I.BÖLÜM
Ten.. can bunun neresinde ?
Ten-bel ile tem-bel hangisi dogru bilmiyorum..
Tenbel.. tembel..
Word Editörüm diyor ki tenbel yanlış “tembel” doğru

TENBEL TENEKE de degilim.. amma bu sefer üşendim.. tendeki BEN'i "canlı" ve "diri" tutan öğrenme ve düşünme merakina ve aşkına.. bunun peşine düşmeliyim... düştüm ve
TurkceKarakter.com sitesini buldum.
TEN.. Google İngilizce-çeviri bunu “skin” diyor..
Skin için de “DERİ” karşılığını kullanıyor.
BEDEN.. için “body” ve “size” diyor
VUCUD.. için “body” diyor
VARLIK.. için “prensese” diyor
VARLIK OL.. için “be a being” diyor
VAR OLUŞ.. için “existence” yazıyor.
Ancak bu fakir beden ve ruh karşılığı olarak TEN ve TİN seslerin kullanırım. Kullandığım “TEN” değişkenin değerini.. ten teriminin kavramını.. sonuna kadar anlatmayı sürdürürüm. Deri ve cild.. yabana atılır bir nesne değil bunu biliyorum.. tıba zigotun endoderm.. (içderi) egzoderm (dışderi) .. mezoderm (ortaderi) .. olarak üç katmandan oluştuğunu belirtir.. biz bunların tümüne birden TEN diyoruz.. sadece ciltteki egzamalarla.. sekste her noktası ayrı bir zevk kaynağı olan “diri” duyumlarla ilgilenmiyoruz. Biz bunları CANLI’lık biliyoruz.. “hayat” veriyoruz.. “diri”leri ŞUUR ile ilgilendiriyoruz. Dır ya da değil diye dır dır eden TANINCA.. biz İNSANBİLİM’imizi inşa ederken her taşı ve her tuğlayı yerli yerine kullanmaya çalışıyoruz. İnsan ilmi yapmak isteyenler buyursun gelsin.. ezbere konuşmak isteyenler nerede zıbarırsa zıbarsın.. biz “ezbere” değil “ezmere” konuşuyoruz.. ZAMİR içinde ne taşıyor onun şümul ve tazammununu arıyoruz.

Elbette ezber ve tekrir de gerekir.. atalar “ettekrarü ahsen ve lev kane yüzseksen” demişler.. yinelemek güzeldir isterse yüzseksen kez olsun demişler.. amma yinelemek yanında yenilemek olmazsa DEĞİŞİM de asla gerçekleşmez.
Özetle TEN olarak tübdun edip yani bedenleşip görünen şu muazzam ve muhteşem insan VUCUD’unu YBA ile nokta nokta örmeyi.. çizgi çizgi.. örgülemeyi.. sürdüreceğiz. CANLI öğrenmek isteyenler buyursun gelsin.

I.BÖLÜM
Resimde   beden ters çevrilmiştir.. aşağıdaki ağızdan ve burundan pak katı, sıvı ve gaz.. PAK ham maddeler girer.. yukarıdaki agozdan PİS katı, sıvı ve gaz atık maddeler çıkar.. bu ikisinin arasında da damarda kanlar ve sinirlerde akışkanlar AK'ar.. bu akanlar temiz ve kirli olur.. örneğin atar damarlarda daha çok temiz kan.. toplar damarlarda daa çok kirli kan.. akar.

Bu durumda bedenimizde yürek ve büyük kökü yukarıda damarlar ve sinirler ağacı olur. ancak esimde bunu ters çevirdim. yüreği ve beyni aşağıya aldım.. eller ve ayaklar.. gözler ve kulaklarda olan damarları ve sinirleri yukarıda gösterdim..


Bedende iki AK'ıcı bulunur.. damarlardaki kan (kirli ve temiz) ve sinirlerdeki akışkan ( recepter ve motor uyarıları taşıyan anod ve katod sodyum ve potasyum).. Ayrıca hormonal ve bağışıklık sisteminin elamanları ki bunlarda damarda kan içinde taşınırlar.. kan içinde taşınan SU ve SIS (hava) "hava" değerine "sıs" değişkeni atadım. Kelama (kef) nasıl SÖZ diyorlarsa KALEM'e (kaf) 'da "SOZ" diyorum. Kalem dahi bir tür SAZ'dır.. sazın tellerinden ses çıkar.. "soz"ün içinden de "mürekkep" çıkar.. soz bu mürekkeple YAZAR. Yaratan da bu dünyayı zerreler ve onlardan ortaya çıkan hücreler.. eneler ve onlardan ortaya çıkan zümreler.. yani zerre ve hücere ile ene ve zümre MÜREKKEPLERİYLE yazıyor.

Demek aslında kainat (evren) bir kalem (soz)dur. İşte ten ve beden de küçükü bir evren.. küçük bir kalem.. küçük bir "soz".. ve küçük bir "saz"dır. (Sicim Kuramına işaret ediyorum anlayanlara)

II.BÖLÜM

Sorumuz şu idi: Can, ten'in neresinde ?
Vız vız vız eden bal arısı! Havada bulut görünürse biz bunun yerde olanına "sis" deriz.. ancak havada   bulut ve su görünmüyorsa bu haline "sıs" diyorum.

Sıs'ın bir de "ses"in yayılmasını temin eden "karışımı" bulunur.. “sıs”in beşte dördü AZOT.. beşte biri OKSİJEN ve diğer gazlardır. Bizler “hava” karışımından oksijeni.. su bileşiminden HİDROJEN'i alırız. Yani bitkiler ve hayvanlar ağırlıklı olarak havadan ve sudan BESLENİLER. Biolojik alemde ve HAYAT dünyasında.. “beslenme” yasası ve programları.. “çoğalma” yasası ve programları gibi temel YASALARDIR..

ŞİMDİ köşelerde bulunan “ısı” ve “ışı” ile “işi” ve “isi” seslerine dikkat çektim.
ısı ( sıcak ve soğuk )ve ılık..
ışı (mor ötesi ve kırmızı ötesi) ve ışık..
işi ( ince ve kalın sesler) ve işit..
anlamlarını biliyorsunuz.. fakat "isi" ve "isit" bilmezsiniz.. çünkü bunu ben uydurdum. Zaten bütün sözcükler ilk doğduklarında “atılan” yani uydurulan değişkenlere değer “atanarak” uydurulmuştur.. zamanla yaygınlaşıp yerleşince kavramlar terimlere bitişik hale gelmiş.. adlar ve anlamları arasında ilişkiler unutulmuş ve manalar metinlerle karıştırılmıştır.

İşte “isi” sesi bir anlam verilmeden yüz binlerce yıldır boş ve atıl kalmıştır.. “sıs” gibi.. buna da aktivite ediyoruz.. Güzel Türkçemize armağan olsun. Bu “isi”ler onu isteyen bunu isteyen bizim "can"ımızın istekleri ve dilekleri.. talebleri ve arzuları.. canımız ne istiyorsa yapmayız.. yaparken koşulları, kuralları ve kararları göz önünde bularak yapar eder.. kurup kılarız. Ten de can bulundukça.. yapısına göre işlevlerini sürdürur..

ten'den candan başka ben (ene.. ego..)
ten’de candan başka tin.. (ruh..)
ten’de candan başka kendi.. (nefis)
ten’de candan başka canan.. bulunur.
Bunlar da temeli dilden ve dinden ibaret KÜLTÜR'e göre örülür.. örgülenir ve öğretilir.

YBA ile yaptığım bu İNSANBİLİM sayfamda kendi ördüğüm insanı sergiliyorum. Anlayanlardan eleştiri.. anlamayanlardan soru.. bekliyorum.

(Not: Söylediklerimi anlamak için kağıd ve kalemi elinizi alıp şekli çizmeniz ve üzerine yazmanız gerekiyor. Hem yeni hem özgün ve bu nedenle size YABANCI gelen bir çalışma için bunu yapmadan.. anlamaz, eleştirmez ve sormazsınız)

III.BÖLÜM
Teni biraz daha ayrintilandirdik.. Rabbimiz macro ve mikro âlemler arasinda bulunan tenimizi ve bedenimizi ve vucudumuzu bir GECIŞ KAPI'sı kilmiş.. biz anne ve babamiźdan çiktik.. kizimiz ve oglumuz bizden çikti.. o halde biz neymisiz ? AILE..

can'ın yerini gösterdik.. ben'in yerinide.. canan'ın yerini de.. kendi'nin yerini de.. CAN.. daha çok hayatla ilgili.. BEN.. daha çok şuurla ilgili.. KENDİ.. her ikisiyle ilgili.. CANAN.. eş ve sevgili anlamı bulur ise can'ın kendini adadığı ve onunla unuttuğu bir nesne ya da kimse.. ya da ÇUBUKÇU üstadın dediği cisminde canım.. canımda cananım.. yedi cihanda bir tanem.. bu TANRI.. ah my good.. ateistler bile uçak sallanınca sözledikler söz.. para bulunca sosyalizm.. koca bulunca feminizm.. uçak sallanınca ateizm.. de uçar gider.





t=ten
ten.. beden.. vucud.. beş merkezden oluşur.. zigot ODAĞIYLA la başlayan yapılanma.. dört merkezi oluşturur; sindirim sistemi.. bu dik boruyla gösterildi.. merkezi mide.. dolaşım sistemi bu yürek ve damar çizgisiyle.. merkezi yürek.. sinir sistemi bu beyin ve sinir çizgisiyle gösterildi.. merkezi beyin.. zigotla birlikte dört merkez oldu.. beşinci merkez.. ERİL sağ ve DİŞİL sol çizgisiyle gösterildi.. merkezi genital sistem.. Buradaki TEMİZ ve KİRLİ terimleri dişilin kirli ve erilim temiz olduğunu göstermez.. toplar damarlar nasıl daha çok kirli kan.. atar damarlar nasıl daha çok temiz kan taşıyorsa.. dişil daha çok duygusal.. eril daha çok düşünsel anlamındadır. Dişil de düşünür lakin daha çok duygu ağırlıklıdır.. Erilde duygusaldır lakin daha çok düşünce ağırlıklıdır.. demektir.






Düzenleyen osmanziya - 23-Haziran-2022 Saat 19:36