DİLARA
DILARA dizini içindeki
dosyalar uploads/20130311_115719_DILARA.rar - uploads/20130311_115719_DILARA.rar
“Düşünenleri arıyorum. Çünkü arayanları düşünüyorum.”
Dünyamız,
dinimize göre dilimiz ile inşa ettiğimiz müşterek binamızdır. Geçmiş milletler,
dinler ve medeniyetlerden tevarüs ettiğimiz bu her gün yeniden kurulan binaya “umum-i dünya” tabir edilir.
Bu
genel dünya içinde her birimizin de HUSUSİ DÜNYASI bulunur. İster böyle ayrık
dünya, ister umumi ve ortak dünya olsun
ve hatta ister kendi dinimiz bulunsun ister başkalarının dini olsun
bu
var oluşta merkezi rolü DİLİMİZ oynamaktadır.
Bunu
şu diyagramla gösterelim:
DNY
(dünya)
Dil (LİSAN)
DYN
(din)
Yöntembilimsel
analiz çalışmalarımızla, kullanılan dili veya bilinen dilleri değil
potansiyel dili ve gizlenen bir
yöntemi inşa etmektedir. Günlük dildeki mantık ya da bilimsel bilgideki
matematik gibi ortak bir KÖK’ten kaynaklanan bu dil, hepimizin kafasında
doğuştan yerleştirilmiştir. Felsefede buna a priori ( önsel-kablî)
bilgiler denilir.Yani bu potansiyel bana özgü bir yetenek ve
kişisel bir becerim değildir. Nitekim başta Kutlu AYTUĞ olmak üzere birkaç kişi
bu yöntemi kullanarak bu savım kanıtlanmıştır. Üstelik daha önceki bir yazımda
belirttiğim gibi Tony BOZON ve Tamer DÖVÜCÜ gibi kişiler yöntembilimsel
analizin mutfağı olan ANALİTİK DÜZLEM’i kullanarak beşeriyetin ortak platformu
olan AKIL kapısından çıkan olanakları kullanarak, fikir madenlerimizi ve zikir
tarlalarımızı işletecek yeni ortak dil çalışmaları yapmışlardır. Ancak bu
çalışmalarda ortak dilimiz İÇERİK ile başkasına
görünmekle beraber bu içerikler içinde dili kullanana kendini gizlemektedir.
Biz
1990’larda başlayan çalışmalarımızla bu gizleneni görmeye ve göstermeye
çalıştık.. ancak bunun için özel imkanların, hususi gayretlerin ve kişisel
fedakarlıkların olması gerekiyordu…
Bir
defa” dil”i kullanmamak gerekiyordu!
Ne
demek dili kullanmamak ?
Yazarlık
yapmamak.
Başkasıyla
bilgi ve içerik paylaşmamak ,
başkasına
yararlı görüşleri ve değerli düşünceleri taşımak amacını gütmemek.
Elbette günlük işlerimiz ve geçimimizin kapısı olan
mesleki çalışlarımız için zorunlu olarak dili kullanmak ve iletişim yapmak mecburiyetindeyiz.
Fakat yöntembilimsel analizi öğrenmek, kullanmak ve yararlanmak istiyorsak bu
tür eski alışkanlıklarımızı, konuya ilişkin akademik çalışmalarımızda, bırakmak zorundayız. Çünkü yöntembilimsel analizi
kullanma ve yararlanma hedefleri DİL’ini ÖĞRENMEK için onda yoğunlaşmayı ve
konumuzda kilitlenmeyi gerektirmektedir.
Bu
inziva ne kadar sürecek ?
Eli
boş ve gönlü hoş Osmanziya için bir
ömürdür.
Çünkü
yöntembilimsel analizin proje suresi, 1131 yıllık planlamada 120 yıl
sürmektedir.
Bu
demektir ki düşüncenin dil haline gelme aşaması, ömrümü aşmaktadır.
Hedef
kitlem olan 4-5 kişi (dört veya beş öğrenici) yöntembilimsel analiz ile
aralarında ortak bir iletişim aracı yani dili kurduklarında ÇEKİRDEK oluşmuş
demektir.
İşte
bu dört arkadaştan beş öğreniciden bunu yani bir ömürlük çalışma istiyorum. Çünkü dört beş kişi AKADEMİK bir organizasyon oluşturacaktır. Bu arkadaşlar elbette günlük geçim ve mesleklerini sürdürecekler fakat kendilerine ayıracacakları zamanlardaki seslenmelerini ve zihinsel beslenmelerini , yöntembilimsel analizin mühendisliği ve mimarlığı ve ortak dilin inşaası için KULLANACAKLARDIR. Madem adamlık adanmaklıkladır. İşte size bir onarımından onur duyacağımız bir ADA.. bu ada, ad'a hizmet edecektir.
Eğer
hem ben öğrenici olayım hem başkası
yararlansın yazarlık yapayım derseniz ortaya Tony BOZON ve Tamer DÖVÜCÜ tarzı içerikli
çalışmalar çıkacaktır, diye düşünüyorum.
Şimdi
bu iletinin ekindeki DIL-ARA dizini içinde dosyalar var..burada yöntembilimden
insanbilime ve oradan islambilime giden bir çizgi var.. Bu çizgiyi herkes
anlasın diye rahatlıkla üç dört kitab haline getirebilirsiniz.. sonuçta ortaya
bir dünya hatta bir din ortaya koyabilirsiniz ancak
bu başkalarının da benimsediği YAZARIN dini ve dünyası olacaktır fakat
herkesin ortak DİLİ olmayacaktır.
Eğer ademik bir çalışma sonucu böyle oluşacak ortak “dil” kimin işine yarayacaktır ?
Herkesin
işine yarayacak fakat senin (akademisyenin) işine yaramayacaktır!
Böylece
sen dili KULLANMAMIŞ olacaksın.. bunu yazarlık yapmamana borçlusun.
Amma
böylece de sen DİL’ini tanımakla ödüllendirilmiş olacaksın.
Dili
kullananlara hizmet sunma onurunu alacaksın.
Eğer
içtenlik ve ihlasla bu işi yapmışsan dinine uymakla uyanmış olacaksın.
Yetmez
mi ?
Sağlıcakla
kalın.
OSMANZİYA
Sentaks / sözdizimsel
/ BEYANÎ eksikliklerim VE
semantik /
anlambilimsel / MAANÎ yetersizliklerim
için düz yazıdan
özür dilerim
NOT:
İşbu yazı mart 2013 Ankara görüşmesi
için hazırlanmıştır. Bu yazıda geçen "öğrenici akademisyen" bir üniversitede maaşlı öğretim üyesi olmak anlamına gelmemektedir. Ya da SOKRAT'ın etrafında dolanan ve onunla konuşan kimseler demekte değildir. Amma aynı konu, aynı hedef, aynı proje ve aynı amaç etrafında yani ORTAK DİL davasında bir araya gelmiş ve siber imkanlardan yararlanarak toplanan kişiler demektir. Bu ortak dil de, HİKMET konularında günlük dilin mantığının ve bilimsel bilginin matematiğinin yetmediğini ayırt eden öğren-i-ci'lerin debelenleriyle ortaya çıkacaktır.
|