Geniş fıkhı daralttılar..
derin fıkhı yuzeysellestirdiler..
adina hukuk dediler.

İnşallah bu genişlik vederinlik hikmet ve ahlak dirilirler.
DİL bilim ve DİN de hukuk olarak
yeniden canlanirlar.

Dinnur YAŞAR


İbadet’e gelince Said Nursî nasıl inanacağımın fetvasını, Hüseyin Hilmi Işık nasıl ibadet yapacağımın takvasını belirleyemez.

Diyanetin ve İlahiyatın papazları ve hahamları da karışamaz. İbadet toplumsal olarak iktisad ve adalet bireysel olarakta namaz ve oruç şeklinde görülür, haram yememek ve zinadan kaçmak bu dördünden zor takvadır.

Ne mutlu bu dört koşulu uygulayan ve iki kurala uyanlara.


İmamı Nursî "İbadetin sebebi emr-i İlahi neticesi rıza-yı İlahîdir. Dünyevi ve uhrevi semerat ve fevadi zayıfları müşevvik hükmünü geçer." diyor. Buradaki kavramlar aşağıda tabloda gösterilmiştir. İtikad ve ibadet ile ahlak ve ahlaktan müteşekkil din dahi YBA ile tablodaki gibi resmedilmiştir.

İSLAMİYET adı da verilen İtikad ve ibadet ile ahkam ve ahlaktan ibaret olan dinin şu ve ya bu şekilde olmasından ziyade tapınılan yâr olmanın ve yaranılan kulluğun Allah azze ve celle indinde MAKBUL olması önemlidir ki bu gaybi durumu da yarın MAHŞERDE ve MAHKEME-İ KÜBRADA defterler ve hesapler açılmayınca kimse bilemez.

Bize düşen gaybi olan Tanrı Tanırlığımızı şuhudî bulunulan Tanrı Tanıklığına dönüştürebilmektir. Bu ise İMAN kapısıyla açılan emel, ilim, amel ve ihlas gibi geniş ve derin süreci gerektirirler.

Bu yolculukta Allah azze ve celle hepimizin yâr ve yardımcısı olsun. Amin.


DEĞERLİ kardeşim, FETVA öneriler ve fakat TAKVA yaşanır. Ruhsat herkesin gittiği caddedir ve fazilet azınlığı yürüdüğü yoldur. Sizin takvayı esas alan teklifiniz buna ters görünüyor. Ünlü bir örneği belki duymuşsunuzdur.. Kim olduğu fazla önemli değil ancak İmam A'zam aklımda kalmış. Vaaz ederken necasati galiza ve necaseti hafife ölçülerine dile getirme babında el ayası kadar "idrar" lekesinde namaz kılınabilir.. demiş. Vaazdan sonra bir vatandaş Değerli Hocam demiş siz vaazda böyle dediğiniz fakat size camiden önce abdest alırken gördüm paçanıza bulaşan çamurları yıkamadan içeri girmediniz. O da Kardeşim demiş biz vaazda fetvayı söyleriz ve kendimiz takvayı uygularız.

Fakat maalesef insanları dini zorlaştıra zorlaştıra hatta yaşamı dinden ibaret hale getire getire bilimden, kuvvetten ve dünyadan uzaklaştırdılar ve bu günkü aciz bir duruma getirdiler.. bir saate yeten namaz yerine günde beş saat namaz ile uğraşır hale gelmişiz.. üstelik her bir namaz uygulama ve uyma bilgisi ve buyruğu olan ayet tümcelerin yinelendiği ve anımsatıldığı yer.. özellikle zammı sureler.. fakat musallilerin yani NAMAZ kılanların çoğu, bu emir ve bilgileri ZAMANDA icra etmiyor, edemiyoruz.

Sonuçta zamanda namaz AMAÇ haline geldiği gibi .. namaz da zaman ARAÇ haline gelir.. ancak zamana uğramayanlar için namaz amaç.. namaza uğramayanlar için zaman AMAÇ haline gelmiştir.. Normal olarakta birinin araç olduğu yerde de diğeri AMAÇ olur. çoğu ne dediğimi de anlamadı tabi.. düşünmeden de anlaşılmaz elbette..

gelelim zikre ve fikre.. umarım bundan sonra şükre geliriz:
Fıkıh.. fehim; fikir
Zamir, zebir; zikir
Din.. dil ; kültür
hukuk, bilim, hikmet, san’at ; ETKİNLİK
Hars, umran; MEDENİYET



sonuçta Barış ÖZCAN demiş ki:


Her duyduğuna inanma
Her fikrini doğru sanma
bilgi sahibi olmadan fikir üretmeye meraklıyız..


Siz de ürettiklerimi düşünün ve eleştirin..

ANKARA OKULU tarihselci Okumada
Yazar AYŞE SUCU’un bir yazısına demişim ki;

Insanı tanımlamadan islamı anlamak olası değil.

yazardan bir tık yok.. orada bir arkadaşımın sorusu üzerine dedim:

Aziz kardeşim insan olmak zor.. islam olmak ondan daha zor ki beşer ve insan olmak arasındaki farkı küfür.. iman ve islam aradaki farkı nifak dolduruyor...


İmana girmeyen İNSANLAR için iş biraz daha kolay.. ancak insan iman ile islamın yolunu açarsa büyük bir çoğunluk (insan) bu zorlu yolculuğu tamamlayamıyor. Başka bir anlatımla insan olmak gereklidir ancak yeterli değildir. Fenayı bekaya çevirmeyince.. imanı kemale erdirmeyince.. ameli ihlasa ulaştırmayınca tablomda gösterdiğim gibi ahseni takvimden ahseni amele ulaşamayınca.. sonuç HASARAT.. şekavet.. ancak korku ve umut arasında dengede durmakta iman sonra beklenen haslettir.


SALAH ile HALAS orasındaki yol.. böyle salah ters yazmakla olmuyor.. ancak burada bir sırra işaret ediyor.. DÖNÜŞTÜRMEK.. ancak bunun için de önce DEĞİŞTİRMEK gerekiyor.. bunun içinde önce ARAŞTIRMAK gerekiyor.. yani bu çok zorlu bir süreç.. bu süreçte falanı filanı kafir, münafık, ateist, mason, marksist diye ideolojik ve siyasi olarak suçlamanın fazla bir anlamı ve hatta yararı da yok.. sadece kendinden kaçırırsın adamı.. hatta kaçırırken de kendini unutursun..

Kanımca İSLAM bitti.. İNSANLIK bitmesin diye çalışıyorum. islamiyet-i suğra olan insanlık kalmazsa.. insaniyet-ı kübra olan islamı yakalama şansımızda olmaz.. bu işte islam milleti içinde küfür ya da nifak edebiyatı yapmakla ve kendinden başkasını suçlamakla olmaz.. HİKMET'ten FAZIL'a kadar edebi hissiyat ve fikriyat.. belki ihzar eder yardım eder ancaaak fakat sosyal, ekonomik ve politik icraat uzun bir hikayedir... çünkü esma, kolayca hüsna olmuyor. Zoru (usrü) soruna.. sorunu soruya.. soruyu yanıtı.. yanıtı çözüme.. çözümü (yüsre) kolaylığı getirmek için elemneşrahleke vadisinde çok doloşmak gerekir.

bu arkadaşımızın SÜNNİLERE ver yansın eden bir yanıtı üzerine daha demişim ki;

Bu ideolojik bağlamda kaldıkça Değerli arkadaş "insan" olmak kriterlerinden uzaklaşılıyor gibi geliyor.. bana.. sünni ya da şii.. Kur'ancı ya da Hadiscî.. partici ya da cemaatçi her türlü ayırımcılık yani ideolojik her türlü toptan kabul ve redd.. Müslümanlar arasında .. masonlar arasında ve marksist-maoistler arasında (Müslümanlar dışında da bu ideolojilerin kendilerine görü müminleri ve kafirleri ve münafıkları vardır).. ayırımcılık TOPYEKÜN insanlığı lekeliyor.. elbette insan bir KÜLTÜREL görüşü ya da SOSYAL mahallesi ve yeri vardır.. bu normaldir. ancak bunu ekonomik ve politik çıkarlara dönük hale dönüşüp İDEOLOJİ haline geldikçe idelojinin GENEL KARAKTERİ olan insanı insandan uzaklaşma İŞLEVİ gerçekleşiyor.. yani ayırımcılık daha köklü ve ciddi hale geliyor.


Kur'an bize yeter ya da hadis bize yeter… nakıs bir slogandır.. boşlukta bir sözder.. çünkü kainat olmadan ve insan bulunmadan.. Kur’an ya da hadis olmadan.. hepsi bom boş bir kitaptır.. kendimizi kandırmayalım. İşte bunun için "insan" olalım diyorum.. o zaman insaniyet-i kübra olan İSLAM olma şansımız çıkacaktır.. diye düşünüyorum.. hatta inanıyorum. Eğer karşılıksız bir kuruş yemeyen "insan" olabilirsekk "semiallahü limen hamideh" çağrısını duyabiliriz.


O da tamam arkadaşım, saygılar dedi.

Keza başka bir arkadaş islam bitti demek istiyorsun deyince dedim ki;

ibadet ve ahiret olarak butun semavi dinlerle ortak olan bireysel tarafi degil.. iktisat ve adalet kokenli BILIM ve HUKUK olarak dunyaya çozum getirme yeteneginin biterek meydani nasyonalist.. kapitalist ve sosyalistlere birakmasi olarak anlıyorum bitişi.. şimdi bu mason ve Marksist ideolojilerde bitti..


Şimdi muslumanligi ekonomik ve politik bir çözum araci olan ideolijilere benzetip aynen onlar gibi dunyayi ISLAH etmeye başladiklarinda.. ISLAM ÂLEMI bitt diye derim.

Oysa KİTABA GÖRE onlarin gorevi halife arz olan insana AHLAKLARI ile hidayet rehberi olmakti.. ibadet ve adaleti ayırabilmekti.. dunya ve ahiret dengesini kurabilmekti.. akil ve kalbi bağdaştirabilmekti.. Yoksa her insan gibi kalu belada teslimiyetlerini belirtmişler fakat islamiyeti saglamakta zorluklari ve sorunlari olmustur.. diye düşunuyorum.

Kısaca dünya ve ahiret ile ibadet ve adalet dört bilinmeyenli bir denklemdir.. sizin çözümünüzün de mükemmel olduğu söylenemez.. olsaydı bin yıl geride kalmazdık…


Dinnur YAŞAR 27.01.2021 İzmir Üçyol





Düzenleyen osmanziya - 27-Ocak-2021 Saat 22:36

Din hakkında yukarıdaki girişten sonra DÜŞÜNENLER ve ARAYANLAR için bu dosyaları yükledim.


Din, boyutlara ve dile bindirilen evren.. dünyanın kökü evrene bindirilen insan ve düş.. insan ve düşe bindirilen din ve dil, KÜLTÜR olmazsa olmaz odağıdır, ocağıdır, ozağıdır.

Bunu beşeriyetin yapısından çıkan medeniyetin inşa ettiği en yüksek bina İNSANDIR olarak ifade ediyoruz.

Bu aslında dinin bir muamma ve dinin içinde dilin daha derinde bir tılsım olduğu anlamına gelir. "Errahman AllemelKuran" tümcesi de bunu ifade eder.

Biz bu DIN adlı dizin içindeki 60 sayfaya yakın çalışmada dini anlamaya çalıştık.. indirip yalından karmaşığa doğru versiyon sırasıyla izleyip, imgeleyip irdeleyebilirsiniz.



20210128_084934_DIN.rar



Bu altmış dosyanın sonuncusunun resmini de buraya bindiriyorum.. yani bindirme ve indirme işi.. sokma ve sökme işi.. yükleme ve taşama işi.. evrensel bir eylem.. işlem.. etkinlik ve işletim. Önce başlat sonra bitir yasası içinde cereyan eder.. lakin biz bunu nedense hep unuturuz.





Bu tabloda görüleceği gibi TANIRLIK VE TANIKLIK ve özellikle Tanrı Tanırlığı ya da Tanımazlığı.. Tanrı Tanıklığı ya da Kanıksanırlığı.. çok yönle ve yanlı bir iş.. uzun söze gerek yok.. siz tabloları izleme ve incelemeye başlayın çok şey arayacak ve bulacaksınız.