Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

19 Mayis 2022

Nereden Yazdırıldığı: YöntemBilim Forumu
Kategori: Yöntem Bilim
Forum Adı: Yöntembilim
Forum Tanımlaması: Yöntembilim Üzerine Paylaşımlarınız
URL: http://www.yontembilim.com/forum/forum_posts.asp?TID=1832
Tarih: 06-Kasım-2024 Saat 17:14
Program Versiyonu: Web Wiz Forums 8.03 - http://www.webwizforums.com


Konu: 19 Mayis 2022
Mesajı Yazan: osmanziya
Konu: 19 Mayis 2022
Mesaj Tarihi: 19-Mayıs-2022 Saat 15:20

Günlük dilin düz yazısı
GÜNLÜK DİLİN DÜZ YAZISI
GDDY


HAZIR ve açık ve seçik ANLAŞILIR
Her zaman çekici ve çelici olmuştur.
Bir de üstüne şemalar ve fotoğraflar varsa.
Bir tabakta sandalye ve masası hazır bir sofra gibidir.
Masanın etrafına ne kadar sandalya konulursa o kadar da artar paylaşım. Ancak sonunda ne olur bilir misiniz _


Yenilenlerin tadı unutulur ve mutfaktaki temizlikte size düşer.


Oysa tadın kalıcı olması ve kendinizin de güzel yemekler yapması için ben sizi analitik düzlemin mutfağını çağırıyorum.


Gelenek ve gidenek arasında..
Yineleme ve yenileme arasında..
Gelenek ve kalankök arasında..
gelenek ve değişim arasında..
Değişim ve dönüşüm arasında..


bireyde
toplumda
ulusda
yerelde
bölgeselde
küreselde
evrenselde


BENZEŞMELER VE BAŞKALAŞMALAR hep olacaktır.
Burada GDDY belki size bir fikir verebilir.
Sağlıcakla kalınız.


osmanziya 19.05.2022 üçyol-izmir


ATATÜRKÇÜLÜK
Teşekkür ederim.. http://www.yontembilim.com/forum/forum_posts.asp?TID=1781 şu yazıma Atatürkçüsünden ve Kemalistine.. Nurcusuna İslamcına.. kadar tek bir kişinin değerlendirmesi olmaması savım değersizliğini gösterebilir.. fakat değer'lerin bir eğer içerdiğini de bilirseniz doğru ile eğri arasındaki FARK'ı kendimizin bulmasa gerektiğini de anlarsınız.

Sonuçta bazen nedenlere dikkat edersiniz bazen de neticelere.. Ne olursa olsun.. ister olumlu değerlendirelim ister olumsuz.. sonuçta ülke, ulus, siyasal iktidar gibi M.Kemal ATATÜRK Cumhuriyetimizin bileşenlerindendir. Devletin donanımını değiştirmiş, meclis, mahkeme ve kabineye yeni bir şekil vermiştir. Bu sonuç hangi neden ve sebeb ve illet ile olursa olsun önemli ve değerlidir. Müsebbibi olarak kendisini sever ya da sevmezsiniz ancak saygı duymalısınız.

Söz konusu yazı çözümü kişilerden ve olaylardan çıkarıyor.. olgulara ve fikirlere götürüyor.. onun üstündeki arlara va adlara çıkmayı kişinin kendine bırakıyor.. bu arada bu paylaşımınızı web sayfamda paylaşma izni vermenizi isteyeceğim..

Sag olsun Değerli Hocam izin verdi..
Sahin DOĞAN
19 Mayıs bugün. Samsun'a çıkış. Ulusal çevrelerde bayram havası hakim. Muhafazakar ve dindar çevrelerde ise manalı bir sükunet. Atatürk methiyeleri bütün televizyon ekranlarını ihata etmiş durumda. Bu vesileyle Fehmi İlkay Çeçen'in imzalı olarak gönderme nezaketinde bulunduğu "Atatürk'ün Kaleminden Yaratılış ve Din" isimli kitabını okuyorum. Çeçen çok titiz bir işçilikle el yazma belgeler ışığında yaklaşıyor meseleye.

Şevket Süreyya Aydemir'in Tek Adam'ı başta olmak üzere Atatürk hakkında onlarca kitap okuduğumu biliyorum. İlkay Çeçen el yazmaları ışığında Atatürk'ün İslam'a, Kur'an'a, Hz. Muhammed'e inanmadığını ispat etmeye çalışıyor.

Kahir ekseriyeti itibariyle dindar camianın da kanaati bu minval üzre. Doğrudan hâli olmamakla birlikte bu yaklaşımın bir nebze peşin hüküm ihtiva ettiğini söylemek gerekiyor.


Diğer tarafta Edip Yüksel, Yaşar Nuri Öztürk gibi bazılarına göre Atatürk halis-muhlis bir müslüman. Hatta adı zikre değmeyen müteveffa birine göre Kur'an hafızı ve evlad-ı Resûl.


Yaklaşık yüz yıldır resmi olarak devlet eliyle Atatürk sevgisi ülkede yaşayan bütün zihinlere ve kalplere zerk edilmeye çalışıldığı halde milyonlarca insan tam aksi bir kanaate sahip hala. Yirmi yıllık muhafazakar ve dindar iktidar deneyimi bu kanaati ne kadar sarstı veya kırdı, tam bilmiyorum. Mustafa İslamoğlu meşhur bir kitabında Atatürk'ün açıkça ateist olduğunu söylüyor ama buna rağmen her fırsatta hazrete rahmet okumaktan geri durmuyor. Sahi ateist birine rahmet okunur mu?

Sanırım Can Dündar'ın "Mustafa" isimli belgeseli doğruya en yakın intibaları veriyor insana. Bence Atatürk bir parça agnostik, melankolik, ilerici, ileri görüşlü, batıcı, yalnız, pragmatist, vatansever, zevk-perest bir idari deha idi. Kişisel bazı zaafları ve inanışları idari deha olma vasfına herhangi bir halel vermez.
Sahin doğan


TEŞBİH

Değerli Hocam paylaşım için teşekkür ederim. Edebiyat ve bilimde kullandığımız BENZETME (teşbih,metafor,temsil,analoji) deduksiyon ve indüksiyon dahil tüm öğrenme araçlarımızın en başında gelir ve fakat en çok yanıltan bir yoldur. Bu yüzden felsefede antroposentrizm (insan merkezcilik) ve antropomorfizm (insanbiçimcilik) dine en birinci eleştirisidir. Ancak bu eleştiriden felsefenin kendiside kurtulamaz. Kadim Yunan Kültüründe Protogoras "insan her şeyin ölçüsüdür" demişti.. DURUM bu gün içinde değişmedi.. Sonuçta felsefenin kuşkulu soruya dinin kesin yanıtı yöntem edinmesinin bu insanmerkezçilik ya da insanbiçimcilik kalkış noktasına bir etkisi de bulunmaktadır. Ancak biz dinin teşbihi ile felsefenin kuşkusu ortasında bir yol bularak hem filoloji ve filozofinin "müteşabih" mes'elesini hem teoloji ve teozofinin "teşebbüh" problemini çözmeye teşebbüs etmeliyiz. Bu bizim sınavımız ve yarışımızdır. Ancak rahmetli Demirelin dediği gibi, Biz mes'eleleri problem etmezsek ortada sorun da kalmaz 😉 diye düşünüyorum. Saygılarımla. [ozo] 19.05.2022 Üçyol-İzmir

Din Felsefesi, temelde Batı düşüncesinin geçirdiği evreleri merkeze alarak veriliyor, tamam bilelim, ama müstağni kalmadan müstakil olmak için dini tecrübe olarak konusunda islam geleneğinde Nakşibendiliğin sessiz zikri ile Budist uygulamalar arasında benzerlik var mı diye okumalar yapmıştık.
" Budist Lamaizm’de yoga yapan kişi kendini Buda yerine koyuyor ve onun bütün özelliklerinin kendine geçtiğini hissediyordu. Bu şekilde de birey, Buda ile birleşmiş ve Nirvana’ya ulaşmış oluyordu. Yani burada uzun bir süreçten sonra değil, aniden o an içerisinde aydınlanmaya ulaşma vardı. Uygur Türklerinin de kabul ettiği bu Budizm şekli Türklere çok uyuyordu. Türklerin benimsediği Mahayana Budist ekolüne tantrik (ezoterik) ögelerin girmesiyle insan benliğini yok eden dünya unutulur ve beden külli ruh olan Burkanla birleşir. Böylece tek bir bedende var oluş gerçekleşir. İşte Nirvana tam olarak budur. Ulug kölüngü mezhebindeki Buda’nın Türkler arasında bu şekilde yorumlanması birçok alim tarafından İslam süfiliğiyle benzetilmişti"
Nurcan Ünal, Budizm'in Orta Asya'ya yayılması ve Türk Kültürüne Etkisi, (İzmir: Dokuz Eylül Üniversitesi SBE, Basılmamış Yüksek Lisans Tezi 2021),155
Mevlut UYANIK

Söz insanda.. okunur.. bu yüzden Koca Yunus bilmek bilmeyi bilmektir demiş.. insan sozla.. yazılır.. bu yüzden Koca Yunus bilmek kendini bilmektir demiş.. okuma MEL’in emeli yazma MAL’ın ameli olunca SÖZ imamı Mübin.. SOZ da kitabı Mübin olur.. bu yüzden Koca Yunus sen kendin bilmezsin bu nice okumaktır demiş.. ilkiyle "yöntembilim"i.. ikincisiyle "insanbilim"i.. üçüncüsüyle de "islambilim"i yaptım. [ozo] 19.05.2022 Üçyol-İzmir



SÖZ

Söz.. sağlam ve sağlıklı bilgi (belge) ve değer (buyruk) taşıdığı sürece kişiyşe ışık ve aydınlıktır.. ışık nesneleri aydınlatır.. insan ise insana gerçekleri anlatır.. derim eskiden beri.. Bu da, gördüklerini örme ile ortaya çıkan bir sonuçtur. Bu, NAZAR’ın basarın manzaralarından aldığı mubsıradır.

Bu birincil manzaralar ve mubsıralar ile İKİNCİL bilgilerin olan işaretlerin tercümesi (çevirisi) ve delaletlerin tevili (evirisi) ile değerlendirilerek ortaya çıkan TABLO’lar büyük resimlerdir.


Tercümelerin tasrihi (açıklaması) ve tevillerin teşrihi (açılaması) sonuna kadar gitmez.. görüngü ve delaletler bir yerde tıkanır.. gösterge ve işaretler bir yerde biter.. ki delaletin bu beyyin bürhanlarına Kant BOŞ kavram.. işaretin bu bariz hüccetlerine de KÖR görü adını vermiştir.

Bu boş kuram (ilke-yorum) ve kör deneyiminin (veri-gözlem) sentezinden sağlam bilginin ortaya çıkacağını öngörmüştür. Kant bu varsayımları elbette teorik ve pratik aklın temelleri bulunan BİRİNCİL bilgiler a priori özdeşlik (nazar) ve ahlak yasası (özgürlük) yok saymamış.. tam tersine kullandığı transandantal analizinin ve metodiğinin gereği olarak ayniyet ve hürriyet “emanet”ini var saymıştır. (dini kuramlar bu emanetleri ene’nin iki kanadı olarak var sayar)

Zeminimiz olan hazır hayallar ve hatır vehimler üzerinde saf akıl ve saf kalbi saptamak üzere çıktığı yolda Kant'ın bu metodik yaklaşımı aksiyomatik veya sistematik veya eklektik yani ister sentetik olsun ister senkretik.. tüm bilgi yapılarının dışında ortak bir zemine getirmiştir ki bu düzlem bu güne kadar yeteri kadar değerlendirilmediğini düşünüyorum.

Onun içeriksiz bilgi yaklaşımı.. Husserl ve hocası Brantona'ın fenemolojisi. ya da ondan sonraki etkiler Dilthey metodoloji ve sair paradigma değişimleri saptamalarına kadar yararlı olmuşsada.. insanlar bu yöntemlerdren yararlanmak yerine diğer içeriklendirilmiş sentetik ve senkretiklere yönelme ve mezhableri, meslekleri, meşrebleri TAKLİD etme eğiliminde olmuşlardır. Çünkü KOLAY’dır.

Şunu da unutmamak gerekir ki insanlar felsefeden çok dini hazır ve faideli ve tesirli yolları ve bu yolların telkin, taklid ve ezber yöntemlerini tercih ederler. Tanrı’nın kutsalığı ve Ahiret”in sonsuzluğu.. insanlığın nereden geldiği ve nereye gittiği yolundaku ortak ve evrensel sorusuna karşı verdiği net ve kesin yanıt.. tartışma kabul etmez. İnna lillahi ve inne ileyhi raciun, demekten başka bir yolumuz bulunuyor mu ? Ölüme karşı.

Şu da var ki bu yol da otoriter ve totoliter biatcı yönlere çeker.. fakat felsefenin tanrı tanımaz mesleklerinin dinin tanrı tanır mezheblerinden daha katı ve hoş görüsüz olduklarını da unutmamak gerekir.. "din" ister pozitif isten negatif yönde olsun.. etkilidir. Dilin dünyayı belirlerken faydalı olduğu kadar dini tanımlarken tam tersine zararlıdır.. bir defa insana demediklerini dedirtirler.. bu dinciler ve dinsizler.. bundan kaçınamazsınız.. bu yüzdende diyaloga girmezsiniz ve giremezsiniz..

Sonuçta diri öğrenmek ve canlı düşünmek isteyenlerle yolunuzun keşismesini beklersiniz.
Bu Fakir “maliki yevmiddin” tümcesinden “yevm” ve “din” sözcüklerin gereğini yerime getirmek üzere çalışmalarıyla GÜN’ü tanımaya çalışıyor.. zamanı yakalamaya uğraşıyor..   onun etrafında da yolumu çizmeye uğraşıyorum.
Sağlıcakla kalınız.
[ozo] 19.05.2022 Üçyol-İZMİR

Örtü ve örgü
Börtü ve görgü
Kapı ve duvar
KAPAR ve GİZLER
İşaret ve delalet
Kainat ve insan
Hüsnü ve esma...

Rahmân ve Rahîm olan MERHAMET.. şehvet.. şefkat.. muhabbet.. marifet.. hürmet.. re'fet.. uhuvvet.. hayret.. mahviyet.. kısaca muhabbet kapısıdır ŞEHVET.. ta ki çocuğa şefkatin açılması için bir tuzak.. ancak bu azık edinecekyerde kazık edinmekte var ki bu da insana yazık eder.







Cevaplar:
Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 19-Mayıs-2022 Saat 15:21



ilim ve edebiyat
Seneca demiş; "Akıllı insanlar birbirini tamamlarlar. Ahmaklar ise birbirini bitirirler. Konuşma insanın aklını diliyle kullanma sanatıdır." Malumu ilam etme ile mechuli ilan etme arasında fark.. herkesin bilebileceğini düşünmeyenlere söyleme ile bilinenenlerden BİLİNMEYEN soru'yu çıkarma arasındaki benzerliktir. SORU ortaya çıkınca yanıtta fazlar zorluk göstermeden bilinmeyenler içinden çıkar gelir. Birinciler daha çok edebiyat alanında.. ikinciler ise bilim tarafındadırlar. Edebi bir isim olan SENECA herkesce bilinirken bilim dünyasında binlerce isimden çoğu kimsenin haberi yoktur. Onlar ancak paradigme değişimi gerçekleştirmiş Newton'dan Maxwell'den Einstein'den haberi olur. [ozo] 18.05.2022

https://www.facebook.com/hakanakgul1970/videos/531599078607288
hud suresi ayet 123
https://www.instagram.com/p/CcCg-KIjW_t/?fbclid=IwAR1fos3M2EHpEw6eViFh-cOwUP1yu8YHpc-KYyt6ZLC48nxQ3K_xmzCzTrk

Sihirbazlık ve illüzyon genelde.. ne sihirdir ne karamet el çabukluğu marifet olarak tanımlanır.. buna çok güzel bir örnek.. bizim optik ve psik "yanılgı"larımızda bir tür illüzyondur.. göz yüzünü dönüyor ve dünyası bitmiyor görmek gibi.

MESİH VE MEHDİ
Mehdi, Mesih kişisel bir bilinç ve kurtuluş düzeyidir. Kendini Mehdi, Mesih ilan ya da ima eden şarlatanlara kanmayın. Danth Yunus Nacar.. dedim ki:
ördugumuz gibi görmek ile gördugumuz gibi örmek.. dokudugumuz gibi okumakla okudugumuz gibi dokumak.. ilim ve irade ile kudret ve rahmet sıfatlarina ilişkin bir kombinasyon.. kalemin kitabeti ile kelamin kiraati arasinda bir konfigurasyon.. malın ameli ile melin emeli arasinda bir mutasyon.. imamı mübin ile kitabı mübin arasında permutasyon.. kader ve kaza ile ata ve ceza arasinda bir ittiba ve itaat sirridir ki biz bunu " iyya ke na'budu ve iyya ke nestain " gizemi olan sivil VELAYET ve resmiv RISALET olarak biliyoruz...
Hayati ve şuuru Fatiha-yi Şerife Anahatıri olan dava-yı HAMD ve dua-yı HÜDA denklemiyle her bir HALIFE-İ ARZ insanin ve AHSEN-İ KASAS islamin sorumluluk başinda ve yukumluluk omuzunda bir adalet ve iktisat yüku.. hurriyet ve meşveret agırligi olarak düşünuyoruz.
Doğumda düğüme.. olumda ölüme.. bu gunden düğune.. AHSEN-İ takvimden AHSEN-i amele.. hayri berrden hüsnü birre giden bu HÜR-RUH imtihani ve şu BİR-RAB musabakasi yolundaki fitne ve belalara karşı Yaratan ve Yaradan Allah azze ve celle bizim ve sizin yâr ve yardimcimiz olsun. Amin.


Tüm dinler nesh olursa bütün dinler de geçerli olur.. eğer ortak dil bulunursa müşterek din de ortaya çıkar. Biraz aklını çalıştıran ve tarih bilen aydın.. yari aydın olupta.. dincilige ve bilimcilige soyunmamışsa.. yeşil ve mavi ve kızıl ideoloji giyinmemisse.. inanca ya da bilgiye düşman kesilmemişse.. insan ve islam olma yolunda sağlam adımlarla ilerliyor demektir.
Ancak etrafa satacağı bir bilgi yükü bulunuyorsa onun yolu biraz karışık.. ükelaliktan ulemaliga.. mursidlikte mehdilige.. peygamberlikten tanrıliğa kadar.. dolambaçlı yollardan gider.. satılık değil de çözüm üreten.. kolaylık sağlayan.. işe yarayan bilgisi varsa.. o benim gibi böyle laflarla uğraşmaz.. bir mal ve hizmet sunumunun uğraşisındadir.

ARP VE ORG
Havraları ve kiliseleri ve camileri bir birine düşman eden ve bütün tapınaklara insanlara düşman eden sadece ve sadece çoğunluk ve azınlık yani kavi ve zayıflık duygularıdır.. güçlü olan kendisine baş eğilmesini ve kendisinin seçilmesini ister.
Nerede bu kocaman Arp.. iri kilise orgunu ortalıkta görüyor mu sun uz ? Koca koca imparatorluklar orta da kalmadı.. sadece gökdelen kuleleri insanlığın egosunu temsil eden babil kuleleri..
Asıl kule inşa ettiğimi insanlık..
Fünun ve Hukuk
Ahlâk ve Hikmet
Etkinlikleriyle yapilandirdigimiz
San'at sergileri ve spor yarışlarıyla biçimlenen
INSANLIK
Savaşlar.. zulumler.. hiyanetler.. cinayetler.. de onun boku boludur.. cehenneme dökülür.


BİLGİ

"ilim ilim bilmektir. İlim kendin bilmektir. Sen kendin bilmezsin bu nice okumaktır." Koca YUNUS

Bir konuda konuşmak fırsatı olduğu gibi tehlikesi de bulunur.

Çünkü sizi Hakk da dinler HALK da dinler.

Öyle ise hakikat dışındaki konuların fazla bir rizikosu bulunmaz ve bilgi infak ediyorsanız bunun hakikat olup olmadığına dikkat etmelisiniz. Hatta hakikat olmayan konularda tamamen zararsız değildir. Çünkü zihinleri işgal ederek hakikatları perdeler ve en azından onlara yer bırakmayabilir.

Konuşma.. düşünme.. bilgi.. görüş.. düşünce.. inanç.. değer.. sevgi.. öğüt.. belge.. ilgi.. soru.. yanıt.. sav.. kanıt.. savı kanıtsama.. kanıtı savsama.. arama ve bulma.. sağlam bilgi.. sağlıklı buyruk.. kısaca sözlediğiniz sözler ve tümceleri.. onların terimlere ve adları.. kavramları ve anlamları sizi öyle bir girdabın içine çekebilir ki nerede gittiğinizi bilemezsiniz. Öyle ise bu durumda telaşa düşmeden.. hakikatı arayıp bulmadan ziyade hakikatı bir ömür ördüğünüzün ve kurduğunuzun.. deneyip yanıldığınızın değiştirip düzelttiğinizin.. farkında olmanız büyük bir şans olacaktır. Ancak bu farkındalık kolay kolay oluşmuyor.. dinsel doğmalardan ve bilimsel paradigmaların farkında değiliz en azından.. birileri haber verirse uygarlık haberdar oluyor.. zaten kaçınılmaz ön yargılar ve girdik mi bir daha çıkamadığımız saplantılar da artısı.. hele var sayım ve yok sanımlarımızdan haberdar olmak için epey gibi entelektüel etkinlik içinde bulunup metni ve manayı birbirinden ayırabilecek düzeye gelmemiz gerekir.

Diğer taraftan bir konu.. din, dil.. fizik.. felsefe.. bilim.. hukuk.. san’at hakkında bilgi hatta uzmanlık sahibi olmak ve o alanın nasıllarını.. kaçlarını.. hangilerini.. bilmek her “şey”ini bilmek demek olmadığını.. bildiğimiz halede unuturuz. çünkü var sayma ve yok sanma yetimizden başka bir hiçleme ve hepleme yetkimiz bulunur. Bu yüzden başkasını.. maddeyi.. tanrıyı.. dünyayı.. kendimizden başka ne var (en tehlikeli sözcükte bu "var" sesidir.. bir yıldır bu sesi kullanmamaya çalışıyorum) rahtlıkla hiçleyebiliriz. Bunun bilimle.. akılla.. tecrübeyle.. deneyimle.. vicdanla.. ahlakla.. ilgisi bulunmaz.. insan “kızdı” mı değil bir kişi romayı da yakabilir. Bir romanla da bir ülkeyi batırabilirsiniz.    

Bunun dışında daha pek çok alışkanlık ve alışkanlık ve gerekçeler bizim BİLGİ konusunda biraz daha mütevazi olmakla beraber dikkatli olmamızı gerektiriyor. Bu tehlikeden ben REKLAM ve PROPAGANDA yapıyorum diyerek kurtulmaya çalışıyorum.. bu dertlere çare olarak gördüğüm ve sunduğum ve çağırdığım YÖNTEM bilimsel ANASALİS.. face çarşısında itibar etmeyince.. çağdaş halktan ziyade gelecekteki zihinlere bir emanet olarak siber uzaya (www) yükleme yapmakla yetiniyor ve onunla SORUNLULUKTAN kurtulma babında müteselli buluyorum.. yüklediklerimden daha doğrusu ördüklerimdem

Bilgi, saygı, sevgi ve sağlıcakla kalınız.

Osmanziya 18.05.2022 Üçyol-İZMİR 03:25   

.



Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 19-Mayıs-2022 Saat 15:25


Muslumanlarin.. masonlarin ve marksistlerinde ust akli vardir.. ancak tum bu seytanlarinda ustunde bir şeytan bulunur ki bunun ustunde de TANRI olur. Mekuru ve mekerullah vallahu hayrulmakirîn.

ÇAY diye birşey var...
Çay şifadır efendim;
İlaç gibi değil, belki ağrı kesmez ama ;
Çay muhabbettir,
sevdirir..
Çay yalnızlıktır,
dertleşir..
Çay kalabalıktır,
birleştirir..
Yani çay sadece bir içecek değildir
Çay, duyguların sıvı halidir...
ÇAY içmekten maksat bir demde muhabbet etmektir.
Dost ile muhabbet edip, gönlünü demlemektir
alıntı
Bir bardak çayı tutuşturuverdi ellerime.
"Çay umuttur, iç." dedi..
Gülümsedim gözlerine baktım.
Sıcacıktı.
"Sıcak." dedim
"Sıcaktır." dedi.
İçim ısındı içine. .
"Çay" dedim "çay iyi geldi."

Şamil Sezia doğan


BU ÜLKE türküyle kürdüylü müslümandır.. fransız ve ingiliziyle de insan insandır.. lakin içimizde ÜLKEDE, BÖLGEDE VE DÜNYADA insaniyet-i kübra olan İSLAMİYETİ bilmeyen insanlar ve müslümanlar var..
Gelin bu Anadolu da bir araya gelelim.. Anadolu Birleşik Devletlerinde.. musevi ve isevi eski müslümanlar.. sunni ve şii yeni müslümanlar bir araya gelsin.. İran ve İsrail Türkiye ile ciddi ortak olsun.. samimi devlet olsun.. istenir lakin içimiz ve dışımızda insanlıktan ve islamlıktan uzak bazı zihinler ve ruhlar var ki beşeriyetin medeniyetini insaniyetten dışarı ve islamiyette uzak yerlere götürmek istiyorlar.. öyle ise içeri ve yakın edecek çareler ve önlemler düşünmek ve gerçekleştirmek bizim insanlığımızın sorumluluğu ve islamlığımızın yükümlülüğüdür. Öyle ise her türlü BÜYÜKLÜĞÜ anlamaya çalışmalı.. her türlü DÜŞMANLIĞA tanımaya uğraşmalı La ilahe illallah İbrahim Halilullah’dan başlıyarak bütün kelamları tek kelime eden Kelime-i Şehadette
EŞHEDÜ EN LA İLAHE İLLALLAH MUHAMMEDUN RASULULLAH’da buluşmalıyız. OZ. 16.05.2015

KURTARICI BEKLEMEK

Kurtarıcı beklemek.. mehdi ve mesihe mütenazır olmak.. halaskar isme müterabbıs bulunmak.. HAZRETİ isadan ve musadan ve muhammedden ya da SAYGIDEĞER marksadan leninden stalinden yada falandan ya da filandan meded ummak gerek bilgi olsun gerek uygulama olsun.. kendin ortaya bir çözüm koymadıkça hiç bir değeri bulunmaz.. benim gibi laf yaparsın.. laf yapacaksak bu benim lafım... ha diyorsun bize en yakın yer ve tarih olarak Mustafa KEMAL ATATÜK'tür.. o zaman dinle:
http://www.yontembilim.com/forum/forum_posts.asp?TID=1781
Eski ve yeni tüm dinler nesh oldu.. Ne yaparsan elinle.. o da gelir seninle...


YORUMLAMAK
İnsan her şeyi yorumlayarak alır.. hatta bilgisi olmadan önce ön yargısı olur.. son yargıya varıncaya kadar hala ön yargıda da kalabilir.. bence çarpıcı bir örnek.. pascal descartes'i dini bütün saymaz.. Rene Guenon pascalı dini bütün saymaz.. gazali ibni rüşdü dini bütün saymaz.. ibni rüşd bir başkasını dini bütün saymaz.. hadi bunu soldan al.. dili bütün saymaları ekle.. sonuçta dünya, dil, din hep YORUMLANIR... dil bile dili yorumladıktan sonra ve kökümüzün de vehim ve hayal olduğunu anladıktan gayrı.. yapılacak iş bilgilerimizin düşünclere.. düşünclerimizin inançlar haline geldiğini saptamak ve sonra sağlam ve sağlıklı bilgi ve değer taşıyan sözlere duyarlık göstermek.. şimdi bilgi hem sağlam hem doğru.. buyruk ise hem güzel hem iyi olmalıdır.. diyeceğim ama doğru ve gerçek ile güzel ve iyi hakkında tartışmaya giren olmayınca insanlar ister istemez şu ya da bu adamı YORUMLAYARAK TARTIŞMAKTAN başka yapacak işleri kalmıyor diye düşünüyorum.

BUYURMAK

Hocam.. haber kipleri.. dilek-şart kipi.. emir kipi.. olmak üzere üç type kip vardır malumu âliniz. Daha sonra felsefe var oluşun bir yüzüne "bilgi" bir yüzünü de "değer" olarak yorumlayınca emir ve buyruk kipi "değer" kipi içinde kaldı. Bir tarafta bilgi ve belge var.. bir tarafta buyruk ve ögüt.. bizi iki yanı dörtledik.. bu sekizlenebilirde.. ancak BUYRUK ya zecr.. ya cezr.. ya cebr.. ya da zaruret ve zorunluluk halinde hiç eksik olmaz var oluştan.. ancak insanlar olmayan sonsuzluk ile bulunmayan özgürlük üzerinde dini ve ideolojik olarak abartılı olduklarından ve aşırı bulunduklarında buyruga karşı duruşları bilgiye değil hissiyata dayalı oluyor.. fakat ben seviyorum buyruğu.. tapılası karı ve kulluk edilesi koca.. kuramı ile AİLE'yi kudsuyorum. Ancak dikkat ederseniz TAPILAN demiyorum.. tapılası diyorum.. kulluk edilen demiyorum.. edilesi diyorum. eril iyilik ve dişil güzellik köküne yollama yapıyorum.. iyiliği erillikiten kaldırıp gücün celaline.. güzelliği dişilikten kaldırıp gürün cemaline.. götürüyor ve kemali yakalıyorum.. sonra bu cemal ve celal ve kemal ŞUUNATINI yararlılıkta yetkin bir şekilde dağıtıp birlik ve teklikte topluyorum.. birliğinde cemali ve tekliğinde celali görünüyor "ad"ların.. elbette bu arada "ar"ları çoktan geçtik.. ne insan kaldı ne de evren.. ne kimse kaldı ne nesne.. varsa yoksa isim ve harf.. zaten Kur'anı okursun İHLAS suresine geldiğinde tüm bu "ad"ları da sıfırlarsın.. ve yeni bir baş ve taze bir göz ile Yeni bir Oku'maya girersen.. Rabbimiz bize ve size nasip etsin.. yani BUYURSUN... o buyurmazsa biz uyumayı sürdürürüz.. uyanamayız.


T

T ve Y ya da Y ve T
Tay ve Yat
Tayyı Mekan ve Bastı Zaman
V ve C ve D
VCD
CD
D
O
Çizgiler çizge haline geldiginde
Hatt'lar ile RESIM yapıldiginda
Cisimlerde cisim olmaktan çikar zihinlerde ANLAMILI resimler ve anlatimli REMIZ haline gelirler. Dunya dil hali ve dil din kali olur. Biz buna KULTUR adini veriyoruz.
T
Tanrı
Tabiat
Tarih
Tabiata kainat ve tarihe insan dememek için kendimi zor tutuyorum.. fakat otedebn beri Kainati tabiat ve tarih olarak.. insani da akil ve kalb olarak ayiririm.




ilim ve edebiyat
Seneca demiş; "Akıllı insanlar birbirini tamamlarlar. Ahmaklar ise birbirini bitirirler. Konuşma insanın aklını diliyle kullanma sanatıdır." Malumu ilam etme ile mechuli ilan etme arasında fark.. herkesin bilebileceğini düşünmeyenlere söyleme ile bilinenenlerden BİLİNMEYEN soru'yu çıkarma arasındaki benzerliktir. SORU ortaya çıkınca yanıtta fazlar zorluk göstermeden bilinmeyenler içinden çıkar gelir. Birinciler daha çok edebiyat alanında.. ikinciler ise bilim tarafındadırlar. Edebi bir isim olan SENECA herkesce bilinirken bilim dünyasında binlerce isimden çoğu kimsenin haberi yoktur. Onlar ancak paradigme değişimi gerçekleştirmiş Newton'dan Maxwell'den Einstein'den haberi olur. [ozo] 18.05.2022

https://www.facebook.com/hakanakgul1970/videos/531599078607288
hud suresi ayet 123
https://www.instagram.com/p/CcCg-KIjW_t/?fbclid=IwAR1fos3M2EHpEw6eViFh-cOwUP1yu8YHpc-KYyt6ZLC48nxQ3K_xmzCzTrk

Sihirbazlık ve illüzyon genelde.. ne sihirdir ne karamet el çabukluğu marifet olarak tanımlanır.. buna çok güzel bir örnek.. bizim optik ve psik "yanılgı"larımızda bir tür illüzyondur.. göz yüzünü dönüyor ve dünyası bitmiyor görmek gibi.

MESİH VE MEHDİ
Mehdi, Mesih kişisel bir bilinç ve kurtuluş düzeyidir. Kendini Mehdi, Mesih ilan ya da ima eden şarlatanlara kanmayın. Danth Yunus Nacar.. dedim ki:
ördugumuz gibi görmek ile gördugumuz gibi örmek.. dokudugumuz gibi okumakla okudugumuz gibi dokumak.. ilim ve irade ile kudret ve rahmet sıfatlarina ilişkin bir kombinasyon.. kalemin kitabeti ile kelamin kiraati arasinda bir konfigurasyon.. malın ameli ile melin emeli arasinda bir mutasyon.. imamı mübin ile kitabı mübin arasında permutasyon.. kader ve kaza ile ata ve ceza arasinda bir ittiba ve itaat sirridir ki biz bunu " iyya ke na'budu ve iyya ke nestain " gizemi olan sivil VELAYET ve resmiv RISALET olarak biliyoruz...
Hayati ve şuuru Fatiha-yi Şerife Anahatıri olan dava-yı HAMD ve dua-yı HÜDA denklemiyle her bir HALIFE-İ ARZ insanin ve AHSEN-İ KASAS islamin sorumluluk başinda ve yukumluluk omuzunda bir adalet ve iktisat yüku.. hurriyet ve meşveret agırligi olarak düşünuyoruz.
Doğumda düğüme.. olumda ölüme.. bu gunden düğune.. AHSEN-İ takvimden AHSEN-i amele.. hayri berrden hüsnü birre giden bu HÜR-RUH imtihani ve şu BİR-RAB musabakasi yolundaki fitne ve belalara karşı Yaratan ve Yaradan Allah azze ve celle bizim ve sizin yâr ve yardimcimiz olsun. Amin.


Tüm dinler nesh olursa bütün dinler de geçerli olur.. eğer ortak dil bulunursa müşterek din de ortaya çıkar. Biraz aklını çalıştıran ve tarih bilen aydın.. yari aydın olupta.. dincilige ve bilimcilige soyunmamışsa.. yeşil ve mavi ve kızıl ideoloji giyinmemisse.. inanca ya da bilgiye düşman kesilmemişse.. insan ve islam olma yolunda sağlam adımlarla ilerliyor demektir.
Ancak etrafa satacağı bir bilgi yükü bulunuyorsa onun yolu biraz karışık.. ükelaliktan ulemaliga.. mursidlikte mehdilige.. peygamberlikten tanrıliğa kadar.. dolambaçlı yollardan gider.. satılık değil de çözüm üreten.. kolaylık sağlayan.. işe yarayan bilgisi varsa.. o benim gibi böyle laflarla uğraşmaz.. bir mal ve hizmet sunumunun uğraşisındadir.

ARP VE ORG
Havraları ve kiliseleri ve camileri bir birine düşman eden ve bütün tapınaklara insanlara düşman eden sadece ve sadece çoğunluk ve azınlık yani kavi ve zayıflık duygularıdır.. güçlü olan kendisine baş eğilmesini ve kendisinin seçilmesini ister.
Nerede bu kocaman Arp.. iri kilise orgunu ortalıkta görüyor mu sun uz ? Koca koca imparatorluklar orta da kalmadı.. sadece gökdelen kuleleri insanlığın egosunu temsil eden babil kuleleri..
Asıl kule inşa ettiğimi insanlık..
Fünun ve Hukuk
Ahlâk ve Hikmet
Etkinlikleriyle yapilandirdigimiz
San'at sergileri ve spor yarışlarıyla biçimlenen
INSANLIK
Savaşlar.. zulumler.. hiyanetler.. cinayetler.. de onun boku boludur.. cehenneme dökülür.


BİLGİ

"ilim ilim bilmektir. İlim kendin bilmektir. Sen kendin bilmezsin bu nice okumaktır." Koca YUNUS

Bir konuda konuşmak fırsatı olduğu gibi tehlikesi de bulunur.

Çünkü sizi Hakk da dinler HALK da dinler.

Öyle ise hakikat dışındaki konuların fazla bir rizikosu bulunmaz ve bilgi infak ediyorsanız bunun hakikat olup olmadığına dikkat etmelisiniz. Hatta hakikat olmayan konularda tamamen zararsız değildir. Çünkü zihinleri işgal ederek hakikatları perdeler ve en azından onlara yer bırakmayabilir.

Konuşma.. düşünme.. bilgi.. görüş.. düşünce.. inanç.. değer.. sevgi.. öğüt.. belge.. ilgi.. soru.. yanıt.. sav.. kanıt.. savı kanıtsama.. kanıtı savsama.. arama ve bulma.. sağlam bilgi.. sağlıklı buyruk.. kısaca sözlediğiniz sözler ve tümceleri.. onların terimlere ve adları.. kavramları ve anlamları sizi öyle bir girdabın içine çekebilir ki nerede gittiğinizi bilemezsiniz. Öyle ise bu durumda telaşa düşmeden.. hakikatı arayıp bulmadan ziyade hakikatı bir ömür ördüğünüzün ve kurduğunuzun.. deneyip yanıldığınızın değiştirip düzelttiğinizin.. farkında olmanız büyük bir şans olacaktır. Ancak bu farkındalık kolay kolay oluşmuyor.. dinsel doğmalardan ve bilimsel paradigmaların farkında değiliz en azından.. birileri haber verirse uygarlık haberdar oluyor.. zaten kaçınılmaz ön yargılar ve girdik mi bir daha çıkamadığımız saplantılar da artısı.. hele var sayım ve yok sanımlarımızdan haberdar olmak için epey gibi entelektüel etkinlik içinde bulunup metni ve manayı birbirinden ayırabilecek düzeye gelmemiz gerekir.

Diğer taraftan bir konu.. din, dil.. fizik.. felsefe.. bilim.. hukuk.. san’at hakkında bilgi hatta uzmanlık sahibi olmak ve o alanın nasıllarını.. kaçlarını.. hangilerini.. bilmek her “şey”ini bilmek demek olmadığını.. bildiğimiz halede unuturuz. çünkü var sayma ve yok sanma yetimizden başka bir hiçleme ve hepleme yetkimiz bulunur. Bu yüzden başkasını.. maddeyi.. tanrıyı.. dünyayı.. kendimizden başka ne var (en tehlikeli sözcükte bu "var" sesidir.. bir yıldır bu sesi kullanmamaya çalışıyorum) rahtlıkla hiçleyebiliriz. Bunun bilimle.. akılla.. tecrübeyle.. deneyimle.. vicdanla.. ahlakla.. ilgisi bulunmaz.. insan “kızdı” mı değil bir kişi romayı da yakabilir. Bir romanla da bir ülkeyi batırabilirsiniz.    

Bunun dışında daha pek çok alışkanlık ve alışkanlık ve gerekçeler bizim BİLGİ konusunda biraz daha mütevazi olmakla beraber dikkatli olmamızı gerektiriyor. Bu tehlikeden ben REKLAM ve PROPAGANDA yapıyorum diyerek kurtulmaya çalışıyorum.. bu dertlere çare olarak gördüğüm ve sunduğum ve çağırdığım YÖNTEM bilimsel ANASALİS.. face çarşısında itibar etmeyince.. çağdaş halktan ziyade gelecekteki zihinlere bir emanet olarak siber uzaya (www) yükleme yapmakla yetiniyor ve onunla SORUNLULUKTAN kurtulma babında müteselli buluyorum.. yüklediklerimden daha doğrusu ördüklerimdem

Bilgi, saygı, sevgi ve sağlıcakla kalınız.

Osmanziya 18.05.2022 Üçyol-İZMİR 03:25   

.






Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03 - http://www.webwizforums.com
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide - http://www.webwizguide.info