Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Yöntembilim
 YöntemBilim Forumu | Yöntem Bilim | Yöntembilim
Mesaj icon Konu: Gönül(Kapalı Konu Kapalı Konu) Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
kutlu aytug
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Simge

Kayıt Tarihi: 18-Ocak-2010
Gönderilenler: 170

Hak Puan : 0
Kidem : 5
OrtalamaHak : % 0
Irtibar :0

bullet Konu: Gönül
    Gönderim Zamanı: 25-Kasım-2012 Saat 18:57
ahmet
IP
kutlu aytug
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Simge

Kayıt Tarihi: 18-Ocak-2010
Gönderilenler: 170

Hak Puan : 0
Kidem : 5
OrtalamaHak : % 0
Irtibar :0

bullet Gönderim Zamanı: 25-Kasım-2012 Saat 18:58

Slm

Ateş dendiğinde nasıl ki akla gelen en temel kavram alev-ısı dalgası ise Kalp-Gönül denildiğinde de akla gelen en temel kavram vicdandır. O nedenle vicdan kavramını koordinat eksenimizin merkezine koymak gerekir.  Yatay koordinat eksenine, sağdan sola  sebep-sonuç ilişkisi çerçevesinde vicdanın yani gönül-Kalp etkinliğinin oluşmasında gerekli faktörleri  yerleştirir , dikey koordinat eksenine de Kalbin-Gönlün soyut ve somut mahiyetini yerleştirirsek herhalde yöntem bilim ruhuna-metoduna uygun bir iş yapmış oluruz. Ki şemada görüldüğü üzere yatay koordinat ekseninin  sağ tarafına dilek ve ilim kavramlarını; sol tarafa da dua ve hikmet kavramlarını koyabiliriz. Dikey koordinat ekseninin alt tarafına Ruh ve Akıl kavramlarını, üst tarafa da duyular ve dimağ kavramlarını koyabiliriz. Yakıni kavramları da usule uygun olarak şöyle yerleştirebiliriz.  Alt sağ alana dilek ve ilim ile irtibatlı olduğuna inandığımız soyut alemin Arş ve Kürsi kavramlarını, alt sol alana da dua ve hikmetle alakalı soyut  alemin  Melek ve vahiy kavramlarını koyarız. Üst sağ alana yine dilek  ve ilimle alakalı somut aleme ait uzay alemi-evren  ve tabiat alemi-dünya kavramlarını koyabiliriz. Üst sol alana da yine dua ve hikmetle alakalı  Allah elçisi-Peygamber  ve Sunnetullah-Tabiat Kanunları kavramlarını  koyabiliriz.

Evet! Kalp-Gönül olmasaydı, insanlar yukarıdaki müsbet kavramlarla hem hal olabilirmiydi? En önemlisi iman sahibi olabilirmiydi ve de  imanını inkişaf ettirebilirmiydi? Diyerek  yöntembilimle yaptığımız tanımlamayı sonlandırabiliriz…

Yöntembilimle tanımlamaya çalıştığım kavramların genelde İnsanbilimle ve Din ile ilgili temel kavramlar olmasına özen göstermemin sebebi, İnsanın  kendine ait temel özellikleri bilmesinin ve dinin hayatın en önemli iki meselesi olmasındandır…

Sevgi ve saygılar



Düzenleyen kutlu aytug - 25-Kasım-2012 Saat 18:59
ahmet
IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 3438

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

bullet Gönderim Zamanı: 25-Kasım-2012 Saat 21:34

S.A.

 

Merak başlıklı yazıma yanıtınızın CEVABINI  veremeden,  çünkü kaplıcadan bu gün döndüm,   gönül ile yazınızla karşılaştım.. bunun için bu yazıya öncelik tanımayacağım.

Usulü olarak sağdan sola doğru yani öncesi sağ  YAN sonra sol  YAN sıralamayı benimsemeniz ikimizin ortak bir ilkeyi belirlemiş olduğunu  gösteriyor. Sebeb sonuç ilişkisi dahil tüm  evvel ve ahir  öncelik ve sonralık taşıyan iş ve ilişkileri bende böyle SAĞDAN SOLA DOĞRU  gösteriyorum. Örneğin tablonuzda ilim hikmeti meydana getiriyor, dilek duaya sebebiyet veriyor. Bu sağdan sola yani önceden  sonraya  geçişlerde arada bulunan  VİCDAN rol oynuyor.  

Diğer taraftan somut olanı yukarıda soyut olanı aşağıda yani g örünen zahirİ  üst tarafta  gösterme, gizlenen batını alt tarafta gösterme işi  dahi ortak bir ilkedir. Bunda da hem fikiriz.  Örneğin tabloda dimağ (beyin) ve duyular üst tarafta yani zahirde  gösterilmiş  akıl ve ruh alt tarafta yani batında gösterilmiş. Bu ikisinin arasında yine vicdan duruyoruz.  Yatay olarak arada, dikey  olarak arada  yani ortada ve merkezde bulunan VİCDAN  önemli bir kilit kavram oluyor.

Vicdan sözcüğü VCD kökündendir. Cedd (yazılarımda  sık sık ve ayrıntılı sözünü ettiğim)  kökünün başına  vav getirilerek oluşturuluyor.  Arapçada yüzeysel  bilgim olduğundan  fazla bir şey söyleyemiyorum ve  bilemiyorum.. acaba  köklerin başına getirilen “V” işlevi görüyor ve onun  ile ne tür bir  anlam oluşturuluyor..  Sadece şunu  biliyrorum ki köklerin başına (m yani mim yapım eki )  konularak kalıbına göre  ad  köklerinden  isim yapılır. Örneğin mevcud, VCD kökünden.. mevsim.. VSM kökünden. Fakat bu “V” sesi ne işe yarıyor ? cd..  kökünden vcd… cb… kökünden  vcb.. rs.. kökünden  vrs… rd. Kökünden . vrd.. hd..  kökünden vhd..

 Bu biçimsel konulardan başka  başka bir de yazıda içerikli konuda hakkında bir hususu arz etmek istiyorum.   Genelde “gönül” sözcüğünü  FUAD kelimesini karşılamak için kullanırım.  Eskiden sizin dediğiniz anlamda bende kalb manasında  gönül sözcüğünü kullanırdırdım. Ancak yöntembilimsel analizle insanbilim yapma çalışmalarım ilerledikçe  fuadın, kalbden ayrı olduğunu düşünmeye başladım. Kalb terimini  maddi anlamda yürek manasından  başka kalbi manevi olarak gönül olarak  adlandırmak genel bir yol olmuş.  Ancak bu tutum ilmi değil edebi bir alışkanlık. İnsanbilim oluşmadığından  terim birliğide kurulmamış. Bu mazeret yüzünden yazarları suçlayamayız. Fakat biz yöntembilimin ilk kullanım alanı olan insanbilimde edebiyat değil de bilim yapacaksak daha titiz olmaya mecburuz.

Kalb ile ilgili ikinci bir kavram daha var… vicdan. 

Vecd eden vicdan.. Vucuda zahirde beden denilirse batında da vicdan denilir..  vucud,  batında vicdani olarak keşf  yapar ve vicdani olarak vecd eder.. zahirde ise tübdun olur bedenleşir ve onunla ibda, inşa ve icad eder.  İşte vücudun sol alt köşede bulunan kapısına, yapısına ve alanına  KALB dediğim gibi  bu bu kapının işlevine VECD  ve alanın işletilmesine  İNSAF ve  kapın  açılmasına  KEŞF  demeyi öneririm.  Vicdanın bir işi de hissiyattır.   Bir işi muhabbettir.. bir işi şefkattir..  Bu SOL  ALT’daki  alana,  Türkçe olarak gönül demem de başka uygun adlar kullanırım.  Sağ  taraf taki akıl ve us’un arkadaşı olarak sol tarafa kalb ve uz adı veriyorum. Aklın işi nüha ise,  kalbin de işi vecddir.  Yan kalb i bişi bulur, bişi olur, bişi yaşar, bişi duyar.. işte bu vecdin umumi adı vicdandır.

“Akıl”, US olarak karşılarım.

“Vicdan”ı, UZ olarak karşılarım.

 

Akıl ve Vicdanın müşterek  durumuna FUAD derim ve onu da GÖNÜL olarak karşılarım.

Elbette ben böyle biliyor ve karşılıyorum diye herkes te aynı işi yapacak değil.. ancak tartışırken yöntembilimi baz alacağız.

 

Batında olan akıl ve kalb namı diğer nüha ve vicdan  Türkçe olarak US ve UZ halinde nasıl GÖNÜL (fuad) haline geliyor ? Us’un nazarı ile uz’un niyeti bir araya g elip gönülün NİYAZI nasıl oluyor ?

Bütün bu sorulara felsefenin edebiyatı ile dinin vaazından kurtulmuş  insanbilim ile cevap verilecek ?

Fakat daha  ortada teessüs etmiş yöntembilim yok iken insanbilim nasıl yapılacak ?

Bizim rüşeym  (cenin) halinde bulunan insanbilim ile bunu çözebilir miyiz ?

Sanmıyorum.. fakat hayal de para ile değil ya.. hayalini kurabiliriz, yapılabileceğini düşünebiliriz, yapılmasına girişebiliriz.. işte bu tartışmalar bu işin pırıltıları…

Fuad akıl ve kalbin simetrilerini de söyliyeyim ve şemasına yapayım, böylece işi dörtlemiş olacağız:

 

NEFİS                 ayad                          RUH

 

SARF

 

SaDR

 

KALB                  fuad                       AKIL

Sağlıcakla kalın.

 

OSMANZİYA

 

 

 

 

 

IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk