Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Din
 YöntemBilim Forumu | Diğer | Din  
Mesaj icon Konu: adam yerine konmak... Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 4303

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: adam yerine konmak...
    Gönderim Zamanı: Dün Saat 12:34
https://www.yontembilim.com/forum/forum_posts.asp?TID=2775
Bu gün çeşitli yazılar yazdım ve bunu web sayfama yolladım.
Bunların hiç birinde de tablo bulunmuyor.
Acaba yavaş yavaş YAZARLIĞA doğru mu itiliyorum.







birisi dedi ki:

Muhammed'in fotoğrafını, karikatürünü, heykelini ya da filmde birisinin onu canlandırmasını görmek, neden sizi rahatsız ediyor?

Muhammed put değildir, o nedenle onun resmi, heykeli olamaz diyorsunuz aklınızca; ama heykeli sanat olarak görürsen, onun önünde mal gibi eğilip ondan yardım dilenmezsen o put değil, sadece sanat olur.

Asıl put nedir biliyor musunuz: herhangi bir kişiyi, nesneyi olduğundan farklı bir konuma getirip ona olağanüstü özellikler yüklemektir. Yoksa heykel, resim neden put olsun?

Ona Muhammed diyince bile bazıları deliriyor. O senin asker arkadaşın mı ki ona Muhammed diyorsun, ona Hz. Muhammed (s.a.v.) diyeceksin diyen süper zeka tipler var; oysaki Hz. Muhammed tabiri onun ölümünden çok sonra ortaya çıkmıştır. Sahabeler ona Hz. Muhammed demiyor, Ya Muhammed ya da Ya Resulullah diye hitap ediyordu. Gerçi onun gerçek adının Muhammed olmadığını bile sorgulamazsınız ya neyse...


O nedenle bırakın Muhammed'in hayatı adlı filmlerde onu da bir kişi canlandırsın. Onu birisi canlandırırsa o put olmuyor, bilakis siz onu put edindiğiniz için kimse onu canlandıramaz diyorsunuz.

Daha dün de mizahi bir karikatür dergisi Muhammed'in resmini karikatürize etmiş diye, 4 kişi dini aşağılamak suçundan gözaltına alınmış ve muhtemelen tutuklanacaklar.

İşte o yüzden bana neden din konuşuyorsun demeyin. Çünkü bu ülkenin en büyük sorunu dinin bizatihi kendisidir. Ama gerçek İslam böyle değil demeyin, gerçek İslam yaşanılan İslamdır. Sizin gerçek İslamınızı kimse tınlamıyor bile.

Soner Erdem




dedim:



Bu yazıdaki görüşlerinize büyük oranda katılıyorum. Hz. Yusuf'un filmi çevrildiği gibi Peygamberimizi birisi canlandırmalı.. hatta sahih hadisler film ve diziler şeklinde canlanmdırılmalı..

Ancak insanın insan'a saygısı.. onun dilini ve dinine ve kültürüne saygısı ile belli olur. İnanmasa bile bir insan Hazret demese bile Hz.Muhammed demesi en azından bir SAYGI belirtisidir. Hz. Musa ve Hz. İsa ile birlikte dünyada en çok anılan üç isimidir.

Bu saygı o dine değil bütün dünyaya bir saygıyı belirtir. Elbette göstermek zorunda değildir. Fakat her şeyden önce İNSAN'a saygı gösteriyorsak.. onun deneme ve yanılma meydanı olan tarihine.. değiştirme ve düzeltme platformu olan geçmişine.. dünyada her şeyden önemli ve değerli olan İNANCINA saygı göstermek.. nazarı itibara almak ona iki şey kazandırır.

Birisi şimdi anlattığım insana saygısının simgesi olması

diğeri sözünün adam yerine konulup dinlenilmesidir.

Kusura bakmayın.. bağışlayın.. allem-i cihan da olsa Peygamberime adıyla hitap edeni ADAM yerine koymam.. bu da adam yerine koyup yanıt vermem olur sayın Filozof Soner

osmanziya 01.07.2025 üçkuyular izmir 12:33





Düzenleyen osmanziya - Dün Saat 13:06
IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 4303

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: Dün Saat 12:43
Emre Umut UĞUR dedi ki:

“Hiçbir yararı olmayacağını bile bile insan kalmanın çok önemli olduğunu düşünüyorsan, onları yendin demektir.”
Kendimi yendiğimi düşünüyorum.
Sonuçta belki hiçbir şey değişmez, ama sen bozulmadın.
Bazen “onlar” dediğimiz dış düşmanlardan önce, en büyük mücadelemiz kendi içimizdedir. Korkularımız, zayıflıklarımız, alışkanlıklarımız, çelişkilerimiz… Bunları yenmek çoğu zaman dışarıdakini yenmekten bile daha zordur."

dedim ki :

Korkularımız.. zaaflarımız.. alışkanlıklarımız.. çelişkilerimiz.. bizi biz yapan unsurlardır.. insanı insan yapan.. nesnelerdir. Bunu kendi dilimde naks ve kasr olarak dile getiririm.

Naks eksiklik ve kasr yetersizlik demektir. NAKSI itmam bir kanad.. KASRI ikmal başka bir kanad.. bizi bu hacat ve harrat yani gereksinim ve arayış kanatlarıyla yürürüz.. yüzeriz.. uçarız...

Var oluşun mahiyeti bu eksiklikleri giderme ve yetersizlikleri yetkin hale getirme dediğimizde öyle bir YUVARLIK SÖZ söylemiş oluruz ki bunu gündüz ayeti güneş ve gece ayeti ay gibi düşünebiliriz. Ya da gündüzün insülin ve gecenin melatonin harmonuyla dizayn edilmesi gibi de düşünebiliriz.

Her şeyi yalın bir ilke ve basit bir prensip ile açıklamak İDELOJİLERİN işidir.. dil ya da din partilere alet.. emek ya da özgürlüğü ideolojilere bayrak yapmak ve insanları toplamak çağımızın çözümüydü.. çözümüyde diyorum.. çünkü artık öyle değil.. işe yaramıyor.

Bu zamanın ilerleyişine uyuyor.. tez ve antisi ile ortaya sentezi çıkarmak.. İbni Haldun'un ORGANİZMA kuramından alınan HEGEL'in tarih yorumun basitliğine uyuyor. Zaman değişiyor ve belki de gelişiyor.. bir zaman çözüm olan çağrılar çözüm olmuyor.. hatta değil çözüm en birinci sorun haline geliyor.. Yeşil ve Mavi totaliter sistemler.. Kırmızı ve Kızıl otoriter rejimler.. işleri bittiği halde yine eskinin bir kalıntısı olarak ayakta görünebilirler.. ancak işlerinin fos ve içlerin boş olduğu 7 ekim katliamının iki senesinin doldurmasına iki ay kalması açık ve seçik gösteriyor.. lakin yine de godotu bekleyenler ve mehdinin yolunu çözleyenler çoğunlukta..

Bizim bekleyen insanlardan ziyada beklenen insanlara gereksinimimiz bulunuyor. Şu da var bir konu GEREKSİNİM olmadan önce reklam ve propaganda ile ARAYIŞ haline getirilmeli..

İNSAN nedir ? İnsan KİM'dir.
Soran ve arayan bulunuyor mu ?

Saygılarımla

Sağlıcakla kalınız


osmanziya
01.07.2025 üçkuyular izmir 11:25





Bebek iken AT'A binmiş halim.. bu fotoğraf çekilirken stüdyoda bulunan ZÜRAFA aksesuarı ellerimi verilmiş.. DEDİM ancak anacam o zürafayı Aysel Yengen yaptı.. sende oynadın.. dedi.. Anacığımda beni ATATÜRK'ün kabri Ankara'ya taşınırken.. 1953 Kasımında beni doğurmuş.. memleketi kurtaracak bir adam olsun diye.. biz de o gün bu gün memleketi kurtarmaya çalışıyoruz.. kendimizi kurtarmayı unutmadan.. İnşaallah bir aksilik olmazsa onbeş yirmi seneye kadar YAPAY ZEKA tarafından linç edilmezsek.. Yöntem Bilimsel Analiz tekniğini.. benimseteceğiz.. İnşaallah.
IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 4303

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: Dün Saat 12:47


Teşekkur ederim.. bu da benim SAGLIK dünyamin kapısi: KALITELI uyku temeli uzerine yukselen ALKALI beslenme ve FIZIKSEL egzersiz sutunlari ustunde DÜZENLI seks başlıği.

osmanziya
IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 4303

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: Dün Saat 12:52
İnsanlar ciğerlerini SIGARA ile yakiyorsa.. kimbilir orman yanginlarinin muhim bir kismi sönmemiş izmaritlerdem oluyordur.
Bu teşbihden başka bir eşya kötü kullanimina yani ISRAFA geçebiliriz;
Sigara
Uyuşturucu
Alkol
ISRAF
Kumar
Fuhuş
Mafya
Terör
Bu 7 gunah vicdani bozar ve insan sorumsuz.. utanmaz.. arsız ve yalanci eder.

osmanziya

IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 4303

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: Dün Saat 12:58
fac de Rıdvan ÇELİK paylaşmış

Bir baba, çocuğuna “Seni parka götüreceğim” diye söz verir.

Bir süre sonra çocuk heyecanla hatırlatır:
— Baba, hani beni parka götürecektin?

Baba maç izlemektedir. Pek ilgilenmez. Önünde bir gazete vardır; bir yandan ona da göz atar.

Çocuk ısrar edince, baba onu oyalamak ister. Gazetenin bir sayfasını yırtar ve çocuğun önüne serer.
Der ki:
— Bu sayfada dünya haritası var. Hadi bakalım, bu haritayı düzelt. Tamamlayabilirsen seni parka götüreceğim.

Çocuk birkaç dakika içinde haritayı toparlar.
Gelip gururla der:
— Baba, yaptım. Hadi artık gidelim!

Baba şaşırır.
— Nasıl bu kadar çabuk başardın? diye sorar.

Çocuk cevaplar:
— Haritanın arkasında bir insan resmi vardı. Ben insanı düzelttim, dünya da düzeldi.

İnsan düzelince, dünya da kendiliğinden yerini bulur..!



dedim ki:
Ilginc bir puzle olmuş.. bir arkadaş kızmiş.. Trakya Yunanistan'ın mı demiş.. Dikkatli bakinca Kıbris'ı da ISRAIL almış.. acaba Kürdustan da Tükiye mi ?
Herkesin bir hesabi olur fakat benim hesabima göre.. irandan yunanistana.. iraktan israile ANADOLU CUHHURIYETLERI BIRLIGI oluştugunda.. bu tür kızginliklar ve kirginliklar kalmaz.. çunku bu birliktelik.. dil ve dil ve kultur beraberlik degil ortak cografya ve tarihten kaynaklanan INSANI birlikteliktir.
osmanziya 01.07.2025 üçkuyular 12:58

IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 4303

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: Dün Saat 13:02
Emre Umut UĞUR dedi ki:
“Hiçbir yararı olmayacağını bile bile insan kalmanın çok önemli olduğunu düşünüyorsan, onları yendin demektir.”
Kendimi yendiğimi düşünüyorum.
Sonuçta belki hiçbir şey değişmez, ama sen bozulmadın.
Bazen “onlar” dediğimiz dış düşmanlardan önce, en büyük mücadelemiz kendi içimizdedir. Korkularımız, zayıflıklarımız, alışkanlıklarımız, çelişkilerimiz… Bunları yenmek çoğu zaman dışarıdakini yenmekten bile daha zordur."
dedim ki :
Korkularımız.. zaaflarımız.. alışkanlıklarımız.. çelişkilerimiz.. bizi biz yapan unsurlardır.. insanı insan yapan.. nesnelerdir. Bunu kendi dilimde naks ve kasr olarak dile getiririm.
Naks eksiklik ve kasr yetersizlik demektir. NAKSI itmam bir kanad.. KASRI ikmal başka bir kanad.. bizi bu hacat ve harrat yani gereksinim ve arayış kanatlarıyla yürürüz.. yüzeriz.. uçarız...
Var oluşun mahiyeti bu eksiklikleri giderme ve yetersizlikleri yetkin hale getirme dediğimizde öyle bir YUVARLIK SÖZ söylemiş oluruz ki bunu gündüz ayeti güneş ve gece ayeti ay gibi düşünebiliriz. Ya da gündüzün insülin ve gecenin melatonin harmonuyla dizayn edilmesi gibi de düşünebiliriz.
Her şeyi yalın bir ilke ve basit bir prensip ile açıklamak İDELOJİLERİN işidir.. dil ya da din partilere alet.. emek ya da özgürlüğü ideolojilere bayrak yapmak ve insanları toplamak çağımızın çözümüydü.. çözümüyde diyorum.. çünkü artık öyle değil.. işe yaramıyor.
Bu zamanın ilerleyişine uyuyor.. tez ve antisi ile ortaya sentezi çıkarmak.. İbni Haldun'un ORGANİZMA kuramından alınan HEGEL'in tarih yorumun basitliğine uyuyor. Zaman değişiyor ve belki de gelişiyor.. bir zaman çözüm olan çağrılar çözüm olmuyor.. hatta değil çözüm en birinci sorun haline geliyor.. Yeşil ve Mavi totaliter sistemler.. Kırmızı ve Kızıl otoriter rejimler.. işleri bittiği halde yine eskinin bir kalıntısı olarak ayakta görünebilirler.. ancak işlerinin fos ve içlerin boş olduğu 7 ekim katliamının iki senesinin doldurmasına iki ay kalması açık ve seçik gösteriyor.. lakin yine de godotu bekleyenler ve mehdinin yolunu çözleyenler çoğunlukta..
Bizim bekleyen insanlardan ziyada beklenen insanlara gereksinimimiz bulunuyor. Şu da var bir konu GEREKSİNİM olmadan önce reklam ve propaganda ile ARAYIŞ haline getirilmeli..
İNSAN nedir ? İnsan KİM'dir.
Soran ve arayan bulunuyor mu ?
Saygılarımla
Sağlıcakla kalınız
osmanziya
01.07.2025 üçkuyular izmir 11:25
yontembilim.com
IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 4303

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: Dün Saat 16:44
Teşekkür ederim.. tevfik fikret.. mehmet akif.. nazım hikmet.. necip fazıl.. Mustafa Kemal ATATÜRK.. Bediuzzaman Said NURSİ gibi isimler.. tefekkürü olmayan aydınların kapılandığı ve sanki bir Peygamber ya da Tanrı yerine koyduğu kimseler gibi görülüyor dersem biraz abartmış olurum.. lakin Tanrı'ın gönderdiği kitaplar bile 3000 yıldır.. 2000 yıldır ve 1500 yıldır AHKAM yani hukuk ve şeriat bakımından geçerlik ve yürürlükleri kalmadı desem bu seferde uçak bulunurum.. lakin TEFEKKÜR edenler içinde bir IŞIK olurum. Sonunda bu gün öyle bir dünyadayız ki kültürün olmazsa olmaz üç bileşeninden yani dünyadan.. dilden ve dinden baktığımıza göre şekillenen bir suret ortaya koyabiliriz; Dili dinleştiren kültürler.. dini dilleştiren kültürler.. çağdaş dünyanın teknolojisi ve ideolojisi içinden çıkamayan kültürler.. Bu üç patosun ortaya koyduğu kaosu aşacak bir LOGOS kuramazsak.. GELECEĞİMİZİ iyi görmüyorum ve bunun kanıtını olarak da iki sene olmasına iki ay kalmış olan 7 Ekim katliamını gösteriyorum. osmanziya yontembilim.com

Düzenleyen osmanziya - Dün Saat 16:46
IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk