Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta | |
![]() |
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
Dünya | |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Yazar | Mesaj |
osmanziya
Kıdemli Üye ![]() Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 4071 ![]() Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
![]() ![]() ![]() Gönderim Zamanı: Dün Saat 15:01 |
Sibel ATASOY yazdı:
Gömülü Sistemler: Modern Dünyanın Sessiz Zekâsı Gömülü sistem nedir? #gömülüsistemler sistemler, belirli bir işlevi yerine getirmek üzere tasarlanmış, donanım ve yazılım bileşenlerini içeren özel bilgisayarlardır. Genellikle mikrodenetleyiciler veya mikroişlemciler üzerine kuruludur ve düşük enerji tüketimiyle çalışırlar. Bu sistemler, içine entegre edildikleri cihazların işlevselliğini artırır ve genellikle kullanıcı tarafından doğrudan görülmezler. Gömülü sistemlerin amacı nedir? Gömülü sistemlerin temel amacı, belirli bir görevi mümkün olan en verimli ve güvenilir şekilde yerine getirmektir. Örneğin, bir mikrodalga fırın, kullanıcıdan gelen komutları yorumlayarak ısıtma elemanlarını kontrol eder ve pişirme sürecini yönetir. Gömülü sistemlerin günlük yaşamdaki yeri Günümüzde gömülü sistemler, hayatımızın hemen her alanında karşımıza çıkar: Ev aletleri: Akıllı buzdolapları, çamaşır makineleri, bulaşık makineleri Otomotiv: ABS fren sistemleri, hava yastıkları, motor kontrol üniteleri Sağlık: Tansiyon aletleri, kalp pilleri, medikal izleme cihazları Giyilebilir teknoloji: Akıllı saatler, fitness takip cihazları Endüstri: Otomatik sulama sistemleri, üretim hattı kontrol sistemleri Bu sistemler, cihazların daha akıllı, verimli ve kullanıcı dostu olmasını sağlar. Gömülü sistemlerin evrimleşmesi Eskiden gömülü sistemler genellikle sabit ve değiştirilemezdi. Ancak, günümüzde birçok gömülü sistem, yazılım güncellemeleriyle yeni özellikler kazanabilir veya mevcut işlevlerini geliştirebilir. Bu esneklik, cihazların ömrünü uzatır ve kullanıcı deneyimini iyileştirir. Gömülü sistemler ve genetik benzerlik Gömülü sistemleri, insan vücudundaki genlere benzetebiliriz. Nasıl ki genler, belirli proteinleri üretmek için talimatlar içeriyorsa, gömülü sistemler de belirli görevleri yerine getirmek için programlanmıştır. Her ikisi de karmaşık sistemlerin düzenli ve verimli çalışmasını sağlar. İnsan ve teknoloji arasındaki benzerlik İnsanlar olarak, birçok işlevimizi otomatik olarak gerçekleştiririz: nefes almak, kalp atışı, sindirim gibi. Bu otomatik süreçler, bizi daha verimli kılar. Benzer şekilde, gömülü sistemler de cihazların otomatik ve verimli çalışmasını sağlar. Kolektif bilinç ve bağlantılılık Günümüzde, cihazlar arası bağlantılar sayesinde bir “nesnelerin interneti” (IoT) ağı oluşmuştur. Bu ağ, cihazların birbirleriyle iletişim kurarak daha akıllı ve koordineli çalışmasını sağlar. Bu durumu, insanların sosyal bağları ve kolektif bilinciyle de ilişkilendirebiliriz. #sibelatasoy Yazının 20 önce yazılmış orjinali için bakınız: https://sonsuz.us/blog/gomulu-sistemler-genler-mi/ Devamı yorumda////// ![]() Paylaşım için teşekkür ederim.. Yapay sistemler gibi doğal fizik ve biolojik hatta psikolojik gömülü sistemlerde söz konusu değil mi : Gömülü sistemlerden ilk çıkardığımız atomlar oldu.. bunun ardından genetik çıktı.. İmamı Nursî'nin dediği gibi Yaratan izzet ve hikmeti nedeniyle ortam kavuşanları.. ortaç buluşanları ve organ bileşenleri perdedarı desti kudret olur aklın nazarında.. Kur'an-ı Mu'ciz-ül-Beyan buna CUNUDULLAH adını verir.. Cend.. ceyş.. asker.. mileter.. denilen düzenle birimler ve üyeler örneğin MİND'i oluşturan mental virtualler.. MOND'u oluşturan vital aktüeller arasındaki ilişkileri düzenleyen örneğin Leibnitz'uN MONAD'ları gibi nesneler ve kimseler ya da nesneleri ve kimseleri birleştiren özneler söz konusu olabilir. Dikkatimi hep çekmiştir.. hücre nüvesindeki genetik yasaları bulan MENDEL ile zerre nüvesindeki periyodik tabloyu ortaya çıkaran MENDELEV yine bir MND sesi veriyor. Cisim kuramı zaten "SES" benzetiyor bu askerleri.. sonuç GÖMÜLÜ sistemlerin birbirini gömülmesinin en ilgincini kendimiz.. kafamızdaki dil sepeti ve başımızdaki düş çorabı.. zihnimizide gömülü dil ve düş o kadar karmaşık ki bu güne kadar kimse dilin ve dinin kökenini bulamadı. CND MND SND MDD BU "nidd" ler ve "zidd" ve "mdd" ve "snd" AMED v MEDD olarak bitmez ve tükenmez alanlarda.. boyutlarda.. katmanlarda. Bunun için ISRA 44 de "Tüsebbihü lehüssevamvatı velardı.. "diye başlayan ayet her şeyde bizi ZİKİR ve FİKİR kapısı açar. Kimisi zikre çalıştırdı kimi fikri.. galiba bundan sonra ikisinin YENİ birliktelikleri olacak. saygılarımla. osmanziya yontembilim.com ![]() |
|
![]() |
|
osmanziya
Kıdemli Üye ![]() Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 4071 ![]() Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
![]() ![]() ![]() |
Siber ATASOY paylaştı:
Spiral Dinamikler Işığında Türkiye: Mitik Düzeyde Salınmak mı, Evrilmek mi? Ken Wilber’in araştırmasına dayanan Spiral Dinamikler kuramı, insan bilincinin hem bireysel hem de toplumsal düzeyde sekiz temel gelişim aşamasından geçtiğini öne sürer. Bu aşamalara mim denir ve bunlar katı değil; iç içe geçen, dalgalar halinde akan, mozaik yapılar olarak tanımlanır. Her mim, hayata farklı bir mercekten bakar: içgüdüsel hayatta kalma dürtüsünden kolektif bilinç sıçramalarına kadar geniş bir yelpazeyi kapsar. Sekiz Bilinç Katmanı (Mim): 1. Bej – İçgüdüsel/Arkaik: Temel hayatta kalma güdüsü; yiyecek, su ve güvenlik arayışı. 2. Mor – Sihirsel/Animistik: Kabile ruhu, atalara bağlılık, geleneksel ritüellere dayalı yaşam. 3. Kırmızı – Egemen Benlik: Güç, kahramanlık ve kişisel üstünlük üzerinden kendini gösterme. 4. Mavi – Mitik Düzen: Mutlak kurallara ve güçlü otoriteye bağlılık, düzen ve itaat. 5. Turuncu – Başarı Odaklı Bilimsellik: Bireysel özgürlük, mantık ve başarıyla tanımlı dünya görüşü. 6. Yeşil – Duyarlı Benlik: Empati, eşitlik, çevresel ve toplumsal farkındalık temelli birliktelik. 7. Sarı – Sistemik Bütünlük: Karmaşık sistemleri kavrayan, bağlamsal düşünce ve içsel uyum. 8. Turkuaz – Holistik Bilinç: Evrensel uyum, ruhsal birlik ve kolektif bilgelik düzeyi. Türkiye özelinde bakıldığında, toplumun geniş kesiminin hâlâ “Mavi” yani Mitik Düzen düzeyinde olduğu söylenebilir. Bu düzey; mutlak doğrulara, kurallara, güçlü otoritelerin kutsanmasına ve katı hiyerarşilere dayanır. Sadakat ödüllendirilir, itaatsizlik cezalandırılır. Gündelik yaşamda dinsel, ideolojik veya kültürel kurallara körü körüne bağlılık bu katmanın tipik özelliklerindendir. Ancak bu, Türkiye’de sadece bu düzeyin var olduğu anlamına gelmez. Toplumun içinde tüm spiral mimleri temsil eden bireyler ve alt-kültürler mevcuttur. Bu, değişim ve dönüşüm için büyük bir potansiyel barındırır. “Yüzüncü Maymun Fenomeni” benzeri bir eşik atlanabilir; yeterli sayıda birey daha üst bilinç katmanlarına geçiş yaptığında, bu dalga kolektife de yayılabilir. Türkiye’nin potansiyeli, bireysel sıçramalarla birlikte “Beş” ve hatta “Altı”nın (bilimsel başarı ve duyarlılık mimleri) ortak zeminine ulaşarak toplumsal bir bilinç devrimine öncülük edebilir. Bu perspektif, hem bireysel gelişim hem de toplumsal evrim için ilham verici bir harita sunar. sibel atasoy ![]() Paylaşım için teşekkür ederim. Sözün taşıdığı Bilgi ve Değerlerin sağlam ve sağlıklı olmasını, onların aksiyomatik bir sistematiğe ya da metodik bir sentretiğe tabi tutularak oluşturulmasına göre belirleyebiliriz. Bu konular ayrıntılı bir şekilde ünlü YANLIŞLAMA ilkesini çıkardığı Popper'in BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMİ adlı ünlü kitabına göre öğrenmeye çalışıyorum. Ancak şu dört değerlendirmeye ömrümün bir meyvesi olarak edindim: Bilimsel bilgiler doğrulanmak üzere yanlıştır.. tarihsel veriler bütünlenmek üzere yarımdır. Sosyal değerler tamamlanmak üzere yanlıdır. Dinsel va'dlar gerçekleşinceye yalandır. Burada yapılan bölümleme din olmadığı için YALAN diyemem.. ancak belirttiğim diğer üç değerlendirdiğimde Maslovun ihtiyaçlar pramininin nesnelliğinden uzak görünüyor. Zaten işin içine Holistik girince iş biraz dinselleşiyor. Ayrıca değerler, merkezi olan AKSİYOMATİK değişince kuramsal olarak tersine dönüşürler.. iyi olan kötü olur.. kötü olan iyi olur. MEDOTİK konusunda değerlendirmeler söz konusu olunca, kişiye.. guruba ya da yere ve yıla göre değiştikçe gereksinimler ve arayışların içeriği de ona göre değişecektir. Kuşkusuz yapılan çalışma önemsiz ve değersiz değildir. Ancak bana biraz "holistik" geliyor. Saygılarımla osmanziya https://www.yontembilim.com/forum/forum_posts.asp?TID=2707&PID=5094#5094 osmanziya 14.04.2025 Düzenleyen osmanziya - Dün Saat 17:20 |
|
![]() |
|
![]() ![]() |
||
Forum Atla |
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Kapalı Forumda Cevapları Silme Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Kapalı Forumda Anket Açma Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma |