Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

20 YY

Nereden Yazdırıldığı: YöntemBilim Forumu
Kategori: Diğer
Forum Adı: Din
Forum Tanımlaması: Diğer Paylaşımlarınız
URL: http://www.yontembilim.com/forum/forum_posts.asp?TID=1904
Tarih: 20-Kasım-2024 Saat 15:12
Program Versiyonu: Web Wiz Forums 8.03 - http://www.webwizforums.com


Konu: 20 YY
Mesajı Yazan: osmanziya
Konu: 20 YY
Mesaj Tarihi: 10-Eylül-2022 Saat 17:32
uploads/20220910_172251_10_EKIM_22.rar - 20220910_172251_10_EKIM_22.rar

acaib duz yazı ve tabloların bulunduğu RAR dosyası..

Bu yazıya ilişkin bu iki alt dizin bulunuyor:
20 YY
LOGOS






Bu da bu günkü bilgimize göre evrenin yapılanışını.. çizdim.

İbni Arabi Demiş ki:
..
Allah o “mümkün varlıklara”, imkanları ve kabul istidatları nispetinde varolmalarını (tekvin) emredince, o varlıklar Onu görmek için süratle koştular.
Mümkün varlık, varoluş haline geçince, nurla boyandı. Böylece adem, yokluk, yok oldu. Mümkün varlık iki gözünü birden açtı ve katıksız iyilik, saf güzellik gördü. Fakat ne olduğunu bilemedi, anlayamadı
Mümkün varlık, nur ile boyanınca, sol tarafa yöneldi ve baktı; ve adem’i yokluğu gördü; onu tahkik etti, inceledi. Yokluğun kendinden çıktığını görünce, “Bu da ne?” dedi.
Bunun üzerine sağ taraftan nur ona şöyle dedi: “İşte, o sensin! Eğer sen kendin nur olsaydın, gölge diye bişey olmazdı; baksana, ben nurum ve gölgeyi gideriyorum. Senin üzerinde bulunduğun nura gelince, zatında bana teveccüh edip yönelmenden dolayı, sende o nur gözükmektedir; bu da senin Ben olmadığını bilmen için böyledir.
Oysa Ben, gölgesi olmayan bir nur’um; sen ise imkan dahilinde olman için, gölgeyle karışmış bir nursun. Buna göre, şimdi eğer sen kendini Bana mensup sayarsan, Ben seni kabul ederim; yok eğer sen kendini “adem”e, yokluğa mensup sayarsan, o seni kabul eder.
Dolayısıyla şimdi sen vücudla adem, varlıkla yokluk, hayırla şer arasındasın. Eğer sen gölgenden yüz çevirirsen, imkan dahilinde olmandan yüz çevirmiş olursun; imkan dahilinde olmaktan yüz çevirdiğin zaman da, Beni bilemezsin.
Öyleyse sen Bana, seni kendi gölgenden büsbütün yok edecek bir bakışla bakma; yoksa o zaman sen, Ben olduğunu iddia edersin ve böylece bilgisizlik içine düşersin. Aynı şekilde, gölgene de, seni Benden büsbütün yok edecek tarzda bakma, yoksa o tarz bakış sana sağırlık getirir. O zaman da seni niçin yarattığımı bilemezsin.
Öyleyse, kimi zaman öyle ol, kimi zaman böyle ol! Allah senin için iki gözü, ancak birisiyle Beni müşahade edesin, diğeriyle de kendi gölgeni göresin diye yaratmıştır.
İbn Arabi
Bu alıntı yaptığım yerdeki Değerli bir Arkadaşım aşağıdaki soruları sordu ve buradaki yanıtları verdim:

Merhaba, hayvanları ve nesneleri konuşturmaya ANİMASYON denir.. hakikat insanları ve avama böyle öykü ile anlatılır.. Arabi de burada bir öykü şeklinde Tanrı’yı konuşturmuş.. zaten İnsanları Tanrı’ya inanmayınca onu nebilerin konuşturduklarını düşünürler.. Bu tür konuşma örneği olarak iki filim öneririm.. birincisi son yıllarda çevrilen BARAKA diğeri Tanrılar ve Krallar..

Şu da var ki Tanrı insanın ve kainatın yaratılışı ile bizimle sürekli konuşur.. hatta namazda okunan Kur’an ile konuşur.. eğer aralarında bir diyalog kurulabilmişse... O’nun kitaptaki konuşmasına daha iyi anlamak için insanın ve kainatın konuşmasını da anlamak gerekir.. Fakat ne yazık ki bazıları sadece kainatı.. sadece insanı ve sadece kitabı okuyor ve diğerlerini okuyamıyor.. zaten böyle çok yanlı ve yönlü konuşma ve okuma için YBA geliştirdik.


Şunu da hemen belirtmeliyim ki soruların yanıtlarını en iyi soruyu soran kimse anlayacaktır. Zaten karşı tarafın yanıtlarını da kendi değerlendirmesine göre anlamlandırabilecektir. Eğer konu somut değil soyut ve derin ve ağır olunca bu evleviyetle geçerlidir. Belki her bir sorunuz için en az bir karşılıklı çalışma yapmak gerekir ki İMKAN konusu da böyle vucud ve vucub arasında ağır bir alandır.. diye düşünüyorum. Doğrusunu Allah bilir.
İmkanı ancak elli yaşımda anlayabildim.. altmış yaşımda da vucubu..
SORULARINIZA GELİNCE:
1. Mümkün varlıklar nedir kimdir nerededir? Mümkün varlıklar nesneler ve kimselerdir.. daha doğrusu varlık (tabiat) olay (tarih) yapı (mekan) ve işlev (zaman) ile; madde ve kuvvet halinde ve kalinde ortaya çıkar.. Yani DİL dünyayı belirler ve dini tanımlar. Bu yüzden makul ve mümkün arasında bu güne kadar fark bulamadım.. ancak olması lazım.. belki bir imkan denizi içindeyiz balıkları gibi denizi bilmiyoruz. Mümkün makulden biraz daha geniş görüyor lakin akıl (makul) konuştuğunda değil evreni ve olanakları, Tanrı’yı dahi yutmaya çalışıyor. Yutamıyor.. kuşkuda kalıyor. Bu konuyu resmi felsefe Kant.. kritiklerinde ele almış.

2. Mümkün Varlığın sol tarafa yönelmesi ne anlama geliyor? Varlık ve yokluk ile nesne ve kimse bir ÖZNE’de belirir.. Bu özne ise bir AT’tır.. ar (harf) yükü ve ad (isim) yolcusu taşır. Özne ise sağ duyu ve sol görü sahibi kimsedir. Ancak fizik bu yanları solu ve sağı nesnel görebilir. Biz de bu mecazi olarak kullanabilir. Nitekim kullanıyoruz da.. sağ görü ve sağ duyu sürekli kullanıldığında görü görüş, duyu duyuş, haline geliyor ve yerleşiyor. Cılkı çıktığı zamanda sağcılık ve solculuk oluyor. Aslında yolun somut yanlarını ve yönlerini çizgilerle soyutlaştırıyoruz. YBA de bunu kullanıyor.. ancak içeriksiz ve soyut yöntembilimi insanbilim ve islambilim ile somutlaştırarak göstermek için reklamlar ve propagandalar yaparken suret (biçim) ve şekil (tasarım) ayırımına dayanan bir felsefe de geliştirmiş oldum. Günlük dilin mantığı ve anlatımında.. bilimsel dilin matematiği ve anlamında.. bunları ayıramazsınız. Saussaure dil ve düş bir kağıt gibidir.. birini yırtarsanız diğerini de yırtmış olursunuz demiş ama biz YBA doğu ve batı kadar bunları birbirinden ayırdık.

3. Gölge nedir? Gölgenin varlık sebebi nedir? Nicelikleri neye göre belirlenir? (somuttan soyuta nasıl geçer bu soruların cevapları?) Malum GÖLGE ışık ve nesne varsa ortaya çıkar. Fakat bu yetmez ayrıca göz ve beyni dahi gerektirir.. bu yetmez beşinci bileşeni arar; ruh.. tanrı… Görüldüğü gibi konu çok yanlı ve yönlü.. görmeden bilmeye geçerseniz 40.. bilmeden anlamaya geçerseniz 400.. anlamadan inanmaya geçerseniz 4000 koşul ve kural gerekir. Belli Kİ bunları günlük dilin düz yazısıyla çözemezseniz.. çözmeye çalışırsanaz felsefi edebiyat ve dini vaaz yaparsınız.. bunlarda şimdiye kadar bir yere varılamadı.

4. Bilinmesi arzu edilen “ben” kimdir nedir? Gurdiyev binlerce benin hakimi bir beni kabul ediyor.. katılıyorum. Onun dediği gibi bunları gözleyen gözlemci ben'e de süper ego deniliyor. Bunan ardındaki ben SALT olunca onu kimse tanıyamıyor.. tanıdığını söyleyende laf salatası yapıyorlar. Salata içindeki ayrıştırılabilir lakin mutlak ve salt ve absolute bir konu için bu olası değil. Öz bulunmaz.. en son veri ikilidir.

5. Söz konusu Ben’in neden gölgesi yoktur? Simurg öyküsünde işret edildiği gibi ben bir biçimdir.. aynıdır.. yansıma (aks) dır.. buna ansıma (hads)yı de eklemek lazım. Çünkü suretler aks ile gözlendiği gibi şekillerde hads ile anlaşılır. Özetle enaniyete iki emanet verilmiştir.. ayniyet ve hürriyet.. bunları vehim ve hayat zeminde üzerinde zikir ve fikir ile fiziğimizi ve psiğimizi değiştirmeye ve geliştirmeye çalışıyoruz. Emanetleri mülkiyet haline getirince at (Allah tanrıdır) olmakta çıkıyor it’ler (İstenç tanrıdır) haline geliyoruz. Oysa TANRI birdir ve tektir, ona TESLİM olmak hatta tevekkül etmek gerekiyor.

6. Bilgisizlik içine düşmek nedir? Bir alanda başka bir üst alana geçince paradigma ya da dogma değişir. Bu yüzden günlük dille bilim yapılmaz.. bilimsel bilgi ile felsefe olmaz.. felsefe ile din ortaya çıkarılmaz. Çıkarılsa da sorunlu olur. Körler ve sağırların konuşmasına daha doğru kavgasına benzer.

7.Sağırlık nedir? Sol görü özdeşlik ve nedensellikle çalışır ve sağ duyunun özgürlük ve amaçsallığına karşı SAĞIRDIR.. sağ duyu ise tersine özgürlük ve amaçsallıkla çalışır sol görünün nedenselliğine ve özdeşliğine KORDUR.. Biz YBA ile bu ikisini bir araya getirdik.. Sağlam bilgi hem gerçek hem doğru.. sağlıklı değer hem iyi hem güzel olmalıdır, dedik.

8. “Kimi zaman öyle kimi zaman böyle ol” mak nedir? Bunu burada daha önceki yazımda şu açıklamıştım: Şaman ve Şifa sözcükleri.. şefeat ve meşiet sözcüklerinin "ŞIN"ı dikkatiçekti.. bir yöne dönerseniz diğer yön ardınızda kalır.. örneğin hakk dönerseniz halk.. halka dönerseniz hakk.. ardınızdadır.. camide mihraba yönelirseniz hakkı öne almakla beraber hakkı ardınıza alırsınız.. camide minberde hutbe eder halka dönerseniz bu sefer hakk ardında kalır.. uyurken uyanık.. uyanıkken uyur değilsinizdir.. yalnız düşünme uyku ile uyanıklık arası bir durum.. düşünürken yarı uyur yarı uyanıksınız.. düşüncenin de iki fazı bulunur.. biri rüyadaki ÖY-LEMe değer re'ydeki OY-LAMA.. "velvech" biz ortadayız sağ döner halka yöneliriz.. sağa döner hakka yöneliriz. yüz.. yön.. dön.. somut bir olay.. bunu mecazen ve soyut olarak ifade ediyoruz. hatta sağa ve sola değil yukarı ve aşağıda.. alt ve üstte.. acaib ve tılsımda.. bulunur ve kuarkları böyle adlandırılıyorlar.. YBA primer ve sekonder ile master ve slavi kullanır. Bütün bunlarda KONUŞTUĞUMUZDANDIR.. sussak.. susabilsek gerek kalmayacak. Sanırım siz bu konuda bizden daha çok deneyim sahibisinizdir.

Bu vesile ile saygılarımı sunuyorum, sağlıcakla kalınız.

Osmanziya 10.09.2022 Üçyol-İzmir 16:24

Arkadaşımda bu detaylı yanıtım için bana teşekkür eder.


KIZIMLA BİR KONUŞMA...


Bu gün kızımla konuştuk.. babacım insanları ziyafete çağırıyorsun.. yemek güzelde.. fakat mutfağa girip araç ve gereklerin ve malzemelerin haline görünce içeri giresi gelmiyor insanın.. belki tablo yapmak sana çekirdek çitlemek gibi kolay geliyor ama bize göre dik bir yamaca çıkmak gibi zorluyor..


Kolay değil.. hepimizi zorlayan koşullar.. canımızı sıkan kurallar.. işimize gelmeyen kararlar bulunuyor. Ancak biz de kökle değişim ve nitelikli eğitim sloganıyla başlayan RADİKAL okullar gibi canlı öğrenme ve diri düşünme sloganıyla YBA okullarını başlatalım istiyoruz.

VE bunu da yapacağız İnşaallah:
Program şu:


K ve P PROJESİ

Sakin Turkce karakter kullanma başına iş açılır.
Turk hele musluman oldugunu kimse bilmesin.
Hatta sen bile unut INSAN’ım de yeter.

telif: 13.04.2010

(revize:09052015).. (revize:08052016).. (08102021)

EK: s=kp00.doc


K.ARAR VE PER.FORMANS…
Kaf NOKTA arar..
Per NOKTA formans…

Dilin içinde oyun var.
Bu oyundan bir öykü çıkaracağım.

“KAF”, dünyadan öteleri arayanların yolculuğudur ki
bu dağ yolculuklarında KARAR vermek zorundadırlar.

“PER” ya da “pür” yetkin ya da saf demektir ki
formunda ve biçiminde MÜKEMMELİ yakalamak güdüsüdür.

OYUNUN adı “K”
Dort K var, besincisi KARAR.
Kosul.. kural.. kuram.. kurum ve KARAR

ÖYKÜNÜN adı “P”

Dort P var, besincisi performans.
Proje.. parti.. para.. Pazar ve PERFORMANS


Öyküme başlıyorum.

Canlılar doğar, buyur ve olur.
Ancak yaşamın sürekli olması için büyürken
ayni zamanda üremesi ve çoğalması da gerekir.
O zaman diri olan nesne doğar, büyür, çoğalır ve ölür.
Canlı us yani akil sahibi için üremek ve çoğalmak yetmez.
Çünkü UYGARLIK, aklin katılımı ve usun katkısı ile var olur.
US, uygarlığına dil ve düşünce ile katkıda bulunur.
Uygarlık nasıl US ’a söz ve görüş.. bilgi ve buyruk katmışsa..
Us sahibi BEŞER’de, usa ve medeniyete katkısıyla İNSANDİR.

İnsanlığa, uygarlığa ve usa katkı yapacak bir davam bulunuyor:
YBA Yöntem Bilimsel Analiz


(1)      PROJE

Yontembilimsel analiz davasinin PROJE safhasına
120 yıl verdim

PROJELER ya kisa ya da uzun vadelidir.

Proje ya bir sorunu çözen kısa vadeli uygulama olur.
ya da bir sektöre çözüm getiren kuram bulunur.
Kuramsal olan ya icerige ya da biçime iliskindir.
Usul ve yonteme iliskin bicimsel kuramlar daha uzun vadelerle gerceklestirilir.
Çünkü yontemler genel tümel ve soyut yapilardir.
Analitik düzlemin mantiksal kullanimi olan
YONTEMBILIMSEL ANALİZ
dini ve fenni alanda kullanildigindan GENEL
aklin ortak ilkelerini uyguladigindan TUMEL
içi bos bicimsel bir kurgu oldugundan SOYUT
bir yapidir.

Yöntembilimsel analizin genel, tümel ve soyut yapisinin mantiksal kullanimi
bana has bir yetenek ve ozel bir dil olmadiğinin kanitlanmasi gerekir.

(2)      PARTİ
Yontembilimsel analiz davasinin PARTİ safhasına
10 yıl verdim

Bu yeni anlam sürücüsünün ve ozgun anlatim aygitinin
benden baskalarinin dahi kullanabilmesi anlamına gelir
Boylece de genellik, tumellik ve soyutluk kanitlanmis olur.

Eger kanıtlama saglanirsa, bu, projenin PARTI düzeyine geçmesi demektir.
Bu dusuncenin dil olmasidir.

Partiden kastim siyasal parti degil bir çalısma ekibi ve gurubudur.
Bir ekip ve öbek tarafindan ortak olarak kullanilan yapiya dil veya yöntem denilir.
Bir çekirdek kadro tarafindan kullanilan dil,
iletisim ve etkilesime elverisli hale getirilinceye kadar,
çok sayıda yinelenen ve yenilenen uygulamalarla
deneme ve yanilma, degistirme ve düzeltme, çalisma ve alısma
gerektirir.

(3)      PARA

Yontembilimsel analiz davasinin PARA safhasına
1 yıl verdim


Bu çalisma ekibi analitik düzlemin mantiksal kullanimi olan yöntembilimsel analizin
gerçekten genel tümel ve soyut ve bu nedenle evrensel bir dusunme araci oldugunu
kanitlamasi ile bu çalismanin daha yaygin yansima bulmasi için bir BIM yani Bilgi Islem Birim’inin
olusturulmasi ve bunun için risk sermaye koyacak PARA kaynaginin aranmasi ve bulunmasi asamasina yani ucuncu safhaya sıra gelecektir.

Hatta belki aramaya gerek kalmadan para gelip projeyi bulacaktır.

( 4 ) PAZAR

Yontembilimsel analiz davasinin PAZAR safhasına
1000 yıl verdim


Bu davanin dorduncu ve son safhasi parayi geri getirecek PAZARIN olusmasi ve bulunmasidir.
Bundan sonra proje kendi kendisini besleyecektir.

Belki de Pazar Parayı.. Parada Partiyi.. Parti de Projeyi arıyordur.

Bunlar gerceklestiğinde
Projeye katilanlar görevlerini islemiş ve islevlerini yapmis olacaklar
sorumluluklarini aklamis ve kazançlarini katlamis bulacaklardir.

Çünkü GELECEKTE
yöntembilim lambasini her yakan kimsenin ısıgından
ve her kullananan kisinin yararından
maddi ve manevi paylarini alacaklardir.

Birinci asama yüz yil sürse
İkinci asama beş yil sürecektir.
Üçüncü asama bir yil sürse
sonuncu safha bin yıl surecektir.
Bu bir yıllık sıçrama devrimi ve bin yıllık yayılma evrimi
yeni yontembilimsel devrimini ve evrimlerini tetikleyecektir.
Diye dusunuyorum.
Aradiklarimi bulursam.
Inşaallah.

Saglıcakla kalin.

OSMANZYYA

Sentaks / sözdizimsel / BEYANÎ eksikliklerim VE
semantik / anlambilimsel / MAANÎ yetersizliklerim
için düz yazidan özür dilerim

5)      PERFORMANS

PER-FOR-MAN-S
Saf insan için’dir SİN..
Bu güne kadar her hangi bir basari ve performansı gosterilmedi.. zaten 120 yıldı.. 68 yılı bitti 69 nci yılına girdim 03.05.2021 da.. yani proje evresi benim omrumu aşıyor.. bu arada koklü bir degisim yaptım kasım 2015 den beri İzmir’den İstanbul’a (Gebze) geldim.. yontembilimsel analizi talip olmaya KARAR veren arayıcılar bulmaya başaramadım.. performans gosteremedim.. bu bir yakınma değil.. durum saptamasıdır. Umarım bu bir sene zarfında kitabımı yazar ve datalarımı toplar cocuklarima ve talîplerime veririm.

YONTEMBILISEL ANALIZ

30 + 2 toplam 25 (1990-2022)   yildir bununla ugrasiyorum.
Bu yazıyı da 11 yıl önce yazmıştım.

Bu otuz yılın öncesi de var öyle ki buttun omurumu buna verdim diyebilirim.
“Buna rağmen bu güne kadar EKIP VE PARTI noktasında,
bir basari ve bir performans elde etmiş sayılamam.” demişim amma bu onbir yıl önceydi.. iki yıl önce 2020 de sevgili çocuklarım ve değerli arkadaşlarımızla YBA Bandırma Üniversitesinin düzenliğidi II Filoloji KONGRESİNDE ete kemiğe büründürdük. https://webyonetim.bandirma.edu.tr/Content/Web/Yuklemeler/DosyaYoneticisi/437/files/2nd%20BICOASP%20Proceedings%20Book.pdf


Gerçi meyvesi olmadan bir ağaca otuz yıl bakmakta bir basaridir.
Bu ağaç yüz yirmi (120) yil sonra meyve verecek ve insan şimdiden bunu görecekse
ömrünü aşan bu projeye, bu emele gönül vermek bir “dava” alametidir.
Evet, bir misyonum var ve tüm mesajlarım bunu dile getirir.
Yıllardır yöntembilimin reklamını insanbilim ve islambilim ile yapmaya çalıştım.. hatta buna da alıştım .. talibi olmayınca da asıl mevzuya geçemedim..

asıl konu YBA in GORSEL ve MANTIKSAL ve METODİK Çözümlemesidir.

SLOGANIM:
“Düşünenleri arıYORUM çünkü arayanları düşünüYORUM.
Yorum, yorum nedense YORULMUYORUM.

Düşünenlerin yetkinlik arayan LÜB’lerini seslendim.. BUL’maları için.
Aramak ve dusunmek.

Gaye ve Hedef

Dusunmek bir gereksinimdir ve fakat arayis gereksinimin EREKSINIMINDEN ote bir gerilimdir.

Bazilari dusunur de aramaz. Amacı dusuncesini paylasmaktir
Bazilari arar da dusunmez. Arac’in dolayımında takilir, kalır.



DUSUNENLERI ARADIM
CUNKU ancak onlar beni anlayabilir.

ARAYANLARI DUSUNUYORUM
CUNKU yöntembilim ancak onlarin isine yarayabilir.



Bu iletinin tablosunda benim yol haritam var.
Bu harita bana ait gorunur ama her birimizin cizgisini gosterir.
Bana katilmaya karar vereceklere yardim etmek için cizilmistir.
Umarim ki onlar bunu anlarlar.
Anlamazlarsa anladiklari kadar bana sorarlar.
Ben de anlatirim.
onbir (6) yıldır soran çıkmadı!
Osmanziya 03.02.2022 Üçyol-İzmir



Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03 - http://www.webwizforums.com
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide - http://www.webwizguide.info