KAPTANIN SEYYR DEFTERY

Yyldyz Tarihi 4.3.

Ya?am “ya?tyr” ve her ya? olan gibi bir gün kuruyacaktyr.

Ya?lyk, dirilik ve canlylyk bulunan nesnenin özelli?idir.

Ya?lyk, syvynyn akycyly?ydyr.

Devim, akym, de?i?im ya?am belirtisi oldu?u gibi  yer yer a?ama ve  yyl yyl ya?ama da dirilik ve canlylyk belirtisidir. 

Sadece syvy ve su mu enerji, kütle, ysy, y?yk hiç biri yerinde durmaz.

Dünyanyn dörtte üçü ve bedenin  yüzde sekseni sudur.

Demek yer küresi ve tenimiz canlydyr.

Canly ve diri olan suyun saydam yüzeyi ayna gibidir.

Gölde yüzünüzü seyretti?iniz yüzünüzle birlikte çevreyi de görürsünüz.

Gölün yüzünü göstermesi ile bu dilin “gerçekler”i göstermesi  birbirine benzer ise de aktarma ve yansytma güçleri birbirine benzemez.

Bunu ?öyle dillendiririm; y?yk nesneleri aydynlatyr fakat gerçekleri kimse kimseye anlatyr.

Ayna yansytmasy ve dil göstergesi mahiyet bakymyndan birbirine benzer fakat “hakikat”  bakymyndan ayrylyr. Gerçek= realite=hakikate sözcükleri farkly dillerin de?i?keni olarak ayny de?erleri ibare ederlerse de bu ibarelerden bazylaryna dilimizde  farkly ifade de?erleri verilebiliriz. Aynanyn gösterdi?ine realite, dü?üncenin gösterdi?ine  hakikat ve dilin gösterdi?ine gerçek diyebiliriz ki bu durumda bizim  terimlerin kavramlaryny tanymak, betimlemek ve tanymlamak dü?er. Bu da bize konu dy?yna çykaryr.

Konuya dönersek bizim ?uur  / tanynç  aynamyz,

diri ve canly hayat / ya?am aynamyza yerle?tirilmi?tir.

Ya?am, içinden kat kat çykan bu alanlaryn giri? kapysydyr. Çok kaba bir benzetme yaparsak, nasyl ki göl hem  yüzünüzü hem  ayny zamanda çevrenizi de YANSITIYORSA, ?uur aynanyzda da hem kendinizi hem çevrenizi GÖRÜRSÜNÜZ.

“Ya?am amaç de?ildir” derken “ya?am”yn ?uur aynasyny yansytma görevini a?mayan emel ve hedeflerin  önemli ve  de?er bakymyndan “vazgeçilmez” bir gaye olamayaca?yny belirtiriz. Menba  ve kaynaktan vazgeçilebilir, erek ve hedeften vazgeçilebilir, istek ve emelden vazgeçilebilir.  Vazgeçilmeyen kaynak, erek ve istek varsa biz ona AMAÇ deriz. Bu ?u demektir;  ya?am bir anlam ise ve onunda bir  amacy yoksa ya da yok sayylyyorsa ya da bu amaç yitirilmi?se ya?amdan vazgeçilebilir ve bunun adyna intihar denilir. Bu tür ya?amdan vazgeçme normal ve yasal de?ildir. Amma ya?amyn ve anlamanyn bir amaç u?runa harcanmasy ve bu suretle yitirilmesi yasal ve normaldir.

Örne?in sava?ta vatan u?runa ya?amdan vazgeçiliyor.  Keza kendini ve ya?amyny koruma adyna savunmada ya?am yitiriliyor.  Bu anlatylan her durumda ya?am amaç de?il ARAÇ haline getiriliyor.  “Ya?-am am-aç de?ildir” derken onun önemi, de?eri ve gere?i olmady?yny de?il gaye ve amaç haline getirilmi? ve kendi içine kapanmy? bir ya?amyn yani  sadece üreme ve ço?alma güdüsüne ba?lanmy? seks hayatynyn ve cinsellik dürtüsünün anlamly bir amaç olmady?yny belirtmektir.

E?er insanlyk ve uygarlyk de?erleri de bu araç=amaç sonuca indirgeniyorsa,  o zaman de?erli ve önemli olarak görünen tüm etkinliklerinin ve erdemlerinde, ?uur ve imana yükselmemi? ve yücelmemi? sonuca erecektir.

Bütün bunlara ra?men a?k-y beka ile boyanmy? hyfz-y hayat, tevehhüm-ü ebediyet ile renklenmi? hyrs-y hayat;  kendini korumak tutkusuyla tüm olumsuz ko?ullara ve ba?arysyz sonuçlara ra?men ya?amyny umutsuzluk ve ölümle sonuçlandyrmaz. Çünkü çykmamy? canda umut vardyr.

U?runa feda edilecek bir gayesi yoksa ya?amyn özellikle insan düzeyine gelmi? bir hayatyn önemi ve de?eri kalmaz. Zaman bu yüzden tersine bir “yazyly?”la namaz haline gelmiyorsa yiten bir vakitten öte bir okunu? olamaz.

Buna ra?men ya?amyn verdi?i zevkin tadylmasy onun tutulmasy için yeter.

Gelelim kendime.. ya?amymyn ola?an amaç ve sonuçlaryny evimde, e?imde ve i?imde görünürken kendi ya?amymy a?an edindi?im ola?anüstü amaçlaryn (yöntembilimsel analizi kullanan sürekli taliplerinden olu?an partinin) ?imdiye kadar sa?lanmamy? bulunmasy, gelece?in siber uzayyna emanet etti?im dile getirmeler dy?ynda, gayenin tahakkuk etmemesi  demek oluyor amma bu bana iyi bir yemek oluyor, gelecekte gerçekle?ecek yemekler için.

De-mek, e-mek  ye-mek de?ildir. Y-mek fiilinin  yapyp etmelerin tezahürü olan “emek”in mutlaka ya?amyn temeli olan yemekler ortaya koymasy gerekmiyorsa yemek olmayana yapylan emeklerinde bir de?eri olaca?y anlamyna geliyor. Beslenmesin seslenme do?urmasy, yeme?in emek üretmesi ve ya?amyn araç olarak amaçlar için kullanylmasy ve böylece ya?amyn bitirilmesi ya da yitirilmesi en genel yasa olan “önce ba?lat sonra bitir” olana?ynyn üstüne çykylmasy demek de?il midir ?

Hyfz-y hayat ve hyrs-y hayat içinde gizli özde?lik ve özgürlü?ün ko?ullary ve kurallary, sonsuz bir ya?am da  ko?ulsuz gelecek  ve kuralsyz bir  tat için   çekilebilir ve katlanabilir…  bizi bu ya?amyn, anlamyn ve amacyn e?itlik özde?le?tirilmesi ötesi  salt-la?-tyryl-masyna biz DYN adyny veriyoruz.

San’at ve Hikmet ile Hukuk ve Fünun etkinliklerin tavany olan bu kurum DYL’i bizim kullandy?ymyz dili kullanyr fakat onun yansytmasy ve göstermesi, gölün yüzümü göstermesi ile dilin gerçekleri göstermesi gibi birbirinden farklydyr.

Arkada?lar.. ben size yalyn bir konuyu anlataca?ym..

ten ve tin ili?kileri.. fakat dil beni nerelere getirdi…

Ten ve tin ili?kileri Ferhat ile ?irin ili?kisi gibi somut olmasa da bu ili?kinin öyküsünü yazmayy bu iki adyn ili?kisi gibi çekici kylamasam bile okunabilir bir duruma getirmem  gerekiyor. Üstelik ?ema ve tablolaryn yansytma ve aydynlatma gücünü dahi kullanarak görülebilir ve gösterilebilir yapmam isteniyor.

Tenin gördü?üne BASAR, tinin gördü?üne  NAZAR diyelim.

Tenden muradym BEDEN’dir, tinden muradym ise RUH’tur.

Beden göz ile “basar” eder görür, Ruh gönül ile gösterir, “nazar” eder.

Tene beden yerine fizik  “body” (badi)  dersem, tine ruh yerine psik “mind” (maynd)  dersem sonuç de?i?mez. Tenin tozlardan (atom ve hücrelerden) örülü oldu?unu tinin ise tözlerden (bilgi ve buyruklardan) örgülü oldu?unu söylesem örgülü ve örülü bir BAKANLAR kurulunu size tanytmy? olurum.

Kendimizi bir hükümet sayarken bunun bakanlar kurulunun iki ANA bakandan olu?tu?unu söyleyebiliriz.  Ten’in gören (BASAR)  bakany..  Tinen y?ytan (NAZAR)  bakany..  GÖREN, I?ITAN VE BAKAN  canly bir ayna hem kendini hem dünyayy görür ve gösterir ki biz bunlary GÜRÜNTÜ, GÖSTERY, GÖRÜNGÜ VE GÖSETRGE olarak ayyrt ediyoruz. ?imdi soruyoruz bu kurulun bütün bakan, gören ve y?ytan bakanlarynyn süper-vizör’ü olan  BA?-BAKAN-I kim ?

Peki seçimlerde oldu?u gibi biz ba?bakanymyzy belirleyebiliyor muyuz ?

Bir konuya ne kadar çok yeni bir kavram ve buna ili?kin bir terim soksan konuyu o kadar okunmaz edersin, kuralynca biz bu i?i bir dur demeliyiz.

Hemen diyagrama kuruyorum.. dü?ünmeye ara verin bakmayy deneyin…

TOZ-lar

TEN

Ayine-i ?uur

TYN

TÖZ-ler

Toz’lar duyumlara tadylyr, , töz’ler duyumlarla duyulur.

Tadan ö?eye TEN (beden), duyan ö?eye TYN (ruh)  ady verilir.

?imdi bir moda çykty, ruh yerine BEYYN diyorlar.

Bedenin yüz trilyon hücresinin beyinin yüz milyar nöronuyla idare edildi?ine bakar insanyn bu yüz milyaryn “ruh”uyla yönetildi?ini dü?ünmek ruh, ruh demek de?ildir. E?er insan bedenden ibaret olsaydy belki bu sözün bir manasy olurdu fakat insan beden=beyin yani nesne=nesne e?itli?i olmady?yndan beyin’in nöronlaryn toplam etkisisin bile?kesi insanyn RUHU sayylamaz.

Beyin sadece  ruh ya da akyl ya da nefis ya da kalb denilen MANEVY  aktörün kullandy?y bir  MADDY faktördür. Bu aktör ya da aktörler kurulunun beyin maddi faktörü  kadar AYRINTILI betimlenmi? ve ÖLÇÜMLÜ tanymlanmy? olmayabilir, zaten düne kadar beyin bile typ  bilimimin  konusu yapylmy? de?ildi, insanly?yn ve uygarly?ynyn ortaya koydu?u eserlerin ve neticelerin beynin yapy ve fonksiyonlaryny a?an bir RUH ile ortaya konuldu?unu anlyyor ve inanyyoruz. Vettini-vezzeytuni.. zeytine çekirde?ine  girmi? tin çekirde?i

Y?te benim TYN dedi?im bu ruhtur. Ynsan ruhudur. Kimselerin ruhudur.

Spermin ovaryuma girdi?i gibi ruh da cenine girer…  

Bu ruh çe?itli türevleriyle insan yapyp etmelerinde ortaya çykarak bazy görünümlerine AKIL, bazy görünümlerine KALB, bazy görünümlerine NEFYS ady verilebilir.  Fakat hepsi ruhun  SIRLI istihaleleriyle açy?a çykan latifelerdir.

Ruh dahi bu gizemli ve bilinmez Latife-i Rabbaniye ile tezahür etmi? syrr-y YNSANÎ’dir. SADR’ymyza yerle?en (us ve uz’dan kurulu) FUAD, bu ruhun tasarruflarynyn ifade ve ibare edilmi? adydyr. Mülk (Tebareke) suresinde “O ki sizi in?a etti ve size  gözler, kulaklar ve gönüller kyldy, ne de az ?ükr ediyorsunuz” ayetindeki GÖNÜL ÇIKARIMI, el kullanymynyn derininde kalan manevi beyindir. Yani akyl ve kalb “beyninde”  Türkçe anlatymla  us ve uz “ortasynda” bulunan bir ayine-i ?uurdur.

Kafanyz kary?ty ve beyniniz uyu?tu mu ?

O zaman kafanyzyn vizörünün sakin ve beyninizin spkikerinin yakin oldu?u durumda bu yazyyy bir daha okuyun.. çünkü yazylarym herkese sunulan gazete makalesi de?ildir.. Zaten bu düz yazylarda bahanedir. Asyl yazylary anlamak de?il ?emalary görmektir.. görmenin bile ne kadar karma?yk oldu?unu yazynyn ba?yndan beri söylemeye çaly?yyorum.

Sa?lycakla kalyn.

OSMANZYYA

Sentaks / sözdizimsel / BEYANÎ eksikliklerim VE

semantik / anlambilimsel / MAANΠ yetersizliklerim

için düz yazydan özür dilerim

Not: Bu iletinin dizinindeki ?emalary izler, inceler ve irdelerseniz sakin ve yakyn durumunda belki nefsin mertebeleri konusunda sizi de kanatlandyracak bir kanaat elde  edebilirsiniz.

YLETY?YM:

osmanziya@hotmail.com

osmanziya@yahoo.com

WEBLERYMYZ:

www.yontembilim.com

www.insan-bilim.com

www.osmanziya.com

www.mustafabugucam.com.tr

ÖBEKLERYMYZ:

http://groups.yahoo.com/group/BAKARA/

http://groups.yahoo.com/group/oku-ikra/

http://groups.yahoo.com/group/yontem-bilim/

http://groups.yahoo.com/group/insanbilim/