Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
İnsan Bilim
 YöntemBilim Forumu | İnsan Bilim | İnsan Bilim
Mesaj icon Konu: hakk ve hakikat Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2894

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: hakk ve hakikat
    Gönderim Zamanı: 30-Mayıs-2022 Saat 15:44




HAKK VE HAKİKAT

20220530_154146_OST.rar

DÜNYA'nin büyük resmini gösterir.. 20 den fazla versiyon sırasıyla yalından karmaşığa kadar tabloları muhtevidir.



YBA reklamını yapmaktan içerikli konularına girmiyorum.. bu nedenle HAKK ve HAKİKAT mevzuuna da uzağım.. ancak bazen insanın “dil”i durmuyor.. işe karışıyor.

Face’de bir adam “İnsan, enelhak diyemediği müddetçe zanlarının esiridir, özgür değildir...”

deyince bende “Aslında ben HAKKIM deyip konuşanın başını değil de dilini kesmeli.. kesmeli ki kendinden başka hakikatlar olduğunu açık ve seçik öğrenmiş olsun. Çünkü böyle cahiller konuştukça cehalet artar iman azalır.”

Bu sözüme karşı da nezaketsiz bir söz söyleyince de ona;

“… sen sensin.. ben de benim.. ne ben ne de sen HAK degiliz. Her birimiz bir hakikatiz. Ancak ben de bir MUKAYESE eden bir akil ve MUKABELE eden bir vicdan var. Sen de bunun oldugundan kuşkuluyum. Goruldugu gibi Hakkı ve hakikati tefrik etmekten acizsin.” dedim.

Orada başka bir adam da bana karşı “ köre yeşil anlatmaya çalışıyorsun gözü açılınca ancak yeşili görür. Uğraşma zulum etme kişiyı bırak İLME zulum etme.”

sözlerine sarfedince ben de ona :

“Mecazla hakikati anlatamazsiniz.. anca.. benzetme edebiyatiyle savı kanitsama yaparsiniz. Kanıtiniz olmayınca.. KANT'in kanitladigi gibi.. görüleriniz de kör kalir.. laf atıp bana yanıt vermeye tenezzül etmeyen s
öz söylenmeye de layık değildir.. lakin başka dinleyenlerin hatırına sana söylenen dediğimi silmedim” dedim.

“İnsan, enelhak diyemediği müddetçe zanlarının esiridir, özgür değildir...” diyen adamı da arkadaşlıktan sildim…

Hamide..
Habibe..
Hasibe..
Hakika..
Bunlar hepsi bir isim.. hakikatlara verdiğimiz bir ad.. bizler olanaklardan bir olanak olarak fazla bir VARLIĞMIZ.. bulunmaz.. hakikatlar ise bazılarınca var sayılabildiği gibi bazılarınca yok sayılabilir.. gerçekleri ve hakikatlari hikaye etmek ve öykülendirmek kolay olmadığı gibi.. öykülerin ve hikayelerin hakikatina da erişmek zordur.. bu nedenle hakikatlar “hakkında” dar, geniş, orta ve “salt” anlamda konuşmak isteyenlerle sonuna kadar konuşabilirim.

Düşünen ve arayanlarla hakk ve hakikat mevzuunda konuşmaya, YBA tanıtma görevi, bu fırsatı, imkanı ve zamanı vermiyor. Bu nedenle bu konuya girmeden sadece bu beyanla yetiniyorum.

Yoksa çoğu yazılarımda belirttiği gibi herkesin tanrı tanırlığında.. tanrı tanımazlığında.. hatta kendisinin tanrı sanırlığında.. özgürce konuşabilmesinden yanayım. Ancak kim bu üç konuda kendi düşüncesini başkalarını DAYATMAYA kalktığında özgürlük adına ona karşı çıkarım.

Eğer bunu bir Müslüman ismini taşıyan ve bu kültürde olduğu belirtisi gösteren bir kişi yaparsa “insan” vasfıyla birlikte “islam” sıfatını da yitirdiğinde.. hele bunu bir de “ilim” etiketi altında yapıyorsa anında diyalogu keser, vaktimi zayi etmem.
Bilgi, saygı, sevgi ve sağlıcakla kalınız.

Mustafa BUĞUÇAM

Diyalogu olabildiğinde açık tutmakta fayda bulunur.. ancak diyalog her iki tarafa da zarar veriyorsa bunun sürdürülmesi hatalıdır. Peki ne zaman konuşma kesilir? Küsülünce mi.. kızılanca mı ? Kamil insanlar bunu yapmazlar zaten.. ancak onlarında bir “kırmızı” çizgileri bulunur. Onların kırmızı çizgileri yaşantı ve davranış karşıtlığı ya da görüş ve düşünce tutarsızlığı noktasında da bile olmaz. Ancak temel düşünme kodları ihlal edilirse ve anlama paradigmaları aşılırsa   ve inanma dogmaları saygısızlık görürse.. kişisel ve egosal nedenlerden dolayı değil.. kendisinden yüksek bildiği ilkeleri yıkılırsa ve kendisini adadığı ülküleri çiğnenirse.. buna dayanamaz. . diyaloğu bırakır. Çünkü zaten diyalog bu ilkeler ve ülküler ile sağlanabilir. Elbette her fikir ve ilke ve ülkü eleştirilebilir.. ancak eleştirmekten.. öte onları var saydığınızdan ya da yok sandığınızdan daha ileri bir şekilde.. vardır.. yüklemine.. yoktur.. yargısını konu ettiğinizde.. “düşünce”leri kesin inançlarla karıştırdığınızda.. üstelik bunları karşı tarafa dayattığınızda.. doğruluk ve gerçeklik ilkelerin.. hak ile yeksan ederseniz i.. iyilik ve güzellik ülkülerini tar u mar edersiniz..

Şimdiye kadar olan yazılarımda okuyanlar anlamıştır ki fikir ve inanç hürriyeti.. teşebbüs ve ifade serbestliği konusunda oldukça hoş görülüyümdür. Dilin bilime oradan hikmete.. dinin hukuka oradan ahlaka.. yürüdüğünü.. artık bundan sonra bilim zorlamalarının ve din dayatmalarının söz konusu edilmemesi gerektiğini.. totaliter ve otoriter yeşil, mavi ve kızıl ideolojilerin insanlığın başına en büyük bir bela olduğunu söz konusu etmişimdir.

Ancak siz realiteden öte ateizmi.. idealden öte teizmi.. (bunun deist, panteist, pananteist yorumları da dahil) septik şüpheden öte agnostizme.. dogmatik teşbihden öte skolastizmi DAYATMAYA kalktığınızda.. işte orada DUR derim. İnançlarını ve hayallerini gerekçe göstererek bizim gerçeğimizi kaldırmaya bir yetkin ve gücün yoktur derim. Gücünü kullanarak başkalarını zorla kendini benzetmeye çalışır karşı güçle çatışmaya hazırsın demektir. Elbette herkes başkasını kendine benzetmeye çalışır. Bunu Tanrı bile yapar. Fakat o bunu ZORLA yapmıyor. O’nun zorla yapmadığın sen zorla yapmaya çalışırsan başka akılsızlık.. sonra ahlaksızlık.. sonra hakikatsızlık yaparsın ki artık bu noktadan sonra HAKİKATLARDAN bahsetmeye hakkın kalmaz. Bunu anladın anladın.. anlamadınsa bu ZULMÜ hakikatlar ve zaman ve cehennem bunu sana anlatır, Arkadaşım.

Bu DOĞU-NUN ve BATI-NIN yok-luk ve var-lık medeniyetlerinin bir savaşıdır. İnsan irade ve telkini bir araya getiremezse.. bilgi ve inancı ortalayamazsa.. yok-luk nun’u ile var-lık nin’inin.. İkisin bir MİM olduğu anlaşılmadığı için Mao doğuda kant döktü.. Bu anlaşılmadığı için batı.. için için çürüyor. Doğu ve batının ortasındaki islam kültüre de bu ortalamayı yitirdiği için bin yıldır düşünmeyi ve hikmeti.. durdurdu.. üç yüz yıldır düşünceyi ve bilimi dondurdu.. bunun da en birinci müsebbibi TARİKATLAR’dır.

Fikir ve inanç hürriyeti gereği elbette herkes düşünce ve inançlarını savunacaktır..   Ancak fizikten metafiziğe geçen.. psikten parapsiğe geçen.. teolojiden teozofiye geçen.. filolojiden filozofiye geçen.. düşünceler hayata ve şuura müdahale etmeye kalktıklarında onur ve izzetlerini yitirirler. Hikmet ve Ahlakın onur yerinden bilimin ve hukukun çıkarları ve yararları arayan ve dengeleyen uygulamalarına müdahele ettiklerinde ellerindeki HAK, sıradan HAKİKATLAR’a dönüşür ve başka hakikatlarla mücadele ve mücadele etmek zorunda kalırlar ki bu onları diğer gereksinime bağımlı çıkarcı ve gereksinime bağlı yararcılardan öte bir ARAYIŞA yöneltemez. Belki de yalancı bir münafık konumuna düşer, haberi bile olmaz. Rabbimiz bizi ve sizi böyle kötü akıbetten korusun. Amin

Bilgi, saygı, sevgi ve sağlıcakla kalınız.

[ozo] 30.05.2022 Üçyol-İZMİR


IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2894

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: 31-Mayıs-2022 Saat 13:40




Dostun üstü göğüs altı göbektir.. TOST'u göbeğe atanlar göğüsünü boş bırakırsa.. elinde kalan postu olur ve dostunu kayb eder.. eninde sonunda 90-60-90 , 100-100-100 olur ve mutfak ile yüznumara arasında bir BORU haline gelir.

GocunurUZ bu söze qmma ve lâkin Çoğumuz bu dostun Cazibesinden Kurtulamayız çunkü işin ucunda 90-60-90 var... 30.05.2015
Yedi yıl önce yazmışım bu yazıyı.. 7 yıl dile kolay... geçen zamandan hiç mi hiç haberimiz olmuyor.. boyuna gelecek zamanının yolunu gözlüyoruz.. tost ve post ve dost gibi mazi ve hal ve ati... bunda bir bit yeniği yok mu ?



20220531_132553_OST00.rar


Burada elliye yakın TABLO içeren dosya bulunuyor.. versiyon sırasıyla incelediğinizde imgelediğinizde ve irdelediğinizde zararlı çıkmayacaksınız..



Bu yeni Fatiha-i Şerife anahatırı..

Bu da eski FŞA (Fatihai Şerife Anahtarı)




Düzenleyen osmanziya - 31-Mayıs-2022 Saat 13:42
IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk