Sen istiyorsun, ben istiyorum
O istiyor, öbürü istiyor,
Herkes bir şeyler istiyor.
Ama herkes kendine istiyor.
Peki başka biri veya birbirimiz için ne istiyoruz,?
Kendine ne istediğin elbette önemli,
Ama esas olan başkasına ne istediğin.
Vesselâm
Yahya GÜVEN
11/02/2019


Eyvallah Yahya Hocam.. bir de istemediğimize bakalım.. eskiler demişler ki iğneyi kendine batır çuvaldızı ele..düşünmüşler ki iğneyi kendine batıran onun acısını tattıktan sonra çuvaldızı başkasına batırmaz.. fakat çoğumuz bunu yapamıyoruz.. bu olayın esprisi denemeden ve yaşanmadan bilgilerin ve buyrukların başkasıyla paylaşılmasına da yansıtılabilir.. fakat sonuçta tüm bu deneme ve yanılmalarla öğrenilen bilgiler uygarlığı iyi bir yere götürecek.. filimlerde olduğu gibi iyilik galip gelecek.. gerçeklerde bu güne kadar hep kötülük galip geldi.. ancak kötülüklerin ardından da iyilikler doğdu.. zaten İLAHİ BAKIŞ sahibi insanlar için dünya iyi ve güzeldir.. mir'at-ı esma ve ayine-i hüsnadır.. ya doğrudan doğruya iyi ve güzel.. ya da dolayısıyla iyi ve güzel.. yani kötülük ve çirkinlik..
Bu şu demektir kötülük ve çirkinlik olmasa idi iyilik ve güzellik tanınmaz, bilinmez ve sevilmezdi... insanların çoğu iyilik yapmayı ister.. ancak bunu yaparken başına kötülük gelir.. öğrenir ki istediği iyi değilmiş bunu öğrenir. Yani deneme yapmadan.. yanlışa düşmeden.. zarar görmeden ya da vermeden yararlı bir sonuç öğrenilmez ve bilinmez. Bu günkü bilim ve hukuk, dişimiz kazanılmış ve tırnağımızla kazınmış.. kan ve göz yaşına mal olmuştur.. diye düşünüyorum.

Değerli Yahya Kardeşimin değerli bir yazısı.. istediğimiz var.. istemediğimiz var.. istemediğimiz noktasında Dinnur Yaşar olarak değindim.. burada istediğimiz noktasına değinmek istiyorum.

İstemeyi istemek.. bilmeyi bilmek.. istemekten ve bilmekten daha zordur.. fakat bu zorluk aşılırsa bilme ve istemelerimize kalite gelecektir.. bildiklerimizi daha kaliteli bulunacak.. istediklerimiz daha kaliteli olacaktır.. bu fakir bilmeye bilme üstünde durdu ve YBA ortaya çıktı.. bunu insana ve islama uygulayarak bu soyut anlam sürücüsünü ve anlatım aygyıtını somut içeriklerle somut ve görünür hale getirmeye çalışıyorum.

Dil ve din.. bilim ve hukuk.. ticaret ve siyaset.. teknoloji ve ideoloji.. bizim kültür ve medeniyetimizin yapıtları ve başarıları.. bunlar birbirini etkileyerek çok daha kompleks ve karmaşık ve mürekkeb hale geldiler.. bunları usul ve iman.. iktisat ve adalet.. hürriyet ve meşveret.. tıb ve ahlak hale getirmeye çalışmak bizim beşeriyetimizi insaniyete ve insaniyetimizi de islamiyete götürecektir.

Ancak bu program ve protokoller işletilirken çoğumuz şükürlü ve sabırlı.. sadık ve emin.. değiliz.. yeterince samimi ve gereğince ciddi değiliz.. hükümlerimiz ve hamilerimiz hatarlı.. arzu ve taleplerimiz zararlı oluyor.

Şu da var ki umutsuzluk, kötümserlik ve karamsarlık yok.. her başarısızlığı başarıya.. her dezavantajı avantaja.. her rizikoyu fırsata çevirmek için çalışacağız.. böylece zorluklar içinde kolaylıkları bulacağız.. güçsüzlükler içindeki güçleri göreceğiz.. kainatın güzel bir takvimi olacağız ahseni amelimizle..

Başarı baş arı olan lakin haşarılı olmayanların gölgesindedir.. yani çalışan kazanmaz çalışanlar kazanırlar.. kazanç az da olsa ekip olanlarındır.. takım bulunanlarındır.. kazanmak yetmez korumak gerekir.. artırmak yetmez arıtmak gerekir.. kurtulmak yetmez kurtarmak gerekir.. yaptıklarımızdan aklanmak yetmez yapmadıklarımızdan bağışlanmak gerekir.. fakat çoğumuz sadece KAZANMA’ya bakıyor yenilir ve kaybediyoruz. Allah yar ve yardımcımız olsun. Amin.