Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta | |
Aktif Kullanıcılar Aktif Konular Üye Listesi Takvim Arama Yardım Skins Kayıt Ol Giriş |
İnsan Bilim | |
YöntemBilim Forumu | İnsan Bilim | İnsan Bilim |
Konu: dilin evrimi | |
Yazar | Mesaj |
osmanziya
Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3558 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
Konu: dilin evrimi Gönderim Zamanı: 21-Mayıs-2024 Saat 22:30 |
https://www.facebook.com/events/843281577620555
Söyleşiyi izledim.. değerli bir çalışmaydı.. devamını bekleriz. Yalnız katılım herkese açık olsun ki KARŞILIKLI yararı artsın.. diye düşünüyorum. https://www.facebook.com/kasabadan.esinti/videos/318013518060858 prof. dr caner kerimoğlu tr Kaan Tanyeri dr ismail Bagçevan DİL nedir ? diye soruldu çift eklemli öz yinelemeli kültürel toplumsal biolojik şeklinde özetlendi. Bilim böyle söylüyor Din böyle söylüyor Kanıt olmaz. önemli olan Kendimiz ne söylüyoruz geliyom geliyorum geleyorum anadolu böyle konuşulmuş Bir dil kullanımının farlı nedenleri olabilir.. bir ihtiyacı karşılıyorsa yaşama devam eder.. istediğin kadar kural dışı olması kullanımı engellemez. Dilin kurulları da evrimdeki gibi hayatta kalanın bir eksikliği karşılamasına bağlıdır.. Türkçe'yi sala koydular sele verdiler. Belki çıktığı yer yanlıştı amma şimdi işe yarıyor. katılıyorum nitekim atalarımız demişler: Galatı meşhur fasihe mehcure mürecccahtır. Kerim Hoca Umbertu ECO kusursuz dil arayışı söz konusu etti .. ancak ben YBA ile kusursuz değil de ORTAK bir dilin bulunacağını inanyırom. Dilin nasıl bir düzen olduğunu daha keşf edebilmiş değiliz.. Hocanın bilim adamını yakışır sözü... Kerim Hoca nihayet sonunda POPPER'i hatırladı.. Mesela Darwinci ya da Chomoskyci olmak sorun değil.. gerçeği ve doğru ile iyi ve güzeli aramada.. sav ve kanıt ile yanıt ve soru bulmada.. bilimsel zihniyeti ve disipline sahip olmak gerekiyor. Fakat Kerim Hoca çok yönlü TANPINAR bir yanda bir alanda bastacılar bir yanda diye ALAN'cılardan söz etti. Biz dilciyiz diyoruz ve fakat bunlardan haberimiz bulunmuyor.. özeleştirisinde bulunuyor.. samimi ve hoş bir deklare. Osmanziya 22.05.2024 02:57 üçyol izmir Düzenleyen osmanziya - 22-Mayıs-2024 Saat 02:57 |
|
osmanziya
Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3558 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
Gönderim Zamanı: 22-Mayıs-2024 Saat 02:47 |
Mevlana'ın ünlü kapıları ayırt eden ensede patlatılan TOKAT'lardan söz ettiler. Dedim ki her çağın kapıları farklı.. bu çağın kapılarının da şunlar olduğunu anlıyoruz diye düşünüyorum. Birinci kapıdakiler şahıslarla ilgilenir.. mal ve mülk ve evlad edinmeye değer verir. İkincisi katmandakiler olaylarla ilgilenir.. sağlık ve eğitimlerine para harcarlar. Kişileri bağlanmazlar. Üçüncü tabakada bulunanlar kişilerin ve kazanımların.. varlıkların ve olayların.. OLGULARA indirgenen bir ALAN'ının bulunduğunu görürler. Geçmişte bir alanının değil bilinebilen alanların koşulların yasalarının bilinmesi ve kurallarının yasaklarının saptanması kolaydı.. mütebahhir denilen kimselerde okyanus gibi BİLGİ ve FİKİRLERİ ile eskiden büyük olmayan kitleleri etrafında topluyordu.. böylece çeşitli alanları cemadat.. hayat.. şuur.. iman tabakalarını olgularını ve fikirlerini tertip ve tasnif etmede zorlanmıyorlardı. Batı da Aristo ve doğuda İbni Sina gibi kadim zekalar bir kimsenin entelektüel ihtiyacını gideriyordu. Artık şimdi nerede ise her birimizin aldığımız tahsile bağlı bir ALAN bilgisi bulunuyor ve fakat buna rağmen her şeyi BİLİR gibi davranabiliyoruz. Dile getirebiliyorsak yararlı olacağı inancıyla bilgilerimizi paylaşmaktan büyük zevk alıyoruz. Hatta paylaşmak daha zevkli.. başkalarının bilgilerini bu yüzden pay ediyoruz. çünkü Kişi'ler önemli.. olay'lar değerli.. olgu'lar bilgili.. ve kendi benimizde dahil gelip geçen bu önemler ve değerler ve bilgiler bir OLANAK'tan fazla bir kimse ve nesne olmadığı halde nasıl bir BENLİK taşıyorsak bundan nesne ve kimse taşıyan ÖZNE'mizin ötesine ÇIKAMIYORUZ. Çünkü ezberlerimizi aşamayan ÖĞRENMELER.. taklitlerimizi öteleyemeyen DÜŞÜNMELER.. canlı ve diri değil. Bu yüzden "kişi-olay-olgu" HARF'inin ötesindeki İSMİMİZE geçemiyoruz.. Harf yazınca "Harun Sönmez" (HS) aklına getiren Face gibi Mustafa BUĞUÇAM (MB) da sadece bir HARF.. fakat dile getiren ve dillendiren bir AR.. SONUÇTA Mevla'nanın kapılar ile bizim kapılar belki de aynıdır. Sadece anlatımı farklı oldu. Zaten YENİlenen YİNElemeleri ayırt etmekte kolay değildir.
Öyle ise bir biz de bir yineleme yapılım: DÜNYA DİL DÜŞ DİN Saygılarımla. Sağlıcakla kalınız. osmanziya 22.05.2024 02:42 Mevlâna’nin 4kapı hikayesi Öğrencilerden biri mevlânaya sormuş; “Efendim bu 4kapı meselesini pek anlamıyorum. Bana anlayabileceğim bir lisanla anlatır mısınız?” “Șimdi bak,Karşı medresede dersini çalışan dört kişi var ve hepsinin rahlelerine eğilmiş .sen git bunlarin hepsinin ensesine samar at, sonra gel anlatıyım.” Öğrenci gitmiş birincinin ensesine bir tokat atmış .tokadı yiyen derhal ayağa kalkıp arkasını dönmüş ve daha kuvvetli bir tokatla Mevlana’nın öğrencisi yere yığılmış. Öğrenci dayağı yemiş, geri dönecek ama hocasından itaat var. Yaradana güvenip ikinciye’de bir tokat atmış . Oda tam kalkıp elini kaldırmış. Tam tokadı vuracakken vazgeçip yerine oturmuş . Öğrenci devam etmiş üçüncü’yede tokat atmış. Üçüncü şöyle kafasını çevirip baktıktan sonra çalışmasına devam etmiş . Dördüncü tokat yemesine rağmen hiç oralı olmadan çalışmasına devam etmiş. Öğrenci mevlâna’ya dönmüş, olanları anlatmış. Mevlana “işte sana örnekler … Birinci şeriat kapısını geçmiş biri idi. şeriatta kısasa kısas olduğu için, tokadı yiyince kalktı, aynısını sana iade etti İkinci tarikat kapısındadır. Tokadı yiyince o da kalktı , tam tokadı iade ettcekken tarikat öğretisinde verdiği söz aklına geldi “sana kötülük yapana bile iyilik yap". Onun için döndü oturdu Üçüncü marifet, kapısına kadar gelmiştir. İyinin ve kötünün tek yaradandan, geldiğini bilir inanır. Yaradan bu kötülüğü hangi iblisi alet etti diye merakından söyle bi dönüp baktı Dördüncü, hakikat kapısını geçmiştir. İyinin ve kötünün tek sahibi olduğunu ve aynı olduğunu bilir. Onun için dönüp bakmadı bile…”. O yüzden siz siz olun daima bilincinizi bir üst boyuta hazırlayın. Olmamışlar gibi tokata, tokatla cevap vermeyin.. Çünkü İlahı olanın kendisi, kendine olmamış gözü ile bakmakta.. Düzenleyen osmanziya - 22-Mayıs-2024 Saat 02:59 |
|
osmanziya
Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3558 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
Gönderim Zamanı: 22-Mayıs-2024 Saat 14:34 |
20240522_142420_KARISMA.zip
Burada yalından karmaşığı versiyon sırasıyla ilerleyen 26 tane dosya bulunuyor.. bunları yalından karmaşığa izler ve incelerseniz büyük bir olasılıkla kavrayacaksınız.. eğer sabır ve ısrarla irdeleme ve imgelemelerinizi sürüdürseniz düşük olmayan bir ihtimalle anlayacaksınız.. Bu dosyalardan orta sırada ve son sırada olanları resim halinde yapıştırıyorum. Bu tabloyu günlük dilin düz yazısına çevirebilirim ve sizde gayet rahatlıkla anlayabilirsiniz.. bu tabloda bir sözcük ikinci kez kullanılmamıştır. oysa özyinelemeli dille günlük anlatımınızda bir sözcüğü istediğiniz kadar kullanabilirsiniz.. hatta Skiner'in şu ingilizce tümcesinde " Buffalo Buffalo Buffalo Buffalo Buffalo Buffalo Buffalo "örneğinde olduğu gibi gayet anlamlı olarak kullanabiliyorsunuz. Eğer bende "HAZIR açık ve seçik SEHİL" yani anlaşılır böyle bir anlatım yolu seçseydim.. sizler bu tablo üzerinde düşünmezdiniz.. iki kelimeye bir araya getir bir mana çıkaramaz.. iki sözcüğü yakınlaştırıp bir anlam elde edemezdiniz.. Ben bu yol 2000 den beri sürdürüyorum bu sayfada ancak bir kişi bile bana dönüp anladıklarının eleştirisini ve anlamadıklarının sorusunu iletmedi ya da iletemedi.. bunun çeşitli nedenleri olabilir.. ancak ben yolunda israrlıyım.. çağdaşlarım anlamazsa gelecekte anlaşılacağını kesinlikle inanıyorum. DAHA ÖNCE SUNDUĞUMUZ TABLOYU DA GENİŞLETTİK. Düzenleyen osmanziya - 22-Mayıs-2024 Saat 14:37 |
|
osmanziya
Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 3558 Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
Gönderim Zamanı: 31-Mayıs-2024 Saat 01:35 |
Dil ve din emik ve etik degerlerin bir etnisite de yansıması.. ekonomik ve politik çıkarlara dönüşmesi.. bunun ulusal.. yerel ve kuresel dengelerde uyumun sağlanmasi.. yol ve yüz ayirimini anlamaya bağlı olabilir mi ?
|
|
Forum Atla |
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Kapalı Forumda Cevapları Silme Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Kapalı Forumda Anket Açma Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma |