YUSUF..
 YSU..
 YS..
 Y..
 
 (Y)  ya da (I)  Arapça  ve İngilizce BEN anlamında bir sestir.
 (S) ise Yâ-Sîn de olduğu gibi İNSAN  demektir.. 
 (F) ise muhteşem bir  HARF’tir.
 Bilgisayarın tuşlarının başında EF tuşları bulunuyor.
 F “fonksiyon” demektir..  temelli fonksiyonların ve işlevlerin tuşları.
 Bir arada 10 taneden fazla insanın fonksiyon tuşlarını çıkarmıştım. 
 Buradaki tabloda daha da geliştirdim.
 
 Bu(F) sesi arapça da ilginç bir harftir.
 (Fe)  olursa SONRA anlamı verir.. zamanı böler.
 (Fî)  olursa İÇİNDE anlamı verir.. mekanı bölür.
 (Fu)  olursa FUSUL ve FURUAT anlamı verir.. 
 SyR ve SıR  gündüz ve gecesini taşır. 
 
  
 
 
 Gerçek ayrıntıda gizlenmiştir.. siz benim ana hatlarda dolaştığımı bakmayın. Ferasetinizle fırsatları kaçırmayın..  en azından bu YUSUF dizini içindeki 37 dosyayı  versiyon sırasıyla.. izleyin..  imgeleyin.. irdeleyin.. insanın nasıl ilmek ilmek böyle  yüzlerce.. binlerce.. on binlerce tabloda dokunabildiğine şaşırın.. belki İNSANI merak eder KENDİNİZİ arar YUSUF’unuzu bulursunuz.. o güzeller güzeli YUSUF’u.. MUSTAFA’yı.. HASAN’ı.. HÜSEYİN’i.. AHMED’i.. MAHMUD’u.. MUHAMMED’i..  çünkü “İnnallahestefa”… Adem’i ve Nuh’u seçti.. Ali İbrahimi ve Ali İmranı ayırdı.. 
 
  uploads/20180306_222605_YUSUF.rar - 20180306_222605_YUSUF.rar 
 
 
 
 
 YUSUF suresi İNSAN suresidir.. tek bir  surede tek bir nebinin ( Yusuf A.S) hayat grafiğinde insanın fonksiyonlarını anlatır. Üstelik bu sure için YUSUF  filmini çekmişler..  çokta güzel yapmış İranlı kardeşlerimiz..  bıkmadan üç kez seyrettim.. eğer bir İNSAN kitabı yazacak olsam kitabım bölümlerini bu sure ve bu filim  belirleyecektir.  Şehvet ve şefkatin raksı..  kin ve merhametin  valsi..  kadın ve erkeğin dansı..  kalbin ve aklın şansı.. bu filimde oynanmış.
 
 Gelelim (F) FONKSİYON tuşlarına..
 İçimizde kayıp YUSUF kalbinizi  hiç aradınız mı ?
 Ya da onun kardeşi BÜNYAMİN aklınızın  çalındığını hiç  anladınız mı ? 
 Ya da babaları YAKUB ruhunun feryadlarını hiç işittiniz mi ?
 Ya da 10 üssü 10 kardeşin 10.000.000.000 
 On milyar enenin ve benliğin ve egonun arayış,  buluş ve kurtuluş,  çığlıklarını hiç duydunuz mu ?
 
 Bütün bunları buradaki  40 yakın tabloda anlamaya ve anlatmaya çalıştım.
 Kul euzu bi rabbinnas..  süresindeki üç makam;  rububiyet, melikiyet, uluhiyet üzerine FARK ve  FİRAK’ı anlattım.  Bu öyle bir ARK  olduğu bizi  a’layı illiyine DERECELERİNİ çıkaracağ gibi esfeli safilin  DEREKELERİNE  de indirebilir. 
 
 Nimet ve KÜLFET  basamaklarından Hizmet ve ÜCRET  basamaklarına  çıkarabilir.  Hamd ve ibadet basamaklarından dua ve istiane basamaklakına indirebilir.. Böyle terakki  katmanlarından SUKUT’un mutluluğuna inebilirsiniz.. tedenni katmanlarından SUUD’un kutluluğuna çıkabilirsiniz.. şekavetiniz içinde saadeti..  saadetiniz içinde şekaveti bulabilirsiniz..  ve böylece ŞEYTAN’ın nasıl şeytan olduğunu da anlayabilirsiniz… DÜNYA.. dil ve din aracılığı ile oynanan öyle bir öyküdür ki bir KEZ çevrilecek ve çekilecek  bin KERRE temaşa edilecek ve  seyredilecektir..  biz buna şimdilik KÜLTür adını veriyoruz.  Adı üstünde  bu bir KÜL, TÜR’dür.  Parçalara  ve cüz’ilere ayrılması ve türleşmesi “ben”liğimiz yüzündendir. 
 
 Sonuçtu bu meraklı ve gizemli anlatım.. bunun yerine basbayağı bir SEKS anlatımı da yapabilirdim.. ya da SİYASİ bir konu içinde barışın   haraketlerinden savaşın hararetlerine çıkardım..  nitekim belki tablolar içinde bunlarıda  da görebileceksiniz.. sonuç değişmezdi; HÜRRİYET ve TAHARRİ..
 
 
 
 
  
 
 Hürriyet yetkinizi  ve Taharri  etkinizi kullanmak için Yöntem Bilimsel Analiz’in  yatay ve dikey hatlarının  yuvarlaklar arasında dolaşmasını öğrenmeye, kullanmaya  ve yararlanmaya k-ara-r verip vermeyeceğiniz olurdu..  bu da sizi eril kâr ya da dişil karı aramanıza bağlı bulunurdu.. biz her  ikisini dahi arayıp  bulamadığımızdan bahtımıza ARA’nın AR’ı düştü.. kimilerine de RA düşüyor.
 
 
 -------
 YÛSUF.. Yâ Sîn'in bir başka söyleyişi   "S" sin harfi ise SİNÜZODİAL dalgayı gösterir ki bu ırmakların yılankavi akışından yıldızların yaşam grafine kadar evrensel bir DALGLANMAYI göstergeler.. SÎN ise İNSAN demektir.. İNS demektir..  tasaffi etmek.. işin esasıdır ki bu yola TASAVVUF adı vermişler.. yalnız bütün bu TASAVVUF yollarının türlerinin..  TARİKAT gidişlerinin çeşitlerinin.. insanın bireysel, kişisel ve toplumsal gelişmesinin bir türü, bir çeşiti ve bir şitti olduğunu unutmamamız gerekiyor.. çünkü bir tane ortak bir DİN vardır ve fakat insanlar sayısınca yollar, gidişler ve yürüyüşler bulunur. 
 
 YBA ise bu  çoğalma ve çeşitlenme.. artma ve türlenme yolunu  açar.. çünkü DÜŞÜNMEYE yeni bir anlam sürücü  serer ve KONUŞMAYA  yeni bir anlatım aygıtı sunar. 
 
 Elbette bunun sözde bir tez ve lafta bir dava olmadığını anlamak İSTEYEN için onu öğrenmesi gerekir..  herkesin görmesi içinde YBA ile insanbilimin ve islambilimin oluşması lazımdır. 
 
 Bizim bu konuda bir kuşkumuz yoktur.. lakin gelecekte neden daha fazla gayret etmedim diye keşkemiz olacaktır.. anlamak isteyenin ise içindeki korkusunu arayıp  YUSUF'u bulması gerekecektir..  SAVAŞLAR  Nas'ın.. cin ve insin..   vesvasil hannas olan  DİL'e kızgınlığı ya da DİN'e küskünlüğü.. dili ve dini  para-vana.. para-doner.. ederek  kötü ve kötüye kullanmasından doğmaktadır.. bu  dört KARANLIK ortadan kalktığında herkes müşterek bir dil ve ortak  din ile dünyaya gönderilmiştir. 
 
 YBA bu ortak dilimiz ve dinimizi gösterdiği gibi ayrık yolumuzu örmemize vesile olacaktır. 
 
 ---------
 
 
    yUSUf.. US akıl anlamında kullanılması için önerilmiş ve fakat toplumda fazla tutmamıştır.. sadece  bir taraf aydınlar kullanır.. uslu uslu oturan çocukların aklı.. musmul ve müslüman büyüklerin kalbi.. "vesveseler" dolu hissiyatı.. "esemeler" ve "sezinlemeler"  yapan zihni.. "esinler" alan entellekti ve SES'lenmelerle çalışan dili.. hatırlatsa da bu SİN sesi.. dilimizde us, akıl için tutulmamış bir sestir.
 
 Akla US ve vicdana da UZ derim..  rea (hakikat) ve krona (zaman) dişili ve erilinin oğlu ze-US.. yunan tanrılarının kralıdır.
 
 Süre yevm'inin  gerçek din"inin sahibi ve maliki ve meliki olan Rabbülâlemîn..  boyutlara kainatı indirip içine US'u (insanı) bindirdikten sonra KİTAPLARI.. bu usun diline ve dinine İNDİRMİŞTİR.. bu kadar uyarı ve duyuru yaptıktan sonra hale YENİ bir UYARI mi bekliyorsunuz.. yoksa birbirinizi RABB'ler mi ediniyorsunuz. 
 
 Evet, edineceksiniz.. bu krallık ve kölelik düzeninden kurtulamayacaksınız.. lakin krallarınız ve köleleriniz KUL olduktan sonra.. Felak ve Nas Rabbini tanıdıktan sonra sorun yok.. kötü ve kötüye kullanmadıktan sonra problem olmayacaktır..  Yeter ki iktisatlı bilime ve adaletli hukuku uyunuz.. 
 
 Benim tüm ilmim son üç sureye dayanır. En  Son Surede üç makam var; RUBUBİYET.. MELİKİYET.. ULUHİYET..  yukarıdan aşağıya bir ÇİZGİ.. bu çizginin sağında HAKK var.. bu çizginin solunda HALK var.. işte bu artı (+) üzerine yUSUf'u yani insanı inşa ettim. 
 
 -------
 
   
 YUSUF  sözcüğünün son harfi olan "Fe" sesi dikey ve bu ismin başındaki "Ye" sini yatay olarak ele alıp geriye kalan USU hecesinin ortasındaki "Se" sesinin  anlamı olan İNSAN "esma"sını 37 tablo içinde ördüm.. YSF  yasef.. Josef.. Jasmin..Yasemin.. hep insanı adlandırırlar aslında.
 
 Bu tabloda  ise fark ve firak içinde Felak ve Felah çizgisini barındırıyor.. bu tablo sanki YBA ile yapılmış bir nazım ve şiir gibidir "F" sesini kafiye yaparak.. burada dört F sesi ile başlayan sözcükten başka dört tane daha F sesi ile başlayan sözcük vardır Fecere ve Ferace.. Fısk ile Farz.. 
 
 FERACE  denilen siyah örtü elbette  FARZ değildir.
 
 FaKAD
 
 FECERE'ler üstsüz ve altsız dolaşa dolaşa.. ortalıkta dolaşan FAHŞA..  FISK ve FESAD'dan  yani örtünMEmede ifrat yapa yapa sanki örtünmede FERACE tefritine yol açıyorlar.. bazıları inadına açarken bazıları da inadına örtüyorlar.
 
 Orta yolu bulmamız lazım.. ne saçını bir tel göstermeyecek kadar takva göstermeye.. ne de pantolonu içinde kalçasını göstermeye.. gerek duymayan insanlarımızın çoğunlukta olması gerekiyor.. fakat bu gerekiyor demekle gerçekleşemiyor.
 
 Bu gün muttaki insanların yönettiği bir işletmeden geldim.. lakin orada bayanlar açık olmamak koşuluyla RA-HAT-ÇA örtünmüşlerdi.. bu kolay bir olay değildir.. erkeklerin gönüllerini örtmeleri gerekiyor.. kadınların gönüllerini örtmeleri gerekiyor.. yoksa gözlerin ve götlerin açık ya da kapalı olması yetmiyor.
 
 HATT'ların çekimi vardır.. YBA de hatt'larında da bu böyle ki beni kırk yıl esir almış.. islamda bin yıldır resim yasaklanmış geometri ve hendese doğmamış.. bilim yapılamamış..  putlarla hattlar arasındaki çizgi o kadar ince ki.. bu nerede ise şirk ve şükrü ayıran çizgi inceliğine varmış..  açılmayı ve fecereyi YASAKLAMAKLA sollayamazsın.. kapanmayı ve kefereyi YAYGINLIKLA sağlayamazsın.. 
 
 ancak  sen  ORTA YOLU.. bulursan herkes bulur..
 
 Bu orta yol İNSAN'ın  hatlarını sergilemeyecek kadar AZİZ  ve çizgilerini başkasına sunmayacak kadar HİKMETLİ olmasına bakar.. Hamid olan hikmetli. Mecid olan izzetli olur. 
 
 
 Buna giden yolda insanımızın okuması.. düşünmesi.. anlaması..  araştırması.. değiştirmesi..  geliştirmesi.. bunların gerektirdiği serbestce DENEMESİ özgürce GİRİŞMESİ.. özgünce ÖĞRENMESİ yolu ile olur.. yoksa YASAKLAMAK ile YUSUFLAMA'yı sağlayamayız.     
 
  
 
 
 
 
          |