Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta |

  Aktif KullanıcılarAktif Kullanıcılar  Aktif KonularAktif Konular  Forum Üyelerini GösterÜye Listesi  TakvimTakvim  Forumu AraArama  YardımYardım  SkinsSkins
  Kayıt OlKayıt Ol  GirişGiriş
Din
 YöntemBilim Forumu | Diğer | Din
Mesaj icon Konu: hased Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Yazar Mesaj
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2716

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Konu: hased
    Gönderim Zamanı: 12-Nisan-2013 Saat 16:21

 İnsanın var oluşu ve kişisel gelişimini gerçekleştirmesi olumlu izler bırakmak kadar olumsuz izlerini silmekle de gerçekleşmektedir.. buna dinimizde takva ve amel-i salih denir. Takva.. yani olumsuz işlerden çekinmek veya bununla kirlenilmişse temizlenmek güzel, iyi ve olumlu iş yapmaktan önce gelir. Çünkü bi oda dolusu buğdayın olsa fakat tabanın tam ortasında beş kuruluk delik bulunsa tüm servetin akıp gitmez mi ? Fakat nedense biz hep olumlu ve başarıya odaklarınızda kazandıklarımızın zayi olabileceği aklımıza gelmez.. demek başarıdan önemli olan korunulması ve kazanılanın az da olsa sürekli olmasıdır.


FİLOZOFLARIN ÜNLÜ SÖZLERİ

 
Düşünüyorum öyle ise varım.
DESCARTES

Düşünmeden konuşmanın cezası sonradan düşünmeye mahkum olmaktır.
GIBBON

Hayatta hiç hata yapmamış birisi zaten hiçbir işe başlamamış demektir.
HENRY FORD

Hayatta hiçbirşeyden korkmayın yalnız;herşeyi anlamaya çalışın.
MARİE CURİE

İnsanlar tecrübeleri oranında değil tecrübelerinden aldıkları dersler oranında olgundurlar.
BERNARD SHAW

İnsan aklın snırlarını zorlamadıkça hiçbir şeye erişemez.
ALBERT EINSTEIN

Olgun insan yapabileceğini söyleyen ve söylediğini yapan insandır.
KONFİÇYUS

Gerçek arkadaş sağlık gibidir.Değeri ancak o yok olunca anlaşılır.
CERVANTES

Sözcüklerin gücünü anlamadan insanların gücünü anlayamazsınız.
KONFİÇYUS

İnsanların yapabileceği en büyük fenalık kendisine olan güvenini kaybetmesidir.
RİCHARD BERNEDİCİ

İnsansal öz, tek tek her bireyin doğasında bulunan bir soyutlama değildir. Gerçekliği içersinde, bu, toplumsal ilişkilerin bütünüdür.
KARL MARX


ARISTOTALES
Zayıf, daima adalet ve eşitlik ister, halbuki bunlar kuvvetlinin umurunda bile değildir.
İnsanlar arzularına son olmadığı için, bu arzuları tatmin edecek vasıtalara da son olmamasını isterler.
Arzu öyle bir şeydir ki, hiç doymak bilmez; bir çok insanların hayatı, arzuları doyurma yollarını aramakla geçer.
Cesaret kuvvetle birleşince büsbütün artar.
Umut, uyanık adamın rüyasıdır.
Fazileti olmayan insan, hayvanların en kirlisi, en vahşisi, en muhteris ve en doymak bilmez olanıdır.
Adalet önce devletten gelir.
İyi, basit; kötü ise çok yönlüdür.
Mevkilerini para ile satan kimseler, masraflarını geri almak yoluna düşerler.



Honore de BALZAC
Hayat herkes için acı, çünkü benim boş yere dilediklerime sahip olmuş nice insanlar gördüm, onlar da mes'ut değil.
İnsanın en zor katlandığı duygu acımadır, hele hak edince.
Evlenme dâvaya benzer. Mutlaka memnun olmayan bir taraf vardır.
Yoksulluğun hüküm sürdüğü yerde ne utanma kalır, ne suç, ne namus, ne de ruh.
Güzellik, çoğu zaman kusurları gizleyen bir örtüdür.
Sevmek, bir başkasının hayatını yaşamaktır.
Bir anne yüreği, dibinde daima af bulunan bir uçurumdur.
Beklemesini bilenin her şey ayağına gelir.
Hiç kimse bir alışkanlığa veda etmek cesaretini gösteremez.



Bernard SHAW
Eğer yürüdüğünüz yolda güçlük ve engel yoksa, bilin ki o yol sizi bir yere ulaştırmaz.
Yaşlanmadan akıllanmayı çok isterdim.
Yanlışlık fare deliğinden geçer, doğruluk kapılardan sığmaz
Susmanın kudretine inanıyorum. Bu mevzu üzerinde saatlerce konuşabilirim.
Dürüst insan her zaman gerçeği söyler, akıllı insan ise yalnız zamanında.
Bir kelime yeterlidir, gerisi laftır.
Moda kadınlara benzer, onun da havası vardır.
Her şeyi düşünmek, çoğun her şeyi düzene sokmak demektir.
Birçok insanın korkak olmaya cesareti yoktur.
Yazı ile insan daha iyi yalan söyleyebilir.
Zekanın sakıncası, insanı devamlı surette bir şeyler öğrenmeye zorlamasıdır.
Erkeğin de, kadının da terbiyesi birbirleriyle tartıştıkları zaman belli olur.
Aptallar, utanılacak bir şey yaptıkları zaman mazeret diye o işi her zaman yaptıklarını söylerler.
Akıllı adam aklını kullanır, daha akıllı adam başkalarının da akıllarını kullanır.
Ben şaka yaparken gerçekleri söylerim, çünkü gerçekler dünyanın en gülünç şakalarıdır.
Bu dünyada başarıya ulaşan insanlar istedikleri şartları yakalayan insanlardır. Eğer onları bulamazlarsa, kendileri yaparlar.
Parayı kazanmadan harcamaya nasıl hakkımız yoksa, mutluluğu da üretmeden tüketmeye hakkımız yoktur.
Değişmez kural, değişmez kuralın olmayacağıdır.
Çocuklarınıza ders vermek istiyorsanız (bu hiç de gerekli değil) kendinizi örnek gösterin. Ama sizin gibi olmaları için değil, sizin gibi olmamaları için.
Yapabilenler yapar; yapamayanlar yapmayı öğretir.
Benim en iyi dostum terzimdir. Çünkü ne zaman beni görse, derhal o andaki ölçülerimi alır. Oysa bütün öteki tanıdıklarım benim hala eskisi gibi olduğumu düşünürler.
Yalancının cezası; kimsenin kendine inanmayışı değil, asıl kendisinin kimseye inanmayışıdır.
Merhamet sevgiye yakınsa, minnet onun aksine yakındır.
Ahlak duygumuz, ihtiraslarımızı kontrol eder.
Aşk, insana vakar, ağırbaşlılık, hatta güzellik verir.
 


DOSTOYEVSKİ

Bazı insanlar, ev köpekleri gibi, yamandıkları kapıdan ayrılmazlar.
Çocuk, dünyanın en büyük saadetidir.
Çocukları seven hayatı da sever.
Evlenme, boşanma işi sırf kadınların elinde olsaydı, bir tek nikâh sağlam kalmazdı.
Gözyaşları kurur.
Hayata yeniden başlasaydım , saniyelerin nabzını tutardım.
Hayatımızda en yüce, en güçlü, en faydalı dayanağımız ana baba evinden kalan hatıralarımızdır.
İnsan yaşamayı ve yaşamamayı aynı şey diye kabul ettiği zaman hürriyete kavuşur.
İnsanların bazen neye güldüklerini anlamak güçtür.
İnsanların saadet kadar felakete de ihtiyacı vardır.
İster tatlı, ister acı olsun, hatıra insana ıstırap verir.
Kadını kalkındıran, onu uçurumun dibine kadar yuvarlanmaktan koruyarak hayata yeniden doğmasını sağlayan biricik kuvvet aşktır.


Johann Wolfgang Von GOETHE
Akılsızlar hırsızların en zararlılarıdır: Zamanınızı ve neşenizi çalarlar.
Aşk ve sevinç büyük çabaların kanatlarıdır.
Bir kişinin sözleri önemli değildir; iki yanı da dinlemeli.
Bir şey her şey için, her şey bir şey için vardır.
Çözümde görev almayanlar problemin bir parçası olurlar.
Gönlümüz bize aklımızdan daha yakındır.
Görev, içinde bulunduğumuz zamanın bizden istediği şeydir.
İnsan ancak anladığı şeyi duyar.
İnsan kendini hiçbir yerde, karıncalar gibi kaynaşan kalabalığı yarıp geçtiği zamanki kadar yalnız hissedemez.
İnsan, babasına borçlu olduğu saygıyı, ancak baba olduğu zaman duyar.
İnsanın bir şeyi öğrenebilmesi için her şeyden önce o şeyi sevmesi gerekir.
Konuşmak ihtiyaç olabilir ama susmak bir sanattır.
Mükemmel insanların aksayan tarafları daha çok göze batar.
Samimi olmayı vaad edebilirim; tarafsız olmayı asla.
Sevmek, inanmak demektir.
Siz kendinize inanın, başkaları da size inanacaktır.


KONFÜÇYÜS
Vefa ve samimiyet ilk prensipleriniz olmalıdır.
Eğer kusurların varsa, onlardan kurtulmaya çalışmalısın ve bundan korkmamalısın.
Yapılmış şeyler üzerinde konuşmak lüzumsuzdur, geçmiş şeyleri ayıplamak da manasızdır.
Bir insan sabahleyin doğru yolda ise, akşam saatlerinde de öyle kalacak ve bundan pişman olmayacaktır.
Tevazu ile konuşmayan bir kişi, zamanla bununla ilgili bütün kelimeleri de tamamıyla unutabilir.
Kelimelerin kuvvetini bilmeyen insanlarla esaslı bir konuyu konuşmak mümkün değildir.
İhtiyatlı insan nadiren hata işler.
Doğaya göre bütün insanlar birdir, fakat pratikte birbirlerinden dehşetli ayrılık gösterirler.


William SHAKESPEARE
Aklın bağlamadığı dostluğu, akılsızlık kolayca çözebilir.
Hiçbir miras, doğruluk kadar zengin değildir.
İnsanların yaptıkları fenalıklar arkalarından yaşar, iyilikler çok zaman kemikleriyle beraber gömülür.
Herkese kulağını, ama çok azına sesini ver.
Ah! Bu kadar okudum, bu kadar öykü ya da destan duydum, aşkın yolu asla düz gitmiyor.
İyimser, yaranın üstünde artık kabuk, kötümser ise kabuğun altında yine yara görür.
Bazı yıkılışlar, daha parlak kalkınışların teşvikcisidir.
Konuşmadan önce düşün, hareket etmeden önce ölç.
Geçmiş bir dost için yakınmak yeni dertler edinmektir.
Cehalet Tanrının laneti olduğuna göre, bilgi göklere uçabileceğimiz kanatlardır.
Nasıl bir at, üzerindeki zengin koşumların farkına varmazsa insan da içinde yaşadığı nimetlerin öyle farkına varmaz.
Bir iftira başka iftiraları doğurur.
Aşk bir deliliktir.
Daha iyi, iyinin düşmanıdır.
Yiğitlik intikam kazanmakta değil, tahammül göstermektedir.
Geçmiş bir felakete üzülmek, bir yenisini davet etmenin en emin yoludur.
Aslında hiç bir şey iyi veya kötü değildir. Her şey bizim onlar hakkında düşündüğümüze bağlıdır.


Leo Nikolaevich TOLSTOY
Af dileyen, kendi kendini itham eder.
Aşk, kızıl gibi geçirilmesi gereken bir hastalıktır. 
Bekleyebilen için herşey iyi sonuç verir.
Bir insanı, bulunduğu mevki ile değil, göz koyduğu mevkiyle ölçmelidir.
Güzel olan sevgili değil, sevgili olan güzeldir.
Herkes insanlığı değiştirmeyi düşünür, ama hiç kimse önce kendini değiştirmeyi düşünmez.
Hırsları kökünden atmak mümkün değildir. Onları sadece asıl ülkülerine doğru yöneltmeğe çalışmalı.
İnanç, hayatın kuvvetidir.
İnsanlar seni, istedikleri kadar bilsinler, ama kendi kendini aldatabilir misin?
Öyle davran ki, senin iraden kendini bir kanun koyucu gibi hissetsin. Öyle davran ki, bu davranış yanında insanlığı bir araç değil bir amaç olarak göresin. Öyle davran ki, senin iradenin bir kanun gibi genel geçerliliği olsun.
Savaş, mızraklı, trampetli bir bayram değildir. Onun manzarası kandır. Ölümdür.
Tarihin konusu, kavimlerin ve insanların hayatıdır.


Victor HUGO
Öğrendikten, sevdikten sonra daha çok acı çekeceksiniz
Barış, her şeyi hazmeden mutluluktur.
Çalışma uçup gidebilen bir alışkanlıktır; bırakması kolay, yeniden başlaması zor bir alışkanlık.
Ölüm bu; ne hükümdar tanır, ne soytarı; herkesi aynı iştahla yutar.
Hayat, felaket, yalnızlık, yüzüstü bırakılmışlık, yoksulluk kendine göre kahramanları olan savaş alanlarıdır.
Evlatlarını sevmeyen babalar olabilir; ama, torununu çıldırasıya sevmeyen dede olamaz.
Kadınsız bir erkek horozsuz bir tabanca gibidir; erkeği ateşleyen kadındır.


F.M.Arouet VOLTAIRE
Ayrılık, tatmin edilmeyen aşkı arttırır.
Her zaman zevk, zevk olmaktan çıkar. Bir şeye düşkünlük hayvanlarda bile yoktur.
Hiçbir ordu, zamanı gelmiş bir düşünceye karşı duramaz.
İnsan zeka karşısında eğilir ama şefkat karşısında diz çöker. 
İnsanoğlu hiç de kötü olarak yaratılmamıştır; ama hastalandığı gibi kötüleşir de.
İyi bir taklit, kusursuz bir yaratıştır.
Kendi nefsine hakim olan, dünyaya hükmedebilir.
Pek az insan başkalarının deneylerinden yararlanmayı bilecek kadar akıllıdır.
Seçilmiş birkaç kitaptan güzel ne olabilir.
Tanrıya ettiğim dua pek kısadır; Tanrım düşmanlarımı gülünç duruma düşür.
Vahşiler hariç, bütün insanlar, kitapların hükmü altındadır.
Vatana sadakatla hizmet edenin atalara ihtiyacı yoktur.
Vatanımız, bütün asil ruhlar için en mukaddes bir yerdir.
Yarabbi ben düşmanlarımı yenmeğe kadirim. Sen beni dostlarımdan koru.

 

 
OSMANZİYA
Yukarıda hangi söz hangi yazara yakınsa onundur.

Merhaba ey Baba,

Arkana yaslan ve rahatlan..
Bu kadar kıymetli ve ağır sözler karşısında herhalde yorulmuşsundur.

Bu anonim alıntı hiç kimseye karşılık değildir ve kimsenin alınmasını istemem:
Mey biter, sâki kalır. Renk uçar hâki kalır. 
Diploma insanın cehaletini alsa dahi
Hamurunda varsa hasislik bâki kalır.

Şimdi her insanın eli ve ayağı ile kesemediği dört manevi uzantı vardır:
Heva, hased, hırs ve heves..
Beni böyle "dır-dır"lar işkembe-i kübradan atıyor sanan arkadaşlarımız olabilir.
Bu doğaldır.. sen tut bütün kötülükleri bu dört kelimeye bağla.. 
Üstelik adın "Dörtler"e çıkmışsa bu da normaldir.
Hadi hevayı anladık, hasedi bildik zaten hırs kimsenin bilmediği bir haslet değil
şu "heves" de neyin nesi diyecekler yerine ben demiş olayım.
Bu kadar filozof bilgisi bileceğinize, kaldı ki çoğunu çoğumuz anlamayız, 
anlasak bile sonradan hatırlamayız, hatırlasak bile çoğu zaman uygulamayız
kestirmeden bun dörde indireyim dedim.

Olumlu buyrukları, davranışları ve yaşantıları zaten çoğumuz biliriz 
ancak asıl sıkıntımız olumsuz alışkanlık ve bağımlılıklardan kurtulmaktır.
İşte bu olumsuzları yukarıda dört kelimede özetlemek istedim:

Çalışkanlar ve başaranlar hırsın kurbanı değil mi ? 
Tutkunun ölçüsünü kaçırarak başkasının hak ve hürriyetine tecavüz eder.
Çalışmayanlar ve başaramayanlar da hasedin kurbanı değil mi ?
"Hased etme ne olur çalış seninde olur" nasihatını uymaz 
hem kendi canını söker hem başkasının canını sıkar.
Heva zaten her A.B.D dahil "abd"in derdi:A.TALET, B.ATALET, D.ALALET
Yukarıda sayılan üç İLLET kuvve-i şeheviye ve gadabiye kökenlidir. 
Nefsi esir bu heva haya ile dengelenmeze insanın başına türlü felaketler açar.
HEVES'e gelince bu da kuvve-i akliye'ye musalat olan bir illet.
Ene'yi gark eder.. gurur, riya ve kibir.
Bu yüzden benlik-ene-ego, hikmet ile beslenmeli bu hastalıklardan kurtulmalıdır. 
Heva'ya Hâyâ; Hased'e sehâ ve Hırs'a hilm dersi verilmelidir.

Özetle "heva" nefsi kendine ABD ve "heves" eneyi başkasında GRK ederek 
köle edip insanı batırırlar.
İşte böyle.. fakat yol bilmek ayrıdır yolu yürümek ayrıdır.
Bilmek gereklidir fakat yeterli değildir.
İşte bu yüzden diploma insanın bilgisizliğini giderse dört "H"yi yüklenmek bâki kalır.
Bunu bilmek dahi akıllı insanın bunlardan kurtulmak için yaptığı ve yapacağı motivasyonu kaldırmaz.

Sağlıcakla kalın

osmanziya



Düzenleyen osmanziya - 12-Nisan-2013 Saat 16:59
IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2716

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: 13-Nisan-2013 Saat 23:35
Şimdi hiçbir günah ağırlığı olmayan yani siklet noktası sıfır olan bir insan düşünülebilir mi ?

---------emanet----------

Heva ---hml----- Hırs

ADM-----sıklet----VCD

Haset ----hkm----- Heves

----------sukut-------------

Dağların, Yerin ve Göklerin hamletmekten çekindiği emaneti yüklenen insan
ayrıca bu yük dolayısıyla taşıdığı sikletin verdiği düşüş dolayısıyla "0"da durması olanaksızdır.

Yani yüklenilen emanet, kazanılan hiçbir ağırlık olmasa da onu sürekli "aşağıya" yani esfel-i safiline çekecektir. İnsan da yüklendiği emanetten başka kazandığı ağırlığa rağmen sukuta karşı direnerek "yukarıya" yani a'la-ı illiyine çıkmaya çalışacaktır. İşte insanın içindeki zemberek budur. işte insanın var oluşu da sukuta karşı mücahede ve mücadele ederek ileriye doğru yükselmeye çalışamasıdır. Kişisel gelişimini sağlayan da bu dirençtir.

Yani insan hamlettiği emaneti iade etmek için gayret sarf etmediği sürece
hüküm yani akibet sukut ve düşüştür.
Yokluğun ve varlığın dengelendiği
yani hayrın ve şerrin eşit olduğu
ve yukarıdaki şekilde gösterilen “sıklet” noktası
hep sıfırdan büyük olacaktır.

Eğer bu gerçekten sıfır olsaydı ne varlığı fark eder ne de yokluğu kadr edebilirdi. Aklından olanak fikrinden olasılık çıkaramaz önlemler alıp seçimler yapamazdı. Bazıları bu ağırlık noktasının görünür boşluğunun tuzağı ve hoşluğunun sarhoşluğu ile kendini öz-deş ve öz-gür saysa bile bu tanı bir Sanrı’ya aldanıp onun Tanrı’lığın gölgesi yapmasından kaynaklanır. Yani “Lekad halakna-el-insane fi ahseni takvim sümme redednahü esfele safilin” Sırrından gafil olarak “HâkimlerHâkimimin” hükmüne “Ene a’la mineşşahidîn” diyememektir. Kör amacını görememek ve boş yargısını dolduramamaktır. Dilinin oyunuyla bu kesret dünyasına dinini feda etmek, eliyle gönlünü kapamak, vahdeti bulamamak ve kevseri içememektir.

Allah bizi ve sizi böyle bir sukuttan korusun. Amin.

Osmanziya
IP
Alquimista
Yeni Üye
Yeni Üye
Simge

Kayıt Tarihi: 11-Mayıs-2013
Konum: İstanbul
Gönderilenler: 7

Hak Puan : 0
Kidem : 5
OrtalamaHak : % 0
Irtibar :0

Alıntı Alquimista Cevaplabullet Gönderim Zamanı: 28-Mayıs-2013 Saat 13:00
Hocam yüreğinize sağlık. Hem kendim de hem kendim de değilim ki bu ikincisi, içinde yolun yolcusu menzilim değişmez yolum değişir ifadesi içinde söylenmiştir nezdimde. Peygamber efendimiz aracılığıyla ve bizlere yüce Allah önderliğinde vahyedilen müddessir süresinde "kalk ve insanları uyar" ayetinin yansımasını görüyorum yazınızda. İnanın ağırlığını hissediyorum lakin yorgun değilim. Fakat alınalım be hocam veya yol demiş olmanız gibi, ne zaman ki yola bakıp yolcuyu değerlendireceğiz yolun yolcusuz olması mı yolcunun yolsuz kalmasımı? İşte bunu idrak ediyorum. Şahsen rotam ve menzilim bildiğim emin olduğum. Sanan arkadaşlardan değilim. Anlayan anlar diyelim hocam dediklerinizi. Kendimi "inşaa" etmem gerektiğinin kararını vermenin gözlerimi açması ve huzuruyla (dörtlere saygım var ve dedikleriniz çok ama çok doğru) ve sakinliğiyle (maddenin hareket halinde olmasıdır kastım) içimi döktüm demeliyim sınırlı olsada. Yazınızda misyon vizyon veya manifesto veya eşdeğer ne varsa ilgili görebiliyorum. Gerçekten Allah razı olsun.
Dipnot; forumda ve diğer alanlarda yazdığınız tüm yazıları bir dosya haline getirdim. İnsanlar insanlardan beslenir kimi zaman şifa bulur kimi zaman zehirlenir. Şifa buluyorum :) okudum diyemiyorum okuyorum, çünkü sürekli bir eylem gerektiren, bitirdim demem, çünkü biterse bende biterim.
IP
osmanziya
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye


Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010
Gönderilenler: 2716

Hak Puan : 5
Kidem : 6
OrtalamaHak : % 50
Irtibar :2

Alıntı osmanziya Cevaplabullet Gönderim Zamanı: 29-Mayıs-2013 Saat 02:16
Değerli Kardeşim, iltifatınız dikkatimi çekti ve bunun üzerine yazımı bir daha okudum, açıkcası utandım. Çünkü anlatımım çok bozuk. Bana yapılan bir iltifatlı eleştiriyi hiç unutamam. Böyle parlak fikirlerin böyle pespaye bir anlatım içinde sunulduğunu ilk defa gördüm.. Burada iltifattan ziyade eleştiri bana çok dokunur. Buna rağmen, bilgi ve içerik vermek amacım olmadığından, yöntembilimin reklam ve tanıtımı uğruna kalem seni bıraktığı halde kalemimi bırakamıyorum. Şimdi sizin bilgi ve içeriğinden yararlandığınız geri dönüşü alınca da utandım.
IP
Yanıt Yaz Yeni Konu Gönder
Konuyu Yazdır Konuyu Yazdır

Forum Atla
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme
Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma
Kapalı Forumda Cevapları Silme
Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme
Kapalı Forumda Anket Açma
Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.03
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide
Türkçe Çeviri : Nuri Cengiz
Tasarım & Düzenleme : BeyazSeytan
WebWizTurk