yurumek
Nereden Yazdırıldığı: YöntemBilim Forumu
Kategori: Genel
Forum Adı: Dünya
Forum Tanımlaması: Genel Paylaşımlarınız
URL: http://www.yontembilim.com/forum/forum_posts.asp?TID=2342
Tarih: 22-Kasım-2024 Saat 23:46 Program Versiyonu: Web Wiz Forums 8.03 - http://www.webwizforums.com
Konu: yurumek
Mesajı Yazan: osmanziya
Konu: yurumek
Mesaj Tarihi: 06-Haziran-2024 Saat 10:22
Yer ve yürümek..
Dil.. dinin yarısı kadar aydınlatıcıdır diye paylaşırım dile ilişkin yazıları dine ilişkin Dinnur Yaşar sayfamda.
Yer ve yer
Yar ve yaratmak
Sür ve süre
Sür ve sürdür
Yar.. uçurum.. dikey çizgi.. mekan
Sür.. sürdür.. yatay çizgi.. zaman
Zaman ve mekanın bir ZAR olduğu var sayılır kuantum ve izafiyet kurumlarını birleştiren SİCİM kuramında..
Zor ve sor
Zorunluluk ve sorumluluk
sorun.. sorunluluk
Zorlama bizi düşündürür.. bizi zorlamayan nesneleri ve kimseleri SORUn etmeyiz.. SORUN biz zorlayan konularda ve alanlarda.. kimselerde ve nesnelerde çıkar...
Biz kim zorlar.. nefis eliyle.. dünya eliyle.. dil eliyle.. din eliyle.. şeytan eliyle.. nebi eliyle.. karı ya da koca eliyle.. oğlan ya da kız eliyle.. ortaya SORUnlar ÇIKARIRLAR.. bizde onları çözmek için zorlanırız. Zordan sorun.. sorundan soru.. sorudan yanıt çıkarmak DÜŞÜNMEKLE olur.. yanıttan çözüm.. çözümden kolaylık çıkarmak yine DÜŞÜNMEKLE olur.. düşünenler mal ve hizmet.. ilim ve şöhret.. KUVVET ve servet kazanır.. kazandıkça daha çok kazanmak ister HIRS ve tutkusundan.. mal ve hizmet.. çözüm ve olanak.. para ve imkan kabiliyet ve meharet.. selahiyet.. yoksulları ise onları HASET eder kıskanır..
karı ve koca
toplum ve birey
kalb ve akıl
dünya ve ahiret
emek ve sermaye
iktidar ve muhalefet
Tüm ve kavi ve zayıf ilişkileri yorumlanmıştır.. müslümanlar.. masonlar ve marksistler tarafından.. bu yorumların sahibleri de bu gün birbirlerini ZORLAMAKTADIRLAR.. çünkü düşünmüyorlar.. inanmıyorlar.. birbirlerini suçluyorlar.. çünkü düşünecek yerde inanıyorlar.. inanacak yerde düşünüyorlar.. çünkü düşünmek ve anlamak ve inanmak aşamalı bir bir işlem.. bir insan neyi çok yaparsa diğerinden o kadar uzaklaşır.. inandıkça düşünceden.. KAÇAR düşündükçe inanmadan.. UZAKLAŞIR.
Bu her konuda böyledir.. çünkü
Küllü hayrun umuruha.. evsatuha.
Bütün hayırlı işler.. orta yoldadır.
Bu yolda bizim günde kırk kez ettiğimiz duadadır.
İSTİKAMET.. istikamet bir çizgidir.. ancak öyle bilindiği gibi düm düz değil inişli çıkışlı.. ancak hedefine ve amacına yürüyen kısa ve orta ve doğru yoldur.
Saygılarımla
06.06.2024
2024 yürüyüşündme YILIN ORTASINA GELDİK..
Yürümek hepsinden önemli ve değerli bir eylem.. çünkü yol ve yön ile yan ve yüz onunla ortaya çıkıyor... yedi yıl önce "YÜRÜYÜŞÜ sürmek ve sürdürmek" diye paylaşmışım.
06.06.2017 de face sayfamda yazılmış bir yazı ve tablosu
KIRMIZI çizgi hissiyat.. mavi çizgi hassasiyet...yani sevmek ve istemek hissiyatı narın içine girmiş.. yapmak ve bilmek hassasiyeti ise nurun içine girmiş.. böylece bilgi ve sevgi de istediğini yapabilmenin içinde kalmış.. surette görüldüğü gibi.. lakin siz bu surete “şekil” diyorusunuz 😉
YÜRÜMEK.. iştah ve iştiyak ayaklarıyla olur ki bunun adı deneme ve yanılmadır..
İLERLEMEK merak ve aşk kanatlarıyla olur ki bunun adı araştırma ve geliştirmedir..
YÜKSELMEK değiştirme ve düzeltmedir ki bu da marifet ve muhabbetle yapılır.
BİLGİ bulunmadan ve SEVGİ olmadan da sağlıcakla kalınabilir.. lakin ne dünyada illeti bulunur ne de ukbada akibeti olur.. marifet ülkesinde muhabbet dağına tırmanmayan.. zaten hayret ve mahviyet vadilerinde de dolaşamaz.
Yürümesi, ilerlemesi ve yükselmesi olmayan gericilik ve dalalet ise inayet ve hidayet ve istikameti bulamaz.. adalet ve iktisadı gerçekleştiremez ve insan esmasını hüsna yapamaz.. ahseni takvimden ahseni amele giden yolculuğu sağlıklı yürütemez.. sürdüremez.. götüremez.. ismi a'zamını bulamaz.. güdük olur.. hödük kalır. Allah yar ve yardımcımız olsun.
Hasılı yürüyüşü sürmek bi dert.. istikametle sürdürmek başka bir dert. Allah bizim ve sizin akibet ve ahiretinizi iyi ve güzel etsin. Amin.
7y7 yıl önce
Yanıtla
Düzenlendi
Necdet Erem
"BİLGİ bulunmadan ve SEVGİ olmadan da sağlıcakla kalınabilir.. lakin ne dünyada illeti bulunur ne de ukbada akibeti olur.. marifet ülkesinde muhabbet dağına tırmanmayan.. zaten hayret ve mahviyet vadilerinde de dolaşamaz." Her şey varlığını insanın bilgisine, değerini de ilgi ve ihtiyacına borçludur. İyi veya kötü her şey BİLGİ VE İLGİ ile varlık mana ve maksadına kuvuşur.
SOSYAL SINIFLAR
Proleterya
Entelijensiya
Burjuvazi
Burokrasi
K'ler
Karakter
Kariyer
Kapasite
Karizma
Kalite
Kantite
Kompoze
Konfigure
Komite
Komple
KAVRAMLAR
Kelimeleri "isim" olarak terimleri (DEĞİŞKENLER) ve "ilim" halinde taşidiklari bilgi ve düşunce anlamlari (DEĞERLER) olarak DİL NESNELERIDIR.
Biz bunlarla DUNYAYI belirler. DİNI tanimlariz. Entelektuel duzeyi bilimsel duşuncenin ötesine geçemeyen kimse bunun farkinda olamaz.
YURUMEK
Tablodaki yan ve yön ile yüz ve yol kavramlarının hepsi yürümekle ilgili..
Yurumek oldukça yalın bir hareket.. basit bir eylem.. bilmeye.. sevmeye.. istemeye göre. Gerçi onu da öğrenmek için doğduktan sonra iki yılimizi verdik.
Yeyip içmek.. yatıp kalmak.. uyuyup uyanmak.. kültürümüzün olmazsa olmaz dil ve din bileşenlerine göre.. önemli alışkanliklarimiz.. muhim adet ve mensek ve itiyatlarımızdır.
Yeyip içmek kadar.. hatta yenilecek ve içileceleri kısaca parayi kazandiracak çalişmar kadar.. tuvaletini yapabilmek.. onemli bir iş.. hatta en büyük işimizdir çişimiz.
Elbette bu nefes alip vermek önemli olmasa da saydigim butun bu GEREKSINIMLERIMIZI karşılayan CALI yaşantı araçlari ve DIRI yaşanç gereçlerini göz ardı edip CANLI öğrenme ve DIRI düşunme çağrisi yapıyorum.
Yaşanti
Devinim
Yaşanç
Tanınç
Inanç
Davraniş
Onur
Kıvanç
Geçim
Seçim
Kısaca bilinç ve istenç ile sevenç ve duyunç LATIFELERIMIZ.. işlem ve işletimlerimizin.. eylem ve etkinliklerimizin DÖRT önemli merkezidir. 70 yıldir onlarla flört ederim bir türlü başa çikamadim.. flu dört'lerden akil ve ruhtan.. nefisten ve ruhtan bahsediyorum.. ilimden ve iradeden söz ediyorum.
Okuyup yazıyorum lakin kelamimi ve kalemimi TAMAMIYLA ve KEMALİYLE taniyamadim ! Onlara söz mü geçiremiyorum.. yoksa onlar mi beni dinlemiyorlar bilemedim ? ben kendim.. usu ve uzu.. teni ve tini.. tozu ve tözı.. kozu ve közü.. canı ve cananı tanımak için 70 yılımı verdim.. insanlar 7000 yılını verdi.. hala tanıyamadık !?
Tasar yaparken.. SAGLIKLI bir bilgi..
Karar verirken.. SAĞLAM bir deger..
Derdine DÜŞMEK.. düşüncelerin başidir.. fakat biz bunu kıçımızla yapariz.. zaten çişimiz en buyuk işimizdi.. ve biz bunlardan habersiz.. varliklarini fark etmeden.. yokluklarini kadr etmeden yaşayip yürüyoruz.. doğumun olumundan.. ölümün dügümüne kadar.. her bir gunu DÜĞÜN yapmak isteyerek...
Insan ne kadar garip bir hayat.. acib bir şuur.. tuhaf bir AKIL. İşi.. gücü.. gürü.. bırakıp YAPAY ZEKA peşinde koşuyoruz.
Saygılarımla.. sağlik.. huzur.. başariyla kaliniz.
Osmanziya 06.06.2024 üçyol izmir.
|
Cevaplar:
Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 06-Haziran-2024 Saat 11:06
Yol sür ve doğrultuyu sürdür..
DOĞRULTU.. bir yönü belirlenmiş bir yoldur.
Yönü belirleyen ise yüzdür.
Çünkü yüz gidilecek hedefi ve yürünecek amacı belirler.
Yüz gidilecek ve yürünecek YÖN'u belirlediğinde de ortaya YANLAR çıkar.
YÖNLER iki tanedir.. ileri ve geri.. bir noktadan kalkıp ileriye doğru yürüdün mü ardandan kalan.. GERİ olur. Geri kalkış ileri varış noktandır. Hedefe amaçlar ve amaçlar içinde hedeflere DOĞRU yürürsün.. ancak sağ ve sol YAN'lardan da geriye dönebilirsin.
Bu öylesine garip bir şeydir ki MADDİ yürüyüşte böyledir MANEVİ yürüyüşte böyledir.. HAKK yürüyüşte böyledir BATIL yürüyüşte böyledir. Şimdiye kadar bu "hak ve batıl ile maddi ve manevi" öylesine birbirine karıştı ki ÇAREYİ hepsini terk etmekte buldum.
Bunların hepsi DİL nesneleri.. biz bu dil nesneleri ile dünyayı belirliyor ve dini tanımlıyoruz.
Maddi ve manevi arasını.. hakk ve batıl mabeynini.. dil ve düşünce by'nini bir kağıdın iki yüzü kadar yakınlaştıranlara inad.. ben doğu ve batı kadar uzaklaştırdım.. yer ve gök kadar arasını ayırdım.. yoksa yaklaştırdılar ben mi uzaklaştırdım.. uzaklaştırdılar ben mi yaklaştırdım.. görüyorsunuz günlük dilin düz yazısıyla sutunları satırlar ve satırları sütünlar haline getirebiliyorsunuz.. ve sonuçta bu saçmalıkları görüp susuyorsunuz.. ne demiş ZİYA PAŞA.. ayinesi iştir kişinin lafza bakılmaz.. OSMANZİYA da demişki ancak lafız olmadan da ma'na BULUNMAZ.. madde bulunmadan mânâ OLMAZ.
Bu bakımdan YBA gelmekten başka da çareniz KALMIZ.
OSMANZİYA 06.06.20224 üçyol izmir
|
Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 06-Haziran-2024 Saat 11:08
Yürümenin hası ilerlemektir.. ilerlemenin hası koşmaktır.. koşmanın hası yorulmamaktır.. yorulmamanın hası ise sürekli çalışmaktır. Çalışmak yürümektir. osmanziya
|
Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 06-Haziran-2024 Saat 11:12
YÜRÜRKEN sağa sola değil önünü ve ileriye bakmak lazım.. yoksa düşersin.. deneyim konuşuyor.. yazı yazarken kafam uçta.. gözüm kayboldu.. halıya ayağım takıldı.. nerede ise düşüyordum.. 06.06.2024 11:11 üçyol İZMİR.. pek ben neden düşmedim.. niçin düşmedim.. nasıl düşmedin.. bunları hepsi ayrı bir sorudur. Saygılarımla. osmanziya 11:12
|
Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 07-Haziran-2024 Saat 13:33
Ramazan GÜNDÜZ dedi:
En iyi nasihat,güzel bir örnek olmaktır.
dedim:
Öğüt vermek.. önermek.. salık vermek.. ve en güzel örnek olmak BAŞKASINA hakkı ve sabrı tavsiye etmek yollarıdır. İşaret ettiğiniz gibi güzel olmasına güzeldir örnek olmak lakin bu örnek olmak "kastıyla" yapılırsa örnek değil ördek olunuyor. Çünkü bu durumda yalpalı yürünüyor 🙂
Ramazan GÜNDÜZ dedi:
rol olur,yol olmaz.
dedim:
Güzel.. veciz bir yanıt.
|
Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 07-Haziran-2024 Saat 13:37
YemekYemek YY
YemekYemek YY
EmekEtmek EE
Yemek yemekler
Helal ve Haram ile
Emek etmekler
Emir ve Nehiy ile
Bicimlenmiş ve belirlenmiştir.
Biz buna DİN diyoruz.
Bizler kotulerden ve iyilerden yani haýir ve şerleden iyilikler ve kötulukler yani haseneler ve seyyieler çıkartan MAKINELERIZ.
Oylesine garib ki şerlerden haseneler.. hayırlarda seyyieler çikartiriz.
Örmegin neden ve nicin oldurdugune ve ölduruldugune bagli olara ÖLUM cennet ya da cehennemin kapisini açar.. Niyyet'ine bağli olarak AMELIN sâlih ya da fâsid olur.
osmanziya 07.06.2024 cuma'a 13:36
Cumalarınız bereketli ve feyizli olsun.Amin.
EmekEtmek EE
|
Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 07-Haziran-2024 Saat 13:43
Ekmek yemek GÜÇ verir..
Emek etmek ise İŞ verir..
Ekmegin fiyati..
Emeğin ücreti..
Arasindaki DENGE
PARA ile ölçulur.
Para DÜĞÜN ile karı alinir.
Para ile KOCA olunur.
Para ile OY alinir.
Para ile DIPLOMA alinir.
Parada yara (riba) olunca ortaya çikan FITNE katkili gida maddelerinden yetkili ve atali seçkinlere kadar BOZUKLUKLAR ortaya çıkiyor. Osmanziya yontembilim.com
|
Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 07-Haziran-2024 Saat 13:52
Muhteşem var olusun yok ölüsunun.. sahib oluş ve aid oluşunun anlaşılmasinin onun krallar ve kölelerle cereyan eden bu sabaş ve bariş dunyasinin altinda Tanri ve kullari arasinda murur eden bir sınav ve yarış dunyasinin bulundugunun unutulmasidir. Bu HAKK unutuldugunda haikatlar öykusu AGRI.. hikmetler oyunu ACI verir.
osman Müftioğlu'da
AZALDIKÇA
ÇOĞALDIĞINIZ…
KENDİNİZ GİBİ KALIP
HERKESİ
KENDİNİZ SANDIĞINIZ…
SAYGIYLA SARILIP
OMUZUNA YASLANDIĞINIZ…
DOST İNSANLARLA DOLU…
HARİKA BİR AKŞAM
DİLEĞİ İLE
ile paylaşmış.. dedim ki:
Bu degerli ANLATIM insanin pozitif yolunun ve rolunun negatif bitmesini açikliyor gorunse de INSAN gibi Muhteşem var olusun yok ölüsunun.. sahib oluş ve aid oluşunun anlaşılmasinin onun krallar ve kölelerle cereyan eden bu sabaş ve bariş dunyasinin altinda Tanri ve kullari arasinda murur eden bir sınav ve yarış dunyasinin bulundugunun unutulmasidir. Bu HAKK unutuldugunda haikatlar öykusu AGRI.. hikmetler oyunu ACI verir.
sonra ekledim:
Muhteşem var olusun yok ölüsunun.. sahib oluş ve aid oluşunun anlaşılmasinin onun krallar ve kölelerle cereyan eden bu sabaş ve bariş dunyasinin altinda Tanri ve kullari arasinda murur eden bir sınav ve yarış dunyasinin bulundugunun unutulmasidir. Bu HAKK unutuldugunda haikatlar öykusu AGRI.. hikmetler oyunu ACI verir.
osmanziya 07.06.2024
|
Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 07-Haziran-2024 Saat 14:24
ŞAHİN DOĞAN
Tolstoy en sevdiğim ikinci romancı. Sevmemin nedeni romanları değil, hayatı. Hayatı boyunca kendisiyle savaştı, elindeki her şeyi terk edip, malını mülkünü insanlara dağıtıp münzevi bir hayat yaşamak istedi. Bu amaç için birkaç defa gizliden evden kaçtı, son kaçışında yakalandı ve oradaki tren istasyonunda can verdi. Hayatım boyunca yapmak istediğim buydu benim. Her şeyi terk etmek. Gerçi terk edecek pek bir şeyim yoktu ama olanı da terk etmek, hepsini dağıtmak, ölene kadar inzivaya çekilmek istedim. Bir lokma bir hırka şeklinde. Evet gerçek yaşam bu bence. Kolay gibi görünüyor ama bu yaşam çok az kişinin eline geçiyor.
ŞAHİN DOĞAN
MUSTAFA KÜÇÜK
Yüce Allah mealen buyurdu: "Senden önce gönderdiğimiz bütün peygamberler de şüphesiz yemek yerler, çarşıda pazarda gezerlerdi. Ey insanlar! Sizi birbiriniz için imtihan aracı kıldık. Bakalım sabredecek misiniz? Rabbin, hakkıyla görendir."
Furkan 20 Diyelim ki bir tarafa çekilip ilim ve hikmet yoluna süluk ettiniz ve kendi başınıza bir alem kurdunuz. Artık arınmaya, ilim ve güzel ahlak sahibi olmaya karar verdiniz. Bu aleminizde hem bilgelik ve hikmetle, hem de zikir ve fikirle meşgul oldunuz. Bir süre sonra da artık manen olgunlaşıp kemale erdiniz. Peki sizin bu durumunuz nasıl ortaya çıkacak, nasıl iyi ve erdemli bir kişilik sahibi olduğunuz belli olacak? İşte bu noktada yüce Allah kullarını bir tür labaratuvar hükmünde olan içinde yaşadığı toplumda birbirleriyle imtihan eder, ciddi bir sınamadan geçirir. Anne baba evlatlarıyla, evlatlar anne ve babalarıyla, kişiler yakın ve uzak akrabalarıyla, yakın ve uzak komşularıyla, konuşup selam verdiği insanlarla, zenginler fakirlerle, kocalar hanımlarıyla, hanımlar da kocalarıyla imtihan edilirler. Dahası insanlar çevreleriyle, çevrede bulunan tüm varlıklarla, doğayla, parayla, fakirlik ve zenginlikle, kısacası canlı cansız her şeyle sınamadan geçirilirler. Yani 'inandık ve iman ettik' demekle iş bitmez. İşte sizin güzel, ahlaklı ve erdemli olup olmadığınızı ortaya çıkarmak için yüce Allah sizi içinde yaşadığınız toplumda sınayacak ve sonuçta nasıl bir kişi olduğunuz belli olacaktır. İnsanın güzelliği veya çirkinliği diğer insanlarla veya varlıklarla olan ilişkilerinde kendini gösterir. Sonuçta siz bir köşeye çekilip ilim, fikir, riyazetle meşgul olsanız da sizin bundan ne kadar müstefit olduğunuz topluma dönüp iletişim kurduğunuz insanlarla ortaya çıkacak, ne mal olduğunuzu herkes orada müşahade edip anlayacaktır. O halde içinde yaşadığınız toplum, aile ve akrabalarınız, dostlarınız, çoluk çocuğunuz, anne ve babanız sizin bir tür kişilik testiniz olacaktır. Unutulmamalıdır ki toplum ve doğa sizin adeta insanlık testinizin yapıldığı bir tür labaratuvar hükmündedir. Kendi başınıza olgunluk gösterisinde bulunabilirsiniz, lakin sizin gerçek kişiliğiniz iletişim halinde olduğunuz diğer insanlarla ortaya çıkacaktır. Elbette bir süre, insanın kendini murakabe, muhasebe etmesi, ilim ve hikmetle meşgul olması, riyazete çekilmesi, erdemlere ulaşmak için iç alemine bir yolculuk yapması şeriatımızda tavsiye edilen bir durumdur. Nitekim Ramazan ayının son on gününde peygamberimizin yaptığı itikaf da bu amaca müstenit bir eylemdir. Ne var ki iş burada bitmez. Topluma inip insanlara karıldığınız vakit kişiliğiniz ortaya çıkacak, varlıkla ilişki biçiminiz müslümanlığız hakkında bir bilgi, bir ipucu verecektir. Nitekim yüce Allah mealen şöyle buyurmuştur: "Böylece insanların bazısını bazısı ile denedik ki, 'Allah, aramızdan şu adamları mı iman nimetine lâyık gördü?' desinler. Allah, şükreden kullarını daha iyi bilen değil midir" En’âm 53 Sonuç okarak diyebiliriz ki yüce Allah sizi pek çok şeyle sınamakta, imtihan etmektedir. İşte bu imtihanlardan biri de sizin diğer insanlarla, yani bazınızın bazınızla imtihan edilmesidir. Bir başka ifadeyle insanlar eşleriyle, çocuklarıyla akrabalarıyla ve komşularıyla, arkadaşlarıyla, tanıdıklarıyla imtihan olmaktadır. Yani 'inandım' demekle iş oracıkta bitmez. Bu noktada yüce Allah mealen buyurdu: "İnsanlar, 'inandık' demekle imtihan edilmeden bırakılacaklarını mı zannederler. Andolsun, biz onlardan öncekileri de imtihan etmiştik. Allah, doğru söyleyenleri de, yalancıları da mutlaka bilir." Ankebut 2-3 Ebu Hureyre'den ivayet edilen bir haberde Rasûlullah (as) buyurduki: “Kimin üzerinde bir kardeşinini ırz veya başka bir şey sebebiyle bir hakkı varsa dinar ve dirhemin bulunmadığı hesap günü gelmeden helalleşsin. Aksi takdirde o gün, sâlih bir ameli varsa, o zulmü nisbetinde kendinden alınır. Eğer hasenatı yoksa, hak sahibinin günahından alınıp haksızlık eden kimseye yüklenir. (Buhârî, Mezalim 10)
MUSTAFA KÜÇÜK
OSMANZİYA
Bu tür yaklaşımlar.. insana üfrülen TANRISAL nefesten kaynaklanıyor.. TANRISAL NEFES iki şekilde tezahür eder.. birinci teşebbüh-ü billah.. ikincisi teşebüh-ü biahlakillah.. yani Tanrı'ya Benzemek veya Tanrı'nın Ahlakıyla ahlaklanmak.. her ikisi de TEOLOJİ tarafından açıklanmış ve anlatılmış. Ancak realite böyle siyah ve beyaz değil gri.. https://www.yontembilim.com/forum/forum_topics.asp?FID=1 burada okunması zor ve anlaşılması kolay olmayan metin ve tablolarla.. insanın "yalnızlık"a katlanması Tanrı'nın buyurduğu ve izin verdiği kadar oluyor.. bu eşik aşıldı mı ya sınavı yitiriyor ve yarışı kaybediyor. Bu kadar dindar arkadaşıma yahu gelin Fatiha-i Şerife SORUNU ve Zammı Sure ile YANITI Tanrı ile konuşalım diyorum.. gelmiyorlar. Neden ? Bir sürü nedeni olabilir fakat en esaslısı RUBUBİYET'ten geçip UBUDUYET'girerken önlerine çıkan kocaman UCUBİYET dağları.. yan öyle keşif ve icadları.. öyle ihtilara ve telifleri bulunuyor ki onları geçip karşısındaki İNSAN'a ulaşamıyor. Örneğin burada diyelim iki insanla konuşuyorum.. Şahin DOĞAN ve Mustafa KUÇÜK.. konuşmaya başladığımız anDA zaman biter namaz başlar.. NaMaZ yerine SIRA ZaMaN yerine SÜRE diye bilirsiniz.. dikkat ederseniz zmn ve nmz birbirinin tersi bir süreç.. bu nedenle ard zamanlı cereyan eder.. zamanın nasıl cerir edip NİZAMI ettiği ve namazın nasıl murur edip MİZANI oluşturduğu ayrı bir konu.. eş zamanlı MiZaN ve NiZaM'ın tekevvün.. tefekkür.. tezekkür olduğu başka bir konu.. ancak bu anlatım Günlük Dilin Düz Yazısı (GDDY) ile sağlanamaz. Sonuçta bizi giderek doğaya yabancılaştıran TEKNOLOJİ ve insanı insandan uzaklaştıran İDEOLOJİ bu hızla yürüdükçe inziveya çekilmeye veya intihar etmeye meyillir insanlar artacaktır. İnziva ramazan son on gününde yapılması yasal olan bir uygulamadır.. sürekli bir yaşam haline getirilmesi Buda'nın içinden çıkıp kurtulduğu.. bir felakettir.. Buda.. iki dersi alıp insanlığı örnek alan bir şahsiyet.. hem varlık krallığını hem yokluk krallığını yaşamış bir şahsiyettir ve fakat ne yazık ki bu gün İsa ve Musa ile Buda ve Muhammed dahil tüm nebilerin ve velilerin fotoğrafı yaşanmaya çalışılıyor. .
OSMANZMİYA
|
Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 07-Haziran-2024 Saat 14:29
bu geçen senenin tablosu:
Bu da bu senenin tablosu:
|
Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 07-Haziran-2024 Saat 14:39
https://www.facebook.com/photo?fbid=1023997477679996&set=pcb.1024001704346240
Terbiye ve Tecrübe ile sekiz yıl önce paylaşmışım.. bu gun ise onu yürümek ve üremek olarak paylaşıyorum. İlk emir.. ne farz ne vacib ve nede sünnet.. bu sonrakilerin uydurdukları terimler ve tanımlar.. hiç kimse bir işi ya da işletimi.. bir eylem ya da etkinliği zorunlu ve gerekli ve yararlı diye nitelendiremez.. kendiminkiler de beni bağlar. Ancak toplum halinde yaşamaktan doğan kısıtlamalar.. KURALLAR ve yasaklar olacaktır.. zaten evrende de ortamlar.. KOŞULLAR ve yasalar halinde yaşamıyor muyuz ?
Bütün ömrümü kurallar ve koşulları birbirden ayırmaya çalıştığım halde maalefes TEK BAŞINA KONUŞMAKTAN başaramadım.. demek ki tek başına bir HALT karıştırılmaz..
İşte sorunda burada birlikte ve toplumsal yaşama ile tek başına ve bireysel yaşamanın denge ve uyumunu sağlamak.
Bu da yaptığımız savaş ve barış içinde sınav ve yarış değil mi ?
|
|