dunya neyin uzerinde duruyor..
Nereden Yazdırıldığı: YöntemBilim Forumu
Kategori: Diğer
Forum Adı: Din
Forum Tanımlaması: Diğer Paylaşımlarınız
URL: http://www.yontembilim.com/forum/forum_posts.asp?TID=2496
Tarih: 27-Eylül-2024 Saat 18:25
Program Versiyonu: Web Wiz Forums 8.03 - http://www.webwizforums.com
Konu: dunya neyin uzerinde duruyor..
Mesajı Yazan: osmanziya
Konu: dunya neyin uzerinde duruyor..
Mesaj Tarihi: 25-Eylül-2024 Saat 22:19
Bilim bir milletin değil çeşitli dil, din ve külltürlerin birlikteliğiyle elde edilen bir birikim, eklenlenme.. evrim ve gelişimdir. Örneğin Yunan ve Roma uygarlıkları MISIR medeniyetinden yararlandılar. İslam medeniyeti yunan tercümelerinden yararlandı.. Osmanlı uygarlığı yunan ve roma medeniyetinin Anadolu'da bulunan birikiminden yararlandı.. fransız.. alman ve ingiliz kültürleri de bunların hepsinde yararlanarak çağdaş bilim kuram ve kurumlarıyla ortaya çıktı. Bu sureç içinde motor günlük bilgi diliyle yapılan felsefi bilgi ve dini bilgi çatışmasıdır. Ancak bu gibi kültürsüz ve görgüsüz ve bilgisiz çatışmalarla görülüyor bu çok yönlü ve yanlı işe günlük dilin düz yazısı yetmiyor. Bilginin evrenselliğinden habersizler böyle gülünç duruma düşüyorlar. Bu bilimcilikle elbette bilim yapılmaz.. başka tür dincilikle din yapılmadığı gibi.. bunlar ancak yazarlar ve çizerler ve ara sırada böyle resimde yollarlar. osmanziya yontembilim.com |
Cevaplar:
Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 26-Eylül-2024 Saat 12:52
|
İLİM VE İRFAN
Âlim olmak her şeyi bilmek değildir. Cahil olmak ta hiç bir şeyi bilmemek değildir. Fakat her şeyi bilir gibi davranan âlim de olsa cahildir. Bizim ilimden başka birde irfanımız bulunur. İLİM kendinden başka nesneleri ve kimseleri bilmektir. İRFAN ise kendi nesnesi ve kimsesi hakkında doğrudan bilgisinin bulunmasıdır. Demek ki ilim dolaylı ve aracılı belleme ve bilgidir.. irfan ise dolaysız ve aracısız tanıma ve öğrenmedir. İlim ve irfan yani başkasını bilme ve kendini öğrenme insana bir fark etme ve ayırt etme tabanı oluşturur. Kişi amel ve emel ile içinde bulunduğu kâinat ve toplumla etkileşim ve iletişimde bulunur. Bu etkileşim ve iletişim dil ve din dediğimiz kültürel bileşenlerle sağlanır. İnsan kendini, başka nesneleri ve kimseleri tanıdığı gibi bu sayede bindirilen ve indirilen din ve dil hakkında bilgilere de “sahip” bulunur. Aynı zamanda da “ait” olur. Çünkü dil ana-baba.. koca-reis gibi toplumun sahibine itaat ister. Din ise kainatın sahibine itaat ve ittiba etmemizi gerektirir. Bu dahi ÖZGÜRLÜĞÜNE mal olur. Ancak bunun karşılığında dünyada geçici ve ahirette kalıcı, yaşama, düşünme, anlama ve inanma olanağını kavuşur. Osmanziya 26.09.2024 üçyol izmir 12:52 Rabbimiz bizim ve sizin âkibetinizi ve âhiretimizi güzel ve iyi etsin. Amin. 
|
Mesajı Yazan: osmanziya
Mesaj Tarihi: 26-Eylül-2024 Saat 14:22
| Protogoras'ın bu İNSAN HER ŞEYİN ÖLÇÜSÜDÜR sözünü 1968 de lise felsefe deresinde öğrendiğimde hiç anlamamıştım.. ŞİMDİ şu "Her Şey"i değiştirerek insan ... ölçüsüdür.. insan ... ölçüsüdür.. insan ... ölçüsüdür.. boşluklarını KENDİ'NİN.. BAŞKASI'NIN.. TANRI'NIN olarak doldurulacağını anladım. ilkine irfan.. ikincisine ilim.. üçüncüsünü iman.. adını verdim. Fakat kendini bilme de çoğu özne için olası değil.. kimi kendini nesne sanır.. kimi de kimse sanır.. özne'ye oluşmak oldukça zordur, diye düşünüyorum. osmanziya yontembilim.com |