görün-tü ve göster-tü
görün-ge ve göster-ge
GÖRÜN ve GÖSTER
Bir de bunları sayabiliriz:
Görme ve görülme
Örme ve örülme
GÖR VE GÖRÜL
Görmek ve Görülmek ile Görünmek ve göstermek
işlevlerini yapan şu dört yapıdan söz edebiliriz:
göz (basar) ve gönül (nazar) ve us (akıl) ve uz (kalb)
Biz bu yapı ve işlevleri bilmesek bile bunları kullanıyoruz.. tarih ve edebiyat yapıyoruz.. bilim ve hukuk ile san’at ve hikmet etkinliklerinde bulunuyoruz. İnsan telefonun nasıl çalıştığını bilmez lakin onu kullanabilir.. keza beyin ve bedeninin nasıl çalıştığını bilmez ama onu kullanabilir. Amma başarılı ve yararlı ve verimli.. ya da başarısız, yararsız ve verimsiz. Bu içerikli bir konu. Burada biçimsel bir mevzu ortaya konuldu.
Sonuçta insan kendinin nasıl yapılandığını ve işlevlendiğini FAZLA merak etmez.. nereden gelip nereye gittiğini FAZLA sorgulamaz.. fakat bu konulardan bahsedilenleri okur.. bununla beraber içinde bulunduğunu KÜLTÜRÜN kültür-leme.. kültür-lenme ve kültür-leşme.. ETKİLENİR. Hatta özümlenir ve farkında olmadan, kimliği ve kişiliği ve bireyselliği ile o toplumun güdülen ve yönlendirilen bir parçası olabilir. Sonuçta sosyal gerçekler YANLIDIR.. taraflıdır.. Geleneksel ya da yenilikçe yanın benimseyenidir, baskın ya da çekinik ideolojisinin üyesidir. Çünkü genelde bazen birey bazen toplum sivil ve resmi yanıyla birbirini biçimler.. güçlü kültürler zayıf kültürleri tasarımlar.. yeni kültürler oluşur.. eski kültürler kaybolur.
Bunları anlamak ve düşünmek ve konuşmak ve tartışmak için fazla KÜLTÜRLÜ ve fazla ZEKİ olmaya gerek biraz fazla merak etmek ve biraz fazla tecessüs sahibi olmak yeterlidir. Bu da bize deneme ve yanılmanın hızlıcası olan tartışma alışık ve eleştirilmeyle barışık olmak gereklidir.. o kadar.
Saygılarımla.
Osmanziya 26.05.2023 Üçyol İzmir.
|