Değerli Cuma Özüsün Hocam, "1-Tanrı inancı kabli (apriori) ve fıtridir. Yani doğuştan olup sonradan edinilmemiştir. Eğitim ve öğretim demirin taşa sürtülmesinden kıvılcımların hâsıl olması gibi ancak içte mevcut olan bir şeyi ortaya çıkarır. İnsanda olmasa dışarıdan edinilemez.
2-Dolayısıyla Tanrının ispatı için ileri sürülen akli, ilmi, felsefi deliller de fazla bir değer taşımaz bahanelerdir. İnsan bilinçli veya bilinçsiz Tanrısız olamaz, Tanrısız yaşayamaz. "Tanrı fikri olmadan matematik bile yapılamaz" demişti bir düşünür (Descartes).
3-Ne var ki kimisi bu inancın köklerinin farkında değil. Tanrıyı inkâr edenler bile Tanrı fikrinden kurtulamıyor. Vicdanı rahat etmiyor. Sürekli onunla bununla tartışarak, karşı çıkarak kendini kandırmaya çalışıyor. Eğer olmadığından emin olsaydı ona ilgisiz kalırdı. Freud bile "bilinçli inkâr, bilinçsiz imandır" demişsiniz. Paylaşım için teşekkür ederim. Tanrı inancı kabli (a priori.. önsel) değildir ancak O'nun emaneti olan ÖZDEŞLİK (identity.. ayniyet) ilkesi önseldir.. keza Ene'ye verilen diğer emanet ÖZGÜRLÜK (liberty.. hürriyet) ilkesi de önseldir. ilkiyle bilim ve ikincisiyle hukuk yaparız. Ene'deki sahibine verebildik mi işler kolaylaşıyor ki bu hidayeti gerektirir. Sen Tanrı'yı tanımaya çalışıyorsun da fakat bakalım Tanrı sena kendisini tanıtmak istiyor mu ? O da en az senin kadar tanıma ve tanıtmada özgür değil mi ? Bu bir ikincisi Tanrı inancıyla bilim yapılmaz. İmamı Nursî'nin dediği gibi mana-yı harfi ve mana-yı ismî birbirinden ayrıdır. İlkiyle din.. ikincisiyle bilim yapılabilir. Dini ve ilmi birlikte götürebilmek günlük bilginin mantığı ile bilimsel dilin matematiği üstünde ve ötesinde bir "MANTIK" ve "matematik" gerektirir. Üçüncüsü EPİSTEMOLOJİK konular böyle bir kaç cümlelik söylemlerle yapılmaz. Bununla beraber yine şu söylemle yazımı noktalıyorum: Tanrı tanırlık ve Tanrı tanımazlık ile yapılan dincilik ve bilimcilik ile bir yere ve sonuca ve yarara varılmaz. Tanırlıktan Tanrı TANIKLIĞA.. geçmedikçe insan islam olamaz. Tanrı Tanımazlıktan insanbilim ve evrenbilime geçmedikçe.. her hangi bir bilimi bilerek inkar geçerli ve cari.. Küfür yürür ve meri hale getirilemez. Bu halde bile inkarın irfan.. küfrün şükür yanında izafi ve itibari olmaktan fazla bir değeri bulunmaz.. diye düşünüyorum. Doğrusunu Allah Bilir.
|