Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Dünya
 YöntemBilim Forumu | Genel | Dünya
Mesaj icon Konu: GELECEK Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2705

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: GELECEK
    Gönderim Zamanı: 18-Haziran-2022 Saat 23:53
Gelecek
HER GÜN DAHA ÇOK KÖTÜYE DOĞRU MU GİDİYOR İNSANLIK YOKSA İYİYE DOĞRU MU
Geçen bir abim;
-Neden her şey, insanlık daha kötüye doğru gidiyor? Diye bir soru sordu.
Ben de;
-Bana göre insanlık daha çok iyi olana doğru gidiyor dedim.
Bu diyalog üzerine aklıma şunlar geldi.
Her şeyin kötüye doğru gittiğine dair algı, efsanevi asrı saadet inancıyla beslenen inançların etkisidir. Bu inançların aynı zamanda bir kiyamet senaryosu vardır. Kötülük gittikçe bütün dünyayı kaplayacak ve kiyamet bu kötülüklerin sonucu olacak. Hollywood bu inançtan esinlenerek epey senaryo geliştirdi.
Bana göre her şey iyiye doğru gidiyor. İnsanlık iyi olanı başaracak, kötü ve kötülük kaybedecektir.
Düşünün bundan yüzyıl önce bütün dünyada kölelik vardı. Kölelik hukuku ve normları bütün ülkelerde etkin bir biçimde yürürlükteydi. Kadın, erkek, çocuk Pazarlarda alınıp satılıyordu. Aleni bir şekilde insan kaçıran büyük organizasyonlar vardı. Devrimci peygamberler ve filizoflar bile köleliği meşru ve hukuki olarak görürdü. 19.yüzyılın başında Bursa (Ben Bursa’da yaşıyorum) kadısının cariyelerini ücret karşılığı sattığını gösteren bir belgeden bahsetmişti, akademisyen bir arkadaş.
Geçmiş tarihin hiçbir döneminde insan hak ve özgürlüğü bu kadar geniş olarak kazanılmış değildir. İnsanların iş ve seyahat özgürlüğü hiç bir zaman bu kadar geniş bir alana yayılmamıştır. Düşünce ve fikir özgürlüğü tarihin hiçbir döneminde bu kadar güvence altına alınıp yaygınlaşmamıştır. Eleştiri hiçbir zaman bu kadar çok yapılmamıştır.
Çağın bütün adaletsizlik ve olumsuzluğuna rağmen insanlık hiçbir zaman bu kadar refah ve bolluk yaşamamıştır. Ekonomik özgürlük bu kadar geniş kitlelere ulaşmamamıştır.
Bundan bir asır kadar önce bir kadının tek başına seyahat etmesi veya gece yarısı sokağa çıkması, zorunlu koşullar olmadıkça imkansızdı. Bu gün bir kadın tek başına ülkeleri dolaşıyor aylarca seyahat edebiliyor.
Tarihin hiçbir döneminde eğitim imkanı ve bilgiye ulaşım bu kadar kolay olmamıştır.
Bütün bunlara rağmen adalet ve iyilik için alınması gereken çok yol var. Yeterki yüzümüz iyi ve adil olana doğru olsun. Karamsarlık yapmayalım. Meyvesi yenilebilecek, gölgesinde dinlenebilecek bir ağaçta biz dikelim. Yarın kıyamet kopacak olsa bile.
17.06.2022
Ekrem Aslan

Elimizde insan olmanın kriterleri ve islam olmanın kıstasları bulunmuyorsa karşılaştırmanın ve değerlendirmenin sağlam ve sağlıklı olmadığını düşünüyorum. Şurası da bir vakıa.. her bir insan tek başına bir âlemdir.. beşeri sıradan bir hayvan olmanın üstüne çıkaran, bir türün bireyi olmaktan çok tek başına bir birey tek başına bir dünya ve tek başına bir âlem olabilmesidir.

Bir de tam tersine şu var; Protogoras'ın dediği gibi insan her şeyin ölçüsüdür. İşte bu durumda kültürün olmazsa olmaz bileşeni olan dilin ve dinin kökenine inilmesi gerekiyor bu ortak ölçüyü (vahid-i kıyasi) bulmak gerekiyor. Dilin ve dilin yerel ve çağdaş olarak oluşturduğu bir kültürün ortak değerlerine göre uygarlığımızın ileriye mi yoksa geriye mi gittiği çözümlemesi yapılarak bir karara varılabilir.
Ray Kurzweil İnsanlık 2.0 yapıtında giderek artan ( ) genişleyen ve gelişen bir genel bir evrim YORUM'u yapıyor.. Max Tegmark makina insan karışımı 3.tür'den bahsediyor.. bence bu İbni Haldun ve Hegel ve Marksın ÜTOPİK yorumlarında sonra yapılan YENİ YORUMLAR.. Ayrıca dilin bilime oradan hikmete.. dinin hukuka oradan ahlaka.. giderek yol alacağını bakarak İYİMSER yorumlarda yapılabilir

Şu da var ki teknolojinin insanı giderek doğaya yabancılaştırmasına.. ideolojilerin insanı giderek birbirinden uzaklaştırmasına bakılarak DİSTOPİK bir gelecekte öngörülebilir. Bu durumda İmamı Nursînin tarihin böyle giderek yükselen ya da düşen düz bir çizgi değilde yaz ve kış gibi bir indi çıktı öngörüsü vardır. Keza YBA ile üretim araçları ve tüketim amaçları ile eğitim ilkeleri ve yönetim ülkülerinin insanlığın Yararlanma düzlemi üzerinde Yetkinleşme dikmesi ise artı ve eksi yönde bir gelişim çizgisi analizi yapılabilir.

Ancak GELECEK konusunda Kutsal Kitapların özellikle Kur'an Fütorolojsi.. müslümanı bağlar. Dünya ne olursa olsun AHİRET hem ondan iyidir ve üstelikte kalıcıdır. Özellikle KALICILIK bütün değerlendirmeleri sıfırlar. Çünkü ütopik ya da distopik tüm değerlendirmeler yetmiş yıllık bir insan ömrü için oldukça kısır kalır. Zira GEÇİCİDİRLER. Maymunlar CEHENNEMİNDEN yapay zeka CENNETİNE çağıran Kurzweil bile hastalıkların biteceğini söylüyor, ömrün uzatılacağını belirtiyor ancak ölüm sorununun çözülebileceğini söylemiyor. Dinnur YAŞAR

İnsan için iyi kavramı ; iradi özgürlük, akli ve ahlaki özgürlük üçüncüsü de; Temel ihtiyaçlar kapsamında ekonomik özgürlük.
Bence bu üç temel konu çerçevesinde iyi ye mi kötüye doğru mu gidiyoruzun değerlendirmesini yapmak gerekiyor
Ekrem ASLAN

Özgürlük ve özdeşlik insanın elinde olan bir emanet.. yani bunların temelli ve sonsuzca sahibi değil. Sadece bunları kullanma sorumluluğu ve sınava bulunuyor. Bunları elde etmekte ziyade sağlam ve sağlıklı kullanarak hem iyi ve hem güzel bir dünya inşa etmektir asıl olan ki "insan"olmakta budur.

Hurriyet ve ayniyet emaneti sahibine verilince benliğin ve enaniyetin kazancının ne olacağı düşünüldüğün ortaya çıkan sonucun ve karın mukayesesine burada girmiyorum. Esas olan insanın özgür istencinin seçiminin sonucudur. Sonuçta bu üçü yani irade ve hürriyet ve ihtiyar benliğin bir aracı ve insan olmanın enstrümanlarıdır.

Bu aletlerin getirileri daha önceki yazımızda işaret ettiğimiz kalıcı ve geçici kazanca bakıyor ki bu nokta teorik aklın temeli olan ayniyet ve pratik aklın zirvesi olan hürriyet muhteşem bir SÜTUN inşa ediyor. Bu sutun tabanı vehim ve hayal ile tavanı hatır ve hazır arasında yapılanıyor ki bunun satırı ve düzlemi SIRAT-I MÜSTAKİMDİR. Bu anlatım daha önce belirttiğim yararlanma çizgisi ile yetkinleşme dikmesine işaret eder.

Yarısı uyku ile geçen altmış yıllık ömrün kalan otuz yılı eğitimde geçen insana kalan 15 yıllık yönetim zamanında bir tarafta kendini yönetirken bir taraftanda çocuklarını eğitir. Yani keyf ve zevk etmeye hiç zamanı kalmıyor gibi.. buna rağmen yine altmış yıllık geçici döneminde sonsuz hayatını hazırlamak gerekiyor. Bu hazırlık gereği bir imtinan ve müsabaka olarak EMANET özdeşlikten bozulmuş bulunmayan sonsuzluk.. EMANET özgürlükten bozulmuş olmayan serbestlik (hoşbaşlık) bu hazırlık sırasında onu DÜNYA hayatına çekecektir. Ki burada dünyanın binbir yüzü ortaya çıkacaktır.

Bu tartışmada selefi salihin DÜNYA hakkkında belirtiği üç yüzü öne çıkarır: Esmai ilahiyenin aynesi.. ahiretin tarlası ve dünya ehlinin OYUN ALANI..

İşte müslümanın bu alanı ciddi oynaması ve uygarlığın oyun kurucularına katılması gerekiyor.. onların oyuncağı olmaması için. Bunu da daha derin çözümlemeler ve fark etmeler ve kadr etmelerle sağlayabilir. Bu da UYGARLIĞI sahiblenmekle yapabilir. Bizde bunu yapıyor ve mekanımızda tartışıyoruz. http://www.yontembilim.com/forum/forum_posts.asp?TID=1849

Dinnur YAŞAR

DÖRT KARANLIK

Kuşku ve keşke ile küskü ve kızgıyı dört büyük KARANLIK olarak görürüm ve bunlardan olabildiğince uzaklaşmak isterim.. burada söz konusu olan KEŞKE gerçekten kurtulamadığımız bir nedamet ve pişmanlıktır. Zaten sürekli olsa insan çöker. KEŞKE kızgınlığa.. kızgınlık ve anksiyete tahribe.. tahribte sonunda depresyona yol açar.

Ahiret pişmanlığı böyle uykulu (nevmli) bir levm.. değil uyanık ve yakaza halinde bir keşkedir.. fakat bunu burada anlamanın bir yolu yoktur ve bu VELASR innelinsane le fi HUSR denilen hasaret ve zarar ve kayıptır.. orada herkes, kazananlar bile kayıplı çıkacaktır. Ancak orada herkes için olan TANRIYA OLAN YAKİN.. bu zararı absorbe eder.. diye düşünüyorum.

Ancak burada bu dört karanlık, bizi aydınlığa çıkarmak için ENSTRÜMAN ve alet haline dönüşür. İnsanlar bu olumsuzlukların sonuçlarından ders alarak olumluluklara doğru yönelirler. Başka yerde başka bir tartışma daha yaptım.. işin aslı.. insanların emanet olan bu araçların asıl sahibi imiş gibi davranarak yaratılış görev ve işlev ve ödevlerinde başarılı ve verimli olamamalarıdır. Bu da zaten bir sınav ve yarış değil mi ?

Ekrem Beyden yazısının paylaşımı için izin istedim.. Değerli Hocam, bilginin mülkiyeti olmaz dedi. Ben de dedim: eşekkür ederim.. elli yıl sonra... korum kalkıyor telif hakkından.. elbette tüm bilgiler birbirine bağlı olarak ortaya çıkıyor.. insanın kendisi de bir olanak olduğundan düşünce ve görüş ve bilgiler bunlar içinde kayboluyor. Ancak bilginin teksirini ve tecdidini TEŞVİK için sevk ve şevk vermek için mallar gibi mellere de kitabete ve kıraatada mülkiyet hakkı tanınmış. Ancak ahirette sağlam ve sağlıklı kullanılan her yeti ve yetenek ve başarı gibi özgün yargılama ve özgü yüklemelerde ecir alacaktır. Kimi ilmi kimi malı kimi hükmü ve kimi de evladı ile ecir alır.Dinnur YAŞAR


Düşünmek kolaydır, davranmak zordur;
Düşündüğün gibi davranmak ise en zorudur.
Goethe

IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2705

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: 19-Haziran-2022 Saat 01:04
Evlilik cinsel ilişki ile birlikte ekonomik ve politik ilişkilerin.. kültürel ve sosyal ilişilerin sağlam ve sağlıklı olmasını temin bir ilk AİLE'yi başlatır. Daha sonra büyük aileler ortaya çıkar, okul, şirket, parti, toplum, ulus.. ulus ve millet aynı anlamdadır ve mel ve dil ve din denilen KÜLTÜR'ü yapılandırır. Böylece aile toplumun BİRİMİ ve insanın BİLİMİ demektir.

Ailede kavi (ERKEK) ve zaif (KADIN) ve erkek (koca) ilişkisi iktidar ve muhalefet, emek ve sermaye, standart ve patent ilişkilerinin temelini teşkil eder. Yani her iş ve eylem ve etkinlik AİLE'de başlar.

Dişil kız ve eril kızan önce kadın ve erkek.. sonra karı ve koca.. sonra ana ve baba.. sonra usta ve hoca olur.. ustalık çaba, hocalık yasa istemez. İşte bu bir ömür boyu süren üretim ve tüketim ile eğitim ve yönetim NEREYE gidiyor ?

İşte aile olan bu gereksinimden öte arayış nereden geldi ? Tapılası koca ve kulluk edilesi karı.. hangi ATI yapılandırıyor.. bu nesne ve kimse öznesi hangi ar yükünü taşıyor ve ad yolcusunu yüklenerek yani PEGASUS olarak nereye gidiyor.. işte dünün doğumu ve yarın düğünü arasında bu gün DÜĞÜN'ünde sorulması gereken soru bu..

x ve y ile ortaya çıkan meddi "Z" ya da amedi "N" ZMN'ı nereye taşıyor.. âdem bir âlem.. dir AİLE'de.
[OFZO]
IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2705

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: 19-Haziran-2022 Saat 14:38

“İslam olmanın kıstasları…” burada hangi İslam sorusu önem kazanıyor. İbrahimin. Musa’nın, Muhammed’in ve müslümanların islamı arasında ciddi farklılıklar var.
Evet!
Hangi İslam?
Ekrem ASLAN
Hani Hukuk Suresi olan Bakara'da "Bakara"nın tanımlanması isteniyor.. daha da ayrıntı istedikçe iş zorlaşıyor.. sıradan olacak ve işi görecek bir sığır giderek daha özel hale geliyor. İnsanın ve islamın tanımları da buna benziyor.. özellikle ben insan ve islam arasında fark görmüyorum.. fark sadece nazar ve niyette.. insanlığını Allah azze ve cellenin rızası için yapan İSLAM oluyor. İsmini bahsettiğiniz nebilerin zamanının istediği toplum koşulları ve buna bağlı olarak hukuk kuralları da değişiyor.. ancak Hukuk Suresi bakara ile BİLİM SURESİ olan Ali İmran suresinin ortası olan Ali İmranın İLK SAHİFESİNDEKİ bilim ve hukuk arası ORTAK METODOLOJİ tüm sorunları çözer nitelikte ve çoğu zaman belirttiğim gibi dil bilime oradan hikmete intikal etti.. din hukuka oradan ahlaka geçti.. Artık eski (Yahudilek, Hristiyanlık Müslümanlık) ve yeni dinlerin (Nasyonalizm, Kapitalizm, Sosyalizm) hükmü kalmadı.. Artık herkes kendi dinine göre ibadetini yapıp ahiretine hazırlanabilir.. evrensel hikmet ve ahlak ile.. çağdaş bilim ve hukuk sistem ve rejimleri bulunduğu kültür ve uygarlığa göre soruları yanıtlar ve sorunları çözer.. bu kadar basit aslında..
Dinnur YAŞAR

İDEOLOJİ
Teknoloji (Makine)'ye nasıl gerek varsa.. İdeolojiye(Zamine)'de ihtiyaç var.. ancak bunlardan daha derin MANA ve GAYE var.. birinin tüm dünyası MAKİNE'den ya da ZAMİNE'den ibaret olabilir. Çünkü dört köşeden diğer üçünü kapatmıştır.. Hatta dünya bu dört köşeden de ibaret değildir. Örneğin KANT (ki hegel, marks onun köşelerinden çıkmıştı) dünyayı (aklı) kemmiyet ve keyfiyet ve cihet ve nisbet köşelerinden ibaret biliyordu.. saydığım isimlerin belki de hepimizin yanlışı, dünyayı aklımızdan ibaret sayışımız.. köylünün dünyayı köyünden ibaret sandığı gibi.. OSMANZİYA
IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2705

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: 19-Haziran-2022 Saat 17:18
KÖRÜ SAĞIRINA ÇATIYOR .. SAĞIRI KÖRÜNE ÇATIYOR..
Yirminci yuzyilin ilk çeyreginden sonra.. tohumlari MARKSIZMLE atılan tanri tanımazlik bir taun gibi dunyaya yayiliyordu.. Imami Nursı.. RNK ile onu bloke etti.. Anadolu ile birlikte Asya.. Avrupa.. Amerika nefes aldı.. Ancak işin teorik ve kuramsal olarak bitmeyecegi anlaşildi.. Anadolu da ateizm ve deizm dahil butun dil ve din ve kulturler arasinda bir uzlaşma ve bağdaşma ve uyuşma yolunun açilması gerektiği ortaya çikti.

Bu gun için ortada olan son din islamiyet.. son ideoloji marksizm.. bulunuyor.. ikisi de misyonlarini icra edemiyorlar.. sadece boşu boşuna işleyen tanri tanirlik ve tanri tanimazlik çatışmasi bulunuyor.. birinin elinde usul haline getirilmis iman kulağı.. birinin elinde iman haline getirilmis usul gözü.. ikiside dunyanin işine yaramiyor.. çunku körü sağirina çatıyor.. sağıri körüne çatıyor.. sürekli çatişiyormad.. bu halleriyle dünyanın sorunlarını çözecek ve savaşı engelleyecek.. barişi uzatacak durumda degiller.[ofzo] 19.06.2022 Erciş-VAN

IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk