Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

BARIŞ

Nereden Yazdırıldığı: YöntemBilim Forumu
Kategori: Yöntem Bilim
Forum Adı: Yöntembilim
Forum Tanımlaması: Yöntembilim Üzerine Paylaşımlarınız
URL: http://www.yontembilim.com/forum/forum_posts.asp?TID=681
Tarih: 08-Kasım-2024 Saat 20:18
Program Versiyonu: Web Wiz Forums 8.03 - http://www.webwizforums.com


Konu: BARIŞ
Mesajı Yazan: kutlu aytug
Konu: BARIŞ
Mesaj Tarihi: 18-Ocak-2013 Saat 06:23


-------------
ahmet



Cevaplar:
Mesajı Yazan: kutlu aytug
Mesaj Tarihi: 18-Ocak-2013 Saat 06:25
ÇÖZÜMLEME

 

Barış kavramını yöntem bilim çerçevesinde yani koordinat eksenleri temelinde tanımlarken önce barışla ilgili akla gelen temel kavramları yazarız. Daha sonra bu kavramları yöntem bilim şemasında uygun olan kutulara yerleştirmeye başlarız.

 

Şöyle ki: koordinat eksenlerinin merkezine barışla eş anlamlı olan selamet kavramını yerleştirebiliriz. Ki buna göre yatay eksenin sağ tarafına barışın oluşmasının temel sebepleri empati ve hoşgrü kavramlarını. Yatay eksenin sağ tarafına da  barışın göstergesi diyebileceğimiz saygı ve güven kavramlarını koyabiliriz. Dikey eksenin alt tarafına aynı şekilde barışın oluşmasında  en temel etken adalet ve kuvvet  kavramlarını. Dikey eksenin üst tarafına da barışla birlikte oluşan-ortaya çıkan huzur ve saadet kavramını koyabiliriz. Dikey eksenin  alt kısmının sağ alanına  merhamet ve samimiyet kavramlarını koyabiliriz. Aynı şekilde dikey eksenin alt kısmının sol alanına şevkat ve muavenet kavramlarını koyabiliriz.Dikey eksenin üst kısmının sağ alanına barışla ilgili iki temel gösterge güven ve istikrar kavramlarını.  Dikey eksenin üst kısmının sol alanına ise suhulet ve sükunet kavramlarını koyabiliriz.

 

Çalışmamıza verdiğimiz uzun aradan sonra yöntem bilimle isabetli tanımlama yapabiliyorsak...Bisiklete binmeyi öğrenmişiz demektir. Yani fazla ilgisiz ve uzak durmamak şartıyla her zaman yöntem bilimi kullanabiliyoruz demektir.Tanımlamada yanlışlık yapıyorsak bu iş daha öğrenilememiş demektir.  Ki bu durumda daha sık çalışmak-pratik yapmak gerekir. 

 

Selam ve saygılar…



-------------
ahmet


Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 18-Ocak-2013 Saat 22:34
uploads/20130118_223402_s=sema.doc - uploads/20130118_223402_s=sema.doc
 
yukarıda bindirilen dosyayı indiriniz.

BARIŞ / SULH

Sukunet / denginlik

Suhulet /kolaylık

Güven / emniyet

Saygı / hürmet

Muavenet / Yardımlaşma

Şefkat / şe”v”kat değil

Saadet / mutluluk

Huzur / dinginlik

Hayır / İyilik

İyilik / hayır

Selamet / Esenlik

Adalet / adalet

Kuvvet / kuvvet

Emniyet / Güvenlik

İstikrar / kararlılık

Hoşgörü / Müsamaha

Empati / empati

Samimiyet / içtenlik

Merhamet / Acımak

Önce tabloda kullanılan kelimeleri bir liste halinde dizdim.

Yöntembilimsel analiz ilkelerine göre bir sözcük, ne terim ne de kavram olarak,  iki kez geçmez. Çünkü edebi  düz yazıda olduğu gibi burada bir kavram ve terim başka bir anlam ve ad olarak ikinci kez kullanılmaz. Burada ise iyilik/hayır terimi, hem Türkçesi hem Arapçası kullanılmak suretiyle iki kere geçtiği görülüyor. Bu iş edebi bir yazıda tekerrürden kaçınmak için yapılabilir.

Diğer taraftan “şefkat” terimi yanlış olarak “şevkat” olarak kullanılmış. Çok kez uyardığım halde değerli abim bu yanlışı hep yapıyor. Çünkü alışkanlık irade ile oluşur ama boynuz kulağı geçer itiyad ve alışkanlık kudret-i iradeyi yener ve farkında olunmadan ve unutularak yanlış yapılır.  

Merhamet terimi genel “acıma” kavramını ifade ederken şefkat’in acımasının nasıl karşılanacağını bilmiyorum ve bu yüzden aynen yazdım ve sadece sözcüğün terim eleştirisiyle  yetindim.

Kuvvet güç olarak karşılanabilirken “kudret” terimini de güç olarak çevirdiğimizde bir terim iki ayrı kavramı göstermiş olacak ve bu da yöntembilimsel analiz ilkelerine ters olacağından çevirmeden aynen bıraktım. Fizik bilimi açısından  kudret ve kuvvet ayrı ayrı tanımlanmış ve farklı ölçü birimleri ile belirlenmiş iken günlük dilde karıştırılır. Fizikte nar’a ENERJİ deniliyor.. e-Nar-ji ölçü birimi ayrıdır, kudret / power ölçü birimi ayrıdır.. çeşitli kudretler var.. kuvvet ayrıdır ve çeşitli kuvvetler vardır.. Biz fizikçi olmadığımız için uzmanı olmadığımız konuda analiz, düşünme, anlama ve tanımlama yapamayız.  Burada sadece kudret, nar, ziya, sühunet (bürudet ve hararet) ve kuvvet (potansiyel ve kinetik) kavramlarını ayırmakla yetinelim. Fizikçi arkadaşlar yöntembilimsel analize göre çözümleme ve tanımlama yapsalar, ki nitekim yapıyorlardır, ama matematik olarak yapıyorlar, mantıksal ve metodik olarak yapsalar daha başarılı olabilirler.

Şimdi SULH, tablonun başlığı ve buna en yakın kelime olan SELAMET tablonun ortasına konulmuş ve sulh ve barışı sağlayacak hoşgörü ve saygı, ortanın sağına ve soluna yerleştirilmiş ve bu kavramları yol açan empati ve güven bunlara eklenmiş.

Buradaki, SAĞDAN BAŞLAYAN yatay düz çizgi diyor ki;

Önce bir empati yapılacak bundan da bir hoş görü doğacak bu dahi esenliğe yol açacak ve bu selamet ve esenlik  dahi sevgi ve saygıyı besleyecek ve yeşertecek ve  bu da kişilerarasında güvenlik ve güvenilirliği artıracak.. doğru mu ?

Bence doğru.. katılıyorum ve isabetle dizildiğini kendi adıma onaylıyorum.

Şimdi bu işte  eğer yanlış anlamıyorsam barış ve sulh EMPATİ ile başlıyor. Yani karşındaki kendin yerine koyma ya da kendini karşındaki yerine koyma.. empati acaba hangisi ? Kanımca empati , hem sempati hem antipati olmayan bir durum ki bu durumun adı DİĞERKAM’lıktır. Diğerkam olmak suretiyle sempatik ve antipatik olmamak.. antipatik ve ve sempatik olmaktan daha öte ve daha önemli bir tavırdır. Diğerkam ve empatik olan insan gerçekçi bir insan olarak kendini diğeri yerine koyarak fedakarlık eden ve ona göre ona davranan kişidir. Bencil bir tavırla karşısındakinin kendisi gibi olmasını beklemiyor. Örneğin kendisi genç olduğu halde karşısındaki yaşlınedeniyle kendisi de yaşlı imiş gibi davranan kişi fedakarlık yapmıştır.. Ya da tersine yaşlı bir öğretmenin çocuklara veya gençlere kendisi degenç ya da çocukmuş gibi davranması ki, kendisinden beklenen yaşlılık ve olgunluk tavırlarını yeri geldiğinde unutmamak suretiyle eğitim ve yönetimde barışı sağlayarak başarılı olan bir kişidir.

Türk kendini kürt yerine kürt kendini türk yerine koyacak… böylece de Müslümanların  beraberliği kurulacak ve hatta giderek ümmet-i davet olan Hristiyan ve Yahudilerin ve ümmet-i icabat olan Müslümanların birlikteliği sağlanacak.

Böylece yan da eşit ve denk hale gelir uyuşmazlık çıkmaz ve çatışma olmaz.

Böylece ekonomik ya da sosyal bireysel ya da toplumsal her türlü ilerle ve gelişmenin temelinde SULH yani barış-uzlaşma ile eşitlik-denge olduğu açıkça belli olmuyor mu ?

Öyle ise yatay çizgi tamam.

Gelelim diğer dikey çizgiye:

Ortada SELAMET / esenlik var

Üstünde yani zahirde huzur ve saadet

Altında yani batında adalet ve kuvvet

Bence bu yerleştirme tersine olmazı lazım.. çünkü adalet ve kuvvet hiç olmazsa eserleriyle görülür oysa huzur ve saadet içte görünmeyen dinginlik ve mutluluktur. Elbette onunda dışa çıkan belirtileri olabilir ve adalet kuvvetin dış hassalarımızdaki tesirlerine ve icraatına nazaran batını ve hissidir.

Hayır yukarıda yazılmış güzel fakat altına bunun tercümesi olan iyilik yerine HAK yazılsa idi ya da yukarıda HÜRRİYET aşağı HAKK yazılsa idi daha isabetli olurdu. Keza şefkat ve merhamet yerine HAYIR ve HASENAT yazılsa idi daha isabetli olurdu diye düşünüyorum. Şefkat ve merhamet sulh ve barış yerleştikten sonra yeşerecek çiçek ve meyvelerdir. Yukarıda sükûnet ve emniyet yerine SELAMET ve EMNİYET yazılsa idi daha isabetli olacaktı diye düşünürüm. Böyle ortaya SULH’u koyalım başlıkta BARIŞ olsun. Suhulet ve muavenet önce ve sağda olması samimiyet ve istikrar sonra ve solda olmalı.

Yani kolaylık / SUHULET ve yardımlaşma / MUAVENET’İn ÖNCEDEN içten ve kararlı olmasına gerek yok SONRADAN bu kolaylık kararlı / İSTİKRARLI  ve yardımlaşma içten / SAMİMİ  hale gelebilir. Yani tablonun iç karenin sağı ve solu yer değiştirmeli.

Şimdi değerli Ağabeyim Kutlu Bey, tablo yaptı.. bende eleştirdim ve zati alisinin dediği gibi ne kadar çok şema yaparsak elimiz daha çabuk alışacak.. böyle okumakla kalmayacak ve tablo yapar hale geleceğiz.. kendi adıma ve kendisinden özür dileyerek Kutlu bey adına diyorum ki haydi arkadaşlar benim ve onun birlikte attığımız iki adımına karşılık sizde ÜÇÜNCÜ bir adım atın ve eleştirimi ve önerdiğim terimleri doğru varsayarak buna göre yeni bir tablo yapınız! Boş bir tabloyu bu yazıya bindireceğim. İndiriniz ve doldurunuz. Eliniz kaleme değmiş ve gözünüz iş birliği yapmış ve oradan da zihninize yardım etmiş olur. Ve böylece yöntembilimsel analizle barış başlamış olacaktır.

Sağlıcakla kalın.

Osmanziya

 

 

 



Mesajı Yazan: kutlu aytug
Mesaj Tarihi: 18-Ocak-2013 Saat 23:46
Slm.
 
Bazı kavramların ik ikez kullanııldığı doğru...
Adalet ve kuvvetin arka planda yani batında  olmadığıı bir durumda barış gerçekleşmez. Huzur ve saadet görünür olmasa da herkesin bir şekilde açıkca algılayabileceği davranış biçimleri ve haiz olunan maddi ve manevi donanımlar olarak kabul edilebilir. Yine arka planda-batında Merhamet ve Samimiyet ile şefkat ve muavenet olmayan bir barış düşünülemez.  Ancak sağdaki kavramların sola. soldaki kabvramları sağa alınması da mümkündur. Diğer eleştrilere katılıyorum.
Genelde güzel bir eleştri olmuş. Tşk.


-------------
ahmet


Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 19-Ocak-2013 Saat 13:47
S.A.
 
Batın görünmeyen ve gizlenen yerine dayanak ve arka-plan ya da alt yapı anlamında alınınca dediğinize katılıyorum. Bunun da altında yani arka planında merhamet ve muhabbet olmadan yine barış ortamının sübrekli tutulması zordur. Buna da katılıyorum. Ancak sonuçta barış yani sulh tablosunun emniyet ve selamet kanatları ile silah ve salah kökleri nazara alınacak daha başka tablolarda kurulabilir.. yeter ki S.L.H kökü merkezde kalsın. Fakat sizin bu sulh tablonuz fevkalede hakikata yaklaştıran bir pencere açmış. Sağolun,  Sağlıcakla kalın. Osmanziya



Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03 - http://www.webwizforums.com
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide - http://www.webwizguide.info