YÖNTEMBİLİMİN OLANAKLARI
 
      Yöntembilimi tanıttıktan sonra sıkça karşılaştığım bu metodun “ne işe yaradığı? ” sorusuna geçmek istiyorum. Bu soru aynı zamanda bu aracın ne gibi olanakları olduğunun bilinmesi ve bu gücün hangi yetenekleri taşıdığının anlaşılması ile de yakından ilgilidir. İşe yarar olanaklar ve başarılı yeteneklerin başarısı ve yararı, elbette bu imkanın  öğrenilerek açılması  ve kabiliyetlerin kullanılarak çalıştırılması suretiyle doğrudan doğruya ortaya  çıkacaktır.  Oysa insanlar yararını bilmediği işleri öğrenmezler ve kullanmazlar. Bu kolaylığı seven ve zordan nefret eden kozmik tembellik yasası için doğal bir durumdur.
 
 Öğrenme zor ise, kullanma kolay değilse çoğu zaman insan yararlanmaya gerekte  da duymayacaktır. Bu nedenle sıralanan öğrenme-kullanma-yararlanma  çizgisinde iş  başa döner ve kolaya koşan ve zordan kaçan kimseler  öğrenmeyi göze alamaz ve bu nedenle de pek çok yararlı sonuçları göz ardı eder  ve böylece pek çok olanaklar ve yetenekler ve yollar gizli ve kapalı kalır.
 
 Bu durumda kendini  zora koşarak bir konuyu öğrenen, çaba ve çalışarak ve sonunda alışarak ögrenilen ürünü kullanarak ondan yararlanan ve bu yararı ve  onuru insanlık ve uygarlık hizmetine sunan kişiye ya da kuruma ikinci bir iş  daha yüklenir, işi benimsetmenin propagandasını yapmak ve ürün değerinin reklamını yapmak.. böylece bu işe ve ürüne insanların gereksinimini duyurmak. Böylece   konunun   önem ve değerini  tanıtmak ve anlatmak durumundadır.  
 
 Öyle ise bize de yöntembilimsel analizin yeni dilini öğrenmenin olanaklarını sıralamaya.. onu  kullanmanın ve ondan  yararlanmanın ne gibi yetenekler  sağladığını sunmaya ve bunların  hangi yolları açacağını sergilemeye kısaca yeni anlam sürücünün  kadrini ve yeni anlatım aygıtının  kıymetini gösteren göstermeye çalışalım: 
 
 Yöntembilimsel analizde yararlanılan GEOMETRİK formlar (biçimler/şekiller)  ve MANTIKSAL normlardan (kurallar/kaideler) oluşan genel  ENSTRÜMANLAR zaten uygarlığın ortak kullanımında olduğundan bunların öneminden bahsetmek gereksiz ve saçmalıktır.  Ancak  analitik düzlemin bu METODİK  kullanımıyla,  bu GEOMETRİ  metresini  ve MANTIK borusunu kablo ve tablolarla bir  “HABLO” haline getirerek onu  ortak bir konuşma platformu haline yapıyor ve  onu yeni bir DİL’e çeviriyor. Mantığı daha   “tümel” ve Geometriye daha  “nesnel” müşterek  bir tartışma ZEMİNİ  haline getiriyor. Çünkü 
 
 BİRİNCİSİ.. “Hablo” haline getirilen analitik düzlemin MATEMATİK  kullanımında biz onun bu DİL işlevinden  zaten yararlanıyoruz fakat  bu yapıtla ortaya koyduğumuz METODİK  kullanımında bunu  daha ileri bir yöntem ve daha derin bir dil olarak.. daha   genel bir tanımlama ve  ortak bir açıklama ARACI haline getiriyoruz. Böylece bunun   kişisel bir becerim olmadığı aslında analitik düzlemin metodik kullanımı olan yöntembilimsel analizin  genel bir TEKNİK olduğu ortaya çıkıyor. 
 
 İKİNCİSİ..   kişilerin özel istek ve çıkarlarıyla kamu genel dilek ve yararının uyumunu sağlayan ADALET ülküsü,  
 bireysel özgün yetenek ve birikimleriyle insanlığın ortak  birikim ve bilgilerinin dengesini kuran İKTİSAD ilkesi, 
 son tahlilde insanlığın Ortak Aklının ve Müşterek Vicdanının bulunduğunu ortaya koyuyor. Bu özgürlük ve özdeşliğe içerik kazandıran iki KAVRAM yöntembilimsel analizin  olanaklarıyla BİLİM VE HUKUKU daha da evrenselleştireceğini  anlıyoruz. 
 
      ÜÇÜNCÜSÜ.. isteyenin  teist  veya ateist temeli seçmekte özgür, dileyenin bu seçimi  doğmatik ya da septik renk  ve tonda kullanmakta özerk olduğunu bunun da hem fıtratta verilmiş sorumluluk hem şeriatta öngörülmüş yükümlülük olduğunu saptamak.. hakikatını  ararken,  günlük dilin büyüsünden kurtulmakla  hasıl olur. Yöntembilimsel analizin yeni dili,  bize bu olanağı sağlıyor.
 
 
 DÖRDÜNCÜSÜ..  düşünmeyi kolaylaştırmaktır. Şöyleki her insanın hem koşulları  ve kuralları kurgulamak için düşünmeye mecbur..  hem  koşullara uymakta ve kuralları kılmakta uslamlamaya (akıl yürütmeye)  muhtaçtır. Bu bağlamda yaşantı ve davranışını görüş ve tutumlarıyla düzenlemek durumundadır.  Bu düşünsel ve kuramsal  zorluk ve sıkıntıdan doğan sorunları çözmek, bunun için de soru ve cevaplarla fikrini işletmek, fehmini çalıştırmak ve fıkhını kurmak..  deneme ve yanılmasına girişmek kaçınılmaz bir etkinlik olacak. 
 
 İşte bütün bu etkinliklerin odak noktasında bulunan düşün-me-nin sağlam bulunmasının ve düşün-ce-nin sağlıklı olmasının  garantisi olan yöntem’e bağlı olduğuna kani isek yöntembilimsel analizin görsel çözümlemesi bizim için vazgeçilmez bir araç olacaktır. 
 
 BEŞİNCİSİ.. her dil gibi içerikleri taşımaya.. yansıtmaya ve saklamaya yarar. Ancak yöntembilimsel analiz düz yazıdan daha geniş.. mantıktan daha derin ve matematikten daha süreklidir.  İçeriksiz felsefe ve biçimsel hikmet  olan  bu dille yapılan çalışmalar sayesinde   dinden alınan emperatif  “ülküler”.. dilden alınan aksiyomatik ”temeller”.. fenden alınan empirik “veriler”..  ve akılda bulunan “ilkeler” öylesine harmanlanır ki dini ve akli.. fenni ve lisani  içeriklerle daha doğru ve  gerçek bilgilere  dayanan daha iyi ve güzel buyruklara bağlı düzenler, dizgeler ve   sistematikler yapılacağını umuyorum. 
 
      Çünkü bu yöntemle fen ve din mabeyninde uyum ve denge oluşacak, bilgi  kaynakları ve bilgi aygıtları arasında dayanışma ve yardımlaşma  sağlanacaktır.      Çünkü teorik olarak bu yöntemle aksiyomatik birlik sağlanırsa, pariter yarımlık ve informatik dağınıklık azaltılacak; dialektik yanlılık ve lojik çelişki en aza indirilecektir. 
 Çünkü pratik olarak bilgilerin tasnifi ve işlenmesi kolaylaşacak, bilimlerin külliyet ve safiyeti  artırılacak, sorucu ve sorgusu “felsefe” fen ve dinden elini çekerek istiklaliyetine kavuşacaktır.
 
 ALTINCISI.. bu yeni hikmetle kurgu (meal)  daha sağlam, varsayım (faraziye)  ve kuramlarımız (nazariye)   daha  sağlıklı olarak oluşturulacaktır. 
 
      Kısaca  kimseler ve nesnelere ilişkin kurallar ve koşullarda ve bunlarla oluşturulan KARARLAR da;  daha özgür dinin  ve özgü fennin, özgün  sanat ve özdeş hikmetin BİRLEŞİK GÜCÜ,   bizi Hak ve hakikate daha çabuk ulaştıracak bilgi ve buyruklara daha kolay eriştirecektir.  
 
          Bu araç ve tekniklerle, bilimin  çeşitli tasarım ve uygulamaları ile hukukun her türlü dizge kuram ve edimleri hak ve hakikata  daha yaklaşık  ve  yakın olacağını düşüyoruz. Bu anlam sürücü ve anlatım aygıtıyla, akıl ve kalbin  tam ittihadı, fikrin ve zikrin  tam istihdamı ile zeka ve hafızanın tam istimalinin gerçekleşeceğini öngörüyoruz.
 
       Çünkü yöntembilim bilim..  bilimsel aksiyomatikleri ve  hukuki sistematikleri değiştirme ve düzeltme yeteneği olduğundan bilim ve hukuku dondurmayıp diri tutacaktır. İktisat ilkesi daha bilinçli uygulanacak ve adalet ülküsü daha  sevecen uygulanacaktır. Böylece bir bilim hayal ve hurafelerden  ve  dinde vehim  ve esatirden sıyrılacaktır.  Böylece sürekli akan ve eskiten zaman içindeki yürüyen  insan hayatında, mukadder  değişme ve gelişmeleri daha kolay yakalanacaktır. Böylece global dünya  ve küresel   ümran (bilim ve  teknoloji  ile  bayındırlık ve tıp) ve lokal alem ve ulusal hars (hukuk ve  ideoloji   ile  ekin ve ahlak) daha iyi bir medeniyet, daha güzel bir uygarlık ve daha yetkin bir dünya için ele ele verecektir.
 
 Bunun için iyi niyetli içten desteklerin, hem yurtsever hem insaniyetperver kimselerin yardımı ve yöntembilimin teknolojik ve ideolojik çelik ışığı ile  ekonomik ve politik çıkarların daha iyi dengelendiği bir dünya barışını bekliyoruz. 
 
           Böyle.. böyle.. böyle.. ne söylersen söyle hepsi uygulama ve yürütme ile ortaya çıkacak yetenekler ve olanaklardır. Biz sadece öngörüyoruz.
 
 YEDİNCİSİ.. nakli ve akli belge ve kaynaklarla ortaya konulan insanın evrenden  yararlanma hakkının  ve kendini yetkinleştirme hürriyetinin  fıtrat ve şeriatla bahşedildiğini nazara alırsak, tek bir dinin olması  fakat onun yaşanmasında insanlar sayısında yolun bulunması ütopyasının, boş bir umut ve hayalci bir düşünce olmadığına da inanıyorum.
 
      Nasıl ki bilim tarihinde, ışınların elektromanyetik dalga kuramında  Maxwell’in saf geometrik denklemleri, Hertz’in radyo dalgalarını bulması ile pratik ve bilimsel  değer kazandırmıştır. Öylede felsefe tarihinde de kartezyenik koordinatların matematik kullanımıyla başlatılan  çağdaş bilim,  analitik düzlemin mantıksal ve metodik kullanımının geliştirilmesi ile  benzer bir ivmeyle felsefe ve hikmette de  yeni kazanımlar ortaya çıkaracağını umuyorum. Beklentim, bu kazanımlarla  yöntembilimle yeni bir İNSANbilimi başlatılması ve hatta İSLAMbilime girişilmesidir. 
 
 
 Osmanziya 05.06.2016
 
 
          |