Temsil

Bir nesne ya da kimse bir aynada gayr olurken iki şekilde görünür ve gösterilir.. ya BEYİNDE yansıma ve aks eder ya da ZİHİNDE ansıma ile hads edilir.. ne "ayn" ne de "gyr" olan "MSL"dir.. Elmalar ne birbirine tamamen birbirine benzer ne birbirinden tamamen başkadır.. ben’in baş’ını pek ağrıtan yansıma ve çok kandıran yanılsama da buradan çıkar: Başkasına benzemek veya başkasını kendisine benzetmektir. Benzeme (TEMSİL).. ŞEKLEN teşbih ve ansıma ile bilinmeyen bir bilinen olur.. SURETEN teşbih ve yansımadan ibaret saklanan bir gizem bulunur. Öyle ise görüntünün yansımasını ve gösterinin yanılsamasına dikkat et.. göstergeleri ve işaretleri iyi oku.. görüngüleri ve delaletleri iyi yaz..

Mesel teşbih, misil tecrid, temsil tesmiye, timsal teşhis, yani meselle teşbih yapılır; misille tecrid edilir; temsille tesmiye edilir ve timsalle teşhis edilir. Çok müthiş TÜMCELER bunlar. Bunları bir çarpı yapmışsın ve bununla yetinmemiş bu çarpıyı ayn ve gayr ile aks ve hads uçlarından oluşan artının (+) üzerine yerleştirmişsin. Şunu demek istiyorsun gayrın aksi TİMSAL'dir. Aynın aksi TEMSİLDİR. Aynın hadsi MİSİL'dir. Gayrin hadsi MESEL'dir. Bununla bize masal anlatmıyor ve üstelik ilim yapıyorsun. Tartışmaya ve eleştiriye açık bir bilgi veriyorsun. Tamam, güzel amma "timsal" sözcüğünün ne anlama geldiğini bilen var mı ? "Mesel" kelimesinin anlamını çıkaran bulunur mu ? Hele "Çok güzel bir teşbih benzetmesi yapmışsın" dese birisi bunun "Çok güzel bir benzetme benzetmesi yapmışsın" demek istediğin anlayacak bulunacak mı ? Timsali bilmiyorsa ya da meseli anlamıyorsa tüm anlatımın masal bile olamayacağını da fark edebiliyor musunuz ? Hele temsilin ve timsalin meselin ve misilin "mim.se.lam." (MSL) kökünden çıktığını göremeyecek kadar dili yüzünden okuyanlar var ki zamanında yani gençliğimizde biz de böyle idik bu durumda anlamların anlatılmamış olacaktır.


Kendi dilimizde telif edilmiş bir düz yazıyı anlamak ve günlük dille anlatmak için iki koşul gerekir; birincisi ana dilini öğrenmek ikinci kelime dağarcığını genişletmek.. Birincisi zor değil çünkü kendiliğinden oluyor. Ancak kendiliğinden olmayan ikinci koşulda yapılacak çok şey var. Üniversiteyi.. Hukuk Fakültesini bitirdiğimde.. lise tahsilinin tortusundan kalan felsefe bilgisi dersinin kırıntılarından başka bir birikimim yoktu.. Ancak felsefeye "ilgi" duydum ve buna dayanarak anlamadığım halde felsefe kitapları okuyarak kelime dağarcığımı genişleterek ilgimi bilgiye çevirdim. Bunu şunun için söylüyorum.. anlamak için bilgi ve hatta ondan önce ilgi gerekmektedir. İlgi varsa hukuk alanından felsefeye ya da felsefeden spora yönelebilirsiniz. ilgi bilgiye çevrilebilir ve fakat bilgi ilgiye çevrilemez.. çünkü sevgiye dönüştürülür.. alaka ilme dönüştürülemez ve fakat ilim iradeye dönüştürülebilir.. çünkü yüklemler ve yargılar istekler ve dilekler haline getirilebilir.. kısaca her tümcemi herkese anlatmak zorunda değilim.. ilgi duyan yazılarımı okuya okuya bilgilenebilir ve anladığı ile beni eleştirebilir ve görüşlerimi tartışabilir.. anlamadıklarını sorar öğrenir. Demişim 19.09.2014 yani dokuz yıl önce.. kimde sormadı ve öğrenmedi.. demek ÖĞRETİCİ olamamışım.. çünkü karşımda ÖGRENİCİ bulunmuyor.. öğretmenler ve öğrenciler dünyası ise dünyanın efendilerinin yönlendirdiği yolda ilerliyor.. bizim de bizim gibi “öğrenici”leri aramaktan başka yolumuz kalmıyor
Saygılarımla
Osmanziya 19.09.2023

Osmanziya







[07:45, 19.09.2023] Mustafa BUGUCAM: YÜZ YIL ÖNCE...38.haftanin ikinci gunu.. Rabbimizden.. hepimize.. sağlik ve huzur ve kazançli olmasini dilerim. Necip ÇOBAN demiş: Bu sabah İstiklâl Savaşı'nın dönemi sona erdi. 17/18 Eylül gecesi Bandırma-Erdek arasındaki Deliklibayır Tepesi'nde yaşanan son muharebeden sonra Anadolu'da bir tek muharip Yunan birliği kalmamış oldu. Bu muharebede şehit olan 61'inci Alay ve Mürettep Müfreze'ye mensup olan 73 Mehmet İstiklâl Savaşı'nda vatana katılan son yiğitler oldular. Şehitlerin arasında 61'inci Alay kumandanı Yb. Hüseyin Vecihi Bey de vardı. Men de dedim; Rabbimiz ISTIKLAL SAVAŞINDA bu vatan ugruna canlarini feda eden ŞEHITLERIMIZE gani gani rahmet ede. Amin.
[08:02, 19.09.2023] Mustafa BUGUCAM:

GERÇEK NEDİR ?
Insan çok yönlu ve yanli bir var oluştur. Istekleri ile uyar ve uygular.. sevgileri ile sayar ve korkar.. bedeni ile sevişir ve savasir.. dogurur ve öldurur.. bilgisi ile düşunur ve konuşur.

Işte bu var oldugumu.. yok oldugumu belli olmayan daha dogrusu clabilir de olmayabilir de OLAN.. olmayan SONSUZLUGUNU ve bulunmayan ÖZGURLUGUNU.. din haline getirebiliyor.

Bazilar özgurlugu seçiyor.. bunlar SOLCULARDIR.

Bazilar sonsuzlugu seçiyor.. bunlar SAĞCILARDIR.

Biz olmayan sonsuzlugun olmasini.. bulunmsyan özgurlugumuzun bulunmasini Yüce Rabbimizden yalvara yakara diliyoruz.

O'na tapinmayi ve O'na kulluk etmeyi birbirinden ayiriyor.. iyya ke na'budu ve iyya ke nesta'in diyoruz.. hamd davasini ve huda duasini bir birinden ayiriyoruz.. Hakkin rızasini halkin ilâsina kariştirmiyoruz.

Biz ONCULERIZ.

Elhamdülillah.
[16:45, 19.09.2023] Mustafa BUGUCAM: Cuma OZUSAN Hocanin paylaşimidir.. GERÇEK NEDİR (Biraz uzun ama değer verdiğim bir yazıdır).

Mevlana’ya birisi gerçek nedir diye sormuş; gözlerini işaret ederek “işte bu gerçektir”, kulaklarını işaret ederek “bu da batıldır” demiş. Yani insanın görüp yaşayarak ve bizzat deneyerek öğrendiği şeyler gerçek, duyduğu şeyler batıldır. Gerçek, varlığını doğrudan hissettiğimiz şeydir. Bizi acıtır veya neşelendirir.

Gerçek gürültüsüzdür, basit ve sadedir. Kendi yolunu açar ve kabul ettirir. Gerçek bazen inanılmaz bir şeydir. Dostoyevski “gerçekten daha hayali bir şey var mı” diyerek onun ne kadar şaşırtıcı olduğunu belirtir. Nitekim sevdiğiniz birinin ölümüne inanamaz, “nasıl olur daha dün görmüştüm” dersiniz ama bu gerçektir.

Dostoyevski’yi görseydiniz onu tanı…
[16:45, 19.09.2023] Mustafa BUGUCAM: Dar anlamda gerçek herkesin yaşadigi bilgileridir.. orta anlamda gerçekler aklini kullananlarin kuramlaridir.. geniş anlamda gerçek kalbinden yararlananların kurallaridir. Salt anlamda gerçek.. susup sevinebilenlerin Hakikati Mahbubesidir. Osmanziya
[19:02, 19.09.2023] Mustafa BUGUCAM: GEREKSINIMLER
[ Hacat ] itmamı naks
Hava
Su
Ekmek..
sebze ve meyve. .
sut ve yumurta
Et ve balik
YIYECEKLERIMIZ
İç çamasır
Pantolon
Gömlek
Ceket
Pardesu
Palto
GIYECEKLERIMIZ
İş
Ev
Araba
Eş
Çocuk
SEÇECEKLERIMIZ
Dil
Din
Ülke
Ulus
KULTURUMUZ
Kimlik
Kışilik
Bireysellik
Başatlık
Başkanlik
ARAYIŞIMIZ
[ Harrat ] ikmali kasr
[19:06, 19.09.2023] Mustafa BUGUCAM: Tablo ya ekle ekleye doldurduk. Bu gun silecegiz.. en son eklediģimiz.. SAIL olan kabil ve faili.. NEBE olan mantuk ve nutku...
[19:26, 19.09.2023] Mustafa BUGUCAM: Dar anlamda gerçek herkesin yaşadigi bilgileridir..

orta anlamda gerçekler aklini kullananlarin kuramlaridir..

geniş anlamda gerçek kalbinden yararlananların kurallaridir.

Salt anlamda gerçek..
susup sevinebilenlerin Hakikati Mahbubesidir.

Osmanziya

( Bu gerçeklere ; verite.. realite.. gercek.. hakikat.. hak.. diye ayri ayri isimler takmakta YBA ile yapilabilecek ayrintisina kadar   tanimlayip DAR.. ORTA.. GENIŞ ve SALT anlamda "gerçek" adini verdim )
[19:30, 19.09.2023] Mustafa BUGUCAM: Dar anlamda gerçek küçük bardaktir.. orta anlamda gerçek büyuk bardaktir.. geniş anlamda gercek ise çaydanliktir. Salt anlamda gerçekse.. kırmizi kitaplar ve kirmizi çaylarla ile yapilan sohbetlerde bahsi geçendir.

OSMANZİYA
19.09.2023



Ve bu tablo nerede ise bir aydır.. gündemde..
öylesine yoğun ki.. geleceğe gidiyor. bu gün anlatmanın olanağı bulunmuyor.. üst üste binler onlarda dosyadan oluşuyor.

Düzenleyen osmanziya - 19-Eylül-2023 Saat 23:37