Anasayfa | Işımalar | Osman Ziya | İfade -i Meram | Yöntem Bilim | İnsan Bilim | Din-Fen | BTÖ | Yazılar | E-Posta | |
![]() |
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
İnsan Bilim | |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Yazar | Mesaj |
osmanziya
Kıdemli Üye ![]() Kayıt Tarihi: 12-Temmuz-2010 Gönderilenler: 4058 ![]() Hak Puan : 5 Kidem : 6 OrtalamaHak : % 50 Irtibar :2 |
![]() ![]() ![]() Gönderim Zamanı: 25-Şubat-2018 Saat 09:38 |
Felsefe ve felsefe tarihi konusunda ayrıntılı bilgilerim bulunmaz, ancak felsefenin din ile birlikte, günlük dil ve bilim gibi gelişmekte ve evrilmekte olduğunu Hilmi Ziya ÜLKEN okumalarımdan biliyorum.. kuşkulu sorulardan yana olan felsefe ile kesin yanıtlar veren din.. her ne kadar tarih yorumunda (nereden geldiğimiz, nereye gittiğimiz.. ne yapmamız gerektiği sorularına verilen yanıtları ve bu yanıtlardan oluşan savların ve tezlerin kanıtları hakkında) birbirine karşı olsalar bile son uçta, felsefenin "kanıt", dinin ise "sav" haline dönüşerek insaniyeti ortaya çıkaran uygarlığın avlayan bir anıt haline geleceğini düşünüyorum. Uygarlık tarihi öyküsünün oyunu yetkin olarak kurulan bir filimdir. Yaratılışıtan buyruluşa.. dayatımdan deneyimi.. evrimden devrime.. dirilişten dürülüşe kadar her evrenin.. günlük bilgi, bilimsel bilgi, felsefe bilgi ve dini bilgiye kadar her katmanın.. her faktörün.. her aktörün.. çizdiği “hikmet” VEKTÖR’ü ör'düğüne görülüdür. Halk bunu şöyle ifade eder.. ne edersen kendine.. edersin kendin kendine.. sonuçta sorunluluğumuzu geçimle çözerken.. sorumluluğumuzu seçim ile yüklenirken.. leha ma kesebet ve aleyhe ma iktesebet.. kabil olarak kesbettiğimiz hayırlar ve fail olarak iktisap ettiğimiz şerler vardır.. bunlar da savaş ve barış arasında bulunan yarışta gizli sınavlardır. Dürülüşümüz ve dönüşümüz O’nadır. koşullara uyarlı bir öykü kuralları uygun bir oyun ilişkileri örülmüş bir gerçek Yedinci san'atın ifadesi bir FİLİM öykücü, yapımcı, yönetmen ve oyuncular tarafından USTALIKLA dokunarak gelirler biz de seyrederek geçer gider yine yolumuzda yürürüz. geçip giden nedir ? gelip kalan nedir ? Öyküdeki dersimiz mi.. oyundaki ibretimiz mi.. gerçeği görmemiz mi ? Yoksa kendimize dönmez mi ? Geçip giden rizikodur.. Gelip kalan şanstır.. Dersimiz vucuddur.. İbretimiz bekadır.. Öyle ise iki yolunuz kalıyor. Birincisi gerçeği örmek. Diğeri kendimize dönmek. İkisinde de şansımız eşittir. ayrıntılar bu 25 dosya içindeki tablolarda; 20180225_093441_GHOST.rar aynası da bu: ![]() rüyet ............... riya RABAS...................RASAT rüya .................. re'y Tanrı RA'nın kör oyunu ve boş öyküsünü.. iyi bir oyun ve güzel bir öykü haline getirmek olası.. Ancak bunun için içkininizdeki olsalı ile aşkınınızdaki olmalı yı bir araya getirebilirseniz. Osmanziya |
|
![]() |
|
![]() ![]() |
||
Forum Atla |
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Kapalı Forumda Cevapları Silme Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Kapalı Forumda Anket Açma Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma |