerektiriyor.. düşünme ve tefekkürü.. düşünmenin sağlam ve düşüncenin sağlıklı olması için ne gerekiyor usulu ve yöntem ve method.



İşte YBA bu işe yarıyor... eğer bu olmazsa yüz ve iç yerine şuur ve şuur altını kullanarak sözün büyüsünde malı götürürler.. yüz / şuur ve iç /şuur altı sözcüklerine bilinenler / bilinmeyenler ayırımı koyarak kelamın ve kalemin gücünü kullanmak istiyorum.. var mısınız.. şuura kelamın yüzü, şuur altına kalemin içi demeye..

bu gün bir yazıda demiştim face'de;

anlamak.. iletişimin sürmesi için şarttır.. çünkü yanıt verdirir.. Tanrı bilsin yeter bir teselli ikramiyesidir.. demek bile günah lakin Tanrı'nın işi genellikler kullarıyladır.. kullarını hoşnud edecek hizmetlerle O'nu razı ederiz.. bir de Tanrı'nın bizi sevdiği bir YÜZ'e sahip olduğumuzu bilmekte yüzümüzü güldürür.. çünkü aşık aramayız.. eğer biz bu yüz için O'na minnettar olursak o bizim İÇİMİZİ dahi sever. Ben yüzümüze şuur, içimize şuur altı diyorum.

Şuuru tanımladım.. haritaladım.. onun bir KARE olduğunu varsaydım ve bunu + işareti ile dört kareye böldüm.. sol üst kareye DUYUMlar kümesi olan NEFİS.. DİLEKLER kümesi olan sağ üst kareye RUH.. sol alt kareye DUYGULAR kümesİ olan.. KALB.. sağ alt kareye DÜŞÜNCELER kümesi olan AKIL adını verdim. nefsi basar ve sem', aklı nazar ve niyet, kalbi fikir ve mana, ruhu zikir ve lafz ile ilişkilendirdim.. tüm bu var saymalarımı da herkesin tartışma ve eleştirisine açtım.. bu güne kadar ki kimse "gık'ını çıkaramadı.. nasıl çıkarsın ki bu konuda kendisinin bir NAZARİYE'si yok.. varsa yoksa Freud v Jung...


her varın var sayma.. her yokun yok sanma olduğunu bilmeyen hepçiler ve hiççiler bize karışmasın.. az ve çok bilenler karışsın ki hem onların hem bizim ilmimiz artsın...



Düzenleyen osmanziya - 23-Ağustos-2017 Saat 09:25