Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta | |
Aktif Kullanıcılar Aktif Konular Üye Listesi Takvim Arama Yardım Skins Kayıt Ol Giriş |
İnsan Bilim | |
YöntemBilim Forumu | İnsan Bilim | İnsan Bilim |
Konu: sekine ve makine | |
Yazar | Mesaj |
osmanziya
Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3587 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
Konu: sekine ve makine Gönderim Zamanı: Bugün Saat 09:59 |
Dünya.. altında dil.. onun altında din olan deni ve alçak bir YER.. benim burada paylaşacağım RESİM bunu.. bu somut ve müşahhas resmi göstermez.. soyut ve mücerret insanı gösterir..
YERBİLİMCİNİN notları sayfasında dedim: Merhaba, bu çok değerli çalışmalarınız ve katkılarınız için teşekkür ederim. YERBİLİMCİ olarak çok yararlı ve değerli bilgiler ve tablolar veriyorsunuz. İnşaallah kitabında bulunuyorsa edinmek isterim. Çalışmalarının ve başarılarınızın devamını dilerim. Sizin bu çalışmanızı karşılık biz de bu İNSANBİLİMCİ'nin notları.. ile karşılık vereyim dedim. Evren insandan nasıl farklı ile notlarda öylesine farklıdır.. fakat benzerliklerde bulunuyor.. örneğin sizin anlatımınızda nasıl YABANCI sözcüklere bulunuyorsa bu haritada da yer alıyor. Sizinki İngilizce buradakiler Osmanlıca.. Sizinki nasıl gezeğenler, yıldızlar ve galaksiler arası UZAYI betimleme ve açıklamaya çalışıyorsa bu da nefis, akıl ve kalb boşluklarını tasvir ve izah etmeye uğraşıyor. Sizin GDDY (Günlük Dilin Düz Yazısı) ile yapılmış anlatımınızda bir sözcük çok kez kullanılır.. tablod ise bir sözcük ikinci kez kullanılamaz. Sayılarımla osmanziya Bizleri kuşatan "Evren"in büyüklüğü evreninin içinde cereyan eden "Evrim"in genişliği.. birbiri içinde adalar olan gök adaların üstünde yaşaman adamların adımlarını AD da yan Analitik Düzlem' de gösterdim. Tablonun adı SEKİNE.. bununda alında yatan ise MAKİNE.. sekine ya da mekine.. makine ya da sakine.. hepsi KÜN sırrı içinde KÜLLİ olarak cerayan ve merayan eder.. bizde ceal ve meal ederiz.. dediklerimi anlamadınız sanırım.. elbette anlamazsanız.. çünkü siz buraya yüklediğim EN SON 44 numaralı tabloya bakıyorsanız.. oysa ilk numaralı tablodan itibaren teker teker bakıp birer birer incelemiş ve izlemiş olsaydınız rahatlıkla anlandırdınız.. hatta merak ediyorsanız bu ZIP dizini bilgisayarınıza indirip yalından karmaşığa doğru versiyor sırasıyla tahayyül ve tevehhüm ediniz. yani imgeleyip irdeleyiniz.. İnşallah hepsini anlamasanız da anladıklarını eleştirip anlamadıklarını sormanız her ikimize ışık verecek ve aydınlatacaktır. Saygılarımla Sağlıcakla kalınız Osmanziya 28.12.09:57 20241228_095836_SEKINE.zip |
|
osmanziya
Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3587 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
Gönderim Zamanı: Bugün Saat 12:57 |
İki sene önce paylaşmışım.. ne şiirde gözüm oldu ne de düz yazıda.. zaten günlük dilin düz yazısı düşünmeye engel.. yazarlarda böyle açık ve seçik anlaşılır keyifli yazınca düşünmeyi kim nitsin.. bırak gitsin.. adamın üç tel saçı varmış.. sakar berber tararken sağ taraftakini kesivermiş.. adam bozulmuş.. olacak ya.. kazara sol telde gidiverince.. adamın tepesi atmış.. tepesindeki tek tel saça bakmış.. kızmış.. berbere bağırmış; "Bırak dağınık kalsın!" Şimdi İNSAN'ı bilmeyen bir insan nebisini ve rasulünü nasıl tanıyabilir ki ? Çok düşünen zatı âlileri biliyorum ki adam dile getirdiklerini satmaktan düşünmeye vakit pardon zaman bulamıyor.. zaman ile vakit arasında geçen sürede de "time" satıyor. Saygılarımla osmanziya |
|
osmanziya
Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3587 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
Gönderim Zamanı: Bugün Saat 13:20 |
SEKİNE VE MEKİNE Resmi somutlaştırarak gözünü dört atmış.. insana benzettik.. Düzenleyen osmanziya - Bugün Saat 13:30 |
|
osmanziya
Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3587 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
Gönderim Zamanı: Bugün Saat 13:20 |
MAKİNE VE ZAMİNE MAKİNE (İdeoloji) ve ZAMİNE (ideoloji) çağımızda bunun içindeyiz... ticaret ve siyaset çok gerilerde kaldı.. bilim ve hukukun artık adı da okunmuyor.. artık dil iktisatı sağlayamayan hikmetsiz bilim.. adaleti temin edemeyen ahlaksız hukuk bir işe yaramıyor. Şimdi bu makinenin içinden nasıl çıkacağız.. bu kör zamineden nasıl kurtulacağız... sorun bu. Mes'ele insanı giderek doğaya yabancılaştıran TEKNOLOJİ.. giderek insanı insandan uzaklaştıran İDEOLOJİ. Düzenleyen osmanziya - Bugün Saat 13:30 |
|
osmanziya
Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3587 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
Gönderim Zamanı: Bugün Saat 14:57 |
ÖZGÜR İRADE 1512'de Michelangelo; nihayet sanat tarihinin en ünlü eserlerinden biri olarak kabul edilen Sistine Şapeli'nin tavanının freskini tamamladığında, yönetici kardinaller eserleri saatlerce hayranlıkla izleyerek iç geçirdi. Analizden sonra sanat dehası Michelangelo’ya ateş püskürmeye başladılar. Memnuniyetsizlik; tüm iş için değil, bir detay içindi. Ve görünüşe göre çok fazla önemli görünmüyordu. Michelangelo, Tanrı ve Hz. Adem'in parmaklarını birbirine dokunacak kadar yakın çizip insan yaratılış panelini tasarlamıştı. Fakat parmaklar neden birbirine dokunmuyordu? Tanrının parmağı; maksimum gerilmiş ancak Hz. Adem'in parmağının son falanjı kasılmıştı. Basit ama şaşırtıcı bir anlamı olan bir detaydı bu: “Tanrı her zaman orada ama onu arama kararı insana bağlıdır. İsterse parmağını uzatır, dokunur ama istemezse de ömür boyu onu aramadan hayatını geçirebilir.” Hz. Adem'in kasılmış parmağındaki son falanks; özgür iradeyi temsil etmektedir. Bilhan AKKAYA Paylaşım için teşekkur ederim. Lafzin mecazi ve hakisi arasinda mesafe fikrin enfusu ve afaki arasindaki mesaha kadardir.. zikrin cehrisi ve hagisi arasinda iraklik mananin ismisi ve harfisi arasindaki uzaklik kadardir.. kurbiyet ve yakinlik arayanlar bu'diyet ve suhkiyetie dikkat etsinler. Bilgi kesin ve inanç kuşkusuz olmaz. Bilimi usulu isbat eder lakin.. Popper'in anlattiğı gibi.. dogrulayarak degil yanlışlayarak. Çunku külli olanķ kuşatilamaz ve yuzden kesin olamaz Din imanı ikna eder lakin.. Imami Nursî'nin anlamlandırdiği gibi.. imkandan vucuda atlamak ademin cesaretini ister.. her edeb ebed olamaz. Vecibenin kuşkusundan kurtulamaz. OSMANZİYA Kartal kartalın yaninda mi duruyor.. bilmiyorum.. biz civcivler içinde kendi kartal sanan birisi mi yiz.. dunya böylesine garib bir şey.. onu dilin ile belirler ve biçimlersin.. keza dilini de dilin ile tanimlar ve tasarlarsin.. sonunda bu tasarlanmis dininin sanrisini dunyanin sayrisina.. ya da biçimlenmiş dunyanin sayrisini dinin sanrisina.. benzetmeye kalkarsin.. bunlar yapan kim ? Ben.. benzetmenin başinda duran kişi.. nesne ve kimse bileşeni ile ortaya çikan özne.. kendisi ÖZ saymaya başladi mi BOK'u..çunku okeyledikleri kendi ürettikleri.. bir de benim gibi kendi turetiklerini kendi tüketiyorsa.. URETIM bile yapamiyor demektir. Uretim başlarinin tuketimine hazirlanmiş ve pazarlanmiş bir mal ve hizmet demektir. belirleme biçimleme tanimlama tasarlama turetme tuketme uretme pazarlama sanı sayri dunya dil din ben TANRI bu 13 deligin hangisinde ki yaratiyor ve yapiyor ve satiyor ? Cevap Hiç birinde ve sen onu hiç ARA mi yor sun! OSMANZİYA face gönderdiğim iletinin altında Osmanziya ziya yerine daha önceki "TANRI" sözcüğü kalmış.. yani benim iradem dışında.. bu yüzden yazıy kendime yazmıştım.. lakin iyice belli olsun TEVAFUKAN yani benim irade dışında orada kalmış.. yani TANRI beni hiç aramıyorsun diye "ben"den yakınıyor.. Üstelik "el" resmine kartal ismi verince.. bu ikinci hata ile iyice YANLIŞLIKLAR doğruyu gösterir olmuş.. İnşallah şimdi KARTAL resmini buraya bindirecem: Düzenleyen osmanziya - Bugün Saat 15:04 |
|
osmanziya
Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3587 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
Gönderim Zamanı: Bugün Saat 16:25 |
Son dosyayı buraya resim olarak bindirdim ve bu dosyaya gelinceye kadar yapılan 19 word dosyasını da buraya yüklüyorum. 20241228_162654_KARTAL.zip İnsan doğuştan ve yaratılıştan.. hiç bir dil öğrenmeden ve din edinmeden arayıcı ve bulucudur. Sonra ona kültüründe bir dil öğreterek ki bu özellikle ana dilidir ve sonra bir din edindirerek onu KÜRTÜRLE'rler. Yani kendine benzetirler. Zaten insan benzetmeden fazla bir şey bilmez. Nitekim bende bunu kopyeleyerek yani benzeterek buraya bindiriyorum. Kopyeleme tıpa tıp aynen yapıştırma ve yansıtmadır. Elbette biz dilimizde kopyeleme ile benzetmenin ayrı anlamları bulunur.. kize yapıştırma ve yansıtmanın da.. lakın sonuç ister havanın cerayanı ve suyun seyelanı ve katıların harekatı ve yer değiştirmeleri olsun sonuçta hepsi bir TRANFORMASYON'dur. Chat-GPT de (Generative Pr-trained Tranformer) aynı işi yapıyor. Yani garibim katlama ve kopyelemeden fazla bir iş yapmıyor. Fakat bu benzetimin iki şekli bulunur; bilimsel analoji ve edebi teşbih.. bunlarda türlü çeşitleri bulunur.. fakat siz bunları kafanıza takmayın.. YBA nin böyle klasik harfler ve kelimelerle düşünme yerine yeni ÇİZGİ'lerle düşünmesine geçtiğinizde böyle şeylere takılmayacaksınız. Osmanziya 28.12.2024 üçyol izmir 16:24 Düzenleyen osmanziya - Bugün Saat 16:27 |
|
Forum Atla |
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Kapalı Forumda Cevapları Silme Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Kapalı Forumda Anket Açma Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma |