Bilim ve Hukuk
nedensellik (anlamlilik) ve ozdeşlik BILIMI.. amaçsallik (niçinsellik) ve özgurluk HUKUKU inşa eder. Dogumun anlami ne.. ölümun amaci kim.. nereden geldik ? NEDEN ? nereye gidiyoruz ? NİÇİN ?
Bu sorularin yanitlarini bilim ve hukuk ile.. bilimin.. hukukun.. dinin aleti DİL ile bulabilir misiniz ? Bulunabilseydi dil ile DIN farki olmazdi.. ancak biz YBA ile yol ile dinin birbirinden ayri oldugunu fark edebilseydik.. bu konulari saglam ve sağlikli bir şekilde tartişabilirdik.
BILIM "kaç" sayisal ve nicelinim NESNEL yanitini verebilir..
HUKUK "hangi" sözel ve nitelinin KIMSEL yanitini verebilir.

Kaç ve Hangi nesne ve kimseye ilişkin sorular yani NASIL ? Aslı ne ? sorusunun yanitini ULUM yani fünun fehim ile hukuk fıkıh ile arar. funun ve fikihdan ibaret ulumu medeniye.. ulumu diniyeden ayridir. ULUMU DINIYYE.. nasil degil NIYE sorununu yanitlar.. yani neden ve nicin lisan otesi metafizik ve parapsik sorunlarinin KESIN cevabini verir.. eger bu kuşkulu olsa FELSEFE olur. osmanziya



ARA.. BUL. OL
Itibar ettigimizi ihdas ederiz.. NASIL ?
IMKAN
OL.AN.AK
Tablo da gösterildi.





Bu tabloyu beş sene önce 01.04.2020 güna paylaşmışım..

Bu tablo bir hazine HARITASI yani gizli bir define PLANI olsaydi.. NE YAPAR YAPAR onu anlamaya çalışırdiniz. Bunu gereksinim için yapardınız lakin gereksiniminiz arayışiniz olmazdı.

HACAT yani gereksinim önemlidir.. geçim işidir.. çünku sorunlulugumuzun çozumune ilişkindir.

HARRAT yani arayış degerlidir.. seçim işidir.. çünkü sorumlulugumuzun kaldirilmasina ilişkindir.

HACAT tanımlı bir kavramdır. Naksımızın itmam edilmesi bir ihtiyaçtır ki buna HACAT adını verdim.

HARRAT da tanımlı bir kavramdır. Kasrımızın ikmal edilmesi bir gelişimdir ki buna HARRAT dedim.

Gereksinimiz o kadar çok ve çeşitlidir ve bunlar da öyle özel uzmanlık ve bireysel itina ister ki bunları hiç birimiz tek başına karşılayamayız.. soluduğumuz havadan elimizdeki telefona kadar her şey başkalarınca hazırlanıyor. Şehirlerin oksijen oranı ölçülüyor ve telefonların baz ayarları başkalarınca hizmetimize sunuluyor. Bütün bunlara biz.. paramızla yani " nakd"imizle ödeyerek karşılık veriyoruz. Hatta nakitle sadece gereksinim değil vakit dahi satın alabiliyoruz.   

Çiçekler soldu gitti.. ancak onların solmayan bir subtans ve cevherleri bulunuyor ki yeniden oluyor tohumları ile.. çağdak bilimimiz tohumun içindeki tohumumu da buldu.. şimdi genetiğin altındaki tohumu arıyor..




ilim ve cehil
irfan ve inkar
kalem ve kitabet
kelam ve kiraat
mal ve amel
mel ve emel
ve butun bunlardan dogan ELEMLERIN "ses"i

Eger ben bu "ses" e SAGIR olmasa ya da bulundurulmasa idim.. bunlari yazamaz ve yontembilim YAPAMAZDIM..

Peki.. yaptım ve onu içeriklendirmek içinde insanbilim ve islambilim YAZDIM..

Ne oldu ?

Bunun "ses"ini sonra duyacsksiniz !
ÖL v OL de 4 E
ARA
ve
BUL

hadi başlayalim:

ABILITY
bizi KABILIYET'in gevurcasi
BL de Guzel Dilim TURKÇE ile ifadesi;
Bil
Bel
Bul
Bol
Bal
Her birine G sesizsi eklersek ekmege sos surerek katik yapmiş olursunuz.

Bizim temelli YETENEGIMIZ dil ve bilgi ile konuşmak ve duşunmekse biz duşen de SÖZ'un tasidigi bilgi ve buyruklarin.. belge ve degerlerin.. örnek ve ogutlerin SAGLAM ve de SAGLIKLI olması.. degil.. olmasina DUYARLIK gostermek..yoksa olmasi ayrica bir çaba gostermek sureci gerekiyor ve araci bekliyor ve gereci istiyor. Saygilarimla osmanziya
ÇİCEKLERIN SOLMASI ÜZERINE Hazreti Mevlâna demiş.. aşk beni arif etti.. inceltti zarif etti.. ben aşki bilmez idim aşk beni tarif etti.. ilim ve irfan zorlu bir konu.. ancak konu yetmiyor konuşmakta gerekiyor.. biz yıllardır konuşanları bulanmayınca dil ve düş birbiri ile konuşurken de arada ben kayboluyorum.. az önce face de bir yerde yazdım:
İlim ve   cehil ile inkar ve irfan arasında bir bağlantı bulunuyor ve bunu daha iyi anlamak için araya yeni bir ikilik yerleştirmek lazım.. bu arada cahilim dün öğrendim.. cahilin niçin cesur olduğunu çünkü az bilgisi olan çok CESUR oluyor.. cahil cesur ediyorsa düşunmeye cur'ette ilim elde etmeye cesaret verir. bu durumda ds çok bilgisi olan da KORKAK bulunur ve şüpheci olur. Tam yazarken reels de strecik baldirlar bacaklar.. dinamik salçalar kalçalar.. belli ki ögrenmişler erkeklere dişil.. kadınlara eril.. gösterdin mi ne fikir kalıyor ne silah.. her ciddiyeti gevşetiyor ve dikkati belden aşağiya seriveriyorlar.. GÖSTERMEN yetiyor.. düştügun sukutu açıklaman ve indigin tabani izah etmen gerekmiyor.. bir şeyin tabanı iyi olurda tavanı kötü... ya da tam tersine tabanı kötü olurda tavanı iyi.. orasini bilemezsin.. şu da var ki bize artık iyi ve kötü ile çirkin ve güzel dörtlüğü yetmiyor daha ayrıntılısı hatta yenisi gerekiyor.. doğruyu yanlıştan.. gerçeği yalandan.. sağlamı sakattan ayırt edemeyenlere bir de bu " bilgi " e karşın şu " değer" leri söz konusu ettin mi sana öyle çorba çıkarırlar içmeye doyamazsın ve bu arada biz KONU'yu kaçırdık.. ilim ve irfan ile cehil ve inkar dörtlüsün da bazılarının ilmi olmasına rağmen NEDEN inkarının çok olduğunu.. bazılarının da irfanı bulunmasına rağmen NİÇİN ilminin az olduğunu söz konusu ediyorduk.. bu konudan da söz etmenin yerinin de burası OLMADIGINIM farkında olarak biz buradan sıvışalım.. Değerli Kardeşim. Saygılarımla sağlıcakla kalınız. 06.04.2025 Osmanziya Osmanziyaoğlu
https://www.yontembilim.com/forum/forum_posts.asp?TID=2697 (NOT: "iyi ve güzel ile çirkin ve kötü"den bahsettikte "sevgi ve saygı ile korku ve öfke" den fazla bahsetmedik.. Hz MEVLANA aşkı gördükten sonra ilim kil ü kal den ibarettir demiş birisi ve türkler tarafından da pek fazla sevilmez.. fakat şimdi türkler ve farslar ve araplar iyice birbirine karıştı.. değil doğunun insanları batının insanları zaten birbirine karışık ingiliz ve fransız ve alman arasında kayde değer büyük bir fark bulamazsınız.. gerçekten KOZMOPOLİT bir dünya ve kültüre giderken asıl sorunun "insan"ı KAÇIRMAK olduğu anlaşılıyor.. her birimiz kafamiza gore bir insan TARIFI yaptigimizda her gurupta bir insan modeli ortaya çıkacak ki essance ve existance bile bir birinden ayirmadan BUNLARIN feno ve geno ile pro ve stylo TYPE'leri ayırmakta zorlanacağız.. sanırım böyle bir dünyayı yönetmek istiyorlar Dünyanın Efendileri.. dine ve dile mit deyip geçmişin kadimin saltanatıni yıkmayi planlayip ve gelenegin otoritelerini yerle bir etmeyi projelendirenler Dünya Ekonomik Formunda 2030 yılına kadar PROGRAMLARINI teker teker yazmışlar.. 25 den 30 a şunun şurasında fazla kalmadı.. yalnız ZAMAN da çok daha hızlı akıyor artık.. çok zamanda az iş yaparken şimdi az zamanda çok iş yapıyoruz.. insanın transı ve antroponun dansı.. başladığında artık ZEUS'lar human olmaya çağıranlarda kalmayacak.. bundan dolayıdır ki bizim bir an evvel sağlam ve sağlikli bilgi ve deger edinme DUYARLIGI kazanma olayının kolayını bulmak gerekiyor.. aksi halde söz'ün konu'yu nerede götüreceğini bilemezsiniz.. bir sayalım bakalım.. boynuz kulağı geçmiş mi ? evet geçmiş.. not asıl yazıyı aşmış.. eh bezande böyle oluyor. NOKTA.
subtance KINETIK subtans
substract KINEMATIK substrakt
essance NEOTIK esans
existance NEOMATIK egsiztans


SÖZCUKLERI hiç biri hakkinda bilgi ve düşunceniz olmayabilir ve hatta öğrenmeyi de merak etmeyebilirsiniz. Zaten turkce karşiliklarini da yazmadim. Ancak bunlarin taakkul duzeyimi yukseltmede ve entelektuel dunyayi anlamada ve tasavur-u şekil ve teşekkul-u suret etmede cevher ve araz ile öz ve var oluş.. adi verilen TANIMLANAMAZLARI anlatmak için yigin yigin kitablar yazildigini bilin.. işte bunlar gibi terimleri ve kavramlari YBA ile doyurucu bir şekilde anlatabilecegime inanin ve anlayabileceginize emin olun.
töz ve ilinek ile öz ve var oluş tanımlanamazları tanıtlanamaz da BEN "de"diğimiz tanımlanır ve kanıtlanabilir mi ? Elbette o da katmerli bir muamma ve muzaaf bir sırdır.. ancak biz onu bir EMANET olarak biliriz "ben"de onu özgürlük ve özdeşlik kanatlarını taktım.. Koca Yunus beni bende demen bende değilim bir ben varda bende benden içeri diye uzunca tanımlamış lakin ona kısaca OLANAK deyip geçiyorum. Olanağı anladığınızda BEN'i de anlarsınız.. zaten anlamadığınız yakın olanların bile uzak olacağını Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri söylemiş. Öyle ise bize düşen uzak olanları anlayarak kendimize yakın etmektir. Olanağı anlamam elli yıl sürdü.. olabilir ve olmayabilir olasılığının   üzerinde GEREKLİLİĞİN "olmalı"lığına anlamamda on yıl sonra oldu.. artık yetmişimde bayağı bir yükle finale doğru gidiyorum.. bir ayağımı kabre attım.. kim bilir belki ikincisini on yıl ya da yirmi yıl snra atacağım.. ancak olanağı biliyorsanız bu yarında olabilir.. bilmiyorsanız.. 70 yıl yaşamışsanız bir 70 yılda önünüze koyabilirsiniz.. cahil cesur olur lakin âlim düşünmeye cür'et eder ve ilim sahibi olmanın başka bir yolu da bulunmaz. Bazıları ne bazıları belki kültürümüz yüz yıllardır düşünmekten korumuşlar. Hazır açık ve seçik sehil yani anlaşılır bilgiler vererek ne düşüneceklerini kanıtlıyarak sunmuşlar.. bu da bu gün bu günkü durumu ortaya çıkarmış.. falan ya da filana UMUT bağlamış bir halk.. proleterya.. nas.. cumhur.. millet.. ne dersen de.. BİZİM düşünmeye üşenen bir millet olmaktan kurtulmaktan başka bir kürtülümüz ve türkülümüz kalmamış... osmanziya 06.04.2025


12:35