Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Dünya
 YöntemBilim Forumu | Genel | Dünya
Mesaj icon Konu: tayyiple yatmak gülenle kalkmak Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya01
Yönetici
Yönetici
Simge

Kayıt Tarihi: 29-Ekim-2009
Konum: İzmir
Gönderilenler: 381

Hak Puan : 10
Kidem : 7
OrtalamaHak : % 100
Irtibar :2

Alıntı osmanziya01 Cevaplabullet Konu: tayyiple yatmak gülenle kalkmak
    Gönderim Zamanı: 09-Mart-2014 Saat 22:54

bazen bir BÜYÜK bir  ülkenin ekonomisi pek çok KÜÇÜK ülkenin siyasetini etkiler.. ya da tam tersine.. bazen de küçük bir ülkenin EKONOMİSİ  bir çok büyük ülkenin siyasetini belirler.. ya da tam tersine.. bu konuda bir yasa koyup alttaki ekonomi yukarıdaki politikayı etkiler demek veya bunun aksini söylemek.. kuramsal ve kurgusal yaklaşım olur. Ancak kaç zamandır söylüyorum.. küresel ekonomik ve politik ortaklık.. ulusal ve bölgesel dini ve etnik ayırımların izalesini ya da tasfiyesini öngörüyor ve bunun için onları birbirine kırdırıyor, diye düşünmem.. görmem.. ileri sürmem.. ve savımın kanıtı sürmem ve bunu sandırmam.. saydırmam.. kandırmam.. inandırmam bir DİL oyunu içinde gerçeklik kurgusu olacaktır.. bunda başarılı olurum ya da olmamın bana ve başkalarına fazla bir yararı yok..  bir de diyorum ki TÜRKİYE olunca birbirine düşman olan İRAN ve İSRAİL bu işin tam tersini yapsalar.. hem kendileri hem biz kazanırız ANADOLU BİRLEŞİK DEVLETLERİNDE.. savım inanıldığı ve yayıldığında iş işten geçmiş olacak ve atı alan üsküdarı geçecek.. sonuçta belki..  bak ben dememişmiydim diyeceğim bir ömrüm dahi kalmayacak. Tayyib ile Gülen'in görünürdeki kavgalarının altında tüm milletin bilmediği gizli bir oyun mu gizli diye düşünmeden de edemiyorum.. yani bunlar görünür olarak kavga ederken BU İNSAN-I KAMİLLER el altından ve perde gerisinden bir plan mı hazırlıyorlar.. dünyaya karşı.. dünyanın bu gözü önündeki ağız dalaşından 30 martta çıkacak bir öngörülmez bir sonuç Türkiye'yi nerede getirecek.. aslında basit bir seçim ve sıradan bir demokrasi olayını bu denli büyütmenin ne anlamı var ? Tayyip giderse batan ne olacak.. kalırsa ne olacak ? Yani 1071’den 950 sene geçtiği halde uyanmadıkta  121 sene içinde mi  uyanacağız ? Ancak K ve P projemin ilk 120 yılının 62 yılını geçirdiğime göre kalan 58 yıl içinde yöntembilimsel analiz PARTİSİNİ mi bulacak.. bilmiyorum… Hasılı   halkın  yarısının HIRSIZ olarak andığı ve yarısının KAHRAMAN olarak inandığı bir asabi bir adamdan fazla bir sürekleyicilik çıkmaz.. AK PARTİ gerçekten bir parti olsaydı bu adam gerçekten parti içinde ayağını denk alDIRırdı ki.. bu olmuyor ve  ona bir destur mahiyetinde ögüt veren birisi çıkmıyor..  Sanırım yen içinde kırılan kollar.. gül.. arınç.. ona el uzatmıyor. Uzatsa da bir faydası olmayacağını biliyor ve işi AKIŞINA bırakıyorlar. Cumhuriyet mitinglerinin düzenleyenlerini bir yarara olmadığı gibi Ak parti mitinglerinin ona bir faydası bulunmayacak. Kurumsal bir parti kurulmadı sadece Amerika özentisi bir CUMHURİYET halk partisi ile DEMOKRAT partisi uzantıları  ile siyaset ve idare  san'atsız ve ahlaksız bir seyir çiziyor.. bu arada da bi şiler oluyor. Ülke satılıyor mu yoksa borçlar birbirine mi katılıyor ? Siyasetin iktidar ve muhalefeti ile idarenin ehliyet ve liyakatı bir bütünlük ortaya koyamayınca iş AKIŞINA kalıyor. Şimdi bu yazarlık söyleminden utanarak düşünürden ziyade düşündürür olduğumu nazara alınca diyeceğim şu ki.. ANAYASA yapmadıkça bizi sivil ve asker babaların karizmasından kurtaracak bir kurumumuz olmayacak.. SİVİL millet anayasa yapamadı fakat ASKERİ  diktitarlar anayasa yaptılar.. yaptılar da ne oldu bir kerameti çıktı mı diyeceksiniz ? Haklısınız.. ancak insan önce bir işi düşünür ve yazar.. sonra tasarlar ve planlar.. sonra uygular ve yanılır.. sonra değiştirir ve düzeltir.. ve böylece araştırdıklarını geliştirir.. sonra pekiştirir.. sonra ZAMAN değişir..  çözüm yetersiz gelir.. öyle ki en birinci sorun GELENEK olan çözüm olur.. bu GELENEĞİN  ayrıntısında giden-ek’ler YENİLEMESİ ve kalan-kök’lerin YİNELEMESİ  vardır ki biz buna DEĞİŞİM diyoruz. Teknoloji bu standart patent çizgisi ile gittiği gibi ideloji de din, hukuk ve ahlakı  ile böyle gider. Ne teknolojinin ne de İdeolojinin elinde sihirli değnek yoktur.. bütün süreç ve ileçlerinde "mükemmel" gerçekler çıkaramaz fakat gerçekleşen "mükemmellikler"in önünü açarlar.  İdeal olmazsa reali bile bulamaz ve hayalden çıkamayız. İnsanlar önce gerilir.. sonra yorulur.. sonra gevşer..  sonra dinlenir yani  uyur.. eğer yeniden uyanabilirse bu süreç yani gerilme/yorulma/gevşeme/dinlenme döngüsü biraz daha YORGUN olur ve  bu salınım giderek yavaşlar ve sonunda  DURUR ve bir başkasıyla yeniden başlar. Sanırım TAYYİB istenmiyor.. bu açık.. fakat Tayyip dahi istemiyor ki böyle yapıyor. Öyle ise bize düşen nedir ?  Tayyiple zikren  yatıp  Gülenle  fikren  kalkmamak... Karizma ile konuşmak değil kurumla düşünmek.. Ben bu TUĞYANDAN kurtuldum..  darısı size..

BEYAN dogru olmali ve MAAN hakikati bulmalidir
IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk