Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Dünya
 YöntemBilim Forumu | Genel | Dünya
Mesaj icon Konu: fail (ozgurluk) sebeb Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2554

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: fail (ozgurluk) sebeb
    Gönderim Zamanı: 17-Şubat-2018 Saat 09:22
Nedensellik ve özdeşlik.. bilimin esası.. amaçsallık ve özgürlük ise hukukun temelidir.. insan hem nesnedir.. hem kimsedir… Nesne tarafı bilime.. kimse tarafı ise hukuka aittir.. evren ilimleri ile bilimi kurduk ve insan ilimleri ile de hukuku inşa ettik.. uygarlık tarihi boyunca ve bu yolda milletler, kültürler ve uygarlıklar birbirine yardım etti.. ve uzun sure bu iki yolu birbiriyle telif etmek uğraştık.

Bu ayırım bize Aristo'dan beri gelen ünlü DÖRT SEBEB KURAMI intikal etmiştir.. onun maddi sebebini nedensellik.. şekli sebebini özdeşlik.. fail sebebini özgürlük ve gai sebebini de amaçsallık olarak almış ve metafizik sistemine uygulamıştır.. bunu epistemik bir kasa olarak alıyor Descartes’in koordinatik masasında nicelik ve nitelik ile sayısal ve sözel platformu olarak YBA de kullanıyorum. Ancak Kant'ın numenini yadsıyan A.Comte pozitifizmi ile hukuku inşa eden amaçsallık ve özgürlüğü bilim saymadık.. çünkü bu bize sorumluluk yükleyecek.. Tanrı'yı tanıtacak, ahiret yükü verecekti.. bundan kaçındır. Hem bilimi inşa eden nedensellik ve özdeşlik ile nesneleri ve bu arada insanı tanıyacak ve onları kullanabilecek ve yararlanabilecektik.. nitekim bunu da yaptık..tepe tepe evreni kullandık.. çevreyi kirlettik.. doğaya yabancılaştık.. insandan uzaklaştık.

İşte bu olumsuz sonuçlar batıda görüldüğünde artık hermenuetik çalışma savı ile insanın farklı bir şekilde ele alınmasını insanın bilim nesnesi gibi incelenemeyeceğini söylemeye başladık. Daha önce Husserli.. neotik öz ve neomatik öz ayırımı ile fenomenoloji ile bu yola girilmişti.. Dilthey ile anlama ilimleri ve açıklama ilimleri ayırımı yapılmıştı ve böylece Aristo’nun metafizik dört sebeb kuramı ile konulan bilim bütünlüğüne dönmeye başlatık ve böylece ulum denilen etkinliğimiz fünun (bilim) ve fıkıh (hukuk) ile yeniden bütünlüğü elde etmeye başladı…

Fakat biz bu arada fikri ve zikre heder ettik.. amusun nikahı yitirildiği gibi fikrin (kamusun) namusu da kalmadı.. fıkır fıkır kaynayan fikirler insandan insana taşarak ve tedavülü emval ve efkar platformu olan DEVLET üzerinden taşınarak bu güne geldi.. Devlet sayesinde artık fikirler korunarak ve fikir sahiblerine saygı gösterilerek etkileşmeye başladı.. şimdi yeni bir sorunumuz var fikri mülkiyette.. KOPYE donanımı ile fikir sahipleri güç haline geliyor ve aynı zamanda COPY yazılımı ile fikirler ve onların ürünleri kolayca çalınıyorlar.. KAYNAK göstermeden ya da kaynağın ücretini vermeden o fikri ya da eseri ya da bilgiyi veya sözü kullanabiliyorsunuz.. böylece düşünenler ile düşünmeye üşenenler ayırımına bir üçüncüsü eklendi.. düşünceyi ile düşünmeyi birbirini karıştıranlar.

Düşünce.. düşünme etkinliği ile elde edilen bir NESNE’dir.. fakat düşünme bir KİMSE’dir.. düşünce’yi alır kullanabilirsiniz.. kaynakları kullanarak erekler (hedefler) elde edebilirsiniz.. bu ereklerdende yararlanabilirsiniz.. fakat düşünme’yi kullanamazsınız.. çünkü o fikir kaynağıdır.. ESSEBEB-Ü KE-ELFAİL sırrınca.. her kullanım asıl FAİL kaynağına döner. İyi fikir ya da kötü fikir olsun fark etmez.. sahibi üzerine ceza ve mükafat olarak yüklenir kalır. FAİL (özgürlük) sebeb; sebeb, şekli sabeb, maddi sebeb ve gai sebebin üzerindedir. Bu yüzden insan iyilik yapmalı.. iyi düşünceler ve iyi işler peşinde koşmalı.. ne demişler bir iyilik yap denize at.. balık bilmezse Hâlık bilir.

İşte dört sebeb kuramını kurgulayan Aristo’nun fikri binlerce yıldır kullanılıyor.. uygarlığımızda birikmiş ve birbirine eklenlenmiş binlerce “kimse”ye ait yüz binlerce ihtira ve telif.. keşif ve icad “nesne”si tasarruf ve istimal ediliyor. Ancak bunların gücü birilerinin eline geçerek hepimizin eline geçen ölüm makinesine dönüşüyor.. sebebi dört sebebi ve illiyeti.. illetli nalet bir alet haline getirmemiz.. başka bir anlamla dilin (ulumun) muhteşem bir ikilisi olan bilim (fünunu) ve hukuku (fıkıhı) kötü ve kötüye kullanmamızdır.

Bu dili kötü ve kötüye kullanma yüzünden de “kimse” nin nesne olmadığını.. “nesne”nin   kimse olmadığını anlayamıyoruz. Bu yüzden nesnelerin çıkıntısı olan malı seviyor.. meli seviyor.. dini ve dili partilere paravana.. emeği ve özgürlüğü ideolojileri paratoner ederek kullanıyoruz.. çünkü PARA (dünyanın en hazır fikri.. en hazır aleti.. en hazır kuvveti.. ite atsan it yemez) nın çekiminden kurtulamıyoruz. Nesnelerin çıkıntısını sevmemize rağmen kimseleri uzantısı olan ameli ve emeli sayamıyoruz.. amelin KİMSE'sine ve emel'in KİŞİ'sine saygı gösteremiyoruz. Yine bu yüzden nesnelerin ötesine (metafizik) ve kimselerin berisine (parapsik) geçemiyoruz.
IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk